Farklı bir soruna daha değinmek istiyorum. Yeni devrimcilerle kurulacak ilişki tarzının çok önemsenmesi gereken bir dönemdeyiz. Niye yeni güçlere bu kadar çok vurgu yapıyoruz? Çünkü içine girdiğimiz dönemde bize yeni güçler akıyor. Bunlar öğrenci, emekçi ya da işçi kökenden gelen deneyimsiz yoldaşlar. Onlarla kurulan ilişki tarzı, onları ilerletebilmenin ya da geriye düşürmenin zemini olabiliyor. Yeni güçlerin ideolojik, politik ve örgütsel yönden zayıflıkları vardır. Bizimle bu zayıflıkları taşıyorken ilişkiye giriyorlar. Kolektif iradeden yoldaşımız eğer onunla dengeli bir ilişki kuramazsa, bu sefer yeni yoldaşımız tam da kendisiyle ilgilenen yoldaşın zayıflıkları üzerinden partiye, devrime olan (zaten zayıf olan) inancını da yitirebiliyor. Öte yandan, diyelim ki bu genç yoldaşımızla kolektif iradeden başka bir yoldaş daha iyi bir ilişki kurdu. Bu yoldaşımızın kendisiyle ilgilenen yoldaşa duyduğu güven, partiye (kolektif iradeye) bir güven haline gelebildiği gibi, ama tersinden bireye bağlanmaya da yolaçabilir. Bu ise çok tehlikelidir.