-
99.496
71.070
56.683
130.642
552.706
58.652
3.361
9.349
1.81
|
42.760
|
Tahran ve Elburz BV
Tahran ve Kerec
Tahran BV
Yüzölçümü 12.981 km²
Nüfusu:
10.398.643 (1996)
11.228.625 (2006)
(Türk %65: 7.298.606)
*
Elburz BV
Yüzölçümü: 5.833 km²
Nüfusu: 2.053.233 (2010)
(Türk %70: 1.437.263)
Tahran BV topraklarının bir bölümü Cibal Azerbaycan (Azerbaycan-ı Cibal/ Irak-ı Acem/ Irak-ı Azerbaycan) sınırları dâhilindedir.
*
Tahran BV kentlerinde konuşulan bazı diller:
-Tahran: Türkçe, Farsça
Tahran BV’de oturan Türk tayfaları:
-Afşar: Rey ilçesi toprakları, 7 bin kişi (XIX-ncu yüzyıl başı)
-Bacmanlu
-Kündeşlu: Tahran kent merkezinde meskûn 400 hane
-Halac: Tahran kent merkezinde meskûn
-Hudabendelu: Tahran kent merkezinde meskûn
-Türk-Mafi: 100 hane (Tüm Irak-ı Acem’de 2.500 hane)
-Kengerlu: Bin hane
-Kale-kûh Govbaz: 150 hane
-Ebül-Hasani: 320 hane
-Cihan-Begli Şadlu
-Usanlu: Demavend ve Har’da
-Ak-Bayat
-Şahseven: Rey ilçesi 5-6 bin hane
-Kurd-Beçe
|
11.228.625 (2006)
-İslamşehr/ Halilabad: 402.099
-Pâkdeşt: 164.839
-Tahran: 6.758.845
-Demavend: 65.219
-Ribat-ı Kerim: 327.647
-Rey: 610.127
-Şimiranat(Tecriş): 30.398
-Şehriyar: 533.678
-Firuzkûh: 34.206
-Veramin: 413.130
-Tahranda yoğun Türk yerleşim (%90-%99) mıntıkları:
Ağtopraq, Azeri, Aliabad, Bazar, Cumhuri, Celili, Demavend’e bağlı Rudehen nahiyesi, çevresindeki Bunhen gibi yaylalarla birlikte, Demavend’in Firuzkûh banliyosu, Dervaz-ı Kazvin, Ekberabad, Felah, Firdövsi, Mehrabad-Cenubi, Gümrük, Haniabad, İnkılap, İslamşehr/ Halilabad, İmam Hüseyn, Kale Morği, Levizan, Naziabad, NeSimşehr, Niyazabad, Pasgah, Rah-ı Ahen, Salihabad, SelsEbil, Si-Metrici, Şehriyar, Şuş, Tahran-Pars, Veliasr, Yahçıabad…
(100 bin Halac Türkü’nün 50 bini Merkezî Bölge Valiliği istatistiğine alınmıştır. 25 bini Kum, kalan 25 bini ise Tahran Bölge Valiliği Türk nüfusu, ayrıcaTahran’da oturan Türkmen, Kaşkayı ve Halac Türkleri bu rakam içerisinde gösterilmiştir)
-Tahran, Kerec ve Kum kentleri etrafındaki banliyoların %95’i Türkçe konuşmaktadır.
-Azerbaycan sınırları dışında kalmakla beraber, Veramin ilçesinin güneyi Türk yerleşimidir. Bölgedeki Türk yerleşimleri doğu batı istikametindedir.
-Tahran Azerbaycan Türkleri’nin bir bölümü buranın yerlisidir. Farslar dâhil, diğer etnik gruplar Tahran’a sonradan gelip yerleşmiştir. Farsların geliş tarihi, Tahran nahiyesinin payitaht yapılmasından sonradır.
*Kaşkay Türkleri’nin yaklaşık %2.86’sı Tahran, Kum ve Merkezî ve diğer BV’de yaşamaktadır.
Türk nüfusu:
Azerbaycan Türkleri 8.735.869
(Tahran’da oturan Türkmen, Kaşkay ve Halac Türkleri bu rakam içerisinde gösterilmiştir)
|
-
357.171
126.281
7.705.034
36.433
62.937
356.079
10.587
189.120
17.310
208.569
|
65
|
8.735.869
|
Yezd
Yezd
Yüzölçümü:128.811 km²
Nüfusu:
803.921(1996)
958.323(2006)
Yezd BV’de yaşayan diğer Türk tayfaları:
-Rahimlu: 7.995
Bu bölgede oturan Rahimlular, Türk olma özelliklerini yitirmişlerdir. İçlerinde Zerdüşt dinini kabul edenler bulunmaktadır. Sadece sorulduğunda, “Biz Türküz” derler. Rahimlulardan bir grup, Urumiye civarında oturmaktadır.
|
958.323 (2006)
-Eberkûh: 40.617
-Erdekan: 61.802
-Bafg: 41.835
-Teft: 56.603
-Hatem: 27.948
-Saduk/Eşkizer: 28.579
-Tabes: 59.632
-Mehriz: 64.254
-Meybud: 59.141
-Yezd: 387.990 (1996)
*Kaşkayı Türkleri’ne ait yerleşim birimleri:
-Eberkûh ilçesi
-Hatem ilçesinin Herat ve Mervest nahiyeleri
*Meybud ve Mehriz ilçeleri Türk yerleşim birimidir.
*Yezd BV’nin Kaşkayı Vilayeti/ Kaşkayı-Yurt’a dâhil olan toprakları; Eberkûh, Herat ve Mervest’in dar bir bölgesi ile sınırlıdır. Kaşkayı Türkleri’nin yaklaşık %2’si bu valilik topraklarında yaşamaktadır.
Türk nüfusu:
Kaşkayı Türkleri 50.000
(Az bir kısmı Zerdüşt dinini kabul eden, Türklüklerini tamamen kaybetmiş olan yaklaşık 7.995 civarındaki Rahimlu Türkü dâhil edilmemiştir)
|
-
20.994
51.349
30.867
15.115
8.687
11.413
30.681
26.364
58.295
423.006
|
5.22
|
50.000
|
Zencan
Zencan
Yüzölçümü: 21.841 km²
Nüfusu:
900.257 (1996)
942.818 (2006)
Zencan BV, Kazvin BV ile birlikte Hamse Azerbaycanı’nı oluşturur.
Zencan BV kentlerinde konuşulan diller: Türkçe
Zencan BV’de yaşayan Türk tayfaları:
-Hudabendelu
-Afşar: Hamse Azerbaycanı’nda Kızıl-Özen nehri sahilleri, Ebher ilçesine bağlı Saingal’a ve SulTaniye nahiyelerinde meskûndurlar. 10 bin kişi (XIX. yüzyıl başı)
-Geruslu(Hamse): 4-5 bin hane
-Afşar Şahsevenleri (Hamse): 2.500 hane
-Hudabendelu(Hamse): 600 hane
-Du-dange(Hamse): 150 hane
-Dulkadir(Hamse): 200 hane
-Mukaddem(Hamse): 150 hane
-Afşar(Hamse): 200 hane
-Kurd-beglu(Hamse): 1.500 hane, 10 bin kişi (XIX-ncu yüzyıl ortası)
-Afşar, Kacer/Kacar ve Lek karışımı bir Türk grubu
-Harekanlu
(Harekan aynı zamanda Zencan, Kazvin ve Hemedan ortak sınırında 2.630 m yüksekliğinde dağ)
|
942.818 (2006)
-Ebher: 148.424
-İcrud: 40.626 (1996)
-Hudabende/ Geydar: 163.067
-Hürremdere: 51.681 (1996)
-Zencan: 384.006
-Tarum/ Abber: 43.460 (1996)
-Mahnişan: 67.378 (1996)
-Ebher ve Hürremdere ilçelerinin tamamı Türk’tür.
-Zencan Afşarları
-İcrud, Afşar halıları ile ünlüdür.
Türk nüfusu:
Hamse Azerbaycanı Türkleri
942.818
|
-
70.836
1.786
18.709
48.055
341.801
4.338
4.010
|
100
|
942.818
|
İran’daki Türk Nüfusunun İstatistik Sonuçları
Türk Nüfusunun İstatistik Sonuçları
2012
|
Bölge Valiliği
|
Türk nüfusu
(2006)
|
%
|
Nüfus
|
Batı Azerbaycan
|
90
|
2.548.601
|
Buşehr
|
5.5
|
47.500
|
Çahar-Mahal ve Bahtiyari
|
12.33
|
104.000
|
Doğu Azerbaycan
|
100
|
3.527.267
|
Elburz
|
70
|
1.437.263
|
Erdebil
|
100
|
1.209.968
|
Fars
|
40.28
|
1.700.000
|
Gilan
|
9.1
|
216.185
|
Gülistan (60+%33= %93)
|
60
|
1.430.000
|
Hemedan
|
80
|
1.339.676
|
Horasan (Kuzey, Rızavi, Güney)
|
42
|
2.500.000
|
Huzistan
|
2.9
|
120.000
|
Hürmüzgan
|
3.7
|
50.000
|
Isfahan
|
27.16
|
1.222.000
|
İlam
|
09.4
|
50.000
|
Kazvin
|
90
|
1.014.961
|
Kirman
|
2.41
|
62.291
|
Kirmanşah
|
9.6
|
177.000
|
Kûhgiluye ve Buyer-Ahmed
|
17.7
|
110.000
|
Kum
|
67
|
694.598
|
Kürdistan
|
24.7
|
350.000
|
Loristan
|
10
|
168.965
|
Mazenderan
|
03.11
|
89.979
|
Merkezî
|
55
|
729.754
|
Simnan
|
32.19
|
183.750
|
Sistan ve Beluçistan
|
1.81
|
42.760
|
Tahran
|
65
|
8.735869
|
Yezd
|
5.22
|
50.000
|
Zencan
|
100
|
942.818
|
İrandaki Toplam Türk nüfusu
|
30.855.205
|
Bu çalışma ile halen İran’da yaşamakta olan Türklerin nüfusunun 30.855.205 olduğunu tespit etmiş olduk. Türk yurtlarının yerlerini, nüfus verilerini açık-seçik gördükten sonra, Türkler hakkında verilecek bilgiler daha rahat takip edilecektir.
İran Türkleri’nin nüfusunun tespiti hususunda daha objektif ve bilimsel bir metod uygulanabilir mi?” Sorusuna cevap aranmalıdır. Adından ısrarla bahsettiğimiz General Dr. Ahmet Penahiyan Tebrizi, İran’da oturan Türklerin nüfusunu; şehir şehir, mahalle mahalle, köy köy, il il/ ulus ulus, tayfa tayfa ve cemaat cemaat vermiştir. O günden bu güne değişen iç ve dış göç, asimilasyon, farklı etnik gruplarla karışık evlilik, sınıf değiştirme, etnik kimlikten uzaklaşma vb. sosyal olguların belirlenmesi hâlinde İran’daki Türk nüfusunun daha mükemmel olarak tespit edilmesi mümkündür. Bunun için üniversite ve stratejik araştırma merkezlerinin koordineli olarak çalışmasını sağlayacak bir araştırma enstitüsünün kurulması ve finans gereklidir. Haliyle böyle bir çalışmaya İran resmi kurumlarının desteği şarttır.
*
2010 Yılı Düzenlemesine göre İran Bölge Valilikleri (Ostan)
|
İran’da gerçekleştirilen altıncı nüfus sayımı, 28 Ekim 2006 tarihinde başlamış 17 Kasım 2006 tarihinde sona ermiştir. İstatistik Kurumu Başkanı Muhammed Meded; Şubat 2007’de; nüfusun 70.049.262 olduğunu açıklamıştır. Ülkenin en kalabalık bölge valiliği Tahran’nın nüfusu 13.328.000’dir. Genel nüfusa oranı %19’dur. Bu her beş kişiden birinin Tahran’da oturduğu anlamına gelmektedir. Nüfusun 34.359.720’si kadın (%49.1), 35.689.542’si erkek (%50.9)’tir. Halkın %68.5’i kentlerde, %31.5’i ise kırsal kesimde yaşamaktadır.
1956 yılında gerçekleştirilen ilk sayımda nüfusu 18.9 milyondu. 2006 yılı başında nüfusu 68.6 milyon olan İran’da ortalama nüfus artışının yılda %1.4 olduğu belirtilmekte ise de bunun yaklaşık %2.5 olduğu tahmin edilmektedir. İki paragraf da tekrar edilmiştir.
|
Sıra no
|
Bölge Valiliği 2010
|
BV Merkezi
|
Kuruluşu Ş/M
|
Yüz ölçümü
km2
|
Nüfusu
28 Ekim 2006
|
1
|
Tahran
|
Tahran
|
1357/1978
|
18.814
|
11.228.625*
|
2
|
Horasan-ı Rızavi
|
Meşhed
|
1316/1937
|
128.949
|
5.515.980
|
3
|
Isfahan
|
Isfahan
|
1316/1937
|
107.029
|
4.499.327
|
4
|
Fars
|
Şiraz
|
1316/1937
|
122.608
|
4.220.721
|
5
|
Huzistan
|
Ahvaz
|
1316/1937
|
64.055
|
4.192.598
|
6
|
Azerbaycan-ı Şarki
|
Tebriz
|
1316/1937
|
45.650
|
3.527.267
|
7
|
Mazenderan
|
Sari
|
1316/1937
|
23.842
|
2.893.087
|
8
|
Azerbaycan-ı Garbi
|
Urumiye
|
1316/1937
|
37.411
|
2.831.779
|
9
|
Kirman
|
Kirman
|
1316/1937
|
181.785
|
2.584.834
|
10
|
Gilan
|
Reşt
|
1316/1937
|
14.042
|
2.381.063
|
11
|
Sistan-u Beluçistan
|
Zahedan
|
1336/1957
|
180.726
|
2.369.049
|
12
|
Elburz
|
Kerec
|
1389/2010
|
5.833
|
2.053.233
|
13
|
Kirmanşah
|
Kirmanşah
|
1316/1937
|
24.998
|
1.842.457
|
14
|
Loristan
|
Hürremabad
|
1352/1973
|
28.294
|
1.689.650
|
15
|
Hemedan
|
Hemedan
|
1352/1973
|
19.368
|
1.674.595
|
16
|
Gülistan
|
Gürgân
|
1376/1997
|
20.367
|
1.593.055
|
17
|
Kürdistan
|
Senendec
|
1337/1958
|
29.137
|
1.416.334
|
18
|
Hürmüzgan
|
Bender-Abbas
|
1346/1967
|
70.697
|
1.365.377
|
19
|
Merkezî
|
Erak
|
1326/1947
|
29.127
|
1.326.826
|
20
|
Erdebil
|
Erdebil
|
1372/1993
|
17.800
|
1.209.968
|
21
|
Kazvin
|
Kazvin
|
176/1997
|
15.568
|
1.127.734
|
22
|
Kum
|
Kum
|
1375/1996
|
11.526
|
1.036.714
|
23
|
Yezd
|
Yezd
|
52/1973
|
129.285
|
958.323
|
24
|
Zencan
|
Zencan
|
1352/1973
|
21.773
|
942.818
|
25
|
Buşehr
|
Buşehr
|
1352/1973
|
22.743
|
866.490
|
26
|
Çahar-Mahal u Bahtiyari
|
Şehr-i Kürd
|
1352/1973
|
16.332
|
843.784
|
27
|
Horasan-ı ŞomAli
|
Bocnurd
|
1383/2004
|
28.434
|
791.930
|
28
|
Kûhgiluye ve Buyer-Ahmed
|
Yasuc
|
1355/1976
|
15.504
|
621.428
|
29
|
Horasan-ı Cenubi
|
Bircend
|
1383/2004
|
85.290
|
600.568
|
30
|
Simnan
|
Simnan
|
1355/1976
|
97.491
|
570.835
|
31
|
İlam
|
İlam
|
1353/1974
|
20.133
|
530.464
|
*Elburz BV, 2010 yılında Tahran BV’den ayrılmıştır
4.Kısım İRAN TÜRKLERİ
1.Afşarlar
افشار- افشارها
Afşar ilinin adı, Ebül-Gazi Bahadır Han hariç, diğer ana kaynakların yanı sıra İranlı araştırmacıların eserlerinin tamamına yakınında “Afşar افشار ” olarak yazılmıştır. Yazar Emin Güli ise “Avşar” formunu kullanmıştır. Azerbaycan ve Türkmenistan kaynaklarında da “Afşar”dır. Türkiye’de ise kısmen “Avşar” şekli revaçtadır. Türkmen araştırmacı Soltanşa Ataniyazov da “Afşar” şeklinde kaydetmiştir.
“Afşar” kelimesinin anlamı; “Çalak ve be-şikâr-ı Canvaran alakamend/ Çevik ve yaban hayvanlarının avına ilgi duyan” demektir. Afşarlar, 24 Oğuz boyundan biri olup, Oğuz Han oğlu Yıldız Han’ın dört oğlundan ilkidir. Diğer oğulları sırasıyla; Kızık, Begdili/ Beydili ve Karkın’dır. Afşarlar, Türk tarihi sürecinde her dönem isim ve önemlerini korumuştur. Kaşkarlı Mahmut, Oğuz boyları listesinde altıncı, Reşideddin Fazlullah Hemedani ise, dokuzuncu sırada göstermiştir. Afşar İli, Osmanlı ve Türkiye tarihine göre, İran Türk tarihinde daha etkin bir konumda rol oynamıştır. İranla ilgili hemen hemen tüm kitaplarda –şahıs adı da olsa Afşar ismi muhakkak geçer.
“Afşar” kelimesi; Ahenkli, uyumlu, çevik, murakıp, işinin ehli, tecrübeli, itaatkâr, yerdımsever, avda başarılı gibi çok sayıda anlamı da içinde barındırmaktadır. Afşarların ongunu, “Tavşancıl” da denen “Cürre-Laçin”dir. Cürre-Laçin, “Torumtay” anlamına da gelmektedir. Toyda, merasimde Afşarların et payı sağ umacadır. Türkmenlerdeki geleneğe göre, oğlan evinde kurban edilen koyunun döş denen göğsünden bir miktar kesilip, üzerine birkaç altın ve gümüş sikke yapıştırılarak kız evine gönderilir. Ongun olan uçucu kuşların avlanması ve etinin yenmesi hoş görülmez. Bu gelenek Türkmen ve Yörükler arasında halen devam etmektedir. “Ongun avlayan onmaz” denir.
M. Ö. 256-M. S. 226 yıllarında İran’a hâkim olan Eşkani hanedanının Afşar olduğu veya Afşarların Eşkanilerden olduğu konusunda tarihi kayıtlar bulunmaktadır. Firdevsi, Şehname’de Afşarlardan bahsetmiş, onlardan bir kişinin Makedonyalı İskender’i satranç oyununda yendiğini kaydetmiştir (MÖ. 331-336). Şehname, Eşkanilerin Turani kökenli oldukları yönündeki görüşleri desteklemektedir.
X. yüzyıldan önce Seyhun nehri sahilinde ve Deşt-i Kıpçak’ta yaşamışlar ve XI-XII. yüzyıllarda gerçekleşen göçlerle İran’a ve Anadolu’ya haraket etmişlerdir. Aksungur idaresinde Suriye’ye, Aslan idaresinde Huzistan’a gitmişlerdir. (SelçukName, 1.cilt, s.159-160, 162-163, 2.cilt, s.10-11, 32-34, 60, 121, 142)
Afşarlar, Azerbaycan ve Horasan Türkleri’nin asli unsurlarındandır. Ayrıca Hamse Vilayetinin güneyi, Huzistan, Kûhgiluye, Kazerun, Kaşan ve Kirman başta olmak üzere, İran’ın her mıntıkasında yaşamaktadırlar. Kaşkayı-Yurt da denen Fars ve civar vilayetlerde yaşayan Kaşkayı Türk aşiretleri birleşiği içerisindeki; Kırklu, Celayirlu, Köse-Ahmedlu, Areşlu, Arpalu (yanlış olarak Araplu denmektedir), Eymirlu, İnanlu/ İnallu (Eynallu), Kutulu, Gündüzlü ve Tekelular Afşar ili bünyesinde mütalaa edilmektedir.
Soltanşa Ataniyazov şöyle diyor: Tarihi kaynaklarda “Avşar, Afşar” şeklinde yazılan ve söylenen Oğuz-Türkmen boylarından biridir. Kaşkarlı Mahmut ve Salar Baba, 24 Oğuz boyunun altıncısı, Reşideddin, Yazıcıoğlu ve Ebül-Gazi ise, dokuzuncusu olarak kabul eder. Salar Baba, Afşar’ı Oğuz-Han’ın oğlu Ay-Han’ın ikinci oğlu olduğunu söylese de, diğer müellifler onu Yıldız-Han’ın birinci oğlu olduğunu belirtir. “Çevik, atik ve vahşi hayvan avına hevesli (Reşidedin), Hızlı haraket eden, süratli ve ava, hayvana, kuşa hevesli (Yazıcıoğlu), Çalak/ çok süratli (Salar Baba), İşini yıldam/ çabuk yapan (Ebül-Gazî)” şeklinde açıklamıştır. “Çalak/ çok süratli” sözü, muhtemelen “çalasın/ hızlı haraket eden” anlamlarını taşır.
Afşar adının etimolojisi hakkında, yukarıda zikredilen güvenilir kaynaklardaki fikirlerin aksine, biz onu farklı şekilde açıklayacağız. Afşar, Avşar, Ovşar etnonimi, “og/ ov” sözünden, ayrıca “-ş” ve “-ar” eklerinden meydana gelmiştir. “Og”, boy, il/ ulus anlamındadır. (Bu konuda Sultanşa Ataniyazov’un ‘Oguz’ isimli bir makalesi vardır) “-ş” ve “ar” ekleri, eski Türk dili çoğul ekleridir. Etnonimin aslı “ovuş”tur. Bunu Yomutların Orsukçu uruğuna bağlı Ovuş tiresinin adı doğrulamaktadır. “Ov” ve “–uş” birbiri ile birleşip, bir söze çevrildikten sonra, çokluk eki olan “-ar” eki ikinci defa eklenmiştir. Abdalların Ogşuk (Ogşuk-Baba) tiresi adında bulunan “oguş” sözüne, başka bir çoğul eki olan “-ok” eklenmiştir.
Nadir Şah’ı çıkaran tayfa, bu şahın döneminde çok güçlü bir il/ ulusa dönüşmüş, İran, Türkiye ve Azerbaycan’a yayılmıştır. Azerbaycan’daki Apşaron Ab/pşeron, Azerbaycan Türkçesi’nde “Avşaran/ Avşar+an”, yani “Avşarlar/ Afşarlar” yarımadasına, Türkistan’ın bugünkü Türkmenistan topraklarından göçüp gelen Afşarların etnik adı takılmıştır.
Nadir Şah döneminde, ana bölümü İran’a giden Afşarların kalan bölümleri daha sonra ayrı ayrı tireler halinde Göklen (Gökleñ, Gökleng), Mürçeli, Eski ve Ersarı tayfalarına katılmıştır. Bugün Mürçelilerin büyük bölümünü oluşturmaktadır. Alililerin yapılanmasında da Afşarlar önemli rol oynamıştır. (Soltanşa Ataniyazov, Şecere, s.164-165)
Mîrza Reşid Edîb’üş-Şuarâ’ya göre, Afşar ilinin soyu: Afşar ilinin şeceresi, Oğuz-Han oğlu, Yıldız-Han oğlu Afşar’dır. Tek Tanrı’ya inanan Kara-Han’ın oğluna ulaşmaktadır. Nesilleri birkaç göbek vasıtasıyla da Nuh oğlu Yafes oğlu Türk’e dayanmaktadır. Bu il Horasan, Fars, Azerbaycan ve Aran memleketlerini vatan tutmuştur.
Afşar emirleri, kendilerine tabi olan aşiret ve cemaatlerini koruyan ve iyi idare eden kişiler olarak tanınmıştır. Safeviler iktidara geldikten sonra, Afşarların güçlü soy yapıları dikkat çekmiş, devlet yönetiminde güç kazanmaya ve isimlerini duyurmaya başlamıştır. Afşar begleri, yakın çevrelerini, dolaştıkları bölgeleri itaat altına alıp, sadakatlarını, iyi niyetlerini ortaya koymuşlar, şöhret ve makam sahibi olmuşlardır. On bin haneden oluşan Araşlu عرشلو/ (Farsça söylenişi: Areşlu) ilinin reisi olan Emir Aslan Sultan, I. Şah Tahmasb tarafından dokuzuncu oğlu Sultan Ahmed Mirza’nın atabegliğine tayin edilmiştir. Allah-Kulu Han Korçu-başı, yönetici/ hâkim olarak Kirman sarayına gönderilmiştir. Oğlu Yusuf Han ise, Kirman’da hâkim naibi yapılmıştır. Mahmut Sultan Kasımlu da, II. Şah İsmail Safevi döneminde Kirman hâkimliğine Nail olmuştur. Halil Han Gündüzlü, Fars Kûhgiluyesi’nde iktidar bayrağını yükseltmiştir. Gene benzer şekilde Tahmasb Sultan İmanlu ve oğlu Kasım Sultan, I. Şah Abbas’ın saltanatı döneminde, “Han” unvanı verilerek, yüksek memuriyetlere getirilmiştir. Daha sonra Afşarların devlet katında üst düzey görevlere getirilmesi sürmüştür. (Mîrza Reşid Edîb’üş-Şuarâ, Tarih- Afşar, s.9-10)
Areşlu, Atauşağı, Celalilu, Cihankulu-Şahlu, Eşreflu, Gamzelu, Hallac, Haydar-Muhammed-Şahlu, Kemerbazlu, Kasımlu, Gündüzlü, Mircanlu, Mirikitlu, Molla-Taharlu, Pir-Muradlu, Seyf-kulu Hanlu/ Seyfkulu Evladı ve Sultan-Alilu Afşar tayfalarından bazılarıdır. İran’da Afşar Türkleri’nin sayısının bir milyon civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Nadir Şah, Türklüğünü ve Türk dilini önemseyen ve öne çıkaran önemli devlet adamından biridir. Nadir Şah Afşar’ın Türkçe’ye verdiği özel değerin bir nişanesi olarak hazırlattığı kitabe örnekleri aşağıdadır.
Nadir Şah Afşar’ın Kelat Kitabesi
Nadiri taş yazıtı, Türkçe olup, “Ketîbe-i Nadiri/ Nadir Kitabesi” adı ile tanınmaktadır. Bu kitabe, Horasan’ın Deregez kentinde, Nadir Şah Afşar’ın babasının mülkü olan Kelat-ı Nadiri’de كلات نادرى (Nadir Kale/ Nadir Kalesi/ Dere-i Nadiri) Argun Şah Derbendi’nin girişindedir. Şiir, blok bir kaya üzerine Hicri 1100-1107/ 1689-1696 yılında Arap alfabesi ile Türkçe olarak yazılmıştır. Kitabe, bulunduğu dere yatağından 15 m yüksekliktedir. Kitabedeki Türkçe şiir 24 beyt olup, 4 beyti Farsça’dır. Şiir, Nadir Şah’ın Saray Şairi Gülbun Afşar tarafından kaleme alınmıştır. Gülbun Afşar hakkında fazla bilgi bulunmamaktadır. Ancak bir şiir kitabı çalışması, vefatı nedeniyle yarım kalmıştır. Kitabenin hakkâkı konusunda şimdilik bilgiye rastlanmamıştır.
Nadir’in Taş Yazıtı/ Ketîbe-i Nadiri
Bismillahirrahmanirrahim ve Hüve’l Â’lâ
İbtida hәmd-i xuda-yı әhəd u fәrd u qәdim
Qadir-i lәm yәzәl u alim u dana vu hâkim
O ki, kövn-i mәkânı yaradıb qüdrәtdәn
O ki, bu bәhr u bәrri xalq edib şövkәtdәn
İki âlәmdә O’dur bәndәlәrә yavәr u yar
Hikmәtindәn görünür bәndәlәrә hәr asar
Xәlq-i âlәm hamı möhtacdır o dәrgahә
O, vurub Nur-u mina, kövkәb-i mehr-u mahә
Hәmd-i Hәqq’dәn so(n)ra oldu qәlәmim nur-әfşan
Be-sәna qosteri-yi xәtm-i rәsul, fәxr-i cahan
Nәbi-yi Hәşimi yu Әhmәd u Mahmud sifәt
Kim Xuda’dan ola daim “әleyhi sәlam u salavat”
Âl u әshabına hәm rәhmәti bisyar ola !
Ola Hәqq yavәri, hәr kim o(n)lara yar ola
Hәmd-i nemәt-i Hәqq’dәn so(n)ra “ba sidq-ı zәban”
Fәrzdir bәndәlәrә mәdh-i Şehinşah-ı cahan
O, Şehinşah-ı fәlәk mәrtәbә-yi çәrx-i sәrir
Şah Nadir, ki adı tәk yox misl u nәzir
Demәk olmaz bu Şehinşah, bәlkә ola peyğəmbәr
Ya muqərrәb mәlәkidir, olub әz-novi bәşәr
Leyk çün qüdrәt-i Hәqq zahir edib biş әz-biş
Nəzər-i Həqq ona, hər kimsə desә Hәqq demiş
Nisbәt ilә şәrәf u fәxr-i Ocaq-ı Teymur
Hәsәb ilә be cahan, Şah-ı şehandır mәşhur
Mustafa xulq-u Mәsiha dәm u Yusif təlәt
Bu-ali daniş u hatәm, kef-u Loğman-ı hikmәt
Qabiliyyәtlә ona verdi Xudavәnd-i Kәrim
Tac u tәxt-ı şehi yu әdl-u kәrәm, xәlq-i әzim
Hәr şәrafәt ki desәm şah-ı şehandır kâmil
Mәrhәmәtdәn onun eltaf-ı Xudadır Şamil
Etiqadı belәdir, O şeh-i pakizә nihad
Bağlamış sidq-i Xudavənd’ə edərlər belә yad
Elә girmәz belә dövlәt be-sipah u şәmşir
Olabilmәz belә iqbal be-fәzl u tәdbir
Sәn veribsәn Ona bu sәltәnәt u təxt u sipah
Sәn veribsәn Ona tac u qәmәr u fәrr u külah
Dövlәtim hafizi sәnsәn, sәnәdir üm(m)idim
Mәn sәnә bağlamışam sidq, budur tәyidim
Dövlətim münkirini sәn elәdin xar u zәlil
Düşmәnim korluğuna yavәr ol, ey Rәbb-i cәlil
Çünki sidqi belәdir Haqqına әz-ruy-i yəqin
Bu sәbәbdәn ona eltaf-ı Xuda oldu muin
Әlini tutdu Xudavәnd-i cahan qüdrәtdәn
Kamyab әtdi onu mәdilәt u şövkәtdәn
Bәxt u iqbal ilә heç kim belә olmaz baqi
Gün kimi dövlәtinә âlәmә rövşәn baqi
Şax-ı gül nәşv u nüma buldu nәm-i feyzindәn
Ki bu әşar olub mәdh-sәra “gülbun”dәn.
Nadir Şah Afşar’ın Necefül Eşref’teki Kitabesi
Irak’ın Necef kentinde, Hz. Ali’nin makberindeki eyvanın üstüne konulmuş olan manzume, Nadir Şah Afşar’ın siparişi üzerine hazırlanmıştır. Manzumeden anlaşıldığına göre, kitabenin hazırlanıp kabre yerleştirilmesinde Osmanlı hükümdarı ve Bağdat valisinin yardımı ve desteği bulunmaktadır. Şiir, matematikçi ve şair Mirza Abdürrezzak Tebrizi Cihanşahi tarafından yazılmıştır. “Neş’e veya Nişa’” mahlasını kullanmıştır. Mirza Abdürrezzak Tebrizi Cihanşahi, Türk hükümdarlarından Sultan Cihanşah Kara-Koyunlu’nun ahfadındandır. Türkçe birkaç divanı Tebriz, İstanbul ve Tahran kütüphanelerinde bulunmaktadır.
Nadir Şah Afşar’ın Buyruğu ile Hz. Ali’nin Necef-ül Eşref’teki Ravza-i Müteberrikesine Konulan Türkçe Kitabe
Şeh-i Cәm hәşmәt-i Dara dirayәt, Nadir-i dövran
Ki təxt-i dövlәti, Cәmşidә varisdir cahan üzrә
Bәdәxşan lәli vә umman incisin vermiş xәracından
Günәş tәk hökm-ü nafiz, müttәsil dәrya vu kân üzrә
Çәkilmәz kәhkәşanın yayı tәk naqqaş әgәr çәksin
Misal-i qüvvәt-i bazu-yi iqbalin kәman üzrə
Bülәnd iqbal olan әdaların da sәrbülәnd eylәr
Mükәrrәr eylәmiş düşmәnlәrin başın sinən üzrә
Ayar-ı xalis kânını, edibdir gün kimi rövşәn
Qәza cәryan edib fәrman-ı izz u şan üzrә
Ki lazımdır Әli’nin rövza-i pakın tәla etmәk
Münәvvәrdir mәqam-ı mehr dayim asiman üzrә
Zeh-i nam-ı humayun kim yazanda kâtib-i qüdrәt
Gәrәk tuğra-yı bismillah çәksinlәr nişan üzrә
O kövkəb kim ki әflakı xilafәt içrә әnvarın
Salıb çәrx-i çaharumdan zәmin üzrә, zaman üzrә
Olur mirat-ı dinin sayqalı, dövlәt bu üzdәndir
Qәza təxt-i xilafət rәsmin etmişdir cahan üzrə
Vücud-u tәxt üçün illәt gәrәk naçar çar olsun
Müәxxәr illәt-i qayi olur zahir ıyan üzrә
Sәn kâmil bahadırsan, giramisәn ki haqqında
Demiş hәr cövhәri, bir qiymət-i naqis, güman üzrә
Şәha bi-ixtiyaram mәdh-i şahәnşah-ı dövranә
Bu üzdәndir mükәrrәr eylәrәm cari zәban üzrә
Dәlil-i şövkәti bәsdir hәmin nam-ı humayuni
Mәani lәfzdən Zahir olur lövh-i bәyan üzrə
Deyildir kәhkәşan tәsxir üçün әzm elәyib güya
Kәmәnd-i himmәt-i valasın atmış asiman üzrə
Edib icad çün sanii, bu şahәnşah-i dövranın
Hüsul-i mәqsәdin fәrmanına tuәm cahan üzrә
Rıza verdi ona Sultan-ı Rum, İskәndәr-i Sani
Ki vacibdir dua-yı dövlәti, İslamiyan üzrә
Zehi şövkәt ki gәr küffar ilәn әzm eylәsin rәzmә
Çәkәrlәr minnәt-i şәmşirini baş üstә, can üzrә
Salah-ı dövlәtini istәyәn Bağdad valisi
Çalıb itmam üçün sәy ilә damanin miyan üzrә
O sahib cah kim zikr etsәlәr nam-ı giramisinin
Edәrlәr hәmd әsma ilәn, cari zәban üzrә
Bu xeyr әmrin mühәyya oldu çün itmamı
Rıza-yı padişah-ı tacbәxş-i kâmran üzrә
Zәr-i nabın әyarın etdi öz ixlası tәk şahid
Müyәssәr nәqd-i can ilәn, muadil imtihan üzrә
Mәlayiq oldular hәmdәst-i üstadan-ı çabukdәst
Tәladan asiman icad olundu asiman üzrә
Zәrih üzrə münәvvәr günbәd-i xurşid xasiyyәt
Sanırsan qübbe-yi yaqut-u әhmәrdir cinan üzrә
Göyül pәrvaz edib sәrtovq-i zәrrinin xıyal eylәr
Ki açmış bal-ı tavus-u behişti aşiyan üzrә
Müәzzin bülbül-ü tәsbih-xan-u sәhn-i gülşәndir
Gızıl gül dәstәsi, güldәstәlәr bağ-ı cәnan üzrә
Tәmәnna-yı sәlatindir üzün sürtmәk bu dәrgahә
Zehi rifət ki istәr sәdr düşsün asitan üzrә
Dәyәrkәn әql-i zahirbin mәnә şol qubbәdir guya
Ki olmuşdur tәla-yı nab ilә zәrrin cәhan üzrә
Cavabım nәşә oldu murassa tarixi itmamә
Ədәb bil mehr! Sakin dur! Mutaf-ı ins-ü can üzrә
(http://xorasan.blogspot.com/; Düzenleme: Dr. Seyfettin Altaylı)
*
Dostları ilə paylaş: |