Manevi Güvenin Yıkımı Din ve kültürün fiziksel formlarının yıkımına ek olarak, ÇKP insanların güven ve kültürüne dayalı oluşan manevi güvenini tüm imkanlarını kullanarak yok etmiştir.
Örneğin ÇKP’nin etnik inançlara tutumunu ele alalım. ÇKP, Hui Müslümanlarının geleneklerini “Eski dört” olarak; eski düşünce, gelenek, kültür ve alışkanlık olarak değerlendirmiştir. Bu nedenle Hui’leri domuz eti yemeye zorlamıştır. Müslüman köylüler ve camilerinin domuzları beslemeleri gerekmekte ve her hane devlete her yıl iki domuz vermek zorundaydı. Kızıl Muhafızlar ikinci en yüce Tibetli yaşayan Buda’yı ve Panchen Lama’yı insan dışkısı yemeye zorladılar. Heilongjiang ili Harbin şehrindeki modern zamanlarda inşa edilmiş en büyük Budist tapınağı olan mutluluk tapınağından (1921), üç keşişi çağırarak “cehennem bir sürü vecizeyle dolu, bunların hepsi saçmalık” yazılı bir afişi asmalarını istemiştir.
1971 yılında ÇKP merkez komitesinin kötü başkanı Lin Biao’da [70] Çin’den kaçma girişiminde bulunmuş fakat öldürülmüş ve uçağı Undurkhan, Moğolistana düşmüştür. Daha sonra Maojiawan’daki Lin’in Pekin’deki konutunda Konfüçyüs’e ait bazı parçalar bulundu. ÇKP daha sonra Konfüçyüsü eleştirme adı altında çılgın bir hareket başlattı. Liang Xiao [71] isimli yazar ÇKP’nin pankart dergisi olan “kırmızı bayrak”ta “Konfüçyüs kimdir?” isimli bir makale yayınladı. Makale Konfüçyüsü “tarihi geri çevirmeye çalışan çılgın adam” ve “yanıltıcı ve kurnaz demagog” olarak tanımlamıştır. Ve bunu, Konfüçyüsü küçük düşüren birçok şarkı ve çizgi film izledi.
Bu yolla dinin saygınlığı ve kutsallığı yok edilmişti.