Ali ile Ayşe
Bu Ayşe’nin evi, bu Ali’nin evi, (İki el ayrı ayrı yumruk yapılır.)
Bir gün Ayşe evden dışarı çıkmış. (Sağ elin başparmağı gösterilir.)
Sağa bakmış kimse yok, sola bakmış kimse yok. (Parmak oynatılır.)
İçeri girmiş. (El arkaya saklanır.)
Ali bir gün dışarı çıkmış. (Sol elin başparmağı gösterilir.)
Sağa bakmış kimse yok, sola bakmış kimse yok. (Parmak oynatılır.)
İçeri girmiş. (El arkaya saklanır.)
Ali ile Ayşe dışarı çıkmışlar ve karşılaşmışlar. (Başparmaklar karşılıklı oynatılıp konuşturulur.)
Nasılsın bu gün Ali, nasılsın Ayşe?
Vücudum
Baş, gövde, bacaklar, (vücudun bölümleri sırasıyla gösterilir.)
Hepsi benim vücudumda var. (Vücut bütün olarak gösterilir.)
Ona iyi bakarım,
Her gün spor yaparım. (Kollar omuz hizasında açılıp kapanır.)
Yararlı besinlerle, (Yeme hareketi yapılır.)
Vücuduma sağlık katarım. (Pazular gösterilerek güçlü olma hareketi yapılır.)
At Alkışı
Atlar yavaş yavaş ormanda gidiyorlar. (Eller dizlere vurulur.)
Atlar hızlandı. (Dizlere hızlı vurulur.)
Atlar taşlığa geldi. (Eller göğse vurulur.)
Atlar çimenliğe geldi. (Eller iç içe sürtülür.)
Atlar bataklıktan geçiyor. (Ağızla lak lak diye ses çıkarılır.)
Atlar engelden atlıyor. (Eller havaya kaldırılarak yere doğru indirilir.)
Masallar Diyarı
Bir varmış bir yokmuş…
Masallar diyarında kırmızı başlıklı kız varmış. (Bir el açılarak başın üzerine şapka yapılır.)
Annesi tembihlemiş, yabancılarla konuşma demiş. (İşaret parmak sallanır.)
Takmış sepetini koluna, (Kol bükülür.)
Düşmüş ormanın yoluna. (İki parmak kolda yürütülür.)
Kurt çıkınca karşısına, konuşmuş yabancıyla, (İki elin işaret parmağı başın üzerinde kulak yapılır.)
Kurt babaannesinin evini öğrenmiş. (İki elin parmak uçları birleştirilerek çatı yapılır.)
Koşarak oraya gitmiş. (Ayaklar hızlıca yere vurulur.)
Babaanneyi midesine indirmiş. (Dudaklar yalanır, ağız şapırdatılır.)
Onun yatağına girmiş. (Göz kapatılır, baş yana doğru eğilir.)
Kırmızı başlıklı kız içeri girmiş,
Babaannesini tanımakta güçlük çekmiş.
Babaanne gözlerin neden büyük? (İki elin parmakları birleştirilerek gözlük yapılır ve gözün üzerine konur.)
Babaanne kulakların neden büyük? (Kulak gösterilir.)
Babaanne ağzın neden büyük deyince? (Ağız gösterilir.)
Atlamış kurt kırmızı başlıklı kızın üstüne. (Eller birbirine vurulur.)
Kırmızı başlıklı kızı midesine indirmiş. (Dudaklar yalanır, ağız şapırdatılır.)
Kurdun karnı davul gibi şişmiş. (İki el birleştirilip göbeğin önünde tutulur.)
Avcılar gelmiş. (Bir elin işaret parmağı öne doğru uzatılarak tüfek yapılır.)
Babaanneyle kırmızı başlıklı kız kurtulmuş
O günden sonra kırmızı başlıklı kız yabancılarla konuşmamış.
Yaşamdaki Semboller
Beş sembol arkadaş bir evde buluşmuşlar. (Sağ el yumruk yapılarak gösterilir.)
Birinci sembol duvara tırmanmış takılı kalmış. (Parmaklarla tırmanma hareketi)
İkici sembol merdivenden yuvarlanmış, yere düşmüş. (Kollarla yuvarlanma devinimi)
Üçüncü sembol uyuyakalmış. (Uyuma hareketi)
Dördüncü sembol pantolonu düşmüş herkes gülmüş. (Gülme hareketi)
Beşinci sembol ceeeee demiş herkes korkmuş. (Korkma hareketi)
Uykucu Tavşan
Benim tavşanlarım yatağa girmeli. (Bir el öne uzatılır, işaret parmağı sallanır.)
Anne tavşan dedi ki:
Ben yavrularımı saymalıyım. (Başparmakla diğer parmaklar sayılır.)
1 tavşan, 2 tavşan, 3 tavşan, 4 tavşan, 5 tavşan
Evet, hepsi tamam. (Parmaklar sayılır.)
Yavru tavşanlarım gelin yanıma. (İki el önden vücuda doğru yaklaştırılır.)
1. 2. 3. 4. 5 Evet hepsi tamam.
Artık uyuyalım, güzel rüyalar görelim. (Eller birleştirilir yanağa konularak uyuma öykünmesi yapılır.)
Atatürk
Atatürk 1881’de doğdu. (Serçe parmak tutulur.)
Küçük bir bebekti. Büyüdü okula gitti. (Yüzük parmak tutulur.)
Biraz daha büyüdü, askeri okula gitti. (Orta parmak tutulur.)
Komutan oldu. (İşaret parmak tutulur.)
Düşmanlarla savaştı. (Sağ ve sol el parmakları açılır, birbirine değdirilir.)
Yurdumuzu kurtardı. (İki el göğüs hizasında birleştirilir.)
Cumhuriyeti kurdu. (İki el yanlara açılır.)
Mutluyuz, sevinçliyiz. (Alkışlanır.)
Yurdumuzu çok severiz. (Kollar sarılır.)
At Alkışı
Atlar ormanda yavaşça yürüyor
Tıkır tıkır da tıkır (3)
Aaaa! O da ne? Bir taşlık.
Taşlığın altından geçemem,
Üstünden geçemem
Ama içinden geçebilirim.
(Eller göğse veya bacaklara vurularak taşlıkta yürüme sesi yapılır.)
Yürümeye devam ettim.
Tıkır tıkır da tıkır (3)
Aaaa! O da ne? Bir çimenlik.
Çimenliğin altından geçemem
Üstünden geçemem.
Ama içinden geçebilirim.
(Eller birbirine sürtülerek ses çıkartılır.)
Yürümeye devam ettim.
Tıkır tıkır da tıkır (3)
Aaaa! O da ne? Bir bataklık.
Bataklığın altından geçemem,
Üstünden geçemem.
Ama içinden geçebilirim.
(Dil damağa vurularak ses çıkartılır.)
Yürümeye devam ettim.
Tıkır tıkır da tıkır (3)
Aaaa! O da ne? Bir asma köprü.
Asma köprünün altından geçemem,
Üstünden geçemem,
Ama içinden geçebilirim.
(Sağa sola sallanarak gacır gucur sesler çıkarılır.)
Yürümeye devam ettim.
Tıkır tıkır da tıkır (3)
Aaaa! O da ne? Bir dev
AMA BEN DEVLERDEN KORKMAM Kİ.
|
Çıt pıt, nereden geldin?
Oradan çık, kız saçların kıvırcık,
Sana dedim sen çık.
Çizgili mizgili,
Büzgülü süzgülü,
Kıvırcık mı kıvırcık,
Pıtırcık Çıtırcık.
Hadi neredeysen,
Oradan çık.
Ooooo
Patlıcan var patlıcan,
Patlasın oyun bozan.
Biberler var biberler,
Arabaya binerler.
Karpuzu kestim, bal çıktı.
Elimi kestim, kan çıktı.
Temizlik
Sabun, fırça, şampuan
Çıktık çevre yoluna.
El vurduk, ayak vurduk,
Dizim dizim dizildik.
Fırça önde başkomutan,
Şampuan çekilin dedi yoldan.
Hop dedi, hup dedi,
Sabun bu oyunun galibi.
Empati
E, Empati, nerede kaldı sempati?
Oldum küçük kaplumbağa,
Saklandım kabuğuma.
Yuvarlandım yuvarlandım,
Kendimi buldum suda.
Birden döndüm balığa,
Balık gibi sudayım.
Çok derin uykudayım.
Soğan
Soğan sarımsak, otur kalk,
Ocağını yak, keyfine bak.
Acar macar dolapları açar,
Annesi gelince, pırrrr diye kaçar.
İç Anadolu’m
Kayseri’de kayak,
Mantının tadına bak.
Ankara’nın kalesi,
Güzeldir Anıtkabir’i.
Konya’nın pidesi,
Mevlana’dır gözdesi.
Ürgüp’ün taşları,
Gezilir peri bacaları.
Masala Başlangıç
Masal masal maniki,
Yolda saydım on iki,
On ikinin yarısı,
Tilki, çakal karısı.
Masal masal martladı,
İki fare atladı.
Kurbağa kanatlandı,
Tos vurdu bardağa.
Çocuk çıktı çardağa.
Masal masal maniki,
Kuyruğu var on iki,
Kuyruğunda beni var,
Kulağında çanı var.
Masal masal matatar,
Dil okur, damak tadar.
Arabam
Arabam dört teker, üstünde yük çeker.
Ağlasam duyar mı, kornaya basar mı?
Ağlama, bağlama bu oyundan çıkma.
Kardeş Payı
Biz Arda’yla kardeşiz,
Daldan düştü on ceviz.
Ben babama kır dedim,
Cevizi çok severim.
Arda baktı ağladı,
Dedi ceviz kalmadı.
Babam cevizleri aldı,
Hepsini paylaştırdı.
Bana düştü yarısı,
Al sana kardeş payı.
Atatürk Yoktu
Atatürk yoktu,
Düşman çoktu.
Atatürk geldi,
Düşmanı yendi.
Bu güzel yurdu,
Bizlere verdi.
Tekerleme
Çar çar çarşı, evimiz karşı karşı,
Hap hap hapşu, kapıdaki komşu,
Hop hop hoplarız, biz çok iyi arkadaşız,
Şıp şıp yağmur yağar, şemsiyesi olmayan
Camdan bakar.
|
Bir Dünya Bırakın
Bir vatan bırakın biz çocuklara,
Islanmış olmasın gözyaşlarıyla.
Oynaya oynaya gelin çocuklar,
El ele el ele verin çocuklar.
Bir dünya bırakın biz çocuklara,
Yazalım üstüne sevgili dünya.
Oynaya oynaya gelin çocuklar,
El ele el ele verin çocuklar.
Ayşecik
Sabah güneşi kadar, güzel bir bebek doğdu. (2)
Bu yavrunun adını annesi, Ayşecik koydu. (2)
Inga mınga Ayşecik, ağzı burnu minicik. (2)
Emekledi yürüdü, bu küçücük Ayşecik. (2)
Okul vakti yaklaştı, defter kitap alındı. (2)
Ayşe bir inci gibi sınıfta da birinci. (2)
Ayşe genç kız olmuştu, mutlu yuva kurmuştu. (2)
90 yaşına gelince Ayşe nine olmuştu. (2)
Annem Bana Bir Bebek Aldı
Annem bana bir bebek aldı,
Yanakları al aldı.
Gözleri boncuk mavi,
Saçları kumraldı.
Ben bebeğimi çok severim,
Şekerle beslerim.
Yaramazlık yapınca,
Kulağını çekerim.
Bir gün çıktık attaya,
Çikolata almaya.
Yolumuzu kaybettik,
Başladım ağlamaya.
Oradan geçen bir polis amca,
Yolumuzu gösterdi.
Bundan sonra attaya,
Gitmek yok dedi.
Sabah Kalkınca Temizlik Başlar
Sabah kalkınca temizlik başlar,
Önce elleri sonra yüzünü yıka *2
Bak ne güzel oldun, misler gibi koktun.
Sabah kalkınca temizlik başlar,
Dişlerini unutma, güzel güzel fırçala. *2
Bak ne güzel oldun, misler gibi koktun.
Abur Cubur
Abur cubur,
Abur cubur,
Abur cubur yemem.
Hep tıkınıp durmam,
Midemi yormam.
Bellidir öğünüm,
Hoş geçer günüm.
Abur cubur abur cubur,
Abur cubur yemem.
Bu yenir mi demem.
Yemek de seçmem.
Annem ne yapmışsa,
Yerim iştahla.
Abur cubur abur cubur,
Abur cubur yemem.
KELEBEK
Bir minicik kelebek,
Uçtu geldi dönerek.
Kondu bir papatyaya,
Çok mesudum diyerek.
O papatya haindi,
Birden bire silkindi.
Yere düştü kelebek,
Ah vah diyerek.
Sonra bir arı geldi,
Kelebeğe el verdi.
Kurtardı kelebeği.
O minicik meleği.
Meyve Sebze
Meyve sebze herkes yemeli,
Çünkü onlar bol vitaminli.
Onları yemezse çocuklar,
Pembe olmaz yanaklar.
Havuç gel gel yanıma diyor,
Ispanaklar güç veriyor.
Lahana köşede gülüyor,
Maydanozlar tat veriyor.
Nasrettin Hoca Şarkısı
Bir kaşık iki kaşık,
Bir tutarsa yaşadık.
Hoca yoğurdu almış,
Eşeğine atlamış.
Sonra bir göle varmış,
Göle yoğurdu çalmış.
Nasrettin Hoca Nasrettin Hoca Nasrettin Hoca yapma!
Hoca ne yapıyorsun?
Gölü mayalıyorum.
Hiç göl maya tutar mı?
Böyle bir akıl var mı?
Nasrettin Hoca Nasrettin Hoca Nasrettin Hoca yapma!
Bir kaşık iki kaşık,
Bir tutarsa yaşadık.
A Ram Sam Sam
A ram sam sam (Eller önde tutulur ve dizlere vurulur.)
A ram sam sam
Guli guli guli guli guli ram sam sam (Eller önde sar makarayı biçiminde hareket ettirilir, tekrar dizlere vurulur.)
A ra-fi, a ra-fi (Eller yanda birleştirilir, uyuma hareketi yapılır.)
Guli guli guli guli guli ram sam sam
A ra-fi, a ra-fi
Guli guli guli guli guli ram sam sam
Atentiuneeee, aceleraaaam!
Miki Fare
Miki Miki mum bacaklı Miki,
Burnu sivri, dik kulaklı Miki.
Dans edelim Miki fare,
Daldan dala konar konar Miki.
Çok yazıktır sana sana Miki.
Uzat kollarını bana Miki.
Dans edelim Miki fare.
Taşıtlar
Düdük çalar ince ince, yolcular binince,
Gidiyor çufu çufu çufu, uzaklarda gözü.
Git güle güle, gel güle güle, çok bekletme bizi.
Otomobil fırlar birden, kalkarken yerinden,
Katıyor tozu dumana, uzaklarda gözü.
Git güle güle, gel güle güle, çok bekletme bizi.
Vapurlar suya dizilir, denizde süzülür.
Gidiyor dumanına bak, uzaklarda gözü.
Git güle güle, gel güle güle, çok bekletme bizi.
Yolcular rahat uçakta, aldırma hiç korkma.
Gidiyor göğe bakıyor, uzaklarda gözü,
Git güle güle, gel güle güle, çok bekletme bizi.
Mavi At
Evvel zaman içinde, kalbur zaman içinde,
Masmavi bir at varmış.
Güneşli bir günde,
Tavşan atı kandırmış.
Sırtına binmiş koşturmuş,
Zavallıcık çok yorulmuş.
Mavi at terlemiş,
Suya girmiş eğlenmiş.
Tavşanı bir gülme almış,
Atın mavisi boyaymış.
Miço
Miço nerden geliyor? (Eller iki yana açılır.)
Harmanlıktan aşağı, (Kollar bir biri etrafında çevrilir.)
Oyna da miço oyna. (Eller bellerde sallanılır.)
Zıpla da miço zıpla.
Miço ellerin nerede? (Eller sallanır.)
Kıvrım kıvrım bellerde. (Bileklerden çevrilerek eller bellere konur.)
Oyna da miço oyna,
Zıpla da miço zıpla.
Miço gözlerin nerede? (Gözler ovuşturulur.)
Fıldır fıldır yerlerde. (Ellerle yerler aranıyor gibi yapılır.)
Oyna da miço oyna.
Zıpla da miço zıpla.
Uyku Vakti
Yemek bitti karnım doydu, şimdi temizlik var.
Önce sağlığım için dişlerimi fırçalar,
Sonra bol bol suyla çalkalayıp ağzımı,
Havlu ile bir güzelce kurularım ellerimi,
Aynaya bir öpücük yollar bitiririm işimi.
Kendim soyunur, giyerim kendi pijamamı,
Yatak hazır, güzel müzik çalarken yine,
Dalmaya hazır olurum uyku denizine,
Belki bir rüya görür de anlatırım size.
Çalışkan Olmalıyız
Cumhuriyet hürriyet demek, Cumhuriyet özgürce yaşamak, (2 kez)
Uygarlığa çağdaşlığa durmadan, yılmadan koşmak demek. (2 kez)
Cumhuriyet mutluluk demek, Cumhuriyet kol kola yürümek, (2 kez)
Uygarlığa çağdaşlığa durmadan, yılmadan koşmak demek. (2 kez)
Yağmur
Şapır şapır düşer damlalar,
Şakır şakır yağmur yağar.
Açılır fırıldak şemsiyem benim,
Sular üzerinden akar.
Sağ – Sol
Sağ el içeriye, sağ el dışarıya,*
Çevir çevir çevir.
Sağ – sola, sağa – sola dön dön dur.
İşte hepsi bu kadar.
Sol el içeriye sol el dışarıya,*
Çevir çevir çevir.
Sağa – sola, sağa – sola dön dön dur
Sağ ayak içeriye, sağ ayak dışarıya,
Çevir çevir çevir.
Sağa – sola, sağa – sola dön dön dur
İşte hepsi bu kadar.
Sol ayak içeriye, sol ayak dışarıya,
Çevir çevir çevir.
Sağa – sola, sağa – sola dön dön dur
Tüm vücut içeriye, tüm vücut dışarıya,
Çevir çevir çevir.
Sağa – sola, sağa – sola dön dön dur
İşte hepsi bu kadar.
Sağ El, Sol El
Sağ el sol el ne yapar?
İkisi de yüz yıkar,
Şap şap şap şap şaplatalım.
Pat pat pat pat patlatalım.
|
Dünya Çocukları
Yaşamak gerekiyorsa eğer,
Çocuk oyunu gibi olsun.
Dünyayı kardeşlik dallarında,
Uçan kuşlar doldursun.
Kocaman Hayaller
Kocaman iğnem olsa,
Takıversem ipliği.
Hemencecik dikerdim,
Ozondaki deliği.
Kirletmesek çevreyi,
Gerekmez fırça, boya,
Temiz olur dört bir yan.
Yemyeşil olur dünya!
Sağlıklı Beslenme
Şekerle beslenirsen,
Dişlerin çürür gider.
Fazla tuz yersen eğer,
O da gözlere zarar eder.
Meyve sebze yemeli,
Cips, kola tehlikeli.
Sağlıklı olmak için,
Her gün süt içmeli.
Protein, vitamin,
İhtiyacı vücudun.
Dengeli beslenirsen,
Çok sağlıklı olursun.
Hoşgörülü Ol
Sevgide saygıda,
Öfkeli olduğun anda,
Yaşadığın bu çağda Unutma hoşgörülü ol. Kardeşlikte, dostlukta,
Bulunduğun her ortamda,
Mevlana’yı hatırla,
Unutma hoşgörülü ol.
Bilgisayar
Sayarım bilgileri,
Saklarım hafızamda.
İster oyna, resim yap,
Film seyret yazı yaz.
Çektiğin resimlere,
Mouse kullanarak bak.
Uyku
Uykum gitti nereye?
Yıkanmaya dereye.
Dön gel uykum ne olursun.
Vücuduma geriye.
Cumhuriyet
Yirmi dokuz ekimde,
Cumhuriyet kuruldu.
Ulus özgür sesini,
Tüm dünyaya duyurdu.
Cumhuriyet bizlere,
Armağandır Ata’dan.
Egemenlik sesleri,
Yükseldi Ankara’dan.
Al bayrağım göklerde,
Övünçle dalgalanır.
Cumhuriyet Bayramı,
Hep kıvançla kutlanır.
|
Özü bohçada sözü bahçede. (Çocuk)
Minicik doğar,
Anne sütüyle doyar. (Bebek)
Süt gibi beyaz,
Sütlaç gibi tatlı.
Ama ne süt, ne sütlaç,
Güler buruşuk suratlı. (Bebek)
Cıvıl cıvıl neşesi,
Güldürür herkesi.
Evin küçüğü,
Anne – babanın biriciği. (Çocuk)
Her şeyi görür, kendisini göremez. (Göz)
Astı yolu kaçtı yola, iki kardeş düştü yola, biri gider biri gelir (Ayaklar)
İki damım var, bir direği var. (Burun)
Kırmızı ağaç üstünde, ak güvercin asılı. (Diş)
Küçücük bakkal, dünyayı yutar. (Ağız)
Uzun kulaklı kısa kuyruklu. (Tavşan)
Horul horul uyur, mırıl mırıl konuşur. (Kedi)
Dalda durur, elde durmaz. (Kuş)
Kızınca hav hav, gözleri lav lav (Köpek)
Karada bayılır, suda ayılır. (Balık)
Çatıdan göğe bakar,
Etrafa duman saçar. (Baca)
Bir köşede dururum, çerçöp demez yutarım,
temizlikte en büyük görevi, tabi ki ben yaparım. (Çöp kovası)
Bin bıyıklı, tahta kuyruklu (Fırça)
Bir kızım var, gelen öper giden öper. (Havlu)
Ak dede kaçtı, köpüğünü saçtı. (Sabun)
Elemez, melemez ocak başına gelemez. (Yağ)
Yaştır kurutamazsın, tuzunu bulamazsın,
Çiçeklerden toplanır, tadına doyamazsın. (Bal)
Dışı katık, içi kütük. (Zeytin)
Bir dalarım bir çıkarım, kendime masallardan ülke kurarım. (Hayal)
Yer altında turuncu minare (Havuç)
Püsküllü perçem yemesi elzem. (Soğan)
Yer altında sakallı top (Patates)
Yol üstünde kırmızı bahçe (Domates )
Hem yazı yazar, araştırma yapar, hem de haberleşiriz. (Bilgisayar)
Elimizle kaydırırız, bir sağına bir soluna tıklarız,
Ekranda tuttuğumuz resmi, istediğimiz yere yapıştırırız. (Mause-Fare)
Ne kadar çok düğmesi var, her biri farklı yazar,
Ekrandaki her şeyi, bilgisayardaki bu bölüm yapar. (Klavye)
Altında dört teker, üstünde yük çeker. (Araba)
Uzundur urgan gibi, fenlidir yorgan gibi
Bağırır çıkıp gelir, kurulu kurban gibi. (Tren)
Sıra sıra odalar, birbirini kovalar. (Tren)
Yokuş yukarı çıkar, yokuş aşağı iner, hareket etmez. (Yol)
Havalarda dolaştırır, Yolcuları hızla ulaştırır. (Uçak)
İki tekerleği var, İnsanı biraz yorar. Sakın araba sanmayın, Bambaşka bir adı var. (Bisiklet)
Mikropları öldürür, hastaları güldürür. (İlaç)
Bilmece bildirmece, el üstünde kaydırmaca. (Sabun)
Suyu terli içersin, yemekleri seçersin, yataklara düşersin. (Hasta)
Göz ile görülmez, el ile tutulmaz,
Ondan uzak duranlar, sağlamdır hasta olmaz. (Mikrop)
Baldan tatlı, baltadan ağır. (Uyku)
Çarşıdan alınmaz mendile konulmaz, tadına doyulmaz. (Uyku)
Spor yaptım yoruldum, vücudumla konuştum.
Bir şey yapman gerek, yoruldum çalışamam evet. (Dinlenme)
Bir küçük mil idi, küçük oda kilidi. Bir akşam bize geldi, bil bakalım kim idi? (Uyku)
Yurdumuzu kurtaran, Türkiye’yi kuran
En büyük Türk, en büyük insan. (Atatürk)
Kırmızı içinde beyaz, ayı var, yıldızı var. Dalgalanır gururla, gökte sonsuza kadar. (Bayrak)
|