2nci hayalimiz
Eğitim merkezlerinin, belli yaş grubundaki gençlerin öğrenim gördüğü kurumlar olmaktan çıkarılarak her yaştaki bireylerin eğitim ihtiyacının karşılandığı yerlere dönüştüğü, bilim ve teknolojideki gelişmeler dikkate alınarak yaşam boyu öğrenme yoluyla kişilerin mesleki gelişimlerinin sağlandığı, yaygın eğitimi de kapsayacak biçimde halka açık okullar haline getirilmesi.
Çözüm önerisi
Tüm eğitim kurumları, örgün eğitimin yapıldığı zamanların dışında, kurumun tüm eklenti ve donanımları yaşam boyu öğrenme temelinde yapılacak etkinlikler için tam gün ve tam yıl açık tutulmalıdır. Eğitim, doğumdan ölüme kadar devam eden bir süreç olduğu dikkate alınarak sivil toplum kuruluşları ile bireylerin kendi geliştirmelerine yönelik isteklerini karşılayacak biçimde tüm etkinliklere açık hale getirilmelidir.
3 üncü hayalimiz
Ne istediğini bilen, rekabet gücü yüksek, analitik ve özgür düşünme yeteneği gelişmiş gençlerin yetişmesi için eğitim alt yapısı tamamlanmış öğretim ortamlarının olması.
Çözüm önerisi
Fındıklı’da yaşayan tüm bireylerin istek, ihtiyaç ve beklenti analizi yapılarak, Bilgi Çağımızın beklenti ve donanımına uygun bireylerin yetiştirilmesi için gerekli olan eğitim alt yapılarının yaşama geçirilmesi.
4 üncü hayalimiz
Demokratik yaşam tarzını en üst düzeyde benimseniş, insan haklarına saygılı, toplumun tüm yönleri ile gelişmesi için katkı koyan, kişisel ve sosyal yönden gelişimi tamamlamış bireylerden oluşan bir toplum.
Çözüm önerisi
İnsan hak ve özgürlükleri ile demokrasi konusunda toplumu bilgilendirmeye, bireylere hak arama yollarını öğretmeye ve demokratik bir toplumun oluşmasına katkıda bulunmaya yönelik çalışmalar günümüzde devlet dışı sivil toplum kuruluşları tarafından yürütülmektedir. Bu kurumlar, bireylerin özgürleşmesi, öz güvenlerinin yükselmesi ve haklarını araması konusunda toplumun gelişmesinde önemli görevler üslenmektedir. Eğitimin günümüzdeki işlevi ise; soran, sorgulayan, rekabet gücü yüksek, bireyin gelişimi için uygun ortamlar hazırlayan, öğrenmeyi öğreten, insan haklarına saygılı, demokratik yaşam tarzını benimsemiş, insanlığa saygılı, bireyler yetiştirmektir. Bu nedenle, eğitimden sorumlu birimler, toplumun gelişimine yönelik çalışacak sivil toplum kuruluşlarının kurulmasına öncülük yapmalı ve bu kurumları desteklemeli.
5 inci hayalimiz
Fındıklıda bulunan tüm kurumlar ile iş yerlerin, gereksinim duydukları alanda uygun nitelikte eleman bulması ve herkesin de rahatlıkla istediği yerde çalışabilmesi.
Çözüm önerisi
Eğitimin bir görevi de, toplumun ihtiyaç duyduğu alanda nitelikli insan gücünü yetiştirmektir. Bu nedenle, Fındıklı’da bulunan iş yerlerinin ihtiyaç duyduğu insan gücünü belirlemek amacıyla ilgili meslek kuruluşları ile işbirliği yaparak o kurumların ihtiyacını karşılayacak elemanı yetiştirmek.
6 ncı hayalimiz
Kendisi, ailesi ve çevresi ile barışık bireylerden oluşan bir toplum olması.
Çözüm önerisi
Eğitimin en son hedefi mutlu toplum yaratmaktır. İyi insan, iyi vatandaş ve iyi meslek adamı aynı zamanda mutlu insandır. Eğitim, bu üç işlevini de yerine getirdiği zaman mutlu toplumu yaratmış olacaktır. Bu amaca ulaşmak için öğretmenleri özellikle sağlıklı insan ilişkileri, iletişim becerileri, çatışma yönetimi gibi insan ve toplum ilişkileri konusunda daha yetkin ve yeterlik temelli eğitime alınması.
7 nci hayalimiz
Uluslar arası kuruluşların en fazla gereksinim duydukları çok dil bilen, çok kültürlü, küresel vizyona sahip ve geniş görüşlü gençlerin yetişmiş olması.
Çözüm önerisi
Eğitim, sadece okul sınırları içinde yapılan bir etkinlik olmaktan çıkarılarak bireylere; birden çok dilin öğretildiği, farklı kültürlerin tanıtıldığı, geniş bir dünya görüşüne sahip olmaları için çeşitli seminer panel ve konferanslar ile desteklendiği ve yeni teknolojilerin kullanıldığı iş yerlerinin gezdirildiği bir yapı kurulmalıdır. Bunun için milli eğitim müdürlüğü meslek odaları, belediyeler, özel sektör kuruluşları ve sivil toplum örgütleri ile işbirliğine girmelidir.
8 inci hayalimiz
Fındıklıda yaşayan velilerin çocuklarını mutlaka yüksek öğrenimi hedefleyecek bir bilinçle yetiştirmeleri.
Çözüm önerisi
Görev başında olan öğretmenlere yönelik milli eğitim müdürlüğünün organize edeceği eğitim seminerleri düzenlenmeli.
Fındıklıda bulunan yüksek öğrenim kurumlarında görevli öğretim üyeleri ve/veya eğitimle ilgili alan uzmanları tarafından halkı eğitecek sosyal projeler hazırlayıp Halk Eğitim Müdürlüğü ile birlikte uygulamalı.
9 uncu hayalimiz
Fındıklıda görev yapan ve özellikle Fındıklı nüfusuna kayıtlı öğretmenleri, belli eğitim sürecinden geçirerek, halkın eğitimi konusunda sivil toplum örgütlerinde görev alan bilinçli öğretmenler topluluğu haline gelmeleri.
Çözüm önerisi
Öğretmenlere, halkın eğitimine yönelik sivil toplum örgütlerinde görev almaları için verilecek olan eğitimde, milli eğitim müdürlüğü ile halk eğitim merkezi birlikte eğitim programları hazırlamalı, kendi ve öğretmen evininin imkânlarından yararlanılması sağlanmalı.
10 uncu hayalimiz
Sosyal paylaşım bilincine sahip, çevre sorunlarına karşı duyarlı, bilinçli ve eğitim düzeyi yüksek bir Fındıklı halkı.
Çözüm önerisi
Öğretmenevi, halk eğitim merkezi ve sivil toplum örgütleri bu çalışmalara öncülük yapmalı.
11 inci hayalimiz
Fındıklı’nın çehresini değiştirdiği ve doğrudan sosyal yaşama yansıdığı eğitim düzeyi.
Çözüm önerisi
Fındıklı halkının her türlü iletişim ve eğitim araçlarıyla bilinçlendirilmesi ve eğitilmesi.
12 inci hayalimiz
Yüksek öğrenimde lisans yerleştirme sisteminde başarı oranının Rize ilinde birinci ve ülke genelinde ise ilk sıralarda olması.
Çözüm önerisi
Her kademde eğitimin kalitesini yükseltecek araç ve gereçlerinin sağlanması, eğitimin niteliğini yükseltecek bilinçte ve yetenekte alan öğretmenlerinin yetiştirilmesi ve seçiminin yapılması.
13 üncü hayalimiz
Fındıklılı gençlerin eğitim düzeyi, Lisansüstü ve doktora eğitimi görmüş kişilerin sayısının ilde ve ülke genelindeki ortalamanın üstünde olması
Çözüm önerisi
Fındıklılı akademisyenler ile uzmanları, ilçemizdeki lisans öğrencileriyle, sivil toplum ve yerel yönetimler aracılığıyla buluşturulması için gerekli girişimlerde bulunulması ve iletişimin sağlanması.
14 üncü hayalimz
Fındıklı’nın eğitim, kültür ve turizm alt yapısının tamamlanmasını ve uluslararası bilimsel etkinliklere ev sahipliği yapması.
Çözüm önerisi
Üniversiteye bağlı olarak ilçemizde bir kültür ve kongre merkezi kurulması için ilgili kurumlar ile yerel yönetimlerin destek vermesi.
15 inci hayalimiz
Öğrencilere rahat ve huzurlu bir aile ve ders çalışma ortamı sağlayabilen olgunluğa ve bilgiye sahip velilerin olması.
Çözüm önerisi
Okullarda veli toplantıları gibi fırsatların değerlendirilerek özellikle annelerin bilinçlendirilmesi ve çocukların eğitim ortamının hazırlanmasında ilgililerin eğitilmesi.
16 ıncı hayalimiz
Fındıklıda fakülte kurulması (ilçenin demografik yapısına da uygun olan Hukuk Fakültesi) ve Fındıklı adının eğitim, kültür ve spor alanlarında övgüyle anılması.
Çözüm önerisi
İlçede uygun eğitim ortamları hazırlanarak siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin ortak çalışmalarıyla sonuç alınabilir.
17 inci hayalimiz
Bilim, felsefe, sanat ve spor alanlarında yaşam boyu öğrenme yoluyla, hayatın farkında olan saygı, sevgi ve paylaşmayı bilen mutlu bir gençlik.
Çözün önerisi
Eğitim faaliyetlerini yürütecek olan sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerin yapacakları işbirliği içinde çağdaş, modern, öngörüleri yüksek ve yetenekli bireyler yetişmeleri bakımından bilim, sanat ve kültür evinin kurulması.
18 inci hayalimiz
Eğitimin niteliğini artırmak için bir vakfı ya da dernek kurularak, çocuklarımız için yaz okulları, değişik kurs ve etkinlikleri düzenlemesi, öğrenci, veli ve eğitimcileri bu etkinliklere katarak çağdaş bir bakış açısı kazandırması.
Çözüm önerisi
Vakıf ya da dernek kuruluş çalışmaları için yerel yönetim ve sivil toplum örgütlerin birlikte çalışması.
19 uncu hayalimiz
Fındıklıda Ülke genelinde yaratıcı bireyler yetiştirecek ilk, orta ve lise düzeyinde özel okulların açılması, bu okullardaki başarılı öğrencilere kurulacak olan ya da mevcut vakıf ve dernekler tarafından burs olanakları sağlanması. Olanaklar ölçüsünde ticari değil kaliteli bireyler yetiştirmek amacıyla bu okulların vakıf, dernek ya da kooperatiflerce açılması.
Çözüm önerisi
Bu eğitim ve öğretim kurumları için mevcut vakıf ya da ilgili kurumlarla işbirliği yapılması.
20 nci hayalimiz
İlçedeki eğitim çalışmalarına katkı ve öneriler sunacak olan bir eğitim danışma meclisi kurulması.
Çözüm önerisi
Bu meclis kurulacak olan vakıf dernek ya da ilgili kuruluşlara bağlı bir alt birim olabilir.
21 inci hayalimiz
Yurtdışı bağlantılı Turizm okullarının açılması.
Çözüm önerisi
Bu konuda MEB ve YÖK’le işbirliği yapılmalı.
22 nci hayalimiz
Çaya alternatif ürünler ve balıkçılık için ziraat fakültesinin kurulması.
23 üncü hayalimiz
Zeki çocuklara eğitim verilecek bir bölge okulunun açılması.
Çözüm önerisi
MEB’in bu konudaki projelerini yakından takip edip ilçemizdeki bu tip okulun açılması için sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerle işbirliğine gidilmesi.
24 üncü hayalimiz
Öğrencilerin sadece belli bilgilerin yüklendiği değil kendini ifade edebilecek ve sosyal yönden gelişmiş bireyler olarak yetişmeleri.
Çözüm önerisi
Öğrencilerin adeta bir yarış atı gibi yetişmelerini önlemek için kendilerini ifade edebilecekleri spor, müzik, resim ve el becerileri alanlarında eğitim kurumları açılmalı ya da kurslar düzenlenmeli. Öğrencilerin bu alanda gelişimlerini sağlamak için öğrencilerin ders seçiminde yardımcı olunmalı.
3 - GIDA VE TARIM ÇALIŞMA GRUBU RAPORU
KATILIMCILAR
Bahattin Bozkurt ₍Moderatör₎, Tuncer Ergüven, Hasan Şişmanoğlu, Hüsnü Taşçı, Ali Topaloğlu, Ömer Hakan Akkaya, Şinasi Bayraktar, Onurhan ETİK, Gülsüm Bozkurt
FINDIKLI İLÇESİ TARİMSAL ÜRETİM VERİLERİ (DA)
YIL /ÜRÜN
|
2003
|
2004
|
2005
|
2006
|
2007
|
2008
|
2009
|
2010
|
2011
|
ÇAY
|
33546 DA
|
34029 DA
|
32395 DA
|
30681 DA
|
29372 DA
|
25667 DA
|
29177 DA
|
27983 DA
|
28840 DA
|
FINDIK
|
27363 DA
|
27603 DA
|
26316 DA
|
25817 DA
|
24255 DA
|
21479 DA
|
22049 DA
|
22975 DA
|
23653 DA
|
KİVİ
|
409 DA
|
451 DA
|
516 DA
|
507 DA
|
476 DA
|
441 DA
|
290 DA
|
427 DA
|
316 DA
|
CEVİZ
|
84 DA
|
64 DA
|
16 DA
|
6 DA
|
15 DA
|
6 DA
|
10 DA
|
15 DA
|
20 DA
|
ELMA
|
-
|
-
|
2 DA
|
4 DA
|
2 DA
|
3 DA
|
12 DA
|
11 DA
|
12 DA
|
MANDALİNA
|
48 DA
|
12 DA
|
-
|
-
|
-
|
|
7 DA
|
13 DA
|
16 DA
|
MISIR
|
1598 DA
|
1500 DA
|
1424 DA
|
1326 DA
|
1354 DA
|
1111 DA
|
471 DA
|
450 DA
|
466 DA
|
HAYVAN SAYISI
|
2500 B.B
-
|
2450 B.B
-
|
2550 B.B
-
|
2600 B.B
-
|
2400 B.B
-
|
2400 B.B
3000 K.B
|
2200 B.B
3000 K.B
|
2300 B.B
2800 K.B
|
2300 B.B
2700 K.B
|
KOVAN SAYISI
|
4500
|
4550
|
4500
|
4300
|
4500
|
5000
|
5250
|
5500
|
5700
|
RİZE İLİ VE FINDIKLI İLÇESİNİN ARAZİ DURUMUNUN KARŞILAŞTIRILMASI (HEKTAR)
|
RİZE Genel
|
Tarıma Elverişli Alan
|
55.180
|
Ormanlık Alan
|
158.411
|
Çayır- Mera Alanı
|
76.832
|
Diğer
|
101.753
|
TOPLAM
|
392.000
|
FINDIKLI İLÇESİ TARIMSAL ÜRETİM RAKAMLARI
ÜRÜN
|
ALANI (Da)
|
Üretim Miktarı (Ton)
|
Çay
|
35.700
|
8.250
|
Fındık
|
26.632
|
1.110
|
Kivi
|
850
|
1.000
|
Turunçgiller
|
200
|
60
|
Tarla Bitkileri (sebze mısır)
|
2.000
|
-
|
Meyve
|
-
|
400
|
ÇKS ye kayıtlı çiftçi sayısı
|
|
|
İLÇENİN GENEL YAPISI
KÖY SAYISI
|
22
|
MAHALLE SAYISI
|
8
|
NÜFUSU
|
15.927
|
GIDA VE TARIM KOMİSYONUNDA ÖNE ÇIKAN FİKİRLER
Bitkisel Üretim
|
Su Ürünleri
|
Hayvancılık
|
Çay
|
Yetiştiricilik
|
Büyükbaş Hayvancılık
|
Fındık
|
Avcılık
|
Küçükbaş Hayvancılık
|
Kivi
|
|
Arıcılık
|
Üzümsü Meyveler (Mavi yemiş, böğürtlen)
|
|
İpek Böcekçiliği
|
Ahududu, kuşburnu
|
|
|
Laz Hurması
|
|
|
Narenciye
|
|
|
Yöresel Ekolojik Meyveler (elma, erik, armut, karayemiş, incir, ceviz, kestane)
|
|
|
Kokulu siyah üzüm
|
|
|
Sebzeler (karalâhana, fasulye, salatalık)
|
|
|
GELECEKTEKİ GIDA TARIM FAALİYETLERİNDEKİ HEDEFLER
İlçemize uygun tespit edilen ürünlerin tarım-sanayi entegrasyonunu sağlayacak üretim zincirinin oluşturulması,
İlçenin arazi planlamasının yapılması (tarım-turizm- yerleşim alanlarının belirlenmesi),
Tarım arazilerinin bölünmesinin önlenmesi ve ilçenin ekonomik ölçekteki işletme büyüklüğünün tespit edilmesi,
Tarımsal üretimde ticari markalaşma (Fındıklı Balı, Fındıklı Pekmezi gibi),
Organik tarımın yaygınlaştırılması (belli ürünlerde),
Tarımda yerel istihdamın artırılması,
Hayvancılıkta yerli ırklarla ilgili sürü sayısının artırılması(inek, koyun, keçi)
Güvenilir ciddi tarımsal istatistiklerin yapılması (anket çalışması)
Tarımsal araştırma projelerinden daha fazla istifade edilmesi (TÜBİTAK, Dünya Bankası, AB fonlarından yararlanma)
GELECEKTE GIDA –TARIM FAALİYETLERİ
Tarımsal üretimde güvenilir sağlıklı gıda için çevreye duyarlı sürdürülebilir üretim modeli için; tarım arazilerimiz, derelerimiz ve denizimizin fiziksel ve kimyasal kirlenmesinin önüne geçilmesi,
Aile işletmesi şeklindeki tarım-sanayi üretimlerinin desteklenmesi ve teşvik edilmesi,
Ülke genelinde uygulanmakta olan tarımsal desteklerin bölgeye uygunluğunun sağlanması,
Çiftçi eğitimine ağırlık verilmesi,
İlçemizin sahip olduğu tarımsal ekolojide yetişen ıtri ve tıbbi bitkilerin üretiminin artırılması (nane, kekik vs.)
Laz hurması ve kokulu üzüm pekmezinin gıda sanayine kazandırılması ve ticari marka yaratılması,
Tarımsal üretimde zirai mücadelede kültürel önlemlerin artırılması, ilaçlı mücadelenin azaltılması,
Arıcılıkta hastalıklarla kültürel mücadele için kovana adet kendir bitkisinin üretimine müsaade edilmesi.
4 - TURİZM VE TANITMA ÇALIŞMA GRUBU RAPORU
KATILIMCILAR:
Bülent Saraloğlu (Moderatör), Cengiz Cengiz, Yakup Sabri Alişan, Ahmet Çevik Ocaklı, Refika Kadıoğlu, Ogün Süatoğlu, Şemsi Civelek, Hakan Güven, Mehmet Ali Peker, Kemal Ermiş, Ali Bayraktar, Bülent Hasan Reisoğlu, Ali Yılmaz
GİRİŞ
Gelecekte yaşanabilir bir Fındıklı hayal ettiğimizde, çalışma grubu olarak çok zorlanmadık.
Belki turizmin hayal kurması en kolay sektör olması belki de Fındıklı’nın bu hayali kurabilmek için yeterliliğe sahip olmasıydı sebep.
Aslında hayalini kurduğumuz Fındıklı için ürettiğimiz proje sadece Turizm çalışma grubunun hayallerini değil diğer 10 grubun da hayallerini kapsayan bir proje. Hatta ufkumuzu geniş tutarsak sadece Fındıklı için değil bölge için, bölgenin kurtulması için herkesin ortak paydada buluşabileceği bir proje.
Bu proje Gençlik ve Spor çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde sportif faaliyetler ve gençliği yakından ilgilendiren konular var. Geleceğini garanti altına alan gençliğin göç edip bu toprakları terk etmemesi var.
Bu proje Eğitim çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde, yerel halkın, yerel yönetimlerin ve 3. Kişilerin çeşitli konularda eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi var.
Bu proje Gıda ve Tarım çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde organik ürünler yetiştiren çiftçiler, hayvancılık yapan yaylacılar bunların korunması ve sürdürülebilmesi var.
Bu proje Çevre ve ekoloji çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde sürdürülebilir bir çevre ve bozulmamış ekosistemler var.
Bu proje Kentleşme ve Sosyal Yaşam çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde
Köylerimizde ve yaylalarımızda doğru yapılaşma ve sosyal yaşamın düzenlenmesi var.
Bu proje KOBİ, Girişimcilik ve Üretim çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde küçük yerel işletmeler var, bu işletmelerin yeni yaratıcı girişimlerde bulunması, yerel ürünleri üretmesi ve satması var.
Bu proje Kadın çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde kadınların aktif olarak rol alması hatta belirleyici olması var.
Bu proje Katılımcılık ve Temsiliyet çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde yerel halkın kendi topraklarını temsil etmesini ve yönetime aktif olarak katılması var.
Bu proje Kültür ve Sanat çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde geleneksel kültürün yaşatılması ve yerel sanatsal faaliyetlerin desteklenmesi var. Bu proje Sağlık çalışma grubunu da ilgilendiriyor çünkü projemizde sağlıklı çevre olduğu kadar sağlıklı nesillerin yetişmesi de var.
NEDEN
Tüm bu başlıkların aslında 3 ortak noktası var. İnsan, Kültür, Doğa. Ve bu 3 ortak başlık aslında Eko turizm’in de temelini oluşturan başlıklar. Dolayısı ile asıl teması Turizm olsa da
Eko turizm yukarda bahsi geçen diğer 10 konuyu da içermekte. Bu yüzden hayalimizi ve projemizi bir eko turizm projesi olarak hayal ettik, planladık.
TESPİT
Bu projeyi hayal ederken mevcut sorunlarımızı tespit yoluna gitmedik. Hayalimizin gerçekleşebileceğine inandık ve bu yüzden sorunlara değil olabileceklere yoğunlaştık. Ama temelde de bir tespit yapmamız gerekiyordu. Bu hayali gerçekleştirmek için elimizde ne var olduğunu bilmemiz gerekiyordu. Elimizde nispeten bakir bir doğa, nispeten bozulmamış bir insan, nispeten yaşayan bir kültür vardı. Ayrıca bölgede bir turizm hareketinin henüz başlamamış olmasını da çok büyük bir avantaj olarak gördük. Çünkü bu durumda planlama yapmak çok daha kolay olacak ve ayakları yere basan bir planlama olacak.
NASIL
Bu projenin gerçekleşmesi aslında bir uyum çalışması. Yerel halk, üniversite, yerel yönetim, sivil toplum kuruluşlarının üzerinde uzlaşı sağlayabildiği takdirde gerçekleşebilecek bir proje. Her şeyden önce inancımıza ve ufkumuza bağlı olan bir proje. Kimsenin şahsi çıkarının gözetilmediği, yeni köy ağaları, ya da kırsal burjuvaların yaratılmayacağı bir yöntemle gerçekleşebilecek bir proje. Biz Fındıklı’nın bu ufka ve inanca sahip olduğunu düşünüyoruz.
GİDİŞAT
Bugün 30 yıl sonrasını hayal etmek için toplanan Fındıklılıların istisnasın her birinin 30 yıl öncesini hasretle andığını, özlediğini söylemek zor değil. Özellikle 70-80'li yıllardan sonra başlayan kültür asimilasyonu bilgi teknolojileri sayesinde giderek artan bir ivme ile devam etmektedir. Evlerimize televizyonun girmesi ile başlayan ve bugünlerde Facebook ve benzeri etkileşimlerle devam eden kültür asimilasyonu hayalini kurduğumuz 3 şeye de doğrudan etki etmekte Doğrudan etki ettiği3 şey İnsan, Kültür ve Doğa. Yüzlerce örnek verilebilir ama doğru noktaya parmak bastığımızı daha iyi anlatabilmek için birer örnek vermek istiyoruz. İnsanımız yozlaşıyor çünkü değer yargıları değişiyor. Öncelikleri değişiyor. Özendirilen insanın tüketici olmaya yatkınlığı artıyor.
Artık kimse ahşap evlerde oturmak istemiyor, kadınlar kuzine yerine fırın kullanmak istiyor, kalorifer ile ısınmak istiyor, hayvanlarını satıp minibüs almak istiyor. Yaylaya yürüyerek değil minibüsle çıkmak istiyor. Geleneksel köy düğünleri yerine salon düğünleri yapmak istiyor. Gençler büyük şehirlerde yaşamak istiyor. Doğa enerji için, rant için tahrip ediliyor ve tüm bunlar bizim toprağımıza olan ‘aidiyet’ duygumuzun kaybolmasına sebep oluyor. Bizi bu topraklara bağlayan her değer yavaşça yitiriliyor.
Belli yaştaki insanları halen bu topraklara bağlayan şey de zaten bu hatıralardaki güzel memleket olgusudur. Şu anda memlekette hafızalara yer edecek bir olgu pek kalmadığından gençlerin aidiyet duygusu da yaşlılardan bu nedenle azdır. Biz insanlar aidiyet hissini yerinden kazandırsın diye bu projeyi hayal ettik.
PROJE
Projeyi kelimelere dökmek biraz zor bu yüzden bir harita desteği ile anlatmayı tercih ettik.
Önce haritamızı açalım:
Biz Projemizde bir vadi hayal ettik. Doğal yaşamın bozulmadan devam ettiği, köy ve yayla kültürlerinin geleneksel olarak yaşadığı, insanların köyünü, yaylasını terk etmediği, buradan geçimini sağladığı ve haneleri şen olan bir vadi hayal ettik. Bu vadinin adına Eko turizm Vadisi, Pastoral Vadi, Detox Vadisi ya da hayal gücünüze, yaratıcılığınıza ya da bir marka yaratma uğruna ortaya koyacağınız vizyonunuza göre isim verilebilir.
Haritadaki büyük üçgeni bir yelpaze olarak düşünün bu yelpaze ufkunuz kadar açılabilir.
Bir ucu Maçahel’e bir ucu Cimil’e uzanabilir. Ki bu yelpaze ne kadar geniş olursa o kadar doğru olacağına inanıyoruz. Haritamızdaki işaretleri biraz açalım. Kırmızı büyük üçgen: Burası tüm ziyaretçilerin ilk noktası olacak. Her gelen ziyaretçiye buradan yönlendirme ve bilgilendirme yapılacak.
Ziyaretçilere bölgenin bu amaç için çalışılmış, hazırlanmış 1/5000'lik haritaları temin edilecek. Üzerinde yürüyüş rotalarının, kamp alanlarının, koordinatların işlendiği izohips haritaları.
Bu merkezden, gerek Toplanma ve Dağılma merkezindeki nitelikli otellere, gerek ise köy pansiyonlarına ya da dağdaki barınaklara merkezi rezervasyon sistemi ile rezervasyon yapılabilecek. Böylece doğru insanlar doğru yerlere yönlendirilebilecek ve Konaklama geliri daha adaletli olarak dağıtılabilecek.
Bu merkez aynı zamanda bölgede hizmet veren işletmeleri ve kişileri denetleyecek.
Bu merkez bölgede çalışan işletmelerin ve kişilerin eğitimini verecek ve katma değerden eşit faydalanmalarını sağlayacak.
Bölgeye gelen kişilere eğittiği yerel rehberleri ayarlayacak.
Bölgede üretilen el ürünleri ve organik gıdaların satıldığı bir nevi döner sermaye olan bir satış noktası olacak
Bu merkezin bir sanal müzesi olacak. Bugün doğa müzesi kurmanın zorluğu göz önüne alındığında elektronik müzenin çok daha kısıtlı imkânlarla hayata geçirilebileceğine inanıyoruz. Elektronik müzede dev ekranlara ziyaretçiler tıklayarak bilgi alacaklardır.
Mesela ekranda bir köye tıkladığında açılan pencerede o köyün demografik bilgileri, varsa festival zamanı, konaklama tesisleri, vs. Ekranda bir çiçeğe tıkladığında açılan pencerede o çiçeğin yetiştiği yerlerin haritası, çiçeklenme, tohumlanma zamanı, fotoğrafları vs. açılacak.
Bu merkez aynı zamanda bir koordinasyon merkezi olacak. Bölgede herhangi bir sorun yaşandığında, bir afet, kaza, sorun yaşandığında gerekli organizasyonu sağlayacak.
Pembe Üçgenler: Toplanma dağılma merkezleri. Bu merkezler bölgeye gelen kısa süreli ziyaretçilerin konakladığı ya da piknik yaptığı alanlardır. Burada nitelikli tesisler yapılabilir.
Yöre mimarisi ile uyumlu 15-20 odalı nitelikli tesisler yapılabilir. Bu bölgelerin yeme-içme ve sosyal aktiviteler ile bir cazibe merkezi haline getirilmesi gerekmektedir. Bölgede daha yüksek irtifalara ya da yöre kültürü ile daha iç içe olmak isteyen kişilerin bir sonraki noktalara gitmeden önce konakladığı ve yönlendirildiği merkezlerdir.
Bu merkezlerin yaz kış ulaşım problemi olmaması gerekmektedir. Yolları asfalt olmalıdır.
Ayrıca bu merkezde veya merkezler arasında teleferik sistemi kurulmalıdır. Teleferik bölgenin kış aylarında da turizm faaliyetini sürdürebilmesi için önemli bir etkendir.
Toplanma dağılma merkezleri eko turizm amacı dışında gelen kitle turizmi taleplerini de belli ölçüye kadar kaldırabilecektir.
Bu merkezlerde cazibeyi arttırmak için peyzaj düzenlemeleri yapılabilir. Çevreyi bozmayacak ölçeklerde suni göletler, kaplıca niyetine olmasa da açık ve kapalı sıcak su havuzları, manzara terasları vs.
Sarı Yuvarlaklar: Kültürünü yaşayan köyler. Mimarisi ve yaşam tarzı bozulmamış köyler. Toplanma dağılma merkezlerinin aksine bu köyler sadece eko turizme hizmet verecektir. Ev pansiyonculuğu sistemi yaygınlaştırılacaktır. Eğitilen köy halkı turistler için sıcak su, temiz oda, temiz banyo gibi minimum hizmeti sağlayacak, onları evin bir bireyi gibi ağırlayacak ve gündelik ev işlerinde yardımcı olmasını sağlayacaktır. Kendi kültürünü yaşarken bundan turistin de deneyim kazanmasını sağlayacaktır. Süt sağan, mısır ekmeği pişiren, çay toplayan turistin elde edeceği deneyim dünyanın hiçbir yerindeki turizm deneyimi ile kıyaslanamaz olacaktır.
Evinde konaklayan turistten aldığı konaklama parası, ürettiği tarım ve gıda ürünlerinin satışından aldığı para, bahçesinde ürettiği ürünleri, atölyesinde ürettiği ürünlerin merkezde döner sermayeden satılması köylünün köyünde kalması için tatmin edici bir gelir kaynağı olacaktır.
Sarı noktalara Toplanma ve dağılma merkezlerinden olan ulaşımın stabilize temiz bir yol olması gerekmektedir. Ve mutlaka alternatif olarak varsa bu köylere olan patika yolların yeniden canlandırılması yoksa da yeni alternatif patika yolların açılması gerekmektedir.
Turuncu Yuvarlaklar: Yaylalar. Geleneksel yayla göçlerinin yeniden canlandırıldığı, hayvancılığın yeniden başladığı, eski yayla yaşamının halen devam ettiği yaylalar. Tıpkı köydeki gibi burada da ev pansiyonculuğu hizmetinin verilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Bu noktalardaki en önemli konunun yol olduğunu düşünüyoruz. Yolu olan bir yaylada geleneksel göçün yapılacağına ve hayvancılığın yaşayacağına inanmıyoruz. Ayrıca eko turizm için de yolun doğru bir yatırım olduğuna inanmıyoruz.
Yolu olmayan yaylalara yol yapılmaması, yolu olanlara ise mutlaka ve mutlaka alternatif olarak patika yol yapılması gereklidir. Yaylalar arasında mevcut olan eski patikaların canlandırılması ve yeni yürüyüş rotalarının açılması gerekmektedir.
Küçük Yeşil Üçgenler: Bunlar yüksek irtifada dolaşan dağcı, yürüyüşçü grupların konakladığı barınaklardır. (Hut). Sırt çantası ile dağlara gelen kişilerin “hut to hut” dediğimiz yöntemle dağda konakladığı yapılardır. Bu yapılar koğuş sistemi olan banyo tuvalet ve mutfak dışında herhangi özelliği olmayan genellikle taş yapılardır. Bu yapılara ulaşım kesinlikle ve kesinlikle patikalardan olmalıdır. Hatta patika bile olmasına gerek yoktur.
İşte hayalini kurduğumuz vadi böyle bir vadi. Ziyaretçi merkezi ile köyleri yaylaları ile korunan dereleri ormanları ile patikaları ile yön tabelaları ile yöresel üretimi ile katılımcılığı ile herksin ortak işlettiği bacası olmayan ama tıkır tıkır çalışan bir fabrika.
Bu projenin nitelikli işletme yatırımları dışında planlama ve uygulamaya geçilme safhasına kadar olan aşamasının 2 yılda planlanabileceğine ve bunun 50 milyon dolar bir bütçe ile başarılabileceğine inanıyoruz.
AKTİVİTELER
Bu projede yapılacak aktiviteleri sıralarken aklımıza ne gelirse yazmak istemedik. Aslında bir kısıtlamaya da gitmek istemiyoruz çünkü bu aktivitelerin yapılıp yapılmaması tamamen seyahat acentelerinin tercihleri ile ilgilidir.
Ama her ne yapılacaksa mutlaka koruma-kullanma dengesinin de düşünüldüğü bir planlama ile yapılması gerektiğine inanıyoruz. Eğer heli-ski yapılacaksa bunun nerede hangi tarihlerde yapılacağı, nerelerin uçuşa yasak olduğun, helikopterin uçuş irtifasının ne olduğu, çıkardığı sesin desibel sınırına uyup uymadığı, çığ riski oluşturup oluşturmadığı gibi şeylerin planlanması ve ondan sonra bu faaliyetin yapılması gerektiğine inanıyoruz.
NASIL
Bu projenin hayata geçebilmesi için izlenmesi gereken yöntemi aşağıdaki gibi oluşturmaya çalıştık.
PLANLAMA
Her şeyin başının planlama olduğuna inanıyoruz. Bugün önümüzdeki Uzungöl ve Ayder örneklerinin aslında bir kötü planlama ya da planlayamama örneği olduğunu görebiliyoruz.
Bir yerin planının yapılmadan turizme açılması, yatırıma açılması, tanıtımının yapılmasını büyük bir gaflet olarak görüyoruz. Hele ucunda geri dönüşü olmayan bir şeyler varsa.
Planlama kadar önemli bir husus da planlamayı kimlerin yaptığıdır. Bu yüzden bu planlama içinde mutlaka ve mutlaka aşağıdaki kişi ve kurumların olması gerektiğine inanıyoruz.
Yerel halk
Yerel yönetim
Üniversite
Sivil toplum örgütleri
Doğa Turizmi yapan Seyahat Acenteleri
Bu kurumlardan birinin içinde olmadığı planlamanın doğru bir planlama olduğunu düşünmüyoruz.
Yasal Düzenleme:
Öncelikle bölgenin tek bir statü ile yönetilmesi gerektiğine inanıyoruz. Henüz böyle bir statü yok. Milli Park en yakın örneği ama milli park halka ya da seyahat acentesine sormaz danışmaz. Dolayısı günümüz kanunları ile bir yasal düzenleme ile işin içinden çıkılabileceğine inanmıyoruz. Bir yasa değişikliği önermek gibi bir hayalî yaklaşımda da bulunmayacağız. Ama şunu öneriyoruz. Bölgenin ileri gelenleri, Kaymakam ve Vali desteği ile Muhtarlar ile sivil toplum örgütleri ile Üniversite hocaları ile hiçbir kanuna tabi olmayan bir proje yürütebilir. Herhangi bir yasal statüsü olması gerekmez. Hatta şu anki koşullara göre sit alanı ya da milli park ilan edilmesini de bu projeye engel olarak görüyoruz.
Dolayısı ile ikna, gönüllülük, bilinçlendirme, heveslendirme yöntemi ile bir sivil inisiyatif oluşturulup bu proje hayata geçebilir.
Envanter Çalışması:
Bu projeyi gerçekleştirmek için bölgenin fauna (hayvan varlığı), flora ve kaynak değerlerinin tespiti gerekli. Elimizde ne olduğunu bilmeden bir planlama yapmak imkânsız.
Koruma-Kullanma:
Bu envanter çalışması sonucunda hangi alanların kullanılacağı, hangi alanların korunacağı, nasıl korunacağı, kime karşı neyle korunacağı tespit edilecektir. . Koruma kullanma dengesinin ve kurallarının belirleneceği bir çalışma elzemdir.
Hedef Kitle:
Bölgeye kim gelsin istiyoruz. Ne kadar gelsin istiyoruz, ne katma değer yaratsın istiyoruz. Avantaj ve dezavantajları ne olacak. Bunun tespit edilmesi ve buna göre planlamaya geçilmesi gerekmekte
Projelendirme:
Tabi olduğumuz yasalar çerçevesinde, elimizdeki envanterin hedef kitle gözetilerek koruma ve kullanma dengesinin de düşünüldüğü uzun vadeli bir projelendirme yapılması gerekmekte. Ulaşımdan, haberleşmeye, altyapıdan konaklamaya, afet yönetiminden sosyal tesislere, imardan eğitime kadar her aşamasının dikkatlice birbiriyle uyum içinde yürüyecek şekilde planlanması gerekmektedir.
Uygulama:
Planlamanın 2 yıl içinde bitmesi ve planlama ile uygulamaya geçilme safhası arasında en fazla 1 yıllık bir süre olması gerektiğine inanıyoruz. Uygulamanın eksiksiz olarak ve projeye tam anlamı ile uyumlu olarak yapılması gerekmektedir.
EĞİTİM / FARKINDALIK
Her şeyin başının eğitim olduğunu söylemeye gerek yok. Proje alanı içinde hayatını sürdüren kişilerin projeden bihaber olması demek projenin başarısızlığı demek olacaktır.
Yerel Halkın Eğitimi:
Proje içinde işletmecilik yapacak olan, girişimcilik yapacak olan, el ürünleri satacak olan, hayvancılık yapacak olan, organik ürün yetiştirecek olan herkesin ücretsiz eğitim alması sağlanacak.
Bölge halkı yapmak istediği iş dışında sahip olduğu değerler ve projenin önemi konusunda da bilgilendirilecek ve projenin bir parçası olduğunun farkındalığı yaratılacak.
Yöneticilerin Eğitimi:
Yöneticilerin idarecilerin ve bürokratların sürekli değişmesi ve projeye tam anlamı ile hakim olmaması bir engel oluşturacaktır. Bu nedenle idarecilerin projeyi iyi anlaması ve sahiplenmesi için çalışmalar yapılmalıdır.
3 üncü Kişilerin Eğitimi:
Proje içinde yer alacak 3. Kişiler, işletmelerde çalışacak kişiler, sezonluk çalışanlar, gönüllüler gibi kişilerin de proje çerçevesinde eğitimlerinin sağlanması gerekmektedir.
Dönemsel Kurslar ve Eğitim Dokümanları:
Bu eğitimlerin değişen ve gelişen koşullar çerçevesinde dönemsel kurslar, seminerler, uygulamalı eğitimler, geziler düzenlenmelidir. Bunlar elişi kursları, organik tarım kursları, pansiyon işletmeciliği kursları, arıcılık kursları, tıbbi bitki yetiştiriciliği kursları vs. gibi. Ve bu eğitimlerdeki materyalin ücretsiz olarak temini gereklidir.
DESTEK / YÖNLENDİRME
Proje alanı içinde kalan yerel halk girişimcilikten uzak ya da neyi nasıl yapacağını bilmeyen hatta maddi olanakları kısıtlı olan bir halk olacaktır. Bu yüzden kimin neyi nasıl neyle yapacağının de planlanması ve buna uygun destelerin sağlanması gerekmektedir.
Girişimcilik desteği:
Projeye inanan kişilerin ve belli eğitimi almış kişilerin bu heyecanı soğumadan proje içinde aktif olarak yer almasını sağlamalıyız. KOBİ, Kalkınma Ajansı, Düşük faizli krediler, AB fonları gibi kaynakların girişimcilerin kullanımına sunulması gerekmektedir. Neyi nasıl yapacağı konusunda da belki girişimcilik kursları düzenlenmelidir.
Tanıtım Desteği:
Girişimde bulunmuş yerel müteşebbislerin tanım desteğinin sağlanması gerekmektedir. Bu bir broşür, internet sitesi, fuar desteği olabilir.
Personel Desteği:
Yine bölgede yetişmiş personele ihtiyaç duyulacaktır. Rehber, garson, usta, aşçı, vb. Bunlar çeşitli dönemlerde düzenlenen kurslar ile yetiştirilmelidir.
Muafiyet:
Girişimcilere bazı vergi muafiyetleri sağlanmalıdır. Evinin 1 odasını pansiyon yapan girişimcinin deftere tabi olmasını istemek sakıncalar doğuracaktır.
Restorasyon / Bakım desteği:
Yine bölgede tescilli evlerin restorasyonundaki yasal sıkıntıların giderilmesi gerekmektedir. Restorasyon yapmak isteyen kişilerin projelerinin yapım ve uygulama aşamasında destek verilmeli, yasal prosedürleri azaltılmalı ve maddi destek sağlanmalı.
TANITIM / PAZARLAMA
Bölgesel tanıtım:
Bölgesel tanıtıma inanıyoruz. Tek başına fındıklı kimse için bir turizm destinasyonu değeri taşımayacaktır. Komşu iller ile hatta ülkeler ile ortak pazarlama faaliyetleri ve çalışmaları yapılmalıdır.
Yazılı görsel materyal: Farklı dillerde profesyonelce hazırlanmış broşürlerin, haritaların, tanıtım filmlerinin yapılması gerekmektedir. Dergi gazete reklamları, TV sinema reklamları hazırlatılmalıdır. Bir marka yaratmaya yönelik sloganlar ve projeler geliştirilmelidir.
Fuar:
KOBİ ve Ajans desteği ile yurtiçi yurtdışı fuarlara katılım sağlanmalıdır. Bölgesel pazarlama göz önüne alınarak komşu iller ve ülkeler ile ortak fuar çalışmaları yapılmalıdır.
Farm Trip:
Yurtdışı tur operatörleri, bilim adamları, ya da projeye herhangi katkısı olacak kişi ve kurumlar davet edilmeli ve ücretsiz tanıtım geziler yapılmalıdır.
Sosyal Medya:
Sosyal medyanın tüm imkânları kullanılmalıdır. Ucuz ve etkili olan bu pazarlama yöntemi ile Vadimizi tüm dünya duyabilir.
SONUÇ
Biz hayalini kurduk, buna inandık. Şimdi sıra sizlerin inanıp bu projeyi hayata geçirecek adımları atmanız. Taslağını oluşturduğumuz bu proje üzerinde çalışmaya başlamak için yeterince olgun bir proje. Herkesin katacağı şeyler vardır. Herkesi kucaklayarak bu projeyi nasıl hayata geçiririz’i konuşmamız gerek. İşte o zaman bu Çalıştay bir meyve vermiş olacak.
Gelecek nesillerin bizleri söverek değil severek anması için bu proje hayata geçmelidir. Bu bir turizm projesi olduğu için değil bu bir insan, kültür ve doğa temelli bir proje olduğu için, hayatın tüm alanlarını içine aldığı için…
Belki hayata geçmeyecek, belki geçecek.
Hayata geçmeyecekse birkaç arzumuz var, ama hayata geçecekse şartlarımız var:
NO HES
NO YOL
NO BETON
NO ÇÖP
Dostları ilə paylaş: |