Çuvaş TÜRKÇESİ-TÜRKİye tüRKÇESİ SÖZLÜk bülent bayram iZMİR, 2007


вёренле- (vérenle-) Atı kazığa bağlamak. вёренӳ



Yüklə 5,63 Mb.
səhifə65/786
tarix05.01.2022
ölçüsü5,63 Mb.
#74049
1   ...   61   62   63   64   65   66   67   68   ...   786
вёренле- (vérenle-) Atı kazığa bağlamak.

вёренӳ (vérenü) Okuma, öğrenme, tahsil görme, eğitim. 2. Ders, okul. вёренӳ çулё Ders yılı.

вёрент- (vérent-) Okutmak, öğretmek; öğrenmek, eğitmek, ezberletmek.

вёрентӳ/ вёрентни (vérentü/vérentni) 1. Okutma, öğretme, eğitme, ezberletme. вёрентӳ пайё Eğitim payı. 2. Teori, öğreti.

вёрет- (véret-) Kaynatmak. вёретнё шыв Kaynamış su.

вёрел- (vérel-) Nüksetmek.

вёрёлни (vérélni) Nüksetme.

вёри (véri) Sıcak, ateşli, kızgın; hararetli. вёри шыв Kaynamış su, kaynar su. вёри çанталăк Sıcak hava. вёри чир Tifo. кунта ытла вёри Burası çok sıcak.

вёриле- (vérile-) Sodalı suyla yıkamak, sodalı suyla kaynatmak.

вёрилен- (vérilen-) 1. Isınmak, kızarmak, kavrulmak. 2. Heyecanlanmak, sinirlenmek, asabı bozulmak.

вёрилёх (vériléh) Şiddet, hararet.

вёрилле- (vérille-) Şiddetle, sıcak bir şekilde, kızgınlıkla.

вёрке- (vérke-) 1. Kaynaşmak, koşuşmak, öne arkaya mekik dokumak. 2. Dönmek; yana dönmek. 2. Merak etmek, telaşlı olmak.

вёркёнтер- (vérkénter-) Atmak, fırlatmak.

вёркёч/вёркёç (vérkéç/vérkéşś) Demirci körüğü.

вёркёш- (vérkéş-) Oraya buraya koşuşturmak.

вёрле I (vérle) Kuzey. вёрле енчен Kuzeyden.


Yüklə 5,63 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   61   62   63   64   65   66   67   68   ...   786




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin