Birincisi kula nispetle, insân’ın anlayışına göre Allahın kendisini tanıtması
İkincisi de, Allahın kendi kendisini tarif ederek tanıtmasıdır.
Kûr’ân-ı Kerîm de İnsân’ın anlayışına göre Allah tanıtılırken,
Bakara Sûresi 255. Âyette “O'nu ne bir uyuklama ve ne de bir uyku hali tutmaz.” diyerek insân’da bulunan özelliklere nispetle bir anlatım vardır.
Yine kaf Sûresi 16. Âyette “Biz, ona şah damarından daha yakınız.” Derken de Allahın insân’daki yakınlığı insân’ın şah damarı işaret edilerek anlatılmıştır.
Bakara Sûresi 115. Âyette "Başını ne yana çevirirsen çevir Allah'ın vechini görürsün"
Hadid Sûresi 3. Âyette “O evveldir, ahirdir zâhirdir ve batındır”
Âyetlerinde ve buna benzer diğer Âyetlerde insân’ın algılama araçlarına göre O senin tespit edebildiğin ve edemediğin her şeydir diyerek. bir tanımlama yapılmaktadır
Allahın kendi kendisini tarif etmesinde ise hiçbir duruma ve varlığa nispet edilmeden kendisini çok net bir biçimde tanımlaması vardır.
Her gün KUL HU VALLAHU AHAD diyerek okuduğumuz ve Allahın AHAD oluşunu dile getirdiğimiz ihlâs Sûresinde ALLAH (c.c) O Allah Ahaddır, diyerek kendisini kendisine göre tarif etmektedir, tanımlamaktadır ve bize demektedir ki, Allah Ahad olması itibarıyla kendisinin dışında bir varlık kabul etmez kendisinin dışında bir varlıktan söz etmek mümkün değildir. Sonradan meydana gelmişlerin hiçbirine hiçbir şekilde benzemez.
Resûlüllah efendimiz bir hadîs’inde
"KÂN'ALLÂHU VELEM YEKÛN MEAHU ŞEY'A! "
"ALLÂH VARDIR VE ONUNLA BERABER HİÇBİR ŞEY MEVCUT DEĞİLDİR!" buyurmaktadır.
Öyleyse, Allahla beraber hiçbir şey mevcut olmadığına göre her isimle anılan müsemma yani her ismin işaret ettiği mânâ Allah’ın ilminde var olmuş ilmi sûrettir. İlmi sûrettir demek, mânâ sûreti demek olduğuna göre, yani bizim beş duyuyla algıladığımız şekil sûret değil ise ilimde var olmuş anlam şeklinde bir ifadedir.
Demek ki bütün duyduğumuz bildiğimiz hayal ettiğimiz her şey ve her kavram gerçekte sadece Allahın ilminde mevcuttur. Allahın ilminde mevcut olan bu mânâlar Allahın halk etmesiyle meydana gelmiştir. Dolayısıyla kâinatta var olan her ismin işaret ettiği varlık Allahın ilmi, irâdesi ve kudretiyle meydana gelmiştir.
İşte bu sebeple dir ki, Allah Alîm’dir ilim sahibidir ilminde her şey mevcuttur, Allah müriddir irâde sahibidir diler, ve Allah Kâdir’dir muktedirdir kudret sahibidir ve o kudretiyle dilediğini meydana getirir.
"KÂN'ALLÂHU VELEM YEKÛN MEAHU ŞEY'A! "
"ALLÂH VARDIR VE ONUNLA BERABER HİÇBİR ŞEY MEVCUT DEĞİLDİR!"
Diye buyururken Hz. Resûlüllah. Allahın Ahadiyyetini ifade ederek Ahadiyyetiyle var olan varlığın dışında veya içinde olmaksızın onunla beraber hiçbir şey yoktur demek istemiştir.
Dostları ilə paylaş: |