H. Fırat’ın ikinci yazısı, zor olduğu kadar geride kalan dönemde ayrıca zora sokulmuş bir konu üzerine: Tek Ülkede Sosyalizm. Bunun gerçekten güç ve kaygan zeminlere düşmeye fazlasıyla müsait bir konu olduğuna kuşku yok. Bu sorun genellikle Stalin’in 1920’lerde ortaya koyduğu bakışaçısı üzerinden savunulmuş, bu bakışa inancını kaybedenler ise basitçe çoğu kere Stalin'i Trotski’yle değiştirmişler, aynı konuda Trotski’nin 1920’lerdeki argümanlarını tekrarlamakla yetinmişlerdir. Bu nedenle de tarihin ışığında ve verimli bir biçimde tartışılabilecek bu önemli sorunda, 1920’lerin bilincini bir santim aşabilecek bir ilerleme sağlanamamıştır.