<ALİ’DİR> <Fethi Erdoğan>
İlmin kapusun sorarsan
Ebu Turab ol Ali’dir
Fazilet pîri ararsan
Ebu Turab ol Ali’dir.
Evvel ü ahir olan
Cahili gümana salan
Nefs kalesin teslim alan
Ebu Turab ol Ali’dir.
Nebilere oldu yoldaş
Resûl’e müsahip gardaş
Evliyaya odur sırdaş
Ebu Turab ol Ali’dir.
Ol İncil’de vasfı olan
Hem onu anlatır Kuran
Cimcime’ye geçit soran
Ebu Turab ol Ali’dir.
Vasfını söyler âşıklar
Muhabbeti gönül pâklar
Ona yakındır...uzaklar
Ebu Turab ol Ali’dir.
Muhammed hak Resûl oldu
Müşriklerin benzi soldu
Putlar kırıp, iman buldu
Ebu Turab ol Ali’dir.
Resûl’ün yerine yatan
İslâm’a cevherler katan
Mazlumun elinden tutan
Ebu Turab ol Ali’dir.
İslâm ilkesi “dört kapı”
“Kırk makam”dır ana yapın
Bu ilmin hem “usturlabı”
Ebu Turab ol Ali’dir.
Arıya sırrını veren
Bir sırrı da ipek düren
Muhammed’i Arş’ta gören
Ebu Turab ol Ali’dir.
Aslan olup hatem alan
Kırklar ile deme dalan
Hem koluna neşter çalan
Ebu Turab ol Ali’dir.
Ol hatemi geri veren
Hak birliğin ispat eden
Kırklar ile semah giden
Ebu Turab ol Ali’dir.
Hatice, Fatıma ile
Hasan, Hüseyin’le bile
Yâr oldular ol Habib’e
Ebu Turab ol Ali’dir.
Kul diye kendini satan
Fazlı’nın elinden tutan
Hâk olup turaba yatan
Ebu Turab ol Ali’dir.
Türlü donda gelip giden
Nurdan halk olunan beden
Karanlığı aydın eden
Ebu Turab ol Ali’dir.
Ümitsizlerin ümidi
Ledün ilminin kilidi
Er meydanının yiğidi
Ebu Turab ol Ali’dir.
İmam oldu şeriatta
Rehber oldu tarikatta
Önder oldu marifette
Ebu Turab ol Ali’dir.
Hakikatin kemaleti
Zorlukların selameti
Muhammed’in emaneti
Ebu Turab ol Ali’dir.
Sahibidir Zülfikârın
Fatihidir ol Hayber’in
Velinimetidir Kamber’in
Ebu Turab ol Ali’dir
Bedir, Uhud, Huneyn’in
Hendek, Fedek hem Yemen’in
Fatihi, çok kalelerin
Ebu Turab ol Ali’dir.
Feth olmayan baş-belâsı
O da inkârın kalesi
Mertlik onun felsefesi
Ebu Turab ol Ali’dir.
Âdem’den Hatem’e gelen
Levh ile kalemi bilen
Hak yolunda serin veren
Ebu Turab ol Ali’dir.
Serdarıdır şehitlerin
Ulusudur ariflerin
Ser-tacıdır abidlerin
Ebu Turab ol Ali’dir.
Bâtında gördüm kâmetin
Öğrettiler çok hikmetin
Akıla sığmaz kudretin
Ebu Turab ol Ali’dir.
FETHİ yolunda yorulmaz
Vasfıdır dillere sığmaz
Cömertlikte eş bulunmaz
Ebu Turab ol Ali’dir.
[1]- Sağir, Muhammed Hüseyin Ali, Tarih'ul-Kur'an, Kum baskısı, Mektebet'ül-Alâm'il-İslâmî, s.69
[2]- Hoî, Ebu’l-Kasım, el-Beyan, Beyrut baskısı, Dar'uz-Zehra, c.1, s.239-253; Belâğî, Muhammed Cevad, Âlâ'ur-Rahman fî Tefsir'il-Kur'an, s.19
[3]- Hoî, el-Beyan, s.249-251
[4]- Suyutî, Celâluddin, el-İtkan, Beyrut, Dar'ul-Kütüb, c.1, s.135
[5]- Tefsir-i Kummî, c.2, s.451; Meclisî, Bihar'ul-Envar, c.92, s.485; Feyz-i Kaşanî, el-Vafî, c.5, s.274; Behranî, Haşim, el-Burhan fi Tefsir'il-Kur'an, c.1, s.15; Muttaki Hindî, Kenz'ül-Ummal, c.2, s.373; Saffar Kummî, Muhammed b. Hasan, Besair'ud-Derecat, s.193; Kuleynî, Muhammed b. Yakub, el-Kafî, c.1, s.78
[6]- Hâkim Nişaburî, el-Müstedrek, c.2, s.228; Suyutî, el-İtkan, s.126-130
[7]- Zerkeşî, el-Burhan, Kahire baskısı, c.1, s.273; Beyrut baskısı, Dar'ul-Marife, c.1, s.331
[8]- Zerkanî, Muhammed Abdulazim, Menahil'ul-İrfan, Beyrut baskısı, Dar'ul-Kütüb'il-İlmiye, c.1, s.240
[9]- Tabatabaî, Muhammed Hüseyin, Kur'an Der İslâm, Tahran baskısı, Bonyad-ı Kur'an, s.173-174; Asifî, Ali Muhammed, Dirasatun fi’l-Kur'an'il-Kerim, Necef baskısı, Matbaat'un-Numan, s.246-249; Ramyar, Mahmud, Tarih-i Kur'an, Tahran baskısı, İntişarat-ı Emir Kebir, s.211, 212
[10]- Feyz-i Kaşanî, Muhammed b. Murtaza, Tefsir-i Safî, c.1, s.25
[11]- İbn-i Nedim, el-Fihrist, s.42
[12]- Kuleynî, Muhammed b. Yakub, el-Kafî, c.2, s.631; Feyz-i Kaşanî, el-Meheccet'ül-Beyza, c.2, s.262; el-Vafî, c.5, s.273; Meclisî, Bihar'ul-Envar, c.92, s.54
[13]- Daha fazla bilgi için bkz: Zencanî, Tarih'ul-Kur'an; Ramyar, Tarih-i Kur'an, s.373-379
[14]- Saffarî Kummî, Besair'ud-Derecat, s.193; Kuleynî, el-Kafî, c.2, s.263; Tabersî, el-İhticac, c.1, s.228; Feyz-i Kaşanî, el-Meheccet'ül-Beyza, c.2, s.263; Meclisî, Bihar'ul-Envar, c.92, s.42-43; Hemedanî, Rıza, Misbah'ul-Fakih, s.275; Amulî, Cafer Murtaza, Hakikatun Hamme, s.160
[15]- Meclisî, Bihar'ul-Envar, s.92, s.42
[16]- Kitab-ı Selim b. Kays, s.110; Tabersî, el-İhticac, s.81; Feyz-i Kaşanî, Tefsir-i Safî, c.1, s.27, 6. Mukaddime; Meclisî, Bihar'ul-Envar, c.92, s.43
[17]- Kitab-ı Selim b. Kays, s.110; Meclisî, Bihar'ul-Envar, c.92, s.42
[18]- Kuleynî, Muhammed b. Yakub, el-Kafî, c.1, s.633
[19]- Tabatabaî, Muhammed Hüseyin, Kur'an Der İslâm, s.165-166
[20]- Nurî, Mirza Hüseyin, Fasl'ul-Hitab, Taş basması, s.120-134; Marifet, Muhammed Hadî, Siyanet'ul-Kur'an An'it-Tahrif, Kum baskısı, Neşr'ül-İslâmî Müessesesi, s.211
[21]- Şeyh Müfid, Evail'ul-Makalât, s.55; Aştiyanî, Muhammed Hasan, Bahr'ul-Fevaid, s.99
[22]- Fanî İsfahanî, Ali, Âraun Havl'el-Kur'an, Beyrut baskısı, Dar'ul-Huda, s.102
[23]- Hoî, Ebu’l-Kasım, el-Beyan, s.223-225; Sağir, Muhammed Hüseyin Ali, Tarih'ul-Kur'an, s.172
[24]- Şehy Saduk, Muhammed b. Ali Babeveyh, el-İtikadat, s.93
[25]- Âl-i İmrân, 3
[26]- Kuleynî, Muhammed b. Yakub, Ravzat'ul-Kafî, c.8, s.53; Feyz-i Kaşanî, Tefsir-i Safî, c.1, s.34
[1]- Şiirin tam metni için bkz. Abdulbaki GÖLPINARLI - Pertev Naili BORATAV, 1991, Pir Sultan Abdal, Der Yay.
[2]- Katar: Birbiri arkasına dizilmiş şeyler dizisi.
[3]- Ümmet: Bir peygambere inanların tamamı.
[4]- Aynı eser.
[5]- Cümle: Hepsi
[6]- Mürşit: İrşat eden, doğru yolu gösteren, kılavuz, rehber
[7]- Beli: Tamam, evet, hayhay
[8]- Tespih: Zikir
[9]- Meşrep: Yaratılış, tabiat, huy
[10]- Hatem: Son, Son peygamber
[11]- Şiir Derviş Muhemmed’e aittir. Şiirin tam metni için bkz. Saadettin Nuzhet ERGUN, On Yedinci Asırdan Beri Bektaşî-Kızılbaş Alevî Şairleri ve Nefesleri, İstanbul Maarif Kütüphanesi, s.26
[12]- Kelâm: Söz
[13]- Şiir Fakir Edna’ya aittir. Şiirin tam metni için bkz. ERGUN, aynı eser, s. 34
[14]- Mihnet: Sıkıntı, eziyet, tasa, dert.
[15]- Âlem: Dünya
[16]- Rıza YÜRÜKOĞLU, Okunacak En Büyük Kitap İnsandır; Tarihte ve Günümüzde Alevîlik, Alev Yay., İst., 1992 s. 198
[17]- Resul-i Ekrem: Hz. Muhammed
[18]- Ayan’üş-Şia, 1/316
[19] İmam Ali, Nehc’ül-Belâğa, s. 27
[20]- Bakara/90
[21]- Fatır/24, Nahl/36 vb.
[22]- Bihar’ul-Envar, 11/30
[23]- Ervah: Ruhlar
[24]- Ezel: Başlangıcı olmayan geçmiş zaman.
[25]- Pak: Temiz, kirlenmemiş.
[26]- Manend: Benzer, eş
[27]- ERGUN, aynı eser, s. 27
[28]- Ahkaf/35
[29]- Bihar’ul-Envar, 11/33
[30]- Ankebut/18
[31]- Fatır/23-24
[32]- Yunus/99
[33]- ERGUN, aynı eser, s. 27
[34]- Bu hadisi Ahmed b. Hanbel, Müslim, Tirmizî ve Ebu Davut nakletmiştir.
[35]- Sünen-i Daremî, Kitab’ur-Rikak
[36]- Ankebut/50
[37]- Kâbe: Mekke’de ‘Mescid-i Haram’ denilen mescidin tam ortasında bulunan kutsal bina. Müslümanların kıblesi. Hz. Ali Kâbe’de doğan ilk ve tek kişidir.
[38]- Şeriat: Din, Allah’ın emirleri
[39]- Tebah: Bozuk, çürük, berbat, harap olmuş, yıkılmış.
[40]- Keramet: Velilerden görülen olağanüstü işler.
[41]- Beytullah: Allah’ın evi, Kâbe.
[42]- Kerem: Asalet, asillik, soy temizliği.
[43]- Kani: İnanmış.
[44] Habiballah: Allah’ın sevgilisi, Hz. Muhammed.
[45]- Mucizat: Mucizeler.
[46]- Kemal SAMANCIGİL, Alevî Şairleri Antolojisi, Gün Basımevi, 1946, s. 97
[47]- Hz. Muhammed’in hayatını daha sonra ayrı bir makalede işleyeceğiz.
[48]- Abdulbaki GÖLPINARLI-Pertev Naili BORATAV, Pir Sultan Abdal, Der Yay. 1991, s.131
[49]- Şah: Padişah, hükümdar, sultan.
[50]- Cihan: Âlem, kâinat.
[51]- Mihman: Misafir, konuk.
[52]- Ayet: Kur’an cümlesi.
[53]- Didar: Şühut, müşahede.
[54]- SAMANCIGİL, Aynı eser, s.84
[55]- Maide/3
[56]- Abdulbaki GÖLPINARLI-Pertev Naili BORATAV, Pir Sultan Abdal, Der Yay. 1991, s.130
[57]- Ahzap/40
[58]- Nehc’ül-Belâğa, s. 37
[59]- SAMANCIGİL, Aynı eser, s. 112
[1]- Saadettin Nuzhet ERGUN, On Yedinci Asırdan Beri Bektaşî- Kızılbaş Alevî Şairleri ve Nefesleri, İstanbul Maarif Kütüphanesi, s.50
[2]- ERGUN, aynı eser, s. 39
[3]- EYUBOĞLU, aynı eser, S.246
[4]- Kemal SAMANCIGİL, 1946, Alevî Şairleri Antolojisi, Gün Basımevi, s. 68
[5]- İsmet Zeki EYUBOĞLU, Alevî Bektaşi Edebiyatı, 1991, Der Yay., s.128
[6]- EYUBOĞLU, aynı eser, S.153
[7]- EYUBOĞLU, aynı eser, S.170
[8]- EYUBOĞLU, aynı eser, S.228
[9]- ERGUN, aynı eser, s. 125
[10]- EYUBOĞLU, aynı eser, S.310
[11]- EYUBOĞLU, aynı eser, S.130
[1] - Nehc-ül Belagâ, Gölpınarlı Tercümesi, s. 50.
[2]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.241, 242
[3]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.242
[4]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.243, 244 245, 246
[5]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.246, 247, 268
[6]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.148
[7]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.248
[8]- Bihar’ul-Envar, c.16 s.248, 249
[9]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.249
[10]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.249
[11]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.254
[12]- Müsned-i Ahmed, c.2, s.228
[13]- Sahih-i Müslim, c.5, s.114
[14]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.260, 269
[15]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.269
[16]- Mizan’ul-Hikmet, c.5, s.354
[17]- Bihar’ul-Envar, c.78, s.243
[18]- Mekarim’ül-Ahlâk, c.1, s.59
[19]- Mekarim’ül-Ahlâk, c.1, s.58
[20]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.259
[21]- Vâkıa Suresi: 35-36
[22]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.295
[23]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.295
[24]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.294
[25]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.298
[26]- Bihar’ul-Envar, c.16, s.226, 228
i[1]- Usul-ü Kâfî, c.1 s. 337.
ii[2]- Usul-ü Kâfî, c.1 s.338.
iii[3]- Usul-ü Kâfî, c.1 s.338.
iv[4]- Usul-u Kafi, c-1, s.340.
v[5]- Usul-ü Kâfî c.1 s. 342.
vi[6]- İ’lâm’ul-Vera, s.425.
vii[7]- Kemal’üd-Din, s.322, bap 31, hadis 3.
viii[8]- Kemal’üd-Din, s.343, bap 33, hadis 25.
ix[9]- Kemal’ud-Din, s.343, bap 33, hadis 25.
x[10]- İsbat’ul-Hudat, c.7, s.427-428. Gaybet-i Nu’manî’den naklen.
xi[11]- Kemal’üd-Din, c.1, s.302.
xii[12]- Kemal’üd-Din, c.1, s. 305.
xiii[13]- Uyun’ül-Ahbar, c.1, s.68.
xiv[14]- Uyun’ül-Ahbar, c.1, s.287; Bihar’ul-Envar, c.51, s.72.
xv[15]- Uyun’ül-Ahbar, c.2, s.335, Bihar’ul-Envar, c.51, s. 144.
xvi[16]- Kifayet’ül-Eser, s.265.
xvii[17]- Şuara Suresi/4.
xviii[18]- Kaf Suresi/41-42.
xix[19]- Yenabî’ül-Mevedde, s.448.
xx[20]- Kemal’üd-Din, c.2, s.337.
xxi[21]- Kemal’üd-Din, c.2, s.383.
xxii[22]- Bihar’ul-Envar, c.53, s.181 ve c.51, s. 44-45.
xxiii[23]- Müntahab’ul-Eser, s.15-19.
[1]- Müsned-i Ahmed bin Hanbel, c.1, s.99, hadis: 734; Sünen-i Ebî Davud, hadis: 3734; İtikad-ı Beyhakî, s.105; Yenabî’ül-Mevedde, s.432; Nur’ül-Ebsar, s.145.
[2]- Sahih-i Tirmizî, hadis: 2157; Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.6, s.30; Mesabîh’üs-Sünne, Eşrat’us-Sâa babı; Sünen-i Ebî Davud, hadis: 3733.
[3]- Müsned-i Ahmed, c.3, s.36, hadis: 10887; el-Müstedrek, c.4, s.557; Yenabî’ül-Mevedde, s.186.
[4]- Zehair’ul-Ukba, s.136, Mısır basımı; Yenabî’ül-Mevedde, s.488-490. Bu hadisi Ebu Nuaym de Erbaune Hadisen Fî Zikr’il-Mehdi kitabında nakletmiştir.
[5]- Sünen-i Tirmizî, hadis: 2156. Tirmizî, bu hadisi naklettikten sonra onu Hz. Ali, Ebu Said Hudrî, Ümmü Seleme ve Ebu Hüreyre’nin de naklettiklerini ve sahih olduğunu kaydetmiştir. Ayrıca bkz. Müsned-i Ahmed, hadis: 3390, 3391, 3392, 3890, 4054.
[6]- Sünen-i İbn-i Mace, hadis: 3769; Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.6, s.30, es-Savaik’ul-Muhrika, on ikinci ayet; Ebu Nuaym, Erbaune Hadisen Fî Zikr’il-Mehdi, 36. Hadis; el-Beyan Fî Ahbar-i Ahir’iz-Zaman, s.97; Kurtubî, Tezkire, s.619; el-Fusul’ül-Mühimme, s.280, Ebu’l-Alâ Attar, el-Erbaun, s.301; Cami’us-Sağir, c.2, s.377; el-Havî Li’l-Fetava, s.64, İsaf’ur-Rağibîn, s.150, ve...
[7]- Yenabî’ul-Mevedde, s.494,
[8]- Yenabî’ul-Mevedde, s.285, 445.
[9]- a.g.e. s.492.
[10]- a.g.e. s.467.
[11]- Müsned-i Ahmed, c.3, s.37, hadis: 10898, 11061. Ayrıca bkz. Müsned-i Ahmed, hadis: 10780, 10791, 10887, 10706, 11238, Müntehab-u Kenz’ül-Ummal, c.6, s.29; İs’af’ür-Rağibîn, s.137; Nur’ül-Ebsar, s.155, Yenabî’ül-Mevedde, s.469.
[12] - Feraid’us-Simtayn, c.2, s.334.
[13]- Sünen-i İbn-i Mace, hadis: 4067.
[14]- Sahih-i Müslim, hadis: 225, Müsned-i Ahmed, hadis: 14193, 14595, 19007.
[15]- Sahih-i Buharî, hadis: 3193, Sahih-i Müslim, hadis: 222, 223, 224, Müsned-i Ahmed, hadis: 7355, 8077.
[16]- Müsned-i Ahmed, hadis: 610, Sünen-i İbn-i Mace, hadis: 4075; Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.6, s.30; Cami’us-Sağir, hadis: 9243, Yenabî’ül-Mevedde, s.488; Cevahir’ül-Ikdeyn, s.432 ve...
[17]- Sünen-i Ebî Davud, hadis: 3735; Sünen-i İbn-i Mace, hadis: 4076, Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.5, s.96; et-Tac’ül-Camiu Li’l-Usul, c.5, s.364; Mesabîh’üs-Sünne, Eşrat’us-Sâa babı; İs’af’ür-Rağibîn, s.134; Yenabî’ül-Mevedde, s.432, ve..
[18] - Sünen-i İbn-i Mace, hadis no: 4077, Yenabî’ül-Mevedde, s.435, Savaik-ül Muhrika, s.309, Zehair-ül Ukba, s.15, Metalib-üs Sual, ikinci bab, el- Burhan fi Alamat-ül Mehdi, ikinci bab ve..
[19] - el-Fusul’ül-Mühimme, s.295; İbn-i Şirveyh-i Deylemî, el-Firdevs, Elif ve Lâm babı; Yenabî’ül-Mevedde, s.181, 435 ve 489; Nur’ül-Ebsar, s.154.
[20] - Müstedrek’üs-Sahihayn, c.4, s.558, el-Müsned, c.3, s.28, 70, hadis: 10791, 11238; Ebu Nuaym, Erbaune Hadisen Fî Zikr’il-Mehdi, 2. Hadis; Telhis’ul-Müstedrek, c.4, s.558, ve el-Havî Li’l-Fetava, c.2, s.63.
[21]- Üsd’ül-Gabe, c.1, s.259; Erbaune Hadisen Fî Zikr’il-Mehdi, 37. Hadis; Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.6, s.30; el-Beyan Fî Ahbar-i Ahir’iz-Zaman, s.98; es-Savaik’ul-Muhrika, s.99; el-Havî Li’l-Fetava, c.2, s.64; Cami’us-Sağir, c.2, s.33; el-Fusu’ül-Mühimme, s.280; el-İsabe, c.4, s.31; Mecma’uz-Zevaid, c.5, s.190; el-Erbaun, s.299; el-Kureb Fî Muhabbet’il-Arab, s.134; Nur’ül-Ebsar, s.231; el-Feth’ül-Kebir, c.2, s.164.
[22]- Yenabî’ül-Mevedde, s.445, Meveddet’ül-Kurba, s.96.
[23]- Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.6, s.30; Cami’us-Sağir, hadis: 9245; Yenabî’ül-Mevedde, s.188.
[24]- Sünen-i Tirmizî, hadis: 2158. Tirmizî, Ebu İsa’dan naklen bu hadisin hasen olduğunu kayderek, onun birçok kanaldan Ebu Said’den rivayet edildiğini de kaydetmiştir. Ayrıca bkz. Müsned-i Ahmed, hadis: 10737; et-Tac’ül-Cami Li’l-Usul, c.5, s.364.
[25]- Sünen-i Ebî Davud, hadis: 3736; el-Müstedrek, c.4, s.557; et-Tac, c.5, s.364; Nur’ül-Ebsar, s.145; Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.6, s.30 ve...
[26]- el-Havî Li’l-Feteva, c.2, s.67; Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.5, s.404.
[27]- Müstedrek’üs-Sahihayn, c.4, s.1334; İs’af’ür-Rağibîn, s.134; Yenabî’ül-Mevedde, s.341, ve...
[28]- Yenabî’ül-Mevedde, s.448, el-Burhan Fî Alâmat-i Mehdiyy-i Ahır’iz-Zaman, ikinci bab.
[29]- Yenabî’ül-Mevedde, s.432.
[30]- Sünen-i İbn-i Mace, hadis: 4072.
[31]- Yenabî’ül-Mevedde, s.491; Nur’ül-Ebsar, s.155; el-Burhan Fî Alâmat-i Mehdiyy-i Ahır’iz-Zaman; el-Melâhim ve’l-Fiten, 191. bab.
[32]- Ebu Nuaym, Erbaune Hadisen, 16. Ve 17. hadis.
[33]- Yenabî’ül-Mevedde, s.423; İs’af’ür-Rağibîn, s.135.
[34]- Sahih-i Müslim, hadis: 5190, 5191; Müsned-i Ahmed, hadis: 10589, 10911, 11030, 11152, 11478; Yenabî’ül-Mevedde, s.182, 230; et-Tac’ul-Cami Li’l-Usul, c.5 s.363.
[35]- Müsned-i Ahmed, hadis: 11502.
[36]- Sahih-i Müslim, hadis: 5189; Müsned-i Ahmed, hadis: 13886.
[37]- Yenabî’ül-Mevedde, s.445, 259.
[38]- Tarih-i İbn-i Asakir, c.2, s.62; Müntehab-u Kenz’il-Ummal, c.6, s.30-31; es-Siret’ül-Halebiyye, c.1, s.227.
[39]- Sünen-i İbn-i Mace, hadis: 4078.
[40]- Sahih-i Buharî, hadis: 324 ve 6607; Sahih-i Müslim, hadis: 3392; Müsned-i Ahmed, hadis: 4519, 4600 ve 5847.
Dostları ilə paylaş: |