Çevre Kanununun amacı, bütün vatandaşların ortak varlığı olan çevrenin korunması, iyileştirilmesi; kırsal ve kentsel alanda arazinin ve doğal kaynakların en uygun şekilde kullanılması ve korunması; su, toprak ve hava kirliliğinin önlenmesi; ülkenin bitki ve hayvan varlığı ile doğal ve tarihsel zenginliklerinin korunarak, bugünkü ve gelecek kuşakların sağlık, uygarlık ve yasam düzeyinin geliştirilmesi ve güvence altına alınması
için yapılacak düzenlemeleri ve alınacak önlemleri, ekonomik ve sosyal kalkınma hedefleriyle uyumlu olarak belirli hukuki ve teknik esaslara göre düzenlemektir.
Nüfus ve insan sağlığı
Çevre, insan sağlığının en önemli belirleyici etkenlerinden biridir ve çevrenin olumsuz etkilerinin önlenmesi ve azaltılması uluslararası ve AB düzeyinde temel hedef teşkil etmektedir. 2010 yılında imzalanan Çevre ve Sağlık Konulu Parma Bildirgesi (WHO, Dünya Sağlık Örgütü), çevre kaynaklı tehlikelerin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmayı taahhüt etmektedir. Avrupa'da çevre kaynaklı başlıca sağlık sorunları, iç ve dış ortamdaki hava kirliliği, yetersiz su kalitesi, yetersiz hijyen, atık yönetimi ve tehlikeli kimyasallar konularıyla bağlantılıdır. Bu bağlamda, konuyla ilgili bağlantılı temalar şunlardır: “risk yönetimi”, “çevre eğitimi ve çevre konularında farkındalığın artırılması” ve “ atık yönetimi ve önleme”.
Aşağıdaki tabloda, çevre hedeflerinin ve ilgili değerlendirme sorularının esas alındığı ilgili AB ve ulusal kanun ve politika çerçevelerinin bir listesi yer almaktadır: