DevriMİn toplumsal-ekonomiK İLİŞKİleriNİn hukuki kuruluşu ve yönetsel omurgasi


Tekel Haklarının (İnhisar) Genişletilmesi ve Tekel İdaresi



Yüklə 405,16 Kb.
səhifə11/19
tarix29.07.2018
ölçüsü405,16 Kb.
#62100
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   19

Tekel Haklarının (İnhisar) Genişletilmesi ve Tekel İdaresi


Tekel haklarından (inhisarlar) elde edilen gelirler, vergilerden sonra gelen en önemli gelir kaynağını oluşturmaktadır. Tekelleşmiş sektörlerdeki, yabancı egemenliğinin tasfiyesi ve devlet tekelinin tesis edilmesi, sektör karının devlete aktarılması için gereklidir. Bu doğrultuda, 1926 yılı içerisinde, petrol, benzin ve şeker ithali ile tütün ve sigara kağıdı satışı devlet tekeli altına alınmıştır.

Şeker, benzin ve petrolde tekel, ithalat ile sınırlandırılmış, yurtiçi ticaret serbest bırakılmıştır. Dışarıdan şeker, benzin ve petrol almak isteyenlerin konşimentolarını tekel idaresi adına almaları ve tekel idaresine teslim etmeleri yeterli olacaktır. Tekel idaresi de ödemeyi yapacaktır.118 Şekerin de petrolün de tamamına yakını ithal edilmektedir, yurtiçinde üretimleri yok denecek kadar azdır. Bu nedenle, bir taraftan Hazine yüksek fiyatlı ithal ürünler nedeniyle gelir kaybına uğramakta, diğer taraftan da halk kıtlık çekmektedir.119

İspirto ve alkollü içkiler ile tütünde ise üretim, satış, dağıtım, ithal ve ihraç işlemleri tekel kapsamına alınmıştır. Hem alkollü içkilerde hem tütünde belirleyici olan, bunların ihraç ürünleri olması ve Türkiye’de çok miktarda üretiliyor olmasıdır. Örneğin, Türkiye'de Saruhan ve İzmir başta olmak üzere bağlardan yıllık 20-30 milyon kilo şarap, 54 milyon kilo rakı, yüzmilyon kilo kuru üzüm, bir milyon kilo pekmez üretilmekte, yapılan ihracat ile yıllık 15-25 milyon lira gelir elde edilmektedir.120

Ardahan Mebusu Tahsin Bey’in, “petrol, benzin ve şekerin rüsumu inhisariyesi vesaire hakkındaki suali”ne Maliye Bakanı Hasan Bey’in yanıtı şöyledir:121

“[F]ormalitenin şeklini tatbik edip erbabı ticaretin getirmesine bel bağlamayıp, aynı zamanda piyasada nazımlık rolünü oynamak, memlekette icap eden depoları vaktinde yapmak ve kendi namına celbetmek ve icap eden yerlere gaz sevketmek mecburiyeti olduğuna göre, idarei inhisariyenin orta yerden kalkmasını icap ettiren bir vaziyet yoktur.”

Söz konusu tekel hakları ile tekel idareleri, iktisadi devlet teşekküllerinin ilk örnekleridir. Bu doğrultuda, tütün ve şeker tekellerinin nasıl kurulduğu ve yönetildiği ele alınmalıdır.


Tütün ve Sigara Kağıdı İnhisarı: Tütün İnhisarı Müdüriyeti


Tütün üretimi, Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli ekonomik etkinliklerinden biridir. Tütün, ihracatın % 40’ını oluşturmakta ve Türkiye, Avrupa piyasasının egemenliğini elinde bulundurmaktadır. Tütün ihracatında, Yunanistan ve Bulgaristan ile yarışılmaktadır.122 Vedat Nedim Tör’ün 1932’de verdiği rakamlara göre ise 1926 yılında ihracatın % 65,5’i tütünden gelmektedir:123

Tablo Türkiye'de İhracat Rakamları

-

Tütün

Üzüm

Pamuk

Fındık

Yekûn

1924

64.353.563

18.233.531

11.390.539

7.585.887

83.563.520

1925

60.244.493

10.999.246

14.905.946

14.180.679

100.330.364

1926

67.457.261

12.561.233

11.525.386

11.365.075

102.908.955

1927

43.837.051

7.603.691

10.198.591

10.365.365

72.004.689

1928

54.028.234

15.229.484

10.065.678

10.268.650

89.592.046

1929

40.687.158

9.931.374

10.898.015

4.678.070

66.194.617

1930

42.981.058

9.960.306

14.269.667

10.291.508

77.502.539

Lira

355.588.818

84.518.865

83.253.822

68.735.225

592.096.730

Tütün, en önemli ekonomik etkinlik olarak nasıl işletilmeli, nasıl yönetilmelidir?

1925 yılında kabul edilen 558 sayılı Kanun, tütünü 1925 yılı mali yılı sonuna kadar geçici olarak tekele almıştır. Ne var ki, 8 Şubat 1926’da kabul edilen 734 sayılı “Tütün İdarei Muvakkatesi ve Sigara Kağıdı İnhisarı Hakkındaki Kanunun Temdidi Hakkında Kanun” ile devlete verilen tütün tekeli süresi 1930 mali yılı sonuna kadar uzatılmaktadır.124

Genel Kurul’da, 585 sayılı Kanun görüşmelerinde tütün inhisarının geçici olmasına karar verildiği ve tütün konusunda bandrol sisteminin kabul edileceğinin karara bağlandığı hatırlatılmaktadır. Buna göre, 1341 (1925) mali yılı bitimine kadar tekel hakkı kabul edilecek ve mali senenin bitiminde bandrol sistemine geçilecektir.125 Oysa, hükümet 734 sayılı Kanun ile bandrol sistemine geçmek yerine, tekelin süresini uzatmakta ve birçok ek ödenek ayırmaktadır. Bu nedenle, hükümet protesto edilmiştir.

Tartışmanın asıl nedeni, devlet tekelinin rejiden daha baskıcı bir sistem getirmiş olduğu iddiasıdır. Bu görüş en net olarak Eskişehir mebusu Ârif Bey’in konuşmasında görülür:126

“Bir reji kalkmış yerine diğer bir reji ikame edilmiş olacak. Hem öyle bir reji ki, eski rejinin beş on tane kolcusundan başka kuvvei takibiyesi yoktur. Şimdi koyacağımız reji topuyla, tüfeğiyle, polisiyle, jandarmasıyle bir reji olacaktır. Eskiden halk Reji İdaresinden şikâyet etmek istediği zaman bir iki kapı bulurdu. Fakat halk şimdi kimi kimden şikâyet edecek?”

Diğer taraftan, Ardahan Mebusu Tahsin Bey’e göre hangi mal ya da hizmet olursa olsun “bila kayd-ü şart satılmalıdır”, her şeyin ticareti “bila kayd-ü şart serbest olmalıdır.”127

Hükümetin tütünden önemli bir gelir elde ettiği açıktır. Hâkimiyet-i Milliye’de çıkan habere göre, rejinin Hükümetçe satın alınmasından sonra geçen yıl 11 milyon lira gelir edilmiştir ki, bu rejinin önceden Hükümete verdiği miktarın 2-3 katıdır. Ayrıca, tütün kalitesi de yüksektir. Tütün satış fiyatları da bandrol sistemini kullanan ülkelerden düşüktür.128

Bu nedenle, tekelin süresi uzatıldığı gibi, kapsamı da genişletilmektedir. 7 Haziran 1926’da kabul edilen 907 sayılı “Tütün İdarei Muvakkatesi ve Sigara Kağıdı İnhisarı Kanunu Hakkındaki 26 Şubat 1341 Tarih ve 558 numaralı Kanuna Müzeyyel Kanun” ile yaprak sigarası, kısmen veya tamamen kesilmiş veya kıyılmış tütün, mamul sigaralar, kıyılmış tütün, enfiye ağız ve pipo tütünleri ve tömbekinin ithal ve içerde sattırılması ve yerli tömbekinin satışı da devlet tekeline alınmıştır. Ticaret serbestîsi tanınmamıştır, satış da devlet tarafından yapılacaktır.129


Şeker ve Petrol İnhisarı Teşkilatı: Türkiye Şeker İnhisarı Müdüriyeti ve Türkiye Petrol ve Benzin İnhisarı Müdüriyeti


25 Ocak 1926 tarihli ve 724 sayılı Kanun ile tekel kapsamına alınan şekerin idaresi için Türkiye Şeker İnhisarı Müdüriyeti kurulmuştur. Teşkilat yapısı ve görevleri 21 Şubat 1926 tarihli “Şeker İnhisarı Meclisi İdaresi ile Müdüriyetine ait vezaif hakkındaki talimatname” ile belirlenmiştir.130 3 Mart 1926 tarihli ve 3273 sayılı Bakanlar Kurulu kararı olarak kabul edilen “Petrol İnhisarı Meclisi İdaresi ile Müdüriyetine ait vazaif hakkındaki talimatnamenin meriyete vazı hakkındaki kararname” ile kurulan Türkiye Petrol ve Benzin İnhisarı Müdüriyeti aynı yapı ve işleyişe sahiptir.131

Müdürlük, tüzel kişiliğe sahip, özel kurum niteliğindedir (Kararname, md.1). Müdürlüğün merkezi İstanbul’dur, işin gereğine göre Türkiye’de ya da dışarıda şube, satış ve stok depoları ile acenteler kurabilecektir (md.2). Müdürlük, Maliye Bakanlığı’nca aktarılacak iki buçuk milyon lira sermaye ile kurulmuştur (md.3).

Kurum, idare meclisi ile müdürden oluşmaktadır. İdare Meclisi karar organı, müdür ise yürütme organıdır. Üyeler ve müdür Maliye Bakanlığınca seçilerek Bakanlar Kurulu’nun onayı ile atanmaktadır.

İdare meclisi ise bir başkan ile iki üye ve doğal üye olan müdürden oluşmaktadır. Görevleri şunlardır (md.9):



  • İlgili mevzuatın uygulanması sağlamak

  • Müdürün teklifi üzerine satın alınacak şekerin çeşidini, miktarını, ihale şeklini belirlemek,

  • Her türlü sözleşme ve taahhüt şartlarını tespit etmek ve eşya ve malzemenin alımı için Müdürü görevlendirmek,

  • İnhisarla ilgili hukuk, menfaat ve malların muhafazası, geliştirilmesi ve inhisar işlemleri için gerekli teşkilat ve tesisata dair karar vermek,

  • Anlaşmazlıkların çözümlenmesi ya da çözümlenmesi için Müdüre yetki vermek

  • İstihdam şartlarını ve sayılarını belirlemek, iç tüzüğü tanzim etmek,

  • Bütçeyi hazırlamak,

  • Maliye Bakanlığı’ndan istenilen konularda müzakere etmek ve karar vermek.

İdare Meclisi, en az ayda bir kere toplanmakta, mutlak çoğunluk ile karar vermektedir (md.6-7). İdare Meclisi üyeleri, dört yılda bir seçilse de iki yılda bir yarısı yenilenmektedir (md.4).

Müdür ise, Maliye Bakanlığı tarafından seçilmekte ve Bakanlar Kurulu tarafından onaylanarak atanmaktadır ve görevleri şunlardır (md. 11):



  • Meclis kararlarını uygulamak,

  • Bütçeyi hazırlamak ve İdare Meclisine sunmak,

  • Tüm memurların atanması ve azledilmesi,

  • Şeker ihalelerini gerçekleştirmek,

  • Tüm resmi evrakları İdare Meclisinin belirlediği şekilde düzenlemek (kira, sigorta kontratları, vb.),

  • Borçları ödemek ve tahsil etmek,

  • Mahkemede davacı ya da davalı olarak Müdürlüğü temsil etmek,

  • Üç aylık raporların hazırlamak ve İdare Meclisi’ne sunmak, yıl sonunda kesin hesapları İdare Meclisi’ne sunmak ve onaylandığı takdirde Maliye Bakanlığına sunmak,

  • İlgili tasarıları hazırlamak ve İdare Meclisi’ne sunmak.

Ayrıca, Müdürlüğe bağlı olarak şu birimlerin kurulduğu anlaşılmaktadır (md.11/c): Kontrol şefi, muhasebe şefi, katibi umumi, şubeler, acenteler.

Müdürlüğün idari sistem içerisindeki yönetsel bağı hakkında bilgi verilmemiş olmasına rağmen, kesin hesapların Maliye Bakanlığı’na, Maliye Bakanlığı tarafından da Meclis’e gönderileceği belirtilmiştir (md.12). Ayrıca, İdare Meclisi üyeleri ile müdür de Maliye Bakanlığı tarafından seçilmekte ve Bakanlar Kurulu’nca onaylanmaktadır. Kurumun, Maliye Bakanlığı’nın ilgili kuruluşu olduğu anlaşılmaktadır.

Kurumda hem memurlar hem de sözleşmeliler istihdam edilebilmektedir; memurlar Tütün İnhisar İdaresi memurları hakkındaki hukuka tabiidir (md.13).


Yüklə 405,16 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   19




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin