Ama söz konusu olan somutta bizim sürecimiz olduğuna göre, bence parti kongresinin saptaması, üzerinde durması ve açık bir tutuma bağlaması gereken asıl sorun ya da yön başkadır. Gelinen yerde artık, Türkiye gibi bir ülkede, devrime önderlik gibi bir misyonla ortaya çıkan, devrimci bir sınıfı temsil etmek iddiası taşıyan bir partinin, bugüne kadar tutucu küçük-burjuvaziye karşı izlediği o çok sabırlı tavrı bir yana bırakması gerekiyor. Artık biraz daha tahammülsüz olması gerekiyor. Sorumsuz ve tutucu küçük-burjuvaziye nezaket göstermenin sırası değil. İnsanlarımızın kavraması gereken şey, adımlarını devrimci siyasal mücadele alanına attıkları, kendilerini bir sınıfa adadıkları zaman, kendi geldikleri sınıf konumunu, sınıf kültürünü, sınıf alışkanlıklarını terketmek zorunda olduklarıdır. Bu mutlak bir zorunluluktur. Düşünün ki biz program tartışmaları vesilesiyle bile bu sorun üzerinde durduk.