Kadrolaşma, kadroların uzmanlaşması, işbölümü ile ilgili vurgularımız 3. Konferans’ta da var. 3. Konferans met(72)ninde biz, hakkını veren İK’lar, hakkını veren yönetici organlar, hakkını veren ajitatörler vb.’den, “bizim de örgütçülerimiz var” dedirtmekten, bahsediyoruz. Geldiğimiz yerde, örgütsel yapıda uzmanlaşmayı dışta tutalım, hala da mesafe alması gereken yerler olmasına rağmen esas yolu aldığını düşündüğümüz mahalli örgütlerimiz var. Ama diğer alanda tam bir boşluk var. Doğal olarak yeni dönemde yönetici organların buradan giderek çubuğu bükmesi gerekiyor. Demek ki, örgütsel yapımızı büyütme, sadece yeni çalışma alanlarında partiyi varetmeyi değil, bulunduğumuz yerlerde örgütü nitelik olarak yeniden örgütlemeyi gerektiriyor. Çalışmamızın hala da çok dar olması bir neden elbette. Merkezi kampanyalar dediğimizde bile, bu kampanyaların politik kampanyalar olmaktan çok, propaganda materyallerinin yoğunlaştırılmış kullanımına döndüğü yerlerde, siz isteseniz de ajitatör, propagandist, örgütçü yetiştiremezsiniz. Bugün yöneldiğimiz işçi platformları ve toplantıları gibi süreçlerin içerisine girmeden, siz hakkıyla propagandist, ajitatör, örgütçü yetiştiremezsiniz.