чёнкеле- (çénkele-) Dilenmek.
чёнкелекенсем (çénkelekensem) Dilenciler.
чёнмен (çénmen) Davetsiz, çağrılmamış. чёнмен хăна Davetsiz misafir.
чёнтер- (çénter) Davet ettirmek, çağırtmak.
чёнтёр (çéntér) 1. Dantel, işleme, nakış, oyma. 2. Köprü parmaklıkları, merdiven parmaklığı.
чёнтёрле- (çéntérle-) Süslemek, bezemek, donatmak.
чёнтёрлё (çéntérlé) Süslü, bezekli, nakışlı, oymalı.
чёнӳ (çénü) Çağırış, sesleniş, çağrı, davet.
чёпё/чёп (çépé/ çép) Civciv, yavru kus. чёп амăшё Kuluçka. чёп тухнă Civciv yumurtadan çıktı. хур чёппи Kaz palazı.
чёпёт- (çépét-) Çimdiklemek, ısırmak, yolmak, kıstırmak, sıkıştırmak.
чёпкуç (çépkuşś) 1. Gece körlüğü. 2. Camsız küçük lamba.
чёптём/ чёпкём (çéptém/ çépkém) Çimdik, fiske.
чёпчен (çépçen) Kızılgerdan. (Bir kuş türü)
Dostları ilə paylaş: |