Müvekkilimiz Ebru İpek hakkında ise şirketin hissedarı olmak dışında hiçbir delil ortaya konulmamıştır. Hiç bir örgüt üyesi ile irtibatı tespit edilememiş, örgüt adına katıldığı hiç bir eylem ve faaliyet bulunamamış, hatta Bank Asya’ya dahi yatırılmış bir para dahi gösterilmeden hakkında örgüt üyeliği iddiası ile kamu davası açılmıştır.
Kişiler bu kadar sorumsuzca ve hukuk dışı yöntemlerle sanık sandalyesine oturtulamaz. “Masumiyet Karinesi” bu kadar ölçüsüz bir hukuk anlayışı ile ihlal edilemez.
Madem sadece bu şirketlerde hisse sahibi olmak örgüt üyeliğine karine teşkil ediyorsa, o zaman halka açık bu şirketlerden hisse alan kişiler İstanbul Menkul Kıymetler Borsası aracılığıyla tespit edilerek on binlerce hissedar hakkında örgüt üyeliği iddiası ile kamu davası açılmalı ve bu dava ile birleştirilmelidir!