Divan-ı Mezalim, eski İslam devletlerinde idari yargı kurulu. Abbasilerde Divan-ı Mezalim en üst idari yargı kurulu konumundaydı ve halkın şikâyetlerini de dinlerdi. Kurul başkanı ordu komutanlarından seçilirdi. Muhtedi döneminden (869-870) sonra bu görev halife adına kadi'l-kudata bırakıldı ve kurulun, halk ile yöneticiler, tahsildarlar ve nüfuzlu kişiler arasındaki uyuşmazlıklara bakması da gelenek haline geldi. Gazneliler, Zengi- ler ve Memlûklerdeyse Divan-ı Mezalim'e hükümdarlar başkanlık ederdi. Fatımiler, Eyyubiler ve Memlûklerde Di- van-ı Mezalim ya da Darü'1-Adl haftada iki gün (pazar ve çarşamba) toplanır ve halkın şikâyetlerini dinler, gerekli durumlarda da tarafların ifadelerini alarak hüküm verirdi. Bu divanın en gelişmiş biçimi Memlûklerde görülmüştü. Genellikle hükümdarın başkanlığında toplanan Divan-ı Mezalim'in üyeleri kadi'l-kudat, vezir ve emirler, daha alt derecede beytülmal vekili, reisü'l-belde, kâtib-i sır, nazır-ı ceyş ve tevki idi. Silah-dar, candar, haseki memlûkleri, ümera-yı ulûf gibi askeri yetkilerle hacib ve devaddar da emirleri yerine getirmek, için Divan-ı Mezalim salonunda hazır bulunurdu. Kâtib-i sır, dava konularını yüksek sesle ve hükümdara hitaben okur, davacılar huzurda dinlenirdi. Mezhep kadılarını ilgilendiren konular ise onlara havale edilirdi. Konu askerlikle ya da ikta ile ilgili ise hacibin ya da nazırü'l-ceyşin görüşleri alınırdı. Divan, görüşlerden sonra hükümdar ve üyelerin birlikte yedikleri yemekle sona ererdi.