yardum: Yardım.
yare: Yara.
yarğu: 1.Muhakeme, dava. 2.Çavuş, kolcu. 3.Ferman. 4.Çekişme.
yarğuçî: Yargıç, kadı, hakim. →İlhanlılar dönemindeki anlamı: Savcı.
yarum: Yarım, nısf.
yasag: Savaş elbisesi.
yasavul/ yesavul: Devlet ileri gelenlerinin koruyucusu. Elinde gümüş baston olurdu.
yaşmag: Türk kadınlarının kullandığı, yüzü ve saçların büyük bölümünü açıkta bırakan ince ipek başörtüsü. Benzer örtü Kafkasya’da da kullanılırdı. Fransızca’da “Yachmak” şeklindedir.
yasa/ yase: Yasa, kanun. →Çûb-ı yasa: (F+T) Kamçıyla döven
yasak/ yasaq/ yesaq: 1.Kâide, kanun, nizam, yasak. 2.Moğol Kanunu. 3.Gözetleme. 4.Asker çekme. →be-yasak reSiden: 1.Cezaya çarpılmak. 2.İşkence edilmek
yasavul: Zaptiye, nöbetçi.→YaSaver: (T+F) Yasavul
yaş: Yaş, ömür. Türkmen Türkçesi’nde; yaş, “genç, toy”, yaşılu (yaş+ulu) ise, “yaşlı, koca” yaşdaş: Aynı yaşta olan, yaşıt.
Dostları ilə paylaş: |