GöNÜlden esiNTİler: (6) peygamber (6) hz. Muhammed rasûLÜllah



Yüklə 1,36 Mb.
səhifə41/155
tarix07.01.2022
ölçüsü1,36 Mb.
#78591
1   ...   37   38   39   40   41   42   43   44   ...   155
Hikmeti Ferdiyye’nin,

Yani Ferdiyyet hikmetinin, kelime-i Muhammediyye’ye yani Muhammed kelimesine, Muhammed hakikatine tahsisisndeki sebep budur. Yani Ferdiyyet hikmetinin Muhammed kelimesindeki hususiyyeti, tahsisindeki sebeb budur. Hakikat-i Muhammediyye. Biz peygamberimizi ne yazıkki sadece beşer yönüyle tanıyoruz o da zâten bu yönü ile “bende ancak sizin gibi bir beşerim” diyor. “Ene misliküm beşerun” (18/110) hükmüyle bunu bize bildiriyor. Âyetin arkasından diğer yönleri de geliyor ancak biz sadece genelde bu yönüne bakıyoruz.

Bize kıyasen Mekke ve Medine’de tarihin belli bir süresinde yaşayan bir varlık olarak görüyoruz. Yani bizler gibi bir varlık zannediyoruz, tabî o tarafı da var, ancak Rasûlüllah’ın diğer varlıklardan ayrı bir farkı varki bunun diğer ismi “Hakikat-i Muhammediyye”dir. Yani Muhammedî hakikatlerdir. İşte bu Muhammedî hakikat, beşerî Muhammedînin bünyesine giydirilmiş, bünyesinde mevcud olmuştur.

Bâtınen kendisinde toplanmış olan diğer tarafı ile de “ancak bana İlâh’ınızın tek bir ilâh olduğu vahyolunuyor” hükmünde olan, Hakikat-i Muhammedî’nin tarifine gelince, “bil cümle tayyünatın evvelidir.”

Hakikat-i Muhammediyye denilen bu program a’yân-ı

46

sâbite “bi’lcümle taayyünatın evvelidir.” Bu âlemlerde görünen görünmeyen bütün geçmişler ve gelecekler bizler de dahil bütün âlemlerde ne varsa tayyünatın evvelidir. Bunların bütün kaynağı Hakikat-i Muhammedî’dir. İşte Peygamberimizi bu yönüyle de tanıdığımız zaman, biz ancak onu tanımaya biraz olsun yaklaşmış oluruz. Aksi halde bizler gibi, Mekke Medine’de yaşamış, tarihi bir varlık olarak aklımızda ki kaydı böylece geçmektedir. Ama onun birde bâtını vardır, tabî diğer



Peygamberlerinde bâtınları vardır, fakat bu kapsam ve genişlikte değildir. “Hakikat-i Muhammediyye bi’lcümle taayyünatın evvelidir” “Taayünat” bu âlemler demektir. Bir program dâhilinde zuhura çıkmış ve bütün bu varlıkların evveli bütün bu mevcudatın gelmiş geçmiş, yok olmuş, hükmünü bitirmiş ve gelecek olan bütün varlıkların da kaynağıdır. Ve tüm mevcudatın a’yân-ı sabitelerinin açık ve sabit olan programlarını ve hakayıkını/hakikatlerini bünyesinde toplamıştır. Yani bunları kendi bünyesinde bulundurmaktadır. Bunların a’yân-ı sabitelerini açık ve sabit olan diğer ismi ile “kazâ” hakikatlerini kendi bünyesinde bulundurmaktadır.

Yani Peygamber Efendimizin bâtınî hâli bu âlemlerdir. Onun fevkinde üstünde Hakikat-i Muhammediyyenin üstünde hiçbir isim ve sıfat ve nat yani övgü ve vasıf olmayan zât-ı sırf vardır ki, cem-i taayyünattan münezzehtir. Bu Hakikat-i Muhammediyye’nin üstünde sadece zâtî bir mertebe vardır ki burası zuhur ve tecelliden münezzehtir. Yani Allah’ın mutlak zâtı vardır. Bu hâlin bir beşer mahlûk ve kevn tarafından anlaşılması mümkün olmayan zât-ı sırf vardır ki, bütün zuhurdan münezzehtir. İşte “kulhüvallahü ehad” budur.

İşte sırf ve mutlak zât Allah’ın mutlak zâtı vardır. Onun ilk zuhuru Hakikat-i Muhammediyyedir. Bütün âlemlerin programı oraya verilmiştir.


Yüklə 1,36 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   37   38   39   40   41   42   43   44   ...   155




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin