Doğrularin öYKÜSÜ Şehit Murtaza Mutahhari



Yüklə 0,68 Mb.
səhifə16/37
tarix08.01.2019
ölçüsü0,68 Mb.
#92994
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   37

55-İŞÇİ VE GÜNEŞ

İmam Sadık(as), iş elbiselerini giymiş, elinde kürek bostanında çalışıyordu. O kadar çalışmıştı ki, terden sırılsıklam olmuştu. O arada Ebu Emr Şeybani, imamın yanına geldi ve İmamı o halde görünce kendi kendine :” Herhalde imamın işini yapacak başka biri olmadığı için imam, kendi işini kendisi yapıyor” diye düşündü. İlerleyerek:

-Küreği bana verin, ben yaparım, diye arz etti.

İmam şöyle buyurdu:

-Hayır, ben erkeğin, rızkı için zahmet çekmesini ve güneşin önünde çalışmasını severim. 64


56-YENİ KOMŞU


Ensar’dan bir adam, Medine mahallelerinden birinden ev satın alarak oraya taşındı. Taşındıktan sonra komşusunun kötü bir adam olduğunu anladı. Resulü Ekrem’in(s) huzuruna gelerek şöyle arz etti:

-Öyle bir mahallede, öyle bir kabilenin içinde ev aldım ki, komşumun şerrinden yana güvende değilim. Bana bir zararı olmayacağından da emin değilim.

Bunun üzerine Resulü Ekrem(s), Ali, Salman, Ebuzer ve Miktad’ı , yüksek sesle camide şöyle bağırmaları için görevlendirdi:” Kimin komşuları kendisinden yana güvende değilse, onun imanı yoktur.” Bu söz üç defada ilan edildi. Sonra Resulü Ekrem(s), eliyle dört tarafı göstererek şöyle buyurdu:

-Her taraftan kırk ev birbiriyle komşu sayılır. 65

57-SON SÖZ

İmam Musa Kâzım’ın(as) annesi Ümmül Hamide, İmam Cafer Sadık’ın (as) vefatından dolayı tesliyete gelen Ebu Besir’e bakınca, ağlamaya başladı. Ebu Besir de ağlamaya başladı. Ümmü Hamide, Ebu Besir’e :

-İmamın son anlarında sen yoktun , dedi. İlginç bir olay oldu.

-Ne oldu?...

-İmamın son anlarıydı. Ömrünün son dakikalarını yaşıyordu. Kirpikleri kapanmıştı artık. Bir an İmam, gözlerini araladı ve hemen bütün akrabaları çağırmamızı istedi. Garip bir durumdu. İmam böyle bir anında bu emri vermişti. Biz de hemen bütün akrabaları topladık. Herkes oradaydı. Herkes imamın bu hassas anında ne söyleyeceğini ve ne yapacağını merakla bekliyordu. İmam (as), herkesin geldiğini görünce şöyle buyurdu:

-Bizim şefaatimiz, namazı hafife alanlara ulaşmayacaktır.66



58-NESİBE

Nesibe’nin omzundaki derin yara, geçmişte yaşadığı büyük bir olayın nişanesiydi. Allah Resulü’nün dönemini görmemiş olan kadınlar ve genç kızlar, Nesibe’nin omzundaki yarayı görünce, merak ederek başından geçen korkunç olayı soruyorlardı. Her kes Nesibe’nin Uhud Savaşında yaşadıklarını kendi ağzından dinlemek istiyordu.

Nesibe, kocası ve iki oğluyla beraber, Uhud savaşında yan yana savaşacağını ve Resulullah’ı koruyacağını hiç düşünemezdi. O, sadece su tulumunu taşıyıp yaralılara su vereceğini düşünüyordu. Kendisiyle beraber biraz da bez parçası getirmişti. Kendince yaralılara pansuman yapabileceğini düşünüyordu.

Müslümanlar sayı olarak az ve silah bakımından daha zayıf olmaların rağmen, savaşın başında düşmana ağır bir yenilgi tattırdılar. Düşman ordusu kaçışmaya başladı. Ama çok geçmeden tepedeki okçuların görevlerini yerine getirmekte gaflete düşmelerini fırsat bilen düşman arkadan saldırdı. Gidişat tamamen değişmişti. Müslümanlar, Resulü Ekrem’in etrafından dağılmaya başladılar.

Nesibe, durumun böyle olduğunu görünce, elindeki su tulumunu yere bırakarak eline bir kılıç aldı. Bazen kılıç kullanıyordu, bazen de ok… Kaçanlardan birinin kalkanını da almıştı. Düşman ordusundan birinin:

-Muhammed’in kendisi nerede, Muhammed’in kendisi nerede? Diye bağırdığını duyunca, ona doğru koştu. Birkaç kılıç darbesi indirmesine rağmen, üst üste iki zırh giymiş olan adama bir şey olmadı. Ama o, Nesibe’nin omzuna öyle bir darbe indirdi ki bir yıl o yaranın tedavisiyle uğraşmıştı. Allah Resulü, Nesibe’nin durumunu fark edince, Nesibe’nin oğullarından birine seslenerek:

-Çabuk annenin yarasını bağla, dedi.

O da annesinin yarasını bağladı ve Nesibe yine savaşmaya devam etti. Bu arada çocuklarından birinin yaralandığını gördü ve hemen getirdiği bezlerden çıkarıp oğlunun yaralarını bağladı. Resulü Ekrem(s), bu kadının şahametini görünce yüzünde bir tebessüm belirdi. Nesibe, oğlunun yaralarını bağladıktan sonra ona:

-Oğlum! Çabuk ol ve savaşmaya devam et, dedi.

Nesibe, oğlunu yaralayan adamı gördüğünde tıpkı bir aslan gibi o adama saldırdı ve bir kılıç darbesiyle adamın ayağını kopardı. Bunu gören Resulü Ekrem(s):

-Sana zafer bahşeden ve sana göz aydınlığı sunan Allah’a şükürler olsun. İntikamını güzel aldın, diye buyurdu.

Müslümanların bir kısmı şehit olmuştu, bir kısmı da yaralanmıştı. Nesibe de , ağır yaralar almıştı ve fazla yaşayacağına ihtimal verilmiyordu.

Uhud savaşından sonra, Resulü Ekrem, düşmanın durumundan emin olmak için, hemen Hemra-ul Esed’e doğru hareket etmelerini emretti. Ordu da hemen harekete geçti. Nesibe de onlarla beraber gitmek istediğinde, ağır yaralarından dolayı hareket edememişti. Resulü Ekrem, Hemra-ul Esed’den dönmüştü. Daha evine girmeden bir adam göndererek, Nesibe’nin durumunu öğrenmesini istedi. Allah Resulü’ne, Nesibe’nin iyi olduğu haberini getirdiklerinde sevinmişti. 67

59-HZ. İSA’NIN İSTEĞİ

İsa(as), havarilerine:

-Sizden bir isteğim var, dedi. Yapacağınıza söz verirseniz söylerim.

-Ne emretsen itaat etmeğe hazırız, cevabını alınca, İsa(as) yerinden kalkıp bir bir havarilerinin ayaklarını yıkamaya başladı. Havariler, çok sıkılmışlardı ama söz verdikleri için itiraz edemediler. İsa(as), onların ayaklarını yıkadıktan sonra, havariler şöyle dediler:

-Sen bizim öğretmenimizsin. Bizim senin ayağını yıkamamız daha uygun olurdu.

İsa(as):


-Bunu insanlara hizmet etmeğe en layık olan kimselerin, alimler olduğunu anlamanız için yaptım. Tevazu dersini alasınız diye size karşı tevazu ettim. Çünkü siz, benden sonra insanlara ilim öğretecek ve onları irşad edeceksiniz. Yolunuzu tevazu ve insanlara hizmet ilkesi üzerine inşa edin. Hikmet, tevazu toprağında yetişir, kibir toprağında değil… Tıpkı bitkilerin yumuşak toprakta yetişip, kayalık yerlerde yetişmediği gibi… 68


Yüklə 0,68 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   37




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin