GöNÜlden esiNTİler bir hiKÂye biRÇok yorum (6) her şey merkezinde’mi?


(80) El…Ma… Bismillâhirrahmânirrahîm



Yüklə 1,83 Mb.
səhifə257/314
tarix07.01.2022
ölçüsü1,83 Mb.
#86787
1   ...   253   254   255   256   257   258   259   260   ...   314
(80) El…Ma…

Bismillâhirrahmânirrahîm.

Gayret bizden, muvaffakiyyet ise Allah c.c. dandır…

Hamd olsun o Allaha ki, kadiri mutlaktır. Hamd olsun o Allaha ki, halk ettiği her şeyin Rabbıdır.

Bütün kapılar ona açılır. Rahmetinin sağanakları altında bütün kainat ıslanır. O Allah ki, mülkünde güçlü, halkiyyetinde hikmet sahibidir. Yüce Allah bu âlemleri öylesine muhteşem halk etmiş ki, ne bir fazlalık göremezsin, nede bi eksiklik. Eğer bir fazlalık ve eksiklik bulunsaydı her sey dengesini kaybeder, hic bi sey yerinde olamazdı. Onun iradesi dışında bir zerrenin faaliyete geçmesi mümkün değildir. Bütün tabiatta baş gösteren tabiat hadiseleri dediğimiz her bir sey, yağmurların yağması, gece ile gündüzün bir birlerini takip etmesi, depremler, toprak kayması, ırk ayrımcılığı, Allah zülcelalinin gücünü, birliğini, kudretini anlatan delillerdir. 

Bir kac gün önce Azerbaycan da deprem oldu. Her kes bir korku ve telaşlı idi. Çok sakinlikle karşıladım bu olayı… Ama evdekilere bir tek bunu söyledim! Bu deprem Yüce Hakkın Açıklamalı Kur’an’ıdır, âyetidir. Gaflet de, isyanda olanlara “Kudret”ini göstermektedir. Ne kadar insanlar yüce evler inşa ederlerse etsin, ne kadar dünyada makam ve kudret sahibi olurlarsa olsun yinede bütün güç ve kudret bana ait demesidir. Bakın sallıyorum cansız bildiğiniz bu taşı toprağı… Gücünüz yetiyorsa  titremekte, sallanmakta olan bu taşı toprağı sakinleştirin... Bu bizlerin Allah zülcelâl karşısındaki acziyetimizdir… Bu depremle Allah zülcelâl zahirdeki görünmezliğini, hakikat de ise var olan varlığını, kudretini göstermektedir. Ve bir tek bu duayı etmeli ki, Ya Erhamerrahimin  yine de senin qazabından, senden sana, senin kudretine sığınıyoruz...

Bu âlem de görünen her bir şey Cenâb-ı Hakkın şuunatlarıdır, her bir şey onun nurunun yansımalarıdır. Allah göklerin ve yerlerin nurudur. Çünkü görünen her bir şeyin kendine mahsus kimliği yok. Bir insanın kendine mahsus kimliğinin olması için kayıtsız ve şartsız olmalı, hiç kimseye muhtaç olmamalı ve zevala uğramamalıdır. Oysaki bizlerin verimliliği de, üretici olmamızda bir tek Ona bağlıdır. Biz kendi kendimize bir şeyler veremiyorsak, bizim kendimize mahsus bir kimliğimiz yoktur.  “Yapanda O yaptıran da O… Yapanda O yaptıranda O derken, kulun Allah zulcelâl karşısındaki acziyetini bildiriyor. Yani kulun kendine mahsus bir kimliğinin olmamasının ifadesidir. Kayıtsız ve şartsız olan Cenâb-ı Hakk’tır...

Ama birey olarak her birerlerimizin yaptığı  iyilikler Cenâb-ı Hakk’tan, kötülükler ise nefsimizden kaynaklanmaktadır. İnsanın özü değişmez. Çünkü emri ilâhidendir öz... Çünkü her bir insanın özü Hakikati Muhammediyedir. Hakikati Muhammedi nuru ise Allah zulcelalın zât-ı nurundan zuhura çıktığıı için değişmez. İnsanın değişen, nefsi ve şeytanıdır. Hangisi insanda ağır basıyorsa insan o tarafa eğilir. Çünkü insanın ruhu emri ilâhidendir. Her zaman temizdir...  Ama ister Rahmani olsun, ister nefsani işler. Cenâb-ı Hakk’ın bir ismi ile bizden tecelli eder. İhlâs sûresinde Yüce Mevlâm birincisi Ahadiyyeti ile Zatındaki tekliğini, Samediyyeti ile halk ettiklerinin bir tek ona muhtaç olduğunu kendisinin kimseye muhtaç olmadığını, ikinci Ahadiyyeti ile kesret deki yani çokluktaki vahidiyyetini, tekliğini, birliğini çok ustalıkla, incelikle kendisini göstermektedir.

Şimdi insanlara baktığımızda her kez de aynı kalıb, yani her birerlerimizde iki ayak, kol, göz ve diğer uzuvlar hep aynıdır. Sadece sûret bakımından fark eder. Ama her birerlerimiz de ki, parmak izleri tekrarsızdır. Kimsenin parmak izi diğerinkinin aynı değil. Bir zamanlar hatta yazması okuması olmayan insanlara imza yerine  parmak izleri ile imza koyduruyorlardı. Polisler bile parmak izleri ile suçluları buluyor. Bu her insanın parmak izinin aynı olmamasının sübûtudur.

Bütün rakamlar 1 den, bütün harfler ise elif den şekil değişerek oluşuyorsa, gözle görünen ve görünmeyen her bir şeyin de  Onun Zatı nurunun  esma ve isimlerinin  zuhur ve tecellilerinin göstergesidir. Yani ne kadar şekil değişikliği olursa olsun yinede her şeyin özü odur, merkezidir. İnsanin özü değişmez. Kulun hilkatını, haysiyyetini değişen nefsi ve şeytandır. Hangisi kulda ağır basıyorsa  kul o tarafa eğiliyor, yani yaşamını o hususiyeti üzere yaşar… Merkez efendinin de söylediği, her şeyi merkezin de bırakırdım ifadesi de bunları kısa ve öz olarak ifade etmektedir. Başka bir misalle gösterirsek bunu biri yuvarlak hale getirirsek yine de bir tek bir hat üzere kendisini göstermekte içindeki boşluk ise  halk ettiklerinin sûret de varlığını, batında ise yokluğunu göstermektedir.

Yani ne kadar şekil değişikliği olursa olsun yinede her şeyin özü odur merkezidir. İnsanın özü değişmez. Kulun hilkatını, haysiyyetini değişen nefsi ve şeytanıdır. Hangisi kulda ağır basarsa  kul o tarafa eğiliyor, yani yaşamını o hususiyeti üzere yaşar ve sürdürür. Merkez efendinin de söylediği, her şeyi merkezinde bırakırdım ifadesi de bunları kısa ve öz olarak ifade etmektedir.

İmanın 6  şartından biride, kaza ve kadere, hayr ve şerrinde Allah dan olduğuna inanmaktır. Cenabı Hakk Kuran-ı Kerimin de   insanı cennete, cehenneme  götürecek şeylerin vasıflarını açıklamış. Hangi yolu tercih etmemizi ise bizlere, kullarına verdiği cüzi iradeye bırakmış. Kul bu cüzi iradeyi Hakk tan gafletde, nefsaniyyeti ile kullanırsa cehenneme giden yolu tercih etmiş oluyor. Allah zulcelal  Rahmandır, Rahimdir, Adl dir. Yani adaletlidir. Hic bir kulunu cehennemde kendi istediği için yakmaz. Kul nefsi ile işlediği günahlar, yüzünden cehenneme gider. Ruh Emr -i İlâhiden olduğu için her zaman temizdir.  Kul iyi işler yapıyorsa bu kula Rahmani yönden gelen bi teccelli oluyor. Ama bu ilâhi tecelliye de nefs, ve şeytan  karıştığı an kul ben ettim, ben yaptım, ben biliyorum diyerek  yaptıklarını kendine mal edinirse, kendini Allah’ın varlığından ayrı  bir varlık gördüğü için, kendine bir varlık isnad ettiği için  kendini Allah Azimuşşana   şerik koşmuş oluyor.

Peygamber efendimizin de (s.a.v.) insana günah olarak kendi vücûdu yeter demesi de bu anlamda galiba… (yanlışım af ola İnşeAllah). Kul hangi yolu tercih ederse cüzi iradesiyle onu o yolda yürütecek olanda Cenâb-ı Haktır.   Çünkü her birerlerimizi  ister Rahmani yoldan olsun, ister nefsani Cenâb-ı Hakkın bir ismi bizi faaliyete geçirir. Bir zamanlar insanlar bir daha sularda boğulmamak için yüce kule,  Babil kulesini inşa etmeye başladılar.  

Bâbil kulesi Babil deki Şinar denilen bir sahrada Nuh peygamberin soyundan gelenler tarafından göklere ulaşmak, Tanrıya çatmak içün planlanmış bir tikildi… Bu  kule insan gururunun hadsizliğini və cezasını kendinde aks ettirir. Tanrı kulenin inşasın da çalışan insanların dillerini bir gecede karma-karışık bir hale salıyor ve insanlar bir-birlerini anlayamazlar. Böylece insanların plânları bozulur. Bundan sonra insanlar kulenin inşasını yarım bırakarak şehri terk ediyorlar. O günden de dil ayrımı, ırkçılık yaşanıyor. Günümüzde de  Irak’ın geçmiş  baş bakanı Bâbil kulesinin ve onun yakınındaki tikililerin yeniden inşasını, tamirini başlatmıştı, ama yinede onun ölümüyle  bu iş yarım kaldı. Bütün güç ve kudret yalnız Allaha mahsustur.

Esselatu vesselamu aleyke Ya Resul Allah.


Esselatu vesselamu aleyke ya Habib Allah
Esselatu vesselamu aleyke Ya  Seyyidel evveline vel ahirine.
Esselatu vesselamu aleyke Ya Muhammedi salavatullahi ve rusulihi ve malaiketihi ve kutubihi  ve hemeleti erşihi ve cemii halqihi aleyke ve ala alika ve ashabike ve Rehmetullah ve Bereketuh.
Ve Selâmun alel murselin velhamdulillâhi  Rebbul âlemin.
 

Murat ho…… idrak ettiğim kadarıyla yazmaya çalıştım. Hatalarım af ola İnşeAllah. Terzi Babama  ve Nu…. annemize de gül kokulu selâmlarımı iletiyorum.

------------------------


Yüklə 1,83 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   253   254   255   256   257   258   259   260   ...   314




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin