20/358/1586 İstanbul'da, Hocapaşa yakınındaki Piri Ağa vakfı tevliyetinin, eline yeni berat verilen Mustafa Tal‘ati'ye zaptettirilmesine dair hüküm.
Âstâne kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:
Mustafâ Tal‘atî gelüp İstanbul'da vâkı‘ Hâce Paşa kurbında müteveffâ Pîrî Ağa vakfı tevliyeti kendüye tevcîh olınup berât virilmeğle berât-ı cedîdi mûcebince zabtiyçün yazılmışdur.
Fî evâhir-i L sene [1]106 [4-12 Haziran 1695]
20/368/1631 İstanbul'da, Sultan Süleyman vakfının ilk düşen mahlulünden Hüseyin'e iki çift fodula verilmesine dair hüküm.
İstanbul'da Sultân Süleymân mütevellîsine hüküm:
Hüseyin gelüp mezbûr fakïrü’l-hâl olup bir yirden cihet-i ma‘âşı olmamağla evkãf-ı mezbûrda düşen mahlûlden iki çift fodula ibtidâ düşen mahlûli merkúma arz eylemen içün yazılmışdur.
Fî evâhir-i L sene [1]106 [4-12 Haziran 1695]
20/372/1647 Geyve'de, Elvan Bey evkafının yeni ve eski mütevellileri arasındaki vakıf malvarlığına ilişkin ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul ve Geyve ve (boş) kãdîlarına hüküm ki:
Geyve'de vâkı‘ müteveffâ Elvân Beğ evkãfınun mütevellîsi Mustafâ gelüp vakf-ı merkúmun sâbıkã mütevellîsi olan mahrûse-i İstanbul'da sakin Şâhhûbân(?) müderrisi Mehmed birkaç seneden berü mâl-ı vakfı ekl ü bel‘ ve taht-ı kazânızda sâkin (boş) ve (boş) nâm kimesneler dahi vakf-ı merkúmı bir müddet bilâ berât zabt ve mâl-ı vakfı fuzûlî ahz ü kabz itmeleriyle vakfa gadr eyledüklerin bildürüp ma‘rifet-i şer‘le tefahhus ve mâl-ı vakf tahsîl olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin vech-i meşrûh üzre şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
Fî evâhir-i L sene [1]106 [4-12 Haziran 1695]
20/374/1659 Edirne'de, Sultan Selim evkafına ait mukataayı iltizama alıp bedelini ödeyen ancak mahsulü toplamadan azledilen vakıf mütevellisinde kalan parasını isteyen mültezim ve vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Kãimmakãm paşaya ve İstanbul kãdîsına hüküm ki:
Alî Kadrî gelüp mahrûse-i Edirne'de vâkı‘ merhûm ve mağfûrun leh Sultân Selîm Hân tâbe serâhu evkãf mukãta‘alarından (silik) ve tevâbi‘i mukãta‘ası bin yüz altı senesi Mart'ı ibtidâsından (silik) temâmına değin zabtın ber vech-i peşîn beş bin guruşa mütevellî-i vakf Ahmed tarafından kendülere der‘uhde ve iltizâm olınup lâkin mukãta‘a-i mezbûr mahsûline vaz‘-ı yed itmedin mezbûr Ahmed tevliyet-i merkúmdan azl ve yirine âhar mütevellî olmağla mütevellî-i sâbık mezkûr Ahmed'ün zimmetinde olan meblağ-ı mezbûrı taleb eyledükde virmekde te‘allül itmeğle İstanbul'[da] sâkin olmağla şer‘le görilüp icrâ-yı hakk olınmak içün yazılmışdur.
Fî evâhir-i Şevvâl sene [1]106 [4-12 Haziran 1695]
20/384/1705 İstanbul'da, Lâleliçeşme çarşısındaki vakıf dükkanların hangi vakfa ait olduğuna ilişkin ihtilafının daha evvel karara bağlandığına, bu husustaki yeni davaların dinlenilmemesine dair hüküm.
İstanbu[l] kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:
Alî zîde kadruhû gelüp İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ (boş) evkãfınun akãrâtından olup mahrûse-i mezbûrda Lâleliçeşme sûkında vakfun dört kıt‘a dükkânı içün Haremeyn vakfı mütevellîsi olan (boş) nâm kimesne Haremeyn vakfıdur diyü hilâf-ı şart-ı vâkıf nizâ‘ itmeğle bundan akdem defe‘âtile murâfa‘a-i şer‘ oldukda müslimîn ihbârıyla vakf-ı mezbûr akãrâtından olduğı sâbit olmağla mu‘ârazadan men‘ birle cânib-i şer‘den tenbîh ve emr-i şerîfüm dahi virilmişiken tekrâr nizâ‘[dan] hâlî olmamağla şer‘le görilüp men‘ u def‘ olınmak içün yazılmışdur.
Fî evâhir-i L sene 1106 [4-12 Haziran 1695]
20/385/1707 İstanbul'da, Sultan Selim câmi‘ evkafına ait Sarı Kadı mukataasını peşin ödemeyle deruhde eden fakat mukatasının başkasına verilmesi üzerine peşin verdiği parayı talep eden şahıs ve mütevelli arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına ve İstanbul kãdîsına hüküm ki:
Alî zîde kadruhû ordû-ı hümâyûnuma gelüp mahrûse-i İstanbul'da sâkin (boş) nâm kimesne medîne-i mezbûrda vâkı‘ merhûm ve mağfûrun leh Sultân Selîm Hân tâbe serâhu câmi‘-i şerîfi evkãfınun mütevellîsi iken vakf-ı merkúm mukãta‘alarından Sarı Kãdî mukãta‘asın buna sekiz yüz guruşa der‘uhde meblağ-ı merkúmı ber vech-i peşîn alup lâkin mezbûr tevliyetden azl mütevellî olan (boş) nâm kimesne mukãta‘a-i merkúmı âhara virüp zabt müyesser olmamağla bu dahi mezbûra virdüği akçesin girü taleb eyledükde virmekde te‘allül üzre olduğın bildürüp şer‘le görilüp alıvirilmek bâbında emr-i şerîfüm recâ itmeğin şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
[Fî] evâhir-i L sene [1]106 [4-12 Haziran 1695]
20/388/1729 İstanbul'da, Melek Ahmet Paşa evkafına ait icâreteynli evi ferağ eden ve bu evi bedeli karşılığında alan şahıs arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Kãimmakãm paşaya ve İstanbul kãdîsına hüküm:
(Boş) nâm kimesne gelüp mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ mahallde vâkı‘ müteveffâ Melek Ahmed Paşa evkãfınun icâre-i mu‘accele ve müeccelelü akãrâtından yevmî bir akçe icâre-i müeccele ile bir bâb menzile mutasarrıf olan Mehmed nâm kimesne menzil-i merkúmı bin yüz (boş) senesinde buna dört(?) yüz elli guruş bedel mukãbelesinde izn-i mütevellî ve hüccet-i şer‘iyye ile ferâğ u tefvîz tefevvüz eyledükden sonra yevmiyye kırkar akçeye süknâsını(?) vir ve muğãyir-i [hüccet](?) sâkin olduğın müddetün icâresin(?) ve merkúmı menzilden ihrâc ve şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
Fî evâhir-i L sene [1]106 [4-12 Haziran 1695]
20/389/1730 İstanbul'da, Şehzade Sultan Mehmet câmi‘ ve imâreti evkafına ait Kapıdağı nahiyesindeki Bandırma, Kırçak(?) ve Tut(?) limanı, Yenice ve bağlı köyleri serbest olduğundan borçlarını ve rüsumların vakfa ödedikten sonra ehl-i örf tarafından incitilmemek üzere evvelki emrin yenilenmesine dair hüküm.
Galata kãdîsına hüküm ki:
İftihârü’l-havâss ve’l-mukarrebîn bi’l-fi‘l Dâru’s-sa‘âde ağası olan el-Hâcc Alî dâme ulüvvuhû ordû-ı hümâyûnuma arz gönderüp taht-ı nezâretinde olan evkãfdan mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ merhûm ve mağfûrun leh Şehzâde Sultân Mehmed Hân tâbe serâhunun câmi‘-i şerîf ve imâret-i âmireleri evkãfından kazâ-i mezbûr muzâfâtından Kapudağı nâhiyesinde vâkı‘ Bandırma ve Kırçak(?) ve Tut(?) lîmânı ve Yenice ve tevâbi‘i karyeleri mefrûzu’l-kalem ve maktû‘u’l-kadem min külli’l-vücûh serbest olmağla üzerlerine edâsı lâzım gelen hukúk ve rüsûmların şer‘ ve kãnûn ve defter mûcebince cânib-i vakfa edâ eyledüklerinden sonra mîrmîr[ân] ve mîrlivâ ve mütesellimler ve müfettiş ve bostâncıbaşı tarafından haseki vesâir ehl-i örf tâifesi taraflarından hilâf-ı şer‘ ve kãnûn dahl ü rencîde olınmamak üzre mukaddemâ merhûm ve mağfûrun leh Sultân [Mehmed] Hân tâbe serâhu zemânında hatt-ı hümâyûn-ı sa‘âdet-makrûnla mu‘anven emr-i şerîf virilmeğle mûcebince müceddeden hükm-i hümâyûnum virilmek recâsına i‘lâm(?) itmeğin mûcebince amel olınmak üzre hüküm yazılmışdur.
Fî evâhir-i L sene [1]106 [4-12 Haziran 1695]
20/391/1741 Üsküdar'da, Cedîde(?) Valide Sultan câmi‘ vakfına ait İstanbul'daki Valide hanı odalarından birine tasarruf eden küçükler ve bu odayı zapteden kiracıları Seyit Ahmet arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãm paşaya ve Haremeyn-i şerîfeyn evkãfı müfettişi vekîline hüküm ki:
Seyyid Mehmed ve Seyyid Mustafâ gelüp Üsküdar'[da] vâkı‘ merhûme Cedîde(?) Vâlide Sultân tâbet serâhunun câmi‘-i şerîfinün akãrâtından İstanbul'da Vâlide hânında vâkı‘ deryâya nâzır sırada(?) taht[â]nî mahzenlerden icâre-i mu‘accele ve müecceleli bir bâb odaya Seyyid Mehmed mahlûlinden babaları Seyyid Alî Beğ seksen dört senesinden berü mütevellî temessüki ile mutasarrıf iken fevt oldukda bunlara intikãl idüp bunlar sağïr bulınmağla oda-i mezbûrun müste’ciri Seyyid Ahmed ol oda Seyyid Alî'nün olmak(?) üzre mukırr ve dört sene babalarına ve ba‘dehû52 vefâtihî üç sene dahi bunlarun vasîlerine edâ ider iken mezbûr Seyyid Ahmed ol oda Seyyid Alî'nün olduğın inkâr idüp benüm içün istîcâr itmişidi diyü hâl-i sığarlarında vasîleri Seyyid Nu‘mân ile yekdil ve müfettiş-i evkãfdan hüccet idüp mütevellîden temessük almağla ol odayı fuzûlî zabt idüp gadr itmeğle şer‘le görilmek içün.
Fî evâhir-i L sene [1]106 [4-12 Haziran 1695]
21/122/554 Bursa'da, Bezirganoğlu evkafı mütevelli vekili ve vakfa borçlu olan Gemlik'e bağlı Yeniköy ve Mudanya'ya bağlı Kurşunlu köyleri ahalisinin bazıları arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine ilişkin evvelki emrin yenilenmesine dair hüküm.
Hâssa bostâncıbaşısına ve Gemlik ve Mudanya kazâları nâiblerine hüküm ki:
Burusa'[da] vâkı‘ Bâzergânoğlı evkãfınun mütevellî vekîli olan el-Hâcc Oruç zîde kadruhû gelüp vakf-ı mezbûr nükúdından Gemlik kazâsına tâbi‘ Yeniköy ve Mudanya kazâsına tâbi‘ Kurşunlı nâm karyeler ahâlîsinün ba‘zıları zimmetinde mâl-ı vakf olup taleb eyledükde te‘allül itmeleriyle sen ki bostâncıbaşı-i mûmâ ileyhsin ma‘rifetünle şer‘le tahsîl itdürilmek içün ammim Sultân Ahmed Hân zemânında emr-i şerîf virildüğin bildürüp müceddeden hüküm recâ itmeğin vech-i meşrûh üzre şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Ca sene [1]107 [18-27 Aralık 1695]
21/271/1123 İstanbul'da, Fatih Sultan Mehmet evkafına ait Terkos ve bağlı mukataasının Ömer'den alınarak, daha önce burayı iltizama alan Mahmut'a, önceki yıldan iddia ettiği zarardan ferağat etmek ve gelen yılda da zarar davası eylememek şartıyla verilmesine dair hüküm.
Hâslar kãdîsına hüküm ki:
Mahmûd zîde kadruhû gelüp mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ merhûm ve mağfûrun [leh] Ebu’l-feth Sultân Mehmed Hân evkãfından kazâ-i mezbûra tâbi‘ Terkos ve tevâbi‘i mukãta‘asınun bin yüz yedi senesi Mart'ı ibtidâsından bir sene temâmına değin zabt üç yük akçe olmak üzre iki yük akçe peşîn ile mütevellî-i sâbık İbrâhîm'nün53 vekîli Mehmed nâm kimesne tarafından Ömer nâm kimesneye der‘uhde olınup yine bin yüz altı senesi zabtı bunun uhdesinde olup sene-i merkúme mahsûlinden elli bin akçe zararı olmağla meblağ-ı mezbûr elli bin akçe vakfa teberru‘ eylemek şartıyla sene-i âtiye(?) kendüye der‘uhde olmak fermânum olmağın mezkûr Ömer ref‘ ve bin yüz yedi senesi Mart'ı ibtidâsından bir sene temâmına değin mukãta‘a-i mezkûrun zabt üç yük akçeye der‘uhde ve il[ti]zâm ve meblağ-ı mezbûrun iki yük kır[k] bin akçesün ber vech-i peşîn taraf-ı vakfa edâ ve bâkï altmış bin akçelerin(?) dahi sene-i merkúme içinde vakfa edâ idüp sene-i sâbıkadan zarar iddi‘âsı eyledüği elli bin akçe vakfa teberru‘ ve sene-i âtîde(?) dahi zarar da‘vâsı eylememek şartıyla mütevellî-i vakf el-Hâcc Hüseyin tarafından mühürlü temessük virildüğin bildürüp mûcebince hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin temessüki mûcebince zabt itdürilmek içün yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı C sene [1]107 [17-26 Ocak 1696]
21/374/1551 İstanbul'da, serbest olup vakfa gelir yazılan Sultan Süleyman evkafına ait Cücesekban ve bağlı mukataasının, mutasarrıfının mirasçısız ölmesi üzerine vakfa intikal ettiğine, burasının vakıf için zaptedilmesine, karşı çıkanın "Âstâne-i sa‘âdet"e ihzarına dair hüküm.
(Boş) kãdîsına hüküm ki:
Mahmiyye-i İstanbul'da vâkı‘ merhûm Sultân Süleymân Hân tâbe serâhu evkãfınun mütevellîsi olan İbrâhîm Südde-i sa‘âdetüme mektûb gönderüp evkãf-ı merkúm mukãta‘alarından kazâ-i mezbûrda vâkı‘ Cücesekbân ve tevâbi‘i mukãta‘ası mefrûzu’l-kalem ve maktû‘u’l-kadem serbest olup beytü’l-mâl-ı âmme ve hâssa defterde vakfa hâsıl yazılmağla kazâ-i mezbûrda bin yüz (boş) senesinde bilâ v[â]ris fevt olan (boş) nâm kimesnenün muhallefâtı vakfa intikãl itmişiken kazâ-i mezbûrda yavacı olan (boş) nâm kimesne vakfa intikãl iden muhallefâtı hilâf-ı defter ve fuzûlî ahz idüp mahsûl-i vakfa gadr eyledüğin bildürüp ta‘yîn olınan mübâşir ma‘rifetiyle şer‘le görilüp mezbûrun hilâf-ı defter ve fuzûlî ahz eyledüği muhallefâtı vakfiçün vakfun zâbitine alıvirilüp edâda te‘allül ider ise Âstâne-i sa‘âdetüme ihzâr olınmak bâbında hükm-i hümâyûnum virilmek recâsına arz itmeğin vech-i meşrûh üzre şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
Fî evâil-i B sene [1]107 [5-14 Şubat 1696]
21/406/1674 Tire'de(?), vakıf emlakin tasarruf nöbeti kendisine intikal eden kadın ve bunu öldü gösterip hakkını zapteden şahıs arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine, vakıf şartına aykırı hareket edenlerin İstanbul'a ihzarına dair hüküm.
Tire(?) nâibine hüküm ki:
Hâlâ İstanbul'da sâkine Âyişe nâm hâtûn Südde-i sa‘âdetüme arz-ı hâl idüp bunun ceddi medîne-i Tire'de (?) vâkı‘ ma‘lûmetü’l-hudûd mülk menzil ve iki bâb mülk dükkânı tescîl-i şer‘î ve teslîm ile’l-mütevellî birle vakf ve hâsıl olan icâresin evlâdına ve evlâd-ı evlâdına şart idüp vech-i meşrûh üzre vakfiyyeti vakfiyye-i [ma‘mûlün] bihâsında mastûr u mukayyed olup bu evlâddan olup nevbet-i tasarruf mezbûra intikãl itmeğle otuz seneden mütecâviz meşrûtiyyet üzre mutasarrıfe iken âhardan (boş) nâm kimesne bunun içün fevt oldı diyü zikr olınan menzil ve dükkânın fuzûlî zabt itmeğle tarafından birkaç def‘a âdem gönderdükde varan âdemini darb eyleyüp küllî te‘addî eyledüğin bildürüp mahallinde şer‘le görilüp icrâ-yı hakk olınmaz ise murâfa‘a-i şer‘ içün Âstâne-i sa‘âdetüme ihzâr olınmak bâbında hüküm recâ itmeğin mahallinde şer‘le görilüp dükkân-ı mezbûrlara hilâf-ı şart-ı vâkıf mu‘âraza idenler te‘allül ider ise Âstâne-i sa‘âdetüme ihzâr olınmak içün yazılmışdur.
Fî evâhir-i B sene [1]107 [25 Şubat-5 Mart 1696]
21/426/1758 Eyüp'te, Katip Memi Efendi vakfı mütevellisinin vakfedenin şartı hilafına ihdas edilen vazife talebiyle rencide olunmamasına dair hüküm.
Hâslar kãdîsına hüküm ki:
Eyyûb-i Ensârî'de vâkı‘ müteveffâ Kâtib Memi Efendi vakfınun bi’l-fi‘l mütevellîsi olan Abdülganî Südde-i sa‘âdetüme gelüp vakf-ı mezbûrun müstağallâtı kurâ ve mezâri‘ olmayup nukúd ve musakkafât olup müsâ‘ade dahi yoğiken ba‘zıları hilâf-ı şart-ı vâkıf vazîfe ihdâs ve mütevellî-i vakfı vazîfe talebiyle te‘addî vü rencîde eyledüklerin ve bu bâbda fetvâ-yı şerîfe virildüğin bildürüp mûcebince amel olınmak bâbında hüküm recâ eyledüği ecilden hilâf-ı şart-ı vâkıf muhdes vazîfe talebiyle rencîde olınmamak içün yazılmışdur.
Fî evâhir-i B sene [1]107 [25 Şubat-5 Mart 1696]
21/494/2018 İstanbul'da, Büyük Ayasofya'da Cafer Ağa medresesi evkafına ait İslimye'deki hamamı sonradan kiralayan şahsın sözleşmesi iptal edilerek hamamın, onu kendi malıyla tamir eden eski kiracısına verilmesine dair hüküm.
Mahrûse-i İstanbul'da vâkı‘ Ayasofya-i kebîr kurbında müteveffâ Ca‘fer Ağa medresesi evkãfınun mütevellîsi Ebûbekir zîde kadruhûya hüküm ki:
Mustafâ nâm kimesne gelüp evkãf-ı merkúm akãrâtından İslimye'de vâkı‘ hammâmı bin yüz altı senesinde taraf-ı vakfdan buna îcâr olınup uhdesinde olmağla yüz yedi senesinde dahi altı ay zabt ve hammâm-ı mezbûra kendü mâlından kırk altı guruş harc u sarf idüp zü’l-yed iken âhardan Hasan nâm kimesneye îcâr olınup gadr olınmağla mezkûr Hasan'a virilen zabt temessükin yedinden alup virdüği akçesin kendüye teslîm ve hammâm-ı mezbûra sarf eyledüği akçe vakfa teberru‘ olmak üzre merkúm Mustafâ îcâr ve zabt temessüki virsin diyü bi’l-fi‘l Bâbü’s-sa‘âdetüm ağası olup nâzır-ı vakf olan iftihârü’l-havâss ve’l-mukarrebîn Ca‘fer Ağa dâme ulüvvuhû tarafından mühürlü mektûb virildüğin bildürüp mûcebince hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin mûcebince amel eylemek içün hüküm yazılmışdur.
Fî evâil-i Ş sene [1]107 [6-15 Mart 1696]
22/71/456 Beşiktaş'ta, Şeyh Yahya Efendi evkafı mütevellisi ve vakfa ait Yoros kazasına bağlı Kavak mevziinde vakıf emlakini zapteden şahıs arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Galata kãdîsına hüküm:
Beşiktaş'da medfûn merhûm Şeyh Yahyâ Efendi evkãfınun evlâdiyyet ve meşrûtiyyet üzre bi’l-fi‘l berât-ı şerîfümle mütevelliyesi olan Sâliha nâm hâtûn gelüp vakf-ı merkúmun vakfiyye-i ma‘mûlün bihâsında mukayyed akãrâtından Yoros kazâsına tâbi‘ Kavak nâm mahallde vâkı‘ vakf menzil ve çiftlik ve fırın ve debbâğhâne ve mehâzîn(?) ve bâğçe ve dekâkîn Mustafâ Odabaşı dimeğle ma‘rûf kimesne mülkiyyet üzre zabt idüp vakfa gadr u te‘addî eyledüğin bildürüp vekâletün(?) hasebiyle şer‘le görmen bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin da‘vâların şer‘le kemâl-i hakk u adl üzre görüp faysal virüp vukú‘ı üzre i‘lâm eylemen içün yazılmışdur.
Fî evâsıt-ı Ra sene [1]108 [8-17 Ekim 1696]
22/91/584 Silivri'de, Balıkçı Ali Çelebi vakfının tevliyetini elindeki yeni berat ile iddia eden şahıs ve tevliyeti zapteden câmi‘i atik imamı arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine, sonucunun bildirilmesine dair hüküm.
Silivri nâibine hüküm:
Hasan nâm kimesne [Südde-i] sa‘âdete gelüp kasaba-i Silivri'de vâkı‘ müteveffâ Balıkçı Alî Çelebi vakfınun tevliyeti evlâd-ı utekãsınun aslahına meşrûta olup mezbûr Hasan vâkıf-ı mezbûrun aslahından olup vakfiyye-i ma‘mûlün bihâ mûcebince meşrûtiyyet üzre kendüye tevcîh olınup Mâliyye tarafından müceddeden berât-ı şerîfüm virilmişiken ecânibden kasaba-i mezbûrede vâkı‘ Câmi‘-i atîk imâmı Mustafâ nâm kimesne fuzûlî müdâhale ve zabtına mümâna‘at eyledüğin bildürmeğle yedinde olan berât-ı cedîdi mûcebince amel olınup te‘addîsi men‘ u def‘ ve memnû‘ olmaz ise vukú‘ı üzre arz olınmak içün hüküm yazılmışdur.
Fî evâil-i Ca sene [1]108 [26 Kasım-5 Aralık 1696]
22/144/961 Büyükçekmece'de, Dizdarzade Mehmet Bey evkafına ait Yanbolu'daki beş göz değirmenin yarısına mutasarrıf olan kimsenin çocuksuz ölüp hissesinin vakfa döndüğünü anlatan vakıf mütevellisi ve bu hisseyi düşük bedelle kiraya veren eski vakıf mütevellisi arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Yanbolı kãdîsına hüküm:
Çekmece-i kebîr'de vâkı‘ müteveffâ Dizdârzâde Mehmed Beğ evkãfı mütevellîsi Mehmed gelüp vakf-ı mezbûr akãrâtından Yanbolı'da vâkı‘ beş göz değirmenün nısfına mutasarrıf olan (boş) nâm kimesne bin yüz (boş) senesinde bilâ veled fevt olup hissesi vakfa âid oldukda sâbıkã vakf-ı mezbûr mütevellîsi Alî Efendizâde Mehmed nâm kimesne müzâyede itmedin Yanbolı sâkinlerinden Kurdzâde Mustafâ nâm kimesneye ecr-i mislinden noksân bahâ ile virüp gadr itmeğle yedinde olan fetvâsı mûcebince şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
Fî evâil-i L sene [1]108 [23 Nisan-2 Mayıs 1697]
22/182/1233 Şile'de, Hoca Kasım Gönanî vakfına ait hamamın, sözleşme şartlarına uymayan kiracısından alınarak, Ahmet'e kiralanmasına dair hüküm.
Şile nâibine hüküm:
Ahmed gelüp kasaba-i Şile'de vâkı‘ müteveffâ Hâce Kãsım Gönânî vakfı olan hammâmı Hasan nâm kimesne mütevellî-i vakfdan istîcâr itdükde hâsıl olan icâreden hammâm-ı mezbûrun her sene lâzım gelen ta‘mîr ü termîme mütevellî tarafından me’zûn iken kimi(?) mevâzi‘in ta‘mîr itmemeğle harâba müncer(?) ve ta‘mîr eyledüği mahallere dahi zı‘fı mertebesi(?) masraf göstermeğle vakf medyûn ve hammâm-ı mezbûrı ba‘zı kimesnelere istinâd ile ecr-i mislinden noksâna istîcâr idüp vakfa küllî gadr eyledüğinden mâ‘adâ ve54 külhanında mu‘tâddan nâkıs hatab îkãd ve kurnalarınun lü[le]lerin memerr-i mârrîn(?) (...) itmeğle kıllet üzre cereyânından ibâdullâh tathîrde usret ve hammâm-ı mezbûrun siyâbet ve bastı kemâl mertebe hasîse(?) ve habîse olmağla gãsilîn kıllet ve hammâm-ı mezbûr bîrağbet olduğın kasaba-i mezbûr ahâlisi hâlâ vakf-ı mezbûrun mütevellîsi olan sâdât-ı kirâmdan es-Seyyid Halîl ile murâfa‘a-i şer‘ olup vech-i meşrûh üzre te‘addîsin meclis-i şer‘de ihbâr ve bunı ihtiyâr idüp vakfa ve ibâdullâha enfa‘ olduğın zâhir ve buna îcâr itmeğe mütevellî-i merkúma kıbel-i şer‘îden tenbîh birle hüccet-i şer‘iyye virildüğin bildürüp mûcebince amel olınup mezbûrı [ve âharîn müdâhale itdirülmemek bâbında](?) hüküm recâ itmeğin hüccet-i şer‘iyye mûcebince amel olınmak içün yazılmışdur.
Fî evâil-i M sene [1]109 [20-29 Temmuz 1697]
23/39/169 İstanbul'da, Taşkın Muharrem Efendi zaviyesi evkafı nazırı Şeyh Hacı Ahmet ve zaviyenin vefat eden eski şeyhi İbrahim'in iki karısı; ayrıca Muslihiddin zaviyesi, Çavuş Mustafa Efendi mescidi, Gemlikî(?) Mehmet Efendi evkafları mütevellileri arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
Âstâne kãimmakãmına ve İstanbul kãdîsına hüküm ki:
İstanbul'da vâkı‘ müteveffâ Taşkın Muharrem Efendi zâviyesinün berât-ı şerîfümle şeyhi ve evkãfınun nâzırı sulehâdan Şeyh el-Hâcc Ahmed gelüp zâviye-i mezbûrun şeyhi olup bundan akdem vefât iden İbrâhîm nâm kimesnenün zevcesi olup mahmiyye-i mezbûre sâkinelerinden Belkïs nâm hâtûn ve Muammer nâm hâtûn(?) ile vakf-ı merkúmun (kesik) ve mahalle imâmı (kesik) Ahmed ve mekteb(?) halîfesi Mahmûd nâm kimesneler birbirleriyle yekdil olmalarıyla vakf-ı merkúmun vakfiyye vesâir temessükâtların ve muhâsebe defterlerin fuzûlî ahz ve ihfâ ve (kesik) akçesin mâbeynlerinde taksîm idüp te‘addî eyledüklerinden mâ‘adâ bunun nâzırı olduğı müteveffâ Muslihiddîn zâviyesinün ve Çâvûş Mustafâ Efendi (kesik) mescidinün ve Gemlikî(?) Mehmed Efendi evkãflarınun mütevellîleri dahi mâl-ı vakfı ekl ü bel‘ itmek içün yedlerinde olan vakfiyyeleri ihfâ eyledüklerin(?) bildürüp şer‘le görilüp zuhûra getürmek bâbında hüküm recâ itmeğin şer‘le görilmek içün yazılmışdur.
Fî evâhir-i Za sene [1]107 [22 Haziran-1 Temmuz 1696]
23/65/301 İstanbul'da, İshak(?) Paşa mahallesindeki vakıf evin tasarruf hakkının kendilerine intikal ettiğini iddia eden Divan katibi Mehmet Ferit ile kız kardeşi ve halen buraya mutasarrıf olan şahıs arasındaki ihtilafın ilgili kadılıkta görülmesine dair hüküm.
İstanbul kãimmakãmına ve kãdîsına hüküm ki:
Dîvân-ı âlîşân kâtiblerinden kıdvetü erbâbi’t-tahrîr ve’l-kalem umdetü ashâbi’t-takrîr ve’r-rakam Kâtib Mehmed Ferîd zîde kadruhû ordû-ı hümâyûnuma arz-ı hâl idüp bundan akdem Mûsâ nâm kimesne mahrûse-i mezbûrda İshâk(?) Paşa mahallesinde vâkı‘ tescîl-i şer‘î ve teslîm ile’l-mütevellî birle vakf eyledüği ma‘lûmetü’l-hudûd mülk menzilinün tasarrufını evvelen kendü nefsine ba‘dehû bey‘-i vâhidini müdebberesi Şirin nâm hâtûna ve bâkï büyûtını kendünün evlâdına ve evlâd-ı evlâdına neslen ba‘de neslin ve ba‘de’l-inkırâz cümlesini utekãsına sümme ve sümme ba‘de’l-inkırâz mahalle-i mezbûrede imâm olanlara kendü rûhiyçün beher yevm birer sûre-i Yâsîn-i şerîf tilâvet itmek üzre demîdesi(?) sâkin olup ve demîdesi(?) âhara icâre itsin(?) diyü şart ve ta‘yîn idüp vech-i meşrûh üzre vakfiyyet vakfiyye-i ve55 ma‘mûlün bihâsında mukayyed ve v[â]kıf-ı mezbûrun evlâdiyyet56 münkarız olup bu ve li ebeveyn kız karındaşı Rukıyye nâm hâtûn vâkıf-ı mezbûrun mu‘takı evlâdından olmağla menzil-i merkúm şart-ı vâkıf mûcebince kendülere intikãl itmişiken bu diyâr-ı Mısır'da olup mevcûd bulınmamağla mahalle-i mezbûreden imâm olan Ahmed nâm kimesne evlâd-ı utekã münkarız olmak üzre zevcesi Fâtıma nâm hâtûnna57 îcâr idüp ol dahi dîğer Fâtıma nâm hâtûna altı yüz elli guruşa tefvîz ve ba‘dehû mezbûre Fâtıma müteveffiye oldukda oğlı İbrâhîm kendüye intikãl itmek üzre zabt ve ba‘dehû (...) Mehemmedoğlı dimeğle müte‘ârif babası Alî nâm kimesneye ferâğ itmeğle bu dahi menzil-i merkúmı kız karındaşı mezbûre ile vâzı‘u’l-yed olan mezbûr Alî'den taleb ve mahrûse-i İstanbul'da Dîvân-ı hümâyûnumda iki def‘a murâfa‘a-i şer‘ olduklarında bu ve kız karındaşı mezbûre Rukıyye vâkıf-ı mezbûrun mu‘takı olan evlâdından oldığı ahâlî-i mahalle şehâdetleriyle sâbit ve menzil-i mezbûr bununla kız karındaşı mezbûreye hüküm olındukdan sonra mezbûr Alî menzil-i merkúmı atîk ve cedîd binâsınun kıymeti58 şer‘iyyesi mukãbelesinde vasat-ı59 müslimîn(?) ile kendü hissesin asâleten ve oğlı merkúmun hissesin ba‘de isbâti’l-vekâle vekâleten üç yüz guruş üzerine akd-i musâlaha ve bedel-i sulh olan meblağ-ı merkúmı bi’t-temâm alup kabz ve fîmâ ba‘d menzil-i mezbûra müte‘allıka da‘vâ-yı âmm[e]den zimmetlerin ibrâ vü iskãt birle yedlerine hüccet-i şer‘iyye virilüp ve ol hücceti Rûmili ve Anadolı kãdîaskerleri imzâ itmişler iken ve bu makúle bir def‘a şer‘le görilüp fasl olınup hüccet-i şer‘iyye vi[ri]len da‘vânun tekrâr istimâ‘ı memnû‘ iken mezbûr Alî şirrete sâlik olmağla binâ-i atîki tekrâr keşf itdü[rü]rüm diyü ve oğlı mezbûr dahi babasınun vekâletün inkâr ve ol hüccet-i şer‘iyyeye muğãyir müdâhale ve mu‘ârazadan hâlî olmadukların bildürüp yedinde olan hüccet-i şer‘iyyesi mûcebince amel olınup hilâf-ı şer‘ rencîde olınmamak bâbında hükm-i hümâyûnum recâ itmeğin hüccet-i şer‘iyyesi mûcebince amel olınup hilâf-ı şer‘-i şerîf dahl ü rencîde olınmamak emrüm olmışdur buyurdum ki vusûl buldukda bu bâbda sâdır olan emrüm üzre amel idüp dahi mukaddemâ bir def‘a şer‘le görilüp fasl olınmayan husûsların muktezâ-yı şer‘-i kavîm ve mazmûnı muvâfık-ı şer‘ olup alâ vechi’l-hasm sâbit olan hüccet-i şer‘iyyesi mûcebince amel idüp dahi bu makúle şer‘le görilüp fasl olınup hüccet-i şer‘iyye virilen da‘vânun tekrâr istmâ‘ı memnû‘ olmağla fîmâ ba‘d da‘vâ saddedinde60 olurlar ise min ba‘d istimâ‘ itmeyüp hâli üzre ibkã eyleyesin.
(silik)
Dostları ilə paylaş: |