L20 BEYANI
G20 ÇALIŞMA VE İSTİHDAM BAKANLARI TOPLANTISI
Bad Neuenahr, Almanya 18-19 Mayıs 2017
L20 Zirvesi, ekonomi ve iş piyalarımızın cetin zorluklarla karşı karşıya kaldığı bir zamanda gerçekleşmektedir. Ekomik performans 2016 yılında tekrar hayal kırıklığına uğratıp OECD bölgesinde %1.7’e gerilerken (2015 yılındaki %2.4’den gerilerken) ekonomiler “düşük büyüme tuzağına” yakalanmıştır.
GSYİH’nin %2 artışı ile ilgili olarak 2014 Brisbane hedefleri erişilemez olarak görülmektedir. Ayrıca, yüksek ve artan eşitsizlik, hükümete ve kurumlara karşı toplum güvensizliğini ve ‘elit tabakanın’ çıkarlarını koruma olarak görülen genel tepkiyi besleyerek birçok insanı geride bırakmaktadır. Refaha yoğunlaşma ve kamu harcamalarında frenleme, bu fikre katkıda bulunmaktadır.
Yüksek seviyelerdeki işsizlik ve özellikle kadınlar ve gençler için artan gayri resmi ve standart dışı işler küresel ekonomide devamlılık göstermektedir. Birçok iş modeli insan ve işçi hakları ihlalleri ve işçi maliyetlerinde kısıtlama üzerine kurulmuştur ve yoksulluk ile gelir eşitsizliğini beslemektedir.
‘Ulusal’ politika programları, ekonomik ve demokratik sistemlerin gelecekte işlemesini ile ilgili güvensizliği de arttırmaktadır. Bu nedenle, kucaklayıcı bir tavırla güveni yeniden inşa edecek ve ekonomileri düşük büyüme tuzağından kurtaracak politikalara yönelik olarak sosyal taraflara danışmak ve birlikte çalışmak daha da önemlidir.
Uluslararası sosyal koruma ile sürdürülebilir ekonomileri büyütmek, işleri ve geçimi sağlayacak makul ücretleri güvence altına almak için fırsatlar mevcuttur. G-20’nin acil ve koordineli eylemi gerekmektedir. Eylemsizlik küresel barışı, demokrasiyi ve güvenliği tehdit etmektedir.
18-19 Mayıs’ta Bad Neuenahr’da bir araya gelen L20 Çalışma ve İstihdam Bakanları, mevcut ekonomik politikanın başarısız olduğu ve acil olarak değiştirilmesi gerektiğini kabul ederek sert bir politik yanıt göndermelilerdir.
Ne ‘damlama’ stratejileri ve mali kemer sıkma politikaları işe yaramaktadır. En yüksek gelire sahip olanların %1 veya 10’u küreselleşme ve teknolojik ilerleyişin orantısal hissesinden daha fazlasını %90’nın zararına olacak şekile ellerinde tutarken, para politikası ekonominin yeniden kurulmasına etkisizdir veya alternatif olarak, en sonunda çöküntüden sonra ortaya çıkacak mal varlığı bedellerinin ani artışı ile finance edilen borç yaratma riski göze almaktadır.
Alternatif ekonomi politikası modelinin acil olarak uygulanması gerekmektedir. Yeni G20 Direnç İlkeleri bir ayrılışı işaret etmemektedir. Önerilen kamu finansman kısıtlamalarının yerine, mali politikanın GSYİH’nin ilave %2’sine eşit oranda kamu yatırımları ve hizmetlerine harcama yaparak ortak talep teşviğine başlaması gerekmektedir.
Yapısal reformlar toplam talebe doğru yönelmesi şartıyla, Alman cumhurbaşkanlığının emtiaları İstihdam izlemesi kapsamında gerçekleştirilebilir. Bu da, G20’nin Şerpa ve Finans İzlemesi sonuçları karşılaştırma ve özellikle, talep oluşturma ve aşağıda belirtilenleri yapabilmek için G20 Direnç İlkeleri tamamlamanın önemini vurgulamaktadır:
-
Düşük büyüme tuzağından çıkmak için acil uyarıcı olarak altyapı, kamu hizmetleri ve bakım ekonomisi alanında koordineli kamu yatırımlarıı kabul etmek;
-
Bu şekilde bir teşviğin düşük karbon ekonomisine geçişle uyumlu olmasını ve vergi reform için artan uluslararası işbirliğine yönelik yenilenen çabalarla desteklenmesini sağlamak;
-
G20 Direnç İlkeleri, özellikle ‘kamu finansman yönetimi ile, işçi piyasası kurumlarını ve kademeli vergilendirmeyi güçlendirmeye odaklanarak orta ve düşük gelirlerin satın alma gücünü ve talebini yükseltme amacı ile işbirliği yapmak;
-
Böylece, Direnç İlkelerini, Çalışma Bakanları Toplantı’nın sonuçları ve İstihdam Çalışma Grubu’nun (EWG) gündemi ile uyumlu hale getirmek ve bu doğrultuda revize etmek.
-
Eşitsizliği azaltma ve kaliteli istihdam yaratma
Son otuz yılda ulusal gelirde işçi payı önemli şekilde azalmıştır, aynı zamanda 2008 krizinin ardından piyasa gelir eşitsizliği de katlanarak artmıştır. Bu zamana kadar kriz öncesi seviyelere de gelinememiştir. Açık bir şekilde, politika belirleyenlerin küreselleşme ve inovasyon gelirlerinden adil bir dağılımı sağlama yeteneklerine karşı toplum güvensizliği daha da arttırmıştır. Türkiye ve Çin G29 başkanlıkları kapsamında, eşitsizliğin işçi piyasası dahil olmak üzere ekonomik iyileme ve dinamiklerini engellediği fark edilmiştir.
‘İşçi gelir payları’ ve sürdürülebilir ücret politikası ile ilgili İlkeler, kapsayıcı büyümeyi gerçekleştirmek için sağlam toplu iş sözleşmelerinin ve doğru şekilde belirlenmiş asgari ücretlerin merkezi rolünü vurgulamıştır. Ancak, bu taahhütler üzerinde ne revize edilen politika eylemleri açısından ne de uygulamayı desteklemek için G20 izleme sürecinin veya benzer yapıları başlatarak kararlı bir takip bulunmamaktadır. Düşük ve orta gelirleri yükseltilmesi ve (ETUC Ücret Artışı Kampanyasında diğerlerinin arasında bu şekilde telaffuz edildiği şekilde1) %1’in doyumsuzluğuna karşı dengeleyici bir güç oluşturmak için toplu iş sözleşmeleri ve asgari ücretlerin desteklenmesi gerekmektedir. Bu nedenle L20, gelir eşitsizliğini azaltma ve iş imkanları yaratma ve buna yönelik somut önlemleri tanımlama yönündeki taahhütlerini yeniden sağlamaları ve aşağıda belirtilenleri gerçekleştirmeleri için G20 Bakanlarına çağrıda bulunmuştur:
-
Toplu iş sözleşmelerinin kapsamını ve ulusal durum uyarınca asgari geçim ücretini arttırarak Türkiye ve Çin Başkanlıklarından işçi gelir payları ve sürdürülebilir ücret politikası ilkelerine yönelik taahhütlerinin takibini yapma
-
Büyüme faydalarının geniş ölçüde paylaşılmasını ve güvenli ve sağlam işler sağlanması güvence altına almak için G20 politika gündeminin merkezine iş kalitesini koyma
-
İşçi piyasası kurumlarını güçlendirme ve işçilere “erken uyarı belirtisi” sağlamak için özellikle erken bildirim olmak üzere iş korumasını sağlama;
-
ILO İnsana Yakışır İş Gündemini ve G20’deki uluslararası işçi standartlarını eşitsizliğe yansıtma ve ILO’nun somut politika çıktılarını önermek ve G20 sürdürülebilir ücret ilkelerinin uygulamasını izlemesi için öncü olması yönünde zorlama
-
Eyleme geçirilebilir Bakanlık sonuçlarına yönelik olarak
L20, makroekonomik, ticari, inovasyon ve iklim politikaları ile bunların hepsi için kaliteli istihdam oluşturma amacıyla uyumlu hale getirmek için G20 Çalışma ve İstihdam Bakanlarına İstiham Planlarını ve geçmiş ile gelecek taahhütlerini diğer G20 kayıtlarıyla koordine etmesi için çağrıda bulunmaktadır. Sürdürülebilir tedarik zinciri, işin geleceği, kadın istihdamı, göçmen ve mültecilerin entegrasyonu ve genç istihdamını bu yılın gündemine koyarken, koordineli eylemler için G20 önemli başlıca zorlukları seçmiştir. L20 bu konuda destekleyicidir. Bad Neuenahr Bakanlar toplantısı sonuçlarında aşağıda belirtilen başlıca tavsiyeleri yansıtmaları için Bakanlara çağrıda bulunmaktayız.
Küresel tedarik zincirinde daha adil küreselleşme ve çalışma koşulları
Uluslararası ticaret ve yatırım anlaşmaları, ülkeler içerisinde ve arasında artan dengesizliklere katkıda bulunmuştur. Şeffaf olmayan müzakere süreçleri yatırımcı haklarının tek taraflı olarak korunması ile sonuçlanırken işçi ve sosyal haklar ve aynı zamanda hükümetin daha geniş kitlelerin çıkarlarını yönetme yeteneği saldırıya uğramıştır. 2016 ILC Küresel Tedarik Zincirinde İnsana Yakışır İşe yönelik Kararı, küresel tedarik zincirinde yönetimin mevcut olan eksik yönlerini kabul etmiştir ve sosyal ortaklar, Uluslararası Çerçeve Anlaşmaları aracılığıyla insane yakışır iş ve temel ilkeler ve hakları arttırmayı taahhüt etmiştir.
Bu duruma ve 2030 Gündemi kapsamında verilen taahhütlere dayanarak, G20 Bakanları aşağıda belirtilenleri yapmalıdır:
-
Ticari ve yatırım müzakerelerinin tüm aşamalarında her iki sosyal ortakla tam konsültasyonu sağlamalı ve toplumların daha geniş çıkarlarını düzenleme ve küreselleşme faydalarının yeniden dağıtımına yönelik hükümetlern yeteneklerini korumalıdırlar;
-
Etkin çözüme erişimi desteklemeyi ve Ulusal Eylem Planları hazırlamayı dahil ederek AB İş Hayatı ve İnsan Hakları Rehber İlkelerini uygulamalıdırlar;
-
Küresel tedarik zincirlerinde işçilerin haklarına saygıyı güçlendirmek için kurumsal insane haklarına zorunlu olarak gerekli özenin gösterilmesi amacıyla ulusal mevzuatın uygulanmasını taahhüt etmelidirler;
-
Uluslararası alanda bağlayıcı olan AB İş Hayatı ve İnsan Hakları Sözleşmesine göre müzakere süreçlerini desteklemelidirler;
-
Sosyal ortaklarla birlikte çalışarak Sorumlu Giyim ve Ayakkabı Tedarik Zinciri için OECD Uyum Rehberi ve gelecek sektörler arası Sorumlu İş Yönetimi için OECD Uyum Rehberine bağlı kalmalı ve desteklemelidirler; ve üç bölümden oluşan G20 uygulama planı üzerinde anlaşmalıdırlar;
-
Tüm G20 ülkelerinde kanıtlara dayalı asgari yaşam ücreti ve ücret sabitleme mekanizmasını sağlamalıdırlar (ILO Konvansiyonu 131);
-
Kanada örneğini izleyerek, Ulusal İrtibat Noktalarına (NCP) reddeden firmalar için ekonomik ve diplomatic desteğin geri çekilmesi gibi sonuçları2 getirme dahil olmak üzere OECD Çok Uluslu Şirketler Rehberi1’nin G20 Ulusal İrtibat Noktalarını güçlendirmelidirler;
-
G20 ülkelerinin OECD Rehberlerine uymaları ve mevcut NCP’lerin en iyi uygulamalarına dayanarak etkili, şeffaf ve güvenilir NCP’ler kurmaları için zaman çizelgesi geliştirmelidirler;
-
Yatırım anlaşmalarında işçi hakları ve yatırımcı sorumluluklarıyla ilgili yürürlüğe konabilir hükümlerine bağlı kalmalı ve G20’nin “adil, açık ve şeffaf” alternatif anlaşmazlık çözüm önlemlerinin tüm seçim bölgelerine erişim sunmasını ve tüm hissedarların haklarını kapsamasını sağlamalıdırlar;
-
İşçi sendikaları, işveren kuruluşları ve en iyi uygulamaların savunucusu olarak hareket edebilecek öncü firmaları kapsayan bu taahhütlerin gerçekleşmesini izleyecek üç bölümden oluşan bir mekanizma kurmalıdırlar;
-
Küresel rekabetin ücretleri, sosyal güvenliği ve iş güvenliği ve işç sağlığını tehdit etmemesini sağlamaldırlar.
İşin Geleceği
Hızlı teknolojik ilerleme ve özellikle dijitalleşme aracılığıyla artan küreselleşme ve karşılıklı bağlılık inanılmaz bir zenginlik yaratmış ancak çok sayıda çalışanın önem derecesini düşürmüş ve güvenli bir gelecek için korku içinde bırakmıştır.
Eksik yönleri ve yeni zorlukları belirlemek için İşin Geleceği için hazırlanırken sorumlulukların bireyselleştirilmesinden politika yığınları arasında çalışmadan ve aynı çalışma ve sosyal standartları korumaktan kaçınmak ve aşağıdaki gerçekleştirmek önemlidir:
-
Temel hakları ve insana yakışır işi güvence altına almak için düzenleyici çerçeveler dahil olmak üzere bir sonraki üretim devrimi ve dijital ekonomi ile ilgili ortak öncelikler üzerinde anlaşmak. İşyerinde toplu anlaşmalar ve konsültasyon aracılığı ile üç bölümden oluşan çerçevelerde kararlaştırılan yeni teknolojilerin yayılması için standartları belirlemeyi gerektirmektedir;
-
Sektörler arası kalıcı kalite işler sağlayarak ve sayısal uçurum arasında köprü oluşturmak için dünya çapında düşük maliyetli bağlantısallık sağlayarak yaşam boyu öğrenme garantisiyle dijitalleşmeye sadece geçiş için çerçeveyi onaylamak ve yasallaştırmak;
-
Yükseköğretime erişimi kolaylaştırmak, Mesleki Eğitim ve Öğretim sistemlerini güçlendirmek, ücretli eğitim izinlerine müsade etmek ve öğrenimi sağlamak ve yeni beceriler kazandırmak için öğrenim vadeli hesapları uygulamasını getirmek;
-
Uygulamada tek bir işverene ya da bir grup işverene bağlı olan çalışanların asgari ücrt, ödeme ve OHSe standartları, yeterli emekli maaşı, işsizlik ve sağlık sigorta kapsamı, asgari ücretli hastalık izinleri, ücretli tatil izinler ve doğum izinleri ile aynı zamanda özgür bir şekilde toplu eylemler düzenleme ve gerçekleştirme haklarını kapsayan çalışma sözleşmesi hakkına sahip olmalarını sağlamak;
-
Özellikle, standart dışı işlerde bir artışa neden olmaması gereken – online platform ekonomide temel ilkeleri ve çalışanların hak ve korunmalarını sağlamak,
-
Evrensel ve seyyar sosyal koruma planlarını garanti altına almak; gerekirse çok sayıda işverenin dahil olduğu sosyal yardım planları oluşturmak; sosyal güvenlik sistemlerine dijitalleşmeden kaynaklanan değişimleri adapte etmek ve bunları istihdam seviyelerine bakmaksızın tüm çalışanlar için erişilebilir hale getirmek. Çalışanların ve online platformlarda görev alan bağımsız çalışanların sosyal güvenliğinden işverenler ve yükleniciler sorumlu olmalıdır.
-
İşin Geleceği tartışmalarını G20 Dijitalleşme Çalışma Ekibine bağlamak ve böylece yüksek piyasa konsantrasyonu açısından rekabet , kurumsal yönetim ve vergilendirme dahil olmak üzere dijital ekonomide iş modellerinden kaynaklanan yönetimsel zorlukları belirlemek; Online platformların özellikle adil rekabet ve eşit işlem yapma yasalarıne uymaları gerekmektedir;
-
Orantısız gözetim ve izlemeyi önlemek için çalışan verilerinin korunması ve mülkiyetini güçlendirecek anlaşmalar yapmak;
-
Yüksek iş alanı ve yer değişim potansiyeline sahip olan sektörleri belirlemesi ve arka plandaki süreçlerde beraberindeki işçi sendikaların rolünü dikkate alan disiplinler arası ve katılımcı aratırma gündemini desteklemesi için ILO ve OECD’ye baskı yapmak. Böylece ILO Çalışma Yaşamının Geleceği Yüzyıllık Girişimini göz önünde bulundurmak.
Cinsiyet Hedefini Başarmak
2025 yılı itibariyle kadınların iş yaşamına katılımını yüzde yirmi beş oranında arttırma yönündeki Brisbane hedefine hala ulaşılamamıştır. Bu yıl G20’nnin bu hedefi aşma ihtiyacının farkına varması ve iş-yaşam dengesinde ve daimi gelir eşitsizliğinin belirlenmesindeki eksik yönler, artan ileri yaştaki yoksulluk ve kadınların güvencesi olmayan, standart dışı veya gayriresmi işlerde fazla temsil edildiği gerçeği dahil olmak üzere kadınlar için istihdam kallitesini gözden geçirmesi iyi karşılanmıştır. Mevcut konuların farketmenin ötesinde Bakanlar aşağıda belirtilenleri yapmalılardır:
-
G20 kadın işgücü katılım hedefini uygulamak ve takip etmek ve eşit ücret hedefi ile genişletmek;
-
Gayriresmi ve standartdışı işlerde kadın istihdamını sonlandırmak için önlemleri güçlendirmek veya uygulamaya koymak;
-
Asgari geçim ücreti ve sosyal koruma, doğum izni ve toplu pazarlığı genişletme ile işi resmi hale getirerek eşit ücret yönetmeliklerindeki somut önlemlere bağlı kalmak;
-
Daha iyi iş-yaşam dengesini mümkün hale getiren katılım ve çalışma koşullarını desteklemek için ulaşılabilir ve makul fiyatlı kamu salık hizmetleri alaına yatırımı önemli ölçüde arttırmak;
Mülteci çalışanların çalışma piyasına entegrasyonu
2016 Hangzhou Zirvesi mülteci ve göçmenlerin eğitim, istihdam ve hizmetlere erişimlerin devam etmek zorunda olmasını sağlamak için taahhüt vermiştir. Bölücü politikalar ve yabancı düşmanlığına karşı direnç gösterilmeli ve mülteci ve göçmenlerin çalışma piyasalarına etkili bir şekilde entegrasyonu sağlamak için yoğun çaba sarfedilmiştir:
-
Tüm G20 ülkeleri ekonomik kapasiteleri ile orantılı olarak mültecilerden bir pay almalı ve temel haklarını sağlamalıdır:
-
Mülteci ve göçmenlerin entegrasyonu için varış ülkelerinin ayrım karşıtı kanunların gözlemlenmesi dahil olmak üzere çalışma, öğretim ve eşit muamele haklarını garanti etmesini gerekmektedir
-
Mültecilerin kaliteli eğitim, dil, beceriler ve mesleki öğretim ile sosyal koruma ve (travma danışmanlığı dahil olmak üzere)sağlık hizmetlerine erişim ile mültecilerin desteklenmesi çok önemlidir;
-
Hedefinde meslek sahibi olmayan küçükler ve genç yetişkinlein bulunduğu programlar gereklidir;
-
G20’nin inssan kaçakçılığı ve zorla çalıştırmaya karşı kararlı önlemler alması gerekmektedir ve özellikle, tüm G20 üyelerinin zorla çalıştırma ile ilgili ILO protokolünü onaylamaları gerekmektedir.
Genç insanlara kaliteli istihdam ve eğitim sağlama
Eski Bakanlar Toplantısı ve Liderler Zirvesi genç işsizliği ve eksik istihdamı azaltmak için net taahhütler ve hedefler benimsemiştir. G20’nin şu anda aşağıda belirtileri yapması gerekmektedir:
-
Gayriresmi ve istikrarsız iş hayatında genç insanların zorlukları ve aynı zamanda yüksek genç işsizlik ve eksik istihdam seviyelerini ortadan kaldırmak için yetersiz olan G20 Gençlik Hedefinin ötesinde olan aktik emek piyasası politikaları ve resmi eğitime yatırıma vurgu yapan Gençlik Eylem Plan geliştirmek
-
Dezavantajlı sosyo-ekonomik geçmişe sahip gençler için eğitim ve öğrenimde daha yüksek katılım ve tamamlama oranlarını sağlamak;
-
G20 Beceri Stratejisi ve istihdam edilebilirliği arttırma taahhüdünün, yaş gruplarına göre öğrenim ve eğitime fırsatları ayırarak ve yatırım hedefleri belirleyerek bi takım somut adımlarla tamamlanması gerekmektedir;
-
Eğitim programlarını tasarlama, finance etme ve yönetme konusunda sosyal ortaklara görev vermek ve işverenleri iş başında eğitimi genişletmeleri yönünde teşvik etmek;
-
G20 Kaliteli Çıraklığı Destekleme Girişimini geliştirme ve kapsamı ve etkili VET sistemleri yaratmak için en iyi uygulamaları ve finansman fırsatlarını belirlemek;
-
Özel hükümet girişimleriyle okuldan TVET’e ve iş başında eğitime yönelik dijital yeteneği desteklemek ve iyileştirmek. Mesleki gelişim, çalışanların istihdam edilebilirliğini ve yenilikçi kabiliyetlerini beslemek için çok önemlidir.
III. Sosyal Diyalog ve politika koordinasyonu
L20 ve B20, 2011 yılında G20 Fransa Başkanlığından bu yana G20 Çalışma Bakanları ve G20 Devletlerin Başkanlarıyla bağlantılıdır ve bunlara seslenmektedir. 2016 Temmuz ayında gerçekleşen Çalışma Bakanları Toplantısı ortak beyanının ardından G20 sosyal ortakları Bad Neuenahr’da sunulacak 2017 yılının yeni beyanı için çalışmaktadırlar. Farklı eylem planları arasında etkili uygulama ve tutarlılığı sağlamak için Bakanlar tüm G20 pozisyonlarından L20 ve B20 ile daha yakın işbirliği ve aşağıda belirtilenler için çağrıda bulunmalılardır:
-
Arjantin Başkanlığı altında G20 Liderler Toplantısı öncesinde Üçlü Zirve düzenleme talebinde bulunma;
-
Yatırım, istihdam ve beceriler yönündeki gelecek ihtiyaçları belirlemek için sosyal ortaklarla bağlantılı olma;
-
Daha yüksek politika uyumluluğu yaratmak için ortak Çalışma ve Finans Bakanları Toplantısı ile sosyal ortaklar konsültasyonlarının yeniden başlatılması;
-
Daha önceki birçok G20 Zirvelerinde iyi bir şekilde uygulandığı gibi G20 Liderler Toplantısında sosyal ortaklar konsültasyonunu devam ettirme.
Dostları ilə paylaş: |