Tablo 10:The Global Gender Gap Report - Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu 2015 – Yemen
Ortadoğu coğrafyasının iç çatışmalarla boğuşan ve nüfus bakımından büyük ülkeler kategorisinde yer alan Yemen toplumsal cinsiyet eşitsizliği endeksinde 2006 yılında 115. Sırada iken 2015 yılında 30 sıra birden gerilemiş ve 145 ülke içerisinde son sıraya yerleşmiştir. Yani dünya üzerinde kadın erkek eşitliğinin en az olduğu ülke toplanan verilere göre Yemen’dir.
Endeksin birçok parametresinde sonunculuğu kimselere bırakmayan Yemen’de ekonomik katılım ve fırsat eşitliği bakımından, kadın işgücü katılım oranı % 26’da kalırken erkek istihdam oranı % 74 olarak gerçekleşmiştir. Gelir düzeyinin oldukça düşük olduğu ülkede tahmini kazanılan gelir hesaplamalarına göre kadınların 1,6 dolar kazandığı bir işten erkekler 6,2 dolar kazanmaktadır. Üst düzey görevlerde istihdam değerlerinde de kadın oranı % 2 ile çok düşük bir düzeydedir. Teknik ve profesyonel işlerdeki kadın istihdam oranı ise % 15 seviyesindedir.
Eğitim durumuna bakıldığında da kadın okuryazarlık oranının Yemen’de % 55 gibi ciddi anlamda düşük olduğu göze çarpmaktadır. Erkeklerde ise bu oran % 85’dir. Okul öncesi ve ilköğretimdeki kadın okullaşma oranı % 81 gibi makul bir seviyede iken, orta ve yükseköğretimdeki oranlar oldukça düşük bulunmuştur. Gerçi bu düşüş Yemen’deki erkekler için de geçerli olsa da kadın oranları onlardan çok daha aşağı düzeylerde kalmıştır. Buna göre Yemen’de ortaöğretimde kadın okullaşma oranı % 34, yükseköğretimde % 6’dır.
Siyasi temsil noktasında Yemen’de kadın parlamenter bulunmazken, bakanlık düzeyindeki kadın oranı % 10 olarak belirlenmiştir. Yine Yemen’de son 50 yılda kadın devlet başkanı göreve gelmemiştir.
Konu: Çok Evlilik
Ülkenin yaşadığı savaşlardan dolayı, erkeklerin azalmasından kaynaklanan özel bir durum:
-
Her erkeğin en az iki kadınla evlenmesi,
-
Devlet evlilik ve ev masraflarını üstlenecektir,
-
Bu kararı reddeden erkeğin idamına hükmedilecektir,
-
Kocasına bu konuda müsaade etmeyen kadına müebbet hapis cezası verilecektir ve eşi dört kadınla evlendirilecektir.
06.01.2016
Haydar Cevad El –İbadi
Irak Başbakanı
Birkaç ay önce yayınlanan bu kanun, Dünya Ekonomik Forumu endeksinde yer almayan Irak Devleti’ndeki kadına verilen değeri gözler önüne sermesi açısından önemlidir.
TÜRKİYE 2006: 105. - 2015: 130. (0,624)
|
Dünya Sıralaması
|
Endeks Puanı
|
Kadın
|
Erkek
|
2006
|
2015
|
Ekonomik Katılım ve Fırsat Eşitliği
|
106
|
131
|
0,459
|
|
İşgücüne Katılım Oranı
|
110
|
131
|
0,43
|
32
|
76
|
Benzer İş İçin Kdn-Erk Arası Ücret Eşitliği
|
54
|
82
|
0,62
|
|
Tahmini Kazanılan Gelir ($)
|
72
|
130
|
0,39
|
10.967
|
27.836
|
Üst Düzey Yetkili, Yönetici, M.vekili Oranı
|
98
|
109
|
0,15
|
13
|
87
|
Profesyonel ve Teknik Çalışan Oranı
|
82
|
103
|
0,59
|
37
|
63
|
Eğitim Durumu
|
92
|
105
|
0,957
|
|
Kadın Okuryazarlık Oranı
|
1
|
105
|
0,93
|
92
|
98
|
İlköğretim ve Öncesi Okullaşma Oranı
|
99
|
100
|
0,99
|
94
|
95
|
Ortaöğretimde Okullaşma Oranı
|
105
|
101
|
0,97
|
87
|
90
|
Yükseköğretimde Okullaşma Oranı
|
84
|
110
|
0,86
|
73
|
85
|
Sağlık ve Yaşam Mücadelesi
|
85
|
1
|
0,98
|
|
Doğumda Cinsiyet Oranı
|
1
|
1
|
0,94
|
|
Sağlıklı Yaşam Beklentisi
|
92
|
1
|
1,06
|
67
|
63
|
Siyasal Güçlendirme
|
96
|
105
|
0,103
|
|
Kadın Parlamenter Oranı
|
106
|
86
|
0,22
|
18
|
82
|
Kadın Bakan Oranı
|
105
|
139
|
0,04
|
4
|
96
|
Son 50 Yıl İçindeki Dvlt. Başkanlığı Süresi
|
19
|
36
|
0,06
|
3
|
47
|
GSYH ($ Milyar)
|
672,8
|
GSMH
|
$ 18.884
|
Nüfus
|
75,8 Milyon
|
Nüfus Artışı
|
1,2%
|
Tablo 11:The Global Gender Gap Report - Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu 2015 – Türkiye
60 yıla yakın bir süredir Avrupa Birliği üyeliği kapısında bekleyen ve Avrupalı bir kimlik inşasına girişen Türkiye, birçok değerlendirme kuruluşu tarafından Avrupa ülkeleri ile aynı kategorilerde incelemeye tabi tutulsa da ortaya çıkan değerlendirme sonuçlarına ve istatistikî verilere göre tipik bir Ortadoğu ülkesi izlenimi vermektedir. Wikipedia gibi birçok internet araştırma sitesinde bile Ortadoğu ülkeleri içerisinde yer alması bunun kanıtıdır.
Çalışmamızda içinde bulunduğu coğrafya itibariyle ve yaşanan problemlerde en önemli aktörlerden birisi olması ve sorunlu bölgelerle olan girift ilişkiler ağı nedeniyle Ortadoğu ülkeleri arasında değerlendirmeye tabi tuttuğumuz Türkiye, veriler ışığında bölgedeki diğer ülkeler ile oldukça benzer birtakım özellikler göstermiştir.
2006 yılındaki küresel toplumsal cinsiyet eşitsizliği endeksinde 105. sırada bulunan Türkiye, geçen on yıla, Avrupa Birliği üyeliği süreci nedeniyle gerçekleştirilen bir yığın iyileştirmeye rağmen 25 sıra birden gerileyerek 2015 yılında 130. sıraya yerleşmiştir.
Ekonomik katılım ve fırsat eşitliği bağlamında da 131. sırada yer alan ülkemizde kadın işgücü katılım oranı % 32’dir. Erkeklerde ise bu oran % 76 düzeyindedir. Tahmini kazanılan gelir değerlendirmesine göre ise ülkemizde kadınların kazandığı 10 dolara karşılık erkekler 27 dolar kazanmaktadır. Üst düzey görevlerde kadın istihdamı oldukça düşük düzeyde kalmış ve % 13 olarak gerçekleşmiştir. Profesyonel ve teknik işlerdeki kadın oranı ise % 37 seviyesindedir. Eğitim durumu cinsiyet eşitsizliğine bakıldığında ise yükseköğretim dışında hem yüksek hem de eşit bir dağılım göze çarpmaktadır. Sadece kadınlarda okuryazar oranı erkeklere göre biraz daha az olarak % 92 çıkmıştır. Yükseköğretimde de kadınlardaki oran % 73, erkeklerde % 85 seviyesindedir. Sağlıklı yaşam açısından bakıldığında, kadınlardaki ortalama yaşam süresi 67 erkeklerde 63’tür. Siyasi temsil açısından ülkemizdeki kadın milletvekili oranı % 18, bakan oranı ise % 4 olarak gerçekleşmiştir. Devlet başkanlığı düzeyinde ise ülkemizde son 50 yılda kadınlar sadece 3 yıl görev almışlardır.
SONUÇ
Ortadoğu ülkelerindeki kadın haklarını teorik olarak incelediğimizde; birçok ülkenin anayasasında eşitlik hakkında maddelerin yer aldığı dikkati çekmektedir. Bunun yanı sıra bu ülkelerin çoğu Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Yok Edilmesi Sözleşmesi’ni (CEDAW – Convention on the Elimination of All Forms of Discrimination Against Women) imzalamışlardır. Ancak bu ülkelerin birçoğunda Şeriat Hukukunun anayasadan daha üstün olması ve CEDAW’ın bazı maddelerine çekince koymaları, kadın haklarının teorikten pratiğe geçmesinde farklı sonuçlar doğmasına sebep olmuştur.
Son dönemde yaşanan ve Ortadoğu ya da Müslüman kadın imajını temelden değiştiren Arap Baharı sürecindeki eylemlerde, kadınların protestolara katılma şekilleri ülkelere göre farklılık göstermektedir. Küreselleşme ve internetin yayılması kadın hakları ihlallerine karşı olan farkındalığı arttırarak, kadınların bu araçları kullanarak örgütlenmesine sebep olmuştur. Özellikle Suudi Arabistan gibi protestocuların çok sert bir şekilde bastırıldığı ülkelerde kadınlar meydanlara çıkmamış fakat etkili örgütlenme örnekleri ile başarılı kadın hakları kampanyaları yürütebilmişlerdir.
Bütün bunlarla birlikte kadınların ön planda olduğu demokratikleşme hareketleri sonucunda çoğu zaman kadınların kendilerinin daha çok olumsuz bir şekilde etkilendikleri ve edinilmiş haklarını dahi kaybettikleri görülmüştür. Hatta bazılarına göre demokratikleşme hareketlerinin kadın haklarının ve özgürlüklerinin kısıtlanmasıyla sonuçlanması literatüre“erkek demokrasisi” teriminin girmesine neden olmuştur.
Suriye örneğine ayrı bir parantez açmak gerekirse, iç savaşla paramparça olan Suriye hem demokratikleşme hem de kadın haklarının geliştirilmesi çabalarının tam tersine sonuçlandığı bir ülke olarak karşımıza çıkmaktadır. Yukarıda da vurguladığımız üzere savaşın en büyük mağdurları olarak kadınların birçok istismara uğraması ve savaş içi şiddet psikolojisi ve köktendincilik unsurları nedeniyle kadın bedeninin bir savaş aracı olarak kullanılması bir kez daha insanlık adına utanç vesikaları olarak tarih sahnesindeki yerini almıştır. Suriye örneğinde özellikle etnik ve dini unsurların çıkması kadınlara karşı şiddeti arttırmış ve sistematik olarak kadın haklarının çiğnenmesi sonucunu doğurmuştur.
Bu bağlamda, 5 yıllık savaşın bilançosu özellikle kadınlar ve çocuklar için çok ağır olmuş; gerek rejim güçlerini gerekse de muhalif grupların düzenledikleri operasyon ve saldırılarda, on binlerce kadının yaşamını yitirdiği, on binlercesinin ise ''cinsel şiddete maruz kaldığı'' iddia edilmektedir. Ölenler arasında yine binlerce kız çocuğunun bulunduğu, yüzlerce çocuğun da cinsel saldırıya maruz kaldığı, uluslararası kuruluşların yayınladıkları çeşitli raporlarda belirtilmektedir. Yakın zamanda çıkan haberlere göre bu savaşta yaklaşık beş yüz bin insan hayatını kaybetmiş, 2 milyona yakın insan yaralanmış, 4 milyonu dış göç olmak üzere 6 milyondan fazla insan da göç etmek zorunda bırakılmıştır.
Çalışmamızda aslında bugünün Ortadoğu ülkelerindeki kadının ne durumda olduğunu tespit etmeye yönelik 10 ülke seçilmiştir. Ancak elde edilen bulgular, toplumsal cinsiyet eşitsizliği endeksi kapsamında son 10 sıradaki ülkeler inceleniyormuş gibi bir izlenim ortaya çıkarabilir. Çünkü İsrail hariç ve dahi Türkiye’de içlerinde olmak üzere 9 Ortadoğu ülkesi, Küresel Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksine göre; 130, 134, 135, 136, 138, 140, 141, 143, 145 gibi sıralamalarla sanki en son 10 ülke analiz ediliyormuş gibi bir izlenim vermektedir.
Bunun dışında ele aldığımız Ortadoğu ülkelerinin tamamı, endeksin yayınlanmaya başladığı 2006 yılından günümüze kadar geçen on yıllık sürede senkronize bir şekilde gerilemişlerdir. Sıralama bakımından daha iyi duruma gelen hiçbir Ortadoğu ülkesi olmamıştır. Hâlbuki bu coğrafyada son 15 – 20 yıldır demokratikleşme harekâtları yapılmakta ve sükûnete hasret bu topraklara huzur ve barış getirme vaatleri dillere pelesenk edilmektedir. Bunda bölgede yaşanan istikrarsızlığın önemli ölçüde etkisi vardır elbette ancak, ülke yönetimlerinin teknik anlamda da olsa yeterli yapısal değişiklikleri hayata geçirme konusunda yetersiz kaldıkları da pek tabii ki söylenebilir.
Elde edilen bulgulara bakıldığında, kadın erkek arasındaki ekonomik katılım ve fırsat eşitliği bağlamında da büyük farklılıklar göze çarpmakta, özellikle işgücüne katılım oranlarında Ortadoğu ülkelerinde büyük uçurumlar dikkati çekmektedir. Aynı şekilde ücret dengesizliği de dikkati çekmekte ve aynı işi yaptıkları halde erkeklerin kadınlara göre 4-5 kat daha fazla tahmini gelir kazandıkları görülmektedir.
Ülkelerin eğitim durumları incelendiğinde ise gelişme kaydedildiği söylenebilir. Özellikle okuryazarlık, okul öncesi ve ilköğretim düzeyinde okullaşma oranlarında önemli gelişmeler kaydedildiği anlaşılmaktadır. Ancak orta ve özellikle yükseköğretim düzeyindeki okullaşma yani bu düzeylerde eğitim gören insan sayılarında diğer gruplara göre çok daha fazla kayıp yaşandığı görülmektedir. Bu noktada dikkati çeken en önemli bulgulardan birisi de kadınların eğitim seviyeleri ile iş gücüne katılım oranları arasında bir uyumun net bir şekilde olmayışıdır. Yani kadınların belli oranda eğitim görmelerine müsaade edilmekte ancak işgücüne katılımları konusunda aynı oranda bir gelişme kaydedilmemektedir.
Yine siyasal temsil noktasında, kadınların gerek parlamentolar düzeyindeki sandalye sayıları bağlamında, gerekse de bakanlık başbakanlık ve devlet başkanlığı konusunda erkeklerle aralarında büyük uçurumlar bulunduğu dikkati çeken bir başka konu olmuştur. Yasaları koyucu ve düzenleyici konumdaki siyasi makamlarda kadın oranlarının az olması; erkek egemen toplum yapılarına sahip bu ülkelerde yaşayan kadınları, kadın haklarının daha fazla gözden kaçması sonucu mağduriyetlerin devam etmesi kısır döngüsüne mahkûm etmektedir.
KAYNAKÇA
Akgündüz, A. (1995). İslâm Hukukunda Kölelik-Câriyelik Müessesesi ve Osmanlı’da Harem, Osav Yayınları, İstanbul
Aksoy, A. B. ve Gür, Ç (2008). Ortadoğu Ülkelerinde Aile Yapısı ve Çocuğa Bakış, Kastamonu Eğitim Dergisi Cilt:16 No:1 49-60
Aksoy, N. D. (2010). Eski Türk Toplumunda Kadının Sosyal Statüsü, Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, C. 93, İstanbul
Aktaş, M. (2012). Arap Baharı ve Kadın Hakları, Ekev Akademi Dergisi Yıl: 16 Sayı: 52, 29-43.
Altındal, M. (1994). Osmanlı’da Kadın, Altın Kitaplar Yayınevi, İstanbul
Aslan, C. (2005). Fellahlar’ın Sosyolojisi. Karahan Kitabevi, Adana
Bıçak, S. (2007). Türkiye Selçuklu Toplumunda Kadın, (XI-XVI. yy) Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, Marmara Ünv. Türkiyat Araştırmaları Enst. İstanbul
Bulut, F. (2005). Kürdistan’da Etnik Çatışmalar Dar Üçgende Üç İsyan, Evrensel Basım Yayın, 2. Baskı, İstanbul
Çelebioğlu M. (2000). Mesnevi (Mevlânâ), hz. Amil, I-VI, İstanbul
Dulum, S. (2006). Osmanlı Devleti’nde Kadının Statüsü Eğitimi ve Çalışma Hayatı (1839-1918), Osmangazi Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Eskişehir
Ergin M. (1958). Dede Korkut Kitabı I, TDK yayınları, Ankara
Ertan, S. ve Dikme, R. (2016). Arap Baharı’nın Kadınlara Etkisi - Yeni Ortadoğu: Toplum, Siyaset ve Ekonomi Konferansı 24 - 25 Mart, FMV Işık Üniversitesi Yayınları ISBN 978-605-66181-1-6 (e-Kitap), 128 – 141.
Et-Tavil, M. E. G. (1924). Arap Alevileri Tarihi, İ. Özdemir (Çev.), Karahan Kitabevi, Adana
İndirkaş, Z. (1994). İslam Öncesi Türk Kadınına Bakış, Toplumsal Tarih 2/9, İstanbul
Kaplan, M. (1951). Dede Korkut Kitabında Kadın, Türkiyat Mecmuası IX, İstanbul
Korucuoğlu, N. (1991). İslâmiyet’te Kadın, Milli Kültür Yayınları, Ankara
Köymen, M. A. (1983). Alp Arslan ve Zamanı II, Nadir Kitap, Ankara
Köymen, M. A. (1999). Nizâmü’l-Mülk Siyâset-nâme, Ankara
Kurat, A. ve Çaka N. (1936). Orta zamanda İzmir ve Yakınındaki Adaların Türk Hâkimi, İstanbul
Küçük, A. (2016). Toplumsal Cinsiyet, Militarizasyon ve Ulus: İsrail Ordusunda Kadınlar - Yeni Ortadoğu: Toplum, Siyaset ve Ekonomi Konferansı 24 - 25 Mart, FMV Işık Üniversitesi Yayınları ISBN 978-605-66181-1-6 (e-Kitap), 112 – 118.
Mazlumder (2014). Kamp Dışında Yaşayan Suriyeli Kadın Sığınmacılar Raporu
Över, G. (2011). Nusayrilerde Kadın, Gaziantep Ünv. Sosyal Bilimler Enst. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Gaziantep
Peirce, L. (2005). Ahlak Oyunları, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul
Quataert, D. (2013). Sanayi Devrimi Çağında Osmanlı İmalat Sektörü, İletişim Yayınları (çev. T.Güney), İstanbul
Sevinç, N. (1987). Eski Türklerde Kadın ve Aile, Bilgeoğuz Yayınları, İstanbul
Şimşirgil, A. (2009). Birincil Kaynaklardan Osmanlı Tarihi Kayı I, KTB Yayınları, İstanbul
Topaloğlu, B. (1990). İslam’da Kadın, Yağmur Yayınları, İstanbul
Turan, A. (2000). İslam Mezhepleri Tarihi‐İslam’da Siyasi Düşüncenin Tarihi, Sidre Yayınları, Samsun
Turan, O. (2002). Selçuklular Zamanında Türkiye, Ötüken Neşriyat, İstanbul
Turan, O. (1998). Türk Cihan Hâkimiyeti Mefkûresi Tarihi, Ötüken Neşriyat, İstanbul,
Turan, O. (1988). Türkiye Selçukluları Hakkında Resmi Vesikalar, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara,
1 Numaralı Amasya Şer’iyye Sicili, Milli Kütüphane, Ankara
2 Numaralı Amasya Şer’iyye Sicili, Milli Kütüphane, Ankara
23 Numaralı Amasya Şer’iyye Sicili, Milli Kütüphane, Ankara
2 Numaralı Ayıntab Şer’iyye Sicili, Milli Kütüphane, Ankara
http://www3.weforum.org/docs/GGGR2015/cover.pdf, 10.04.2016
Dostları ilə paylaş: |