чёр (çér) Diz, boğum.
чёр- (çér-) Çizgi çizmek, tırmalamak, kağıdı yırtmak.
чёре (çére) Kalp, yürek, gönül. чёре хăлхи Kalp kapakçığı. чёре ани Kalp kulakçığı. чёре пӳлёмё Diyafram seti. чёре тапать Kalp çarpması. чёре çунать Yürek sızlıyor.
чёреллё (çérellé) Kalpli, yürekli. çемçе чёреллё İyi kalpli. хытă чёреллё Katı yürekli.
чёрес (çéres) Ihlamur veya kavak ağacından oyulmuş kap kacak.
чёресёр (çéresér) Kalpsiz, vurdumduymaz, sert, inatçı.
чёреслет (çéreslet-) чёреслетсе çумăр çăвать Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
чёрё (çéré) 1. Canlı, diri, neşeli, sağlıklı. 2. Çevik, kıvrak, hareketli. 3. Yaş, rutubetli. чёп-чёрё Cap-canlı.
чёрёк (çérék) Çeyrek, dörtte bir. чёрёк сехет Çeyrek saat. пёр метр чёрёк Çeyrek metre. чёрёк гектар Çeyrek dekar.
чёрёл- (çérél) 1. Canlanmak, dirilmek, iyileşmek. 2. Büyümek, ilerlemek. (Ateş hakkında)
чёрёлле (çérélle) Diri diri, bizzat.
чёрёлёх/ чёрлёх (çéréléh/ çérléh) 1. Yaşam, hayat, yaşantı, ömür. 2. Hayvanlar dünyası. выльăх-чёрлех Hayvan, sürü. сив юнлă чёрлёхсем Soğuk kanlı hayvan.
чёрёп (çérép) Kirpi. чёрёп йёпписем Kirpi dikeni.
чёриклет- (çériklet-) 1. Yoksun bırakmak, elinden almak. 2. Gıcırdamak, cıvıldamak.
чёриклетни (çérikletni) Cıvıltı, vızıltı, gıcırtı.
Dostları ilə paylaş: |