Eski ile yeninin, Divan şiiri ile Tanzimat nazmının yan yana yaşadığı bu dönem, alışkanlıklarla yenilik heveslerinin bileşimine çalışılan bir çabanın izlerini taşır
Eski ile yeninin, Divan şiiri ile Tanzimat nazmının yan yana yaşadığı bu dönem, alışkanlıklarla yenilik heveslerinin bileşimine çalışılan bir çabanın izlerini taşır.
ZİYA PAŞA
Ziya Paşa, bütün kimliği ve kişiliğiyle, ömrünün sınırları ve davranışlarıyla, keskin dönemeçlerdeki vazgeçişleri ve
birbirini inkâr eden girişimleriyle... Tanzimat devrini en iyi belirleyen bir kararsızlığın temsilcisidir.
ZİYA PAŞA
Abdülhamit Ziyaettin
-tabiî İstanbul'da-
1825'de doğar. Beyazıt Rüştiyesinde okur,
özel öğretmenlerle
Arapça ve Farsça’yı
evde öğrenir,
ZİYA PAŞA
15 -17 yaşlarında
Sadâret Mektubi Kalemine
girerek memurluğa başlar,
görevi mabeyin kâtipliğine dönüşünce (1855),
Babıâli karşısında
Saray yanında yer alır.
ZİYA PAŞA
Bundan sonraki ömrü hep bu şartlanmayla geçecek,
Âli Paşa'ya karşı aldığı tavır onun bütün kişiliğini damgalayacaktır.