Ayetin Mısdakının Belirlenmesi
Bazı durumlarda, tefsirde diğer ayetlerden istifade etmek mısdakın açıklanması ve belirlenmesi şeklindedir. Yani o ayetleri dikkate almamak tefsire konu olan ayetin anlaşılmasında yanlışlığa sebep olmaz ama ayetin manası mücmel ve üstü kapalı bir şekilde kalır. Fakat o ayetlerin dikkate alınmasıyla, tefsire konu olan ayet iyice açıklığa kavuşur ve mısdakı belirgin olur. Örneğin; eğer “Bizi doğru yola ilet”823 ayetinin tefsirinde “Yalnız bana kulluk edin. İşte doğru yol budur”824 ayeti ve “De ki: “Rabbim beni doğru bir yola, sağlam bir din olan, hakka yöneltmiş İbrahim’in dinine iletmiştir; o, müşriklerden değildi”825 ayeti dikkate alınmazsa ayetin mefhumunu anlamada her hangi bir yanlışlık ortaya çıkmaz. Fakat doğru yolun hangi yol olduğu müşahhas değildir ve ancak iki diğer ayetin dikkate alınmasıyla doğru yolun; tevhid dini, Hz. İbrahim’in hak ayini ve Yüce Allah’a samimi kulluk yolu olduğu anlaşılır. Aynı şekilde “Kim Allah’a ve Peygambere itaat ederse, işte onlar, (kıyamette) Allah’ın kendilerine nimet verdiği peygamberler, doğrular, şehitler ve salihlerle beraberdirler. Bunlar ne güzel arkadaştırlar!”826 ayeti, “nimet verdiğin kimseler”827 ayetinin mısdaklarını müşahhas etmektedir. Gerçi bu ayet dikkate alınmadan “nimet verdiğin kimseler” ayetinin anlamında bir yanlışlık oluşmaz ama onun manası mücmel ve üstü kapalı kalır. Yani Müslümanların, yoluna ulaşmak istedikleri, Yüce Allah’ın kendilerine nimet verdiği kimseler müşahhas olmaz.
Bir diğer örnek şu ayettir: “…Şüphesiz insan, hüsran içindedir. Ancak iman edenler müstesnadır…”828 Ayette mücmel ve üstü kapalı olarak “iman”, saadet etkenlerinden ve hüsrana duçar olmama sebeplerinden sayılmıştır. Fakat insanın hüsrana uğramaması için neye iman etmesi gerektiği konusu diğer ayetlerden istifade edilerek ortaya çıkmaktadır. Mesela;
“… Müminlerin hepsi Allah’a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine inanmışlardır…”829
ayeti,
“İyilik; Allah’a, kıyamet gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman eden(in iyiliği)dir”830
ayeti ve benzer ayetler, hüsrana düşmekten kurtaran imanın, nelere taalluk etmesi gerektiğini belirlemektedir.
Dostları ilə paylaş: |