янаравлăх/ янравлăх (yanavarlwh/ yanvarlwh) Titreşimlilik, ötümlülük.
янăрат-/ янрат- (yanwrat-/ yanrat-) Çınlatmak, şıngırdatmak, gürültü çıkartmak.
янăраш- (yanwraş-) Gürültü yapmak, uğuldamak, gürüldemek, atışmak, gürültü koparmak.
янăрт- (yannırt-) Gürültüyle, sesle doldurmak.
январь (yanvar’) Ocak.
январьти (yanvar’ti) Ocakta olan, ocaktaki, ocağa ait.
янкар (yankar) 1. Yaz dumanı, sisi orman yangınından çıkan duman. 2. çулçа янкарё Yapraklar pas tuttu. янкар йывăç Çürük ağaç.
янкарлан- (yankarlan-) Çürümek.
янкapлă Çürük. янкарлă гнилой, янкарлă йывăç Ortası çürük ağaç.
янкăр (yankwr) Parlak, aydınlık, net.
янкăс (yankws) Düşüncesiz, basit düşünceli.
янкка- (yankka-) İşsiz sallanmak, yalpalamak.
янккамас (yankkamas) Aylak, haylaz, serseri
янклаттар- (yanklattar-) 1. Yumruklamak, yumrukla vurmak. 2. Soluklanmadan içmek.
Dostları ilə paylaş: |