тирёçё/ тирӳçё/ тиреçё (tiré şśé/ tirüşśé/ tireşśé) Derici, deri dikiş uzmanı, kürkçü.
тирке- (tirke-) 1. Kapris yapmak, geri çevirmek, kabul etmemek, hor görmek, küçümsemek, hiçe saymak, beğenmemek. 2. Kırılmak, bozulmak
тиркев (tirkev) Kapris.
тиркевлё/ тиркекен (tirkevlé/ tirkeken) Titiz, zor beğenir, okunaklı, nazik, kaprisli, kararsız.
тиркевсёр (tirkevsér) Okunaksız, kaprissiz, titiz olmayan.
тиркё/ тирёк (tirké/ tirék) Ahşap servis tabağı. тирёк-чашăк, тирёк-çăпала Kap-kacak.
тирпей (tirpey) Düzen, âdet, sıra, usul, yol, tür, düzen, nizam. тирпейлё- (типтерлё) Çekidüzen vermek, toplamak, yerleştirmek, sıralamak.
Dostları ilə paylaş: |