Dönüşüm Haberleri, Ağustos 2012



Yüklə 13,15 Kb.
tarix21.08.2018
ölçüsü13,15 Kb.
#73280

Dönüşüm Haberleri, Ağustos 2012   


Zamanın yoğunluğu hepimizi içimizdeki spiritüel alanı derinlemesine araştırmaya çağırıyor. Bu ay Dönüşüm Haberleri’nin Temmuz sayısındaki içerikle çalışmaya devam etmek istiyorum.

Ortak çalışmamız dış dünyada olup bitenlerle ilgili değil. Ortak çalışmamız içsel dünyamızı derinleştirmek ve zengin ve huzurlu bir içsel alandan birlikte çalışmakla ilgili.

Gerçek şu ki, dış dünyada neyi kaybedersek kaybedelim, kendi içimizde yuvadayız. Bunun nedeni ilahi ışık ve ölümsüz olmamız ve bunun ebedi gerçek olmasıdır. Ruhsal olarak kaybedebileceğimiz hiçbir şey yok. Özümüz/Yüksek Benliğimiz kalıcıdır ve değişmezdir. Ruhsal ışığımız dinginliğin ve merkezimizin olduğu bir yerdir.

Etrafımızda o kadar çok şey olup bitiyor ki, içinizdeki gerçek yuvanızı, merkezi ve dinginliği deneyimlemek her zamankinden daha önemli, zira bu yerde aradığımız kalıcı huzur, her seviyede olağanüstü bolluk ve bereket ve sevinç bizler için mevcut bulunmakta.

Gerçek içsel huzur ve dinginlikle bağlantımızı artırdıkça ailemiz, toplumumuz, dünya ve kendimiz için daha şifalandırıcı bir varoluş halinde olabiliriz.

Ama bu kadar fazla mücadele içinde çoğumuz için o kaygı, hayal kırıklığı yaşama ve kaybetme korkusu düzeyini bırakmak zor. Kalplerimiz etrafımızdaki yaşamın neler geçirdiğine şahit oldukça derin bir şefkatle açılıyor. Bu durumda gerçek yuvamıza, ruhumuza, Yüksek Benliğimize, ilahi ışığımıza, dinginlik ve içsel huzurumuza ulaşmamız zorlaşıyor. Ama bunu yapmalıyız!!


Haftada bir veya mümkünse birkaç defa kendinize içsel huzur ve dinginliği deneyimlemek için spiritüel çalışma yapacak zaman ve alanı vermek gerçekten önemli.

Bunu yapamadığımız sürece, geçen ay da yazdığım gibi, yaratımlarımızın kaynağı her zaman korku ve umutsuzluk olacaktır.

Boşluk, yoğunluğu arttırılmamış enerjinin olduğu yer, boş ama aynı zamanda da doludur. Boşluk tüm yaşamın yaratıldığı yerdir. Ve herşey dinginlikten yaratılmıştır. Dinginlik biçimi kendine çeken bir vakum yaratır.

En yüksek yönüyle “dingin” olabildiğimizde-derin bir içsel dinginlik- yaratmayı dilediğimiz şeyi kendimize çekebiliriz.

Geçen ay da yazdığım gibi, çoğumuz halihazırda içsel bir gürültü durumundan yaratıyoruz ve bu durum dilediklerimizi kendimize çekmemizi sağlayamak için gereken uygun durum değil. Öncelikle içsel dinginlik ve içsel huzuru deneyimlememiz ve almak için kendimizi açmamız gerek. Ve almak için kendimizi açtığımızda da dileklerimizi gerçekleştirme konusunda başarılı olamama ve hayal kırıklığı yaşama korkumuzu da bırakmalıyız. Anahtar açılmak, dingin olmak, içsel huzuru bulmak ve almaktır. Tüm spiritüel çalışmalarda başarının anahtarı sonuç kaygısını bırakmaktır. Bu her zaman böyle olmuştur ve her zaman da böyle olacaktır zira sonuçlara bağlılık dinginliği ve içsel huzuru yok eder.

Şunu hatırlamakta yarar var ki, kaybetmekten korktuğunuz ne varsa halihazırda kaybetmişsiniz demektir çünkü onları zaten imgeleminizde kaybettiniz.

Ruhsal öğretmenim İsis’in yıllar boyunca benimle paylaştığı gibi eğer daha bilinçli , onurla ve saygıyla yaşama konusunda bir çağrı almışsanız, toplulukta henüz rüyadan uyanmamış olanların yaptığı gibi, yaşamı desteklemeyen dalgalarla seyretmek zorunda değilsiniz.


İnanıyorum ki bu İsis’in bahsettiği diğer gerçeklik boyutu. Çünkü yaşamlarımızı düş gücümüzü kullanarak yeniden inşa etme seçeneğine sahibiz.

Yüksek benliğimize, yeryüzüne, doğaya ve evrene tamamen teslim olmalıyız. Teslim olabildiğimizde herşeyin ilahi bir düzende olduğuna ve içsel ışığımız ve içsel bilişimizin bize her değişim ve zorlukta rehberlik edeceğine dair güvenimiz oluşacak. Ve bilmeliyiz ki bizim karşılaşacağımız güçlükler kolektifte yaşayanların yaşamakta olduklarından farklı olacaktır. Bizim güçlüklerimiz güvenmeyi öğrenmek ve kendi rehberliğimizin bizi dilediğimiz yaşama yönlendirmesine izin vermekle ilgilidir.

Bu ay sizden haftada en az bir saat ayırmanızı isteyeceğim. Eğer çalışmanızı haftada birden fazla yapabilirseniz bu harika olur.

Bir saat meditasyon yapın. Gün içinde o anda başka bir yerde olmanız gerektiğini veya meditasyondan sonra yapmanız gerekenleri düşünmek zorunda kalmayacağınız bir zaman belirleyin. Bu zaman sabah uyandığınızda, gece hemen uyumadan önce veya tatil gününüz olabilir.

Rahatlatıcı bir müzik seçin ve sözsüz olmasına özen gösterin. Bu bir saati önermemin nedeni bu zaman çerçevesinin sizi gerçekten derin bir hale sokacak olması. Beyin dalgalarınızın beta durumundan, yani düşünce durumundan daha derin olan teta durumuna, yani zihin yerine yalnızca kutsal ruhsal alana doğru yavaşlamasını sağlayacak..

Niyetinizi sadece dingin olmak ve ebedi Yüksek benliğinizi deneyimlemek olarak oluşturun. Niyetinizi içsel huzur durumuyla temas etmek ve bu durumda olmaktan dolayı her ne geliyorsa almak olarak oluşturun.

İlk başta kafanızın içinde zihinsel gevezeliğin dönüp durduğunu görebilirsiniz. Derin nefes alıp vermeye devam ederken ellerinizi karnınız veya kalbinizin üzerine tuttuğunuzda beyniniz sakinleşmeye başlayacak. Derinleşmeye devam edin. Ve dinginlik ve içsel huzura ulaştığınızda sadece bu hali deneyimleyin. İçinize doğru seyahatiniz esnasında soru sormayın ve yardımcı ruhlar, melekler, vd. ile bağlantı kurmaya çalışmayın.

Tek göreviniz olmak. Bunu yaptığınız esnada birşey değişecek. Bunu başkalarına anlatmayı başaramayabilirsiniz ama “yuva” ve yüksek benliğinize dair yeni bir his edineceksiniz. Kendiniz ve ruhsal ışığınız içinde dinleneceksiniz.

Bu deneyim yaşamınızı ve çevrenizdeki dünyayı değiştirecek biçimlerde sizi değiştirecek.

Bu meditasyonu tekrar tekrar yapın. Yeterince derine gidebildiğiniz ve içsel huzur ve dinginliği deneyimlediğinizde algınız değişecek. Algınızdaki bu değişim tüm yaşam ağı boyunca dalgalanacak.

Bunu kendiniz ve yeryüzündeki tüm yaşam için yapın.

Ve dolunayda, yani 1 Ağustos’ta bu meditasyonu tekrarlayın. Yaşam ağında ışık yaymak için çabalamayın. Yalnızca kendi ışığınızı deneyimleyin, gerisi sizin herhangi bir değişim yaratma çabanız olmadan gerçekleşecektir.

“Değişimin kendisi olabilmek” için daha derinlere, muazzam içsel alanımıza seyahat etmeye devam etmemiz gerekiyor.

Dolunay olan bugünde niyetimizi “sevgi ve ışık için bir aracım” olarak belirleyelim. Günlük etkinlikleriniz süresince ışık ve sevgi için bir araç olduğunuzu deneyimleyin.

Eğer Dönüşüm Haberleri’ni okumaya yeni başladıysanız, aylık dolunay törenimizin detaylarını öğrenmek için lütfen “İnsanlardan Oluşan Bir Işık Ağı Yaratmak” yazısını okuyun.


Yıllar önce yaptığımız bir egzersizi tekrar etmeyi de öneriyorum. Çekim yasasını gerçekten anlayabilmek için mıknatıslarla çalışmanızı istiyorum.

Eğer evde iki adet mıknatısınız varsa onları kullanın. Yoksa dışarıdan iki adet ucuz mıktanıs alın.

Mıknatısları her gün artı ve eksi uçları birbirlerini çekecekleri şekilde tutun. Dinginliğe hareket ettikçe ve içsel boşluğunuzu deneyimlemeyi öğrendikçe iyiliği ve dileklerinizi kendinize çekeceksiniz.



Mıknatıslarla çalışarak enerjetik çekimi anladıkça dileklerinizi bedeninize doğru çekme ve cezbetme hissini yaşayacaksınız.

Anahtar önemdeki diğer bir konu ise hayal kırıklığına uğrama korkunuzu bırakabilmek. Kendinize yaşamın iyiliğini almak için açık olma iznini verin. Sonucu bırakın gitsin ve bunun yerine kendinizi dünya ve evrenin sizinle şu anda paylaşacaklarını almaya açın.
Yüklə 13,15 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin