хёсён- (hésén-) 1. Daralmak, kısılmak. утма çул хёсёнет Patika daralıyor. 2. Kısılmak. куç хёсёнeт Göz kısılıyor. 3. Sıkışmak, sıkılmak, darlanmak. 4. Yapışmak, sokulmak. ача амăшё çумне хёсёнет Çocuk annesine yapışıyor. хёсёнсе лар- Saplanmak, takılıp kalmak. 5. Yetersiz kalmak.
хёсёр (hésér) 1. Çorak, kıraç. 2. Verimsiz.
хёсёрле (hésérle) Verimsizce, verimsiz bir şekilde.
хёсёрле- I (hésérle-) 1. Sıkıştırmak; geriletmek, basmak, sıkmak. 2. Baskı yapma.
хёсёрле- II (hésérle-) 1. Sıkıştırmak, geriletmek, baskı yapmak. 2. Gücendirmek, darıltmak, incitmek.
хёсёрлени/ хёсёрлӳ (hésérleni/ hésérlü) Baskı, ezme, sıkıştırma.
хёскёч/ хёстеркёч (héskéç/ hésterkéç) Mengene, kıskaç. Kelpeten, pense.
хёсмет (hésmet) Hizmet. хёсмет ту Hizmet etmek.
хёстер- (héster-) 1. Sıktırmak, baskı yaptırmak, ezdirmek, sıkıştırmak. хёстерсе кай- Çalmak, aşırmak, götürmek. хёстерсе кăлар Sıkmak. 2. Gücendirmek, darıltmak, incitmek, ezmek, baskı altında tutmak.
хёсӳ/ хёсни (hésü/ hisni) Sıkıntı, bunalma, baskı, eziyet.
хёç (héşś) Kılıç. хёç пулă (кусар пулă) Kılıç balığı.
хёçпăшал (héşśpwşal) Silahlandırma, donatma.
Dostları ilə paylaş: |