Dr. Recep Albayrak Türklerin İranı



Yüklə 8,05 Mb.
səhifə11/411
tarix01.01.2022
ölçüsü8,05 Mb.
#105928
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   411
Şahlar

Unvan ve izahat

Yıl(H/K)

Yıl(Miladî)


I.İsmail

Şah İsmail Safevi

906-930

1501-1524

I.Tahmasb

-

930-984

1524-1576

II.İsmail

-

984-985

1576-1577

Muhammed

Hudabende

985-996

1577-1588

I.Abbas

Şah Abbas-ı KEbir

996-1038

1588-1629

I.Safi

-

1038-1052

1629-1642

II.Abbas

-

1052-1077

1642-1666

I.Süleyman

II.Safi/Safi Düvvum

1077-1105

1666-1694

Sultan Hüseyin

-

1105-1135

1694-1723

II.Tahmasb

-

1135-1144

1723-1731

III.Abbas

-

1144-1148

1731-1736

III.İsmail

-

1166-1168

1753-1755

Sam bin Sultan Hüseyin

-

1160-?

1747-?

II.Süleyman

-







III.İsmai

-







Şah Muhammed

-






Çağlar boyunca büyük imparatorlukların bir parçası durumunda ya da küçük hanedanların elinde bölünmüş bir halde bulunan İran coğrafyasının, 1501 yılında Şah İsmail tarafından kurulmuş olan Azerbaycanlı Safevi Türk hanedanı ile birlikte İslam tarihinde ilk defa müstakil bir siyasi kimliğe kavuşduğu kavuştuğu, bu kimliğin Kacar Türkleri döneminde pekişdiği pekiştiği ve günümüz İran sınırlarının da bu zaman dilimlerinde oluşduğunu oluştuğunu söylenEbiliriz söyleyebiliriz. Bu süreçteki temel faktör, Safevilerin Şiiliği devlet politikası olarak benimsemesi ve bunu İran coğrafyası halklarına empoze etmesinde yatmakdadır. Zaman içerisinde Safevi Şiiliği’nin yerini Oniki İmam/ İsnaaşeriyye Şiası’nın alması ve Kacarlar döneminde hâkimiyetini güçlendirerek kurumsallaşması ile birlikte bu yeni kimlik İran coğrafyasında iyice yerleşmişdir.

1501’de Türkmen oymaklarının desteğiyle Ak-Koyunlular’a karşı kazandığı zaferin ardından Tebriz’e girip tahta çıkan Şah İsmail, kısa sürede İran’ın tamamını ele geçirdi. 1503 yılında Hemedan civarında kalan Ak-Koyunlu kuvvetlerini de mağLub mağlup edip, Orta ve Güney İran’ı da zaptetti. 1504’te Mazenderan, CürCan ve Yezd’i aldı. 1505-1507 yıllarında Diyarbekir’i topraklarına kattı. 1508’de Bağdat ve Güneybatı İran’ı aldı. 1509-1510’da Şirvan ve Horasan’ı ele geçirdi.

XVI. yüzyıl boyunca Safeviler doğuda Özbekler, batıda Osmanlılarla mücadele etmek zorunda kaldı. Safevilerin Alevi/ Kızılbaşlığı ideoloji olarak benimsemesi ve benzer inanca sahip olan Osmanlı’nın reaya muamelesi yaptığı Anadolu’daki geniş Türkmen kitlelerinin, bir bölümü Sünni olan tayfalar da dâhil Safevi davasına sarılması, Safevilerle Osmanlıları karşı karşıya getirdi. Yavuz Sultan Selim, Çaldıran’da Şah İsmail’i yenilgiye uğrattı (H.920/ 1514). Çaldıran mağlubiyeti ile Diyarbekir Osmanlı hâkimiyetine geçti. Takipçileri için İsmail hem bir sultan, hem de mürşid-i kâmil idi. Şah İsmail’in Hicri 930/ 1524’te ölümünün hemen ardından birbirine rakip olan bu Türkmen aşiretleri çatışmaya koyuldu. Babasının yerine on yaşında tahta geçen I. Tahmasb başlangıçta otorite kuramadı. Devlet yönetimi tamamen Türkmen askerî kademelerinin eline geçti. Aşiretlerin kendi aralarındaki mücadelesi, Tahmasb’ın Hicri 940/ 1533-34 yılında Şamlu aşiretinin reisi ve devletin gerçek anlamda yöneticisi durumundaki Hüseyin Han Şamlu’yu idam ettirmesiyle son buldu. Bu yıllarda Bağdat’ın Osmanlıların eline geçmesi dışında Safeviler çok büyük toprak kaybına uğramadı. Hicri 962/ 1555 tarihli Amasya Antlaşması ile Azerbaycan topraklarının Safevi hakimiyetinde olduğu, Irak-ı Arab, Van gölü ve çevresinin Osmanlı idaresinde kaldığı hükme bağlandı. Böylece yirmi yıldan fazla bir süre için Osmanlılarla barış sağlanmış oldu.

Tahmasb’tan sonra İran tekrar iç karışıklarla sarsıldı. Kısa süreyle tahta tahtta kalabilen II. İsmail ve Muhammed Hudabende dönemleri çalkantılar içinde geçti. Şah I. Abbas döneminin başlamasıyla (1587) Safevi devleti yeniden toparlandı ve en parlak dönemini yaşadı. İlk dönem Safevi devleti vasıfları terk edilerek, bütünüyle yeniden yapılanmaya gidildi. Şah Abbas’ın gerçekleştirdiği yeniliklerin başında, ihtida etmiş Gürcülerden oluşan gulamlar birliğinin oluşturulması gelmektedir. Tahmasb zamanında başlatılmış olan bu düzenleme, Türkmen unsurların devlet içindeki üstünlüğünü ve etkisini ortadan kaldırmayı hedefliyordu. I. Abbas, bu politikayı hızlandırarak eyalet valiliklerine ve yüksek mevkilere bu gulamları tayin etti. Abbas’ın tahta çıkmasından on yıl sonra, Safevi ordularının başına Ermeni asıllı Allahverdi Han getirildi. Bu dönemde Kafkaslardan çok sayıda gulamın getirilmesi üzerine etnik ve sosyal yapıda önemli değişmeler meydana geldi. İran, daha da kozmopolit bir kültür yapısına bürünmüş oldu. Yeni askerî birliklerle Şah Abbas hem doğuda Özbeklere, hem de batıda Osmanlılara karşı başarılar kazanmaya başladı. 1598 yılında Özbeklerden Herat’ı geri aldı. 1603’te Osmanlılara karşı girişilen seferlerle Tebriz’e girdi. Aras nehri sınır haline getirildi. Her iki taraf 1555 Amasya Antlaşması’na geri dönmüş oldu. 1623’te Bağdat’ta nüfuz tesis edildi.

AskeRi başarıların yanı sıra, Şah Abbas döneminde İran’da güzel sanatlarda büyük gelişme meydana geldi. Hicri/Kameri H/K 1001/ Miladi 1593 yılında payitaht Kazvin’den Isfahan’a taşınarak burası imar edildi. Aynı dönemde görülen ekonomik canlanma Avrupa ülkeleriyle diplomatik bağların kurulmasını da beraberinde getirdi. Şah Abbas’ın yerine geçen torunu Şah Safi döneminde iki büyük şehir Kandehar ve Bağdat kaybedildi (H.1047/ 1637). 17 Mayıs 1639’da imzalanan Kasr-ı Şirin (ZühAb) Antlaşması ile Bağdat Osmanlıların elinde kaldı. Şah Safi’nin yerine geçen oğlu II. Abbas, askerî ve idari kabiliyetiyle büyük babası I. Abbas’a benzemekteydi.

I. Abbas döneminde uygulanmaya başlayan toprak sisteminin kökünden değiştirilmesi yeni karışıklıklara yol açtı ve ülkeyi derinden sarstı. Öte yandan Oniki İmam/ İmamiyye fıkhının politik teorisindeki değişme ve gelişmeler, din adamlarının İran’da giderek büyük siyasi güç haline gelmesini sağladı. Her ikisi de harem entrikalarıyla tahta çıkmış olan son Safevi Şahları Süleyman ve Hüseyin Mirza zamanında gerileme iyice hız kazandı. (İsmail Safa Üstün, İA, “İran” maddesi ‘Safevilerden Günümüze Kadar’, s.400-401; Servân/ Yüzbaşı Ahmed KEyvanpur, Tarih-i Umumî Azerbaycan, s.26; J.H.Kramers, İslam Ansiklopedisi, MEB, “İran” maddesi, Tarihî ve Etnografik Bakış, , s.1013-1030)

*


Efâğane/ Afganlılar

افاغنه


Hûtekî hanedanı



Yüklə 8,05 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   411




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin