Her dönemin öncelikleri ve hassasiyetleri de kendi koşullarına göre değişir. ‘70’lerin devrimcilerinde devrimci kimliği esas almak, kendi başına çok fazla bir şey ifade etmiyordu, bu o dönemin devrimcisi için ayırdedici bir nitelik sayılmazdı. Çünkü o dönemin toplumsal-siyasal ortamında, o günün devrimci yükseliş ortamında, herkes samimiyetle ve tereddütsüz devrimciydi. En sıradan insanlar akşam pratiğe çıkarlardı. Vurulmak vardı, yakalanmak vardı, işkence vardı... Bunlar insanlar için problem değildi. Devrim uğruna ölmek o dönem adeta kitlesel bir olay haline gelmişti. O dönem devrimcilik, devrimci kimlik çok özel bir ayrım noktası değildi. O dönem, devrimci kimlik üzerinde ideolojik kimlik, ideolojik kavrayış, artı yetenek, artı inisiyatif vb., bunlar daha özel bir önem taşıyabiliyordu.