GöNÜlden esiNTİler bir hiKÂye biRÇok yorum (6) her şey merkezinde’mi?



Yüklə 1,83 Mb.
səhifə260/314
tarix07.01.2022
ölçüsü1,83 Mb.
#86787
1   ...   256   257   258   259   260   261   262   263   ...   314
(83) Fi… Ar…

Esselamu Aleyküm ve Rahmetullah ve Berakâtuhu,

Efendim, merkez efendiye sorulan soru naçizane bana sorulmuş olsa benim bugünkü anlayışım ile vereceğim cevap “her şeyi kendi programı üzerine bırakırdım” olurdu. Çünkü Kurân-ı Kerim 17-84 İsra suresinde” De ki: "Herkes kendi yapısına uygun işler görür. Rabbiniz, en doğru yolda olanı daha iyi bilir." Buyurmaktadır. Bu ayet-i Kerime’de  geçen “Şakile” kelimesine baktığımız zaman TDK nin sözlüğünde “şakul: Yapılarda duvarı düzgün örebilmek için kullanılan araç.” Olarak açıklanmakta, dolayısı ile en basitinden bir duvarı bile düzgün yapabilmek için bir şakule ihtiyaç oluyorsa, koskoca bir düzenden oluşan bu dünya hayatını ve kainatı düzeninde tutabilmek içinde mutlaka her halk edilen varlığın yani Cenab-ı Hakkın zuhurunun kendi şakulünde hareket etmesi ve bu programdan sapmadan hayatını tamamlaması gerekir.

Yani aslında her zuhura gelen varlık kendi programı ile halk edilmekte ve aslında kendinde ki, kendinden gelen, kendi ile gelen özünde olan programını uygulayıp, daha sonra ahir âleme intikal etmektedir.

Yine bu hususa işaret ile,

Feekım vecheke liddiyni hanîfa” (30-30)

  Vechini hanif olarak dine döndür.

Fıtratallahilletiy fetaren nâse aleyha”

Allah'ın insanları üzerinde yarattığı fıtrata sımsıkı tutun.



Lâ tebdiyle lihalkillah”

Allah'ın halk etmesinde hiçbir değiştirme yoktur.



Zâlike diynül kayyım”

İşte bu dosdoğru dindir.



Ve lâkinne ekseren nâsi lâ ya’lemun”

Fakat insanların çoğu bilmezler.



Yine insanlar Cenâbı Hak tarafından belli isimlerin manasını açığa çıkarmak üzere programlanmış olarak zuhura getirilirler ve bu halk edişte asla değişme olmaz. Ve bu zuhurat âlemin de kayyum olan din yani geçerli olan nizam işte budur, ama insanların çoğu bunu bilmez, buyuruluyor. Buradan da anlamız gereken aslında bize göre iyi, veya bize göre kötü, olarak değerlendirdiğimiz şeyler aslında gerçek anlamda, iyi veya kötü değil, sadece bizim halk edilişimiz doğrultusunda, bize ters gelen şeyler, yani bize ters gelen isim zuhurlarına biz yanlış, veya hatalı kötü gözü ile, bakıyoruz ve sonuçta her şeyin kendi zuhurumuz doğrultusunda cereyan etmesini bekliyoruz. Ve bu beklenti bizi yanıltıyor. Bu beklentinin tersi olunca bize güç geliyor olan şeyler.

Bütün insanlar bu beklenti içinde olduğu için zaten bunu gerçekleştirmek imkânsız oluyor ve bize düşen her şeyi şâkilesi üzerine bırakmak ve o şekilde kabullenmek oluyor. Bu şekilde hareket de bizi gam keder ve üzüntüden kurtaracak tek çözüm oluyor aslında, çünkü düzen nizam bu şekilde.

     (3) Gene, Yukarıdaki cevap gerçekten hiçbir şey ayırmaksızın bütün “enfüsi beden âlemi içinde” de her yönden geçerlimi’ dir?



Bu sorunuza kendi bilgilerim dahilin de evet her yönden geçerlidir derim, ama bir yandan da her yönden deyince bugünkü seviyem itibari ile anlayamadığım mutlaka bir takım istisnalar vardır diye düşünüyorum.

     (7) “merkezinde bırakırdım!” sözü sizce hangi mertebenin sözü olabilir.

Efendim mertebe deyince benim şuan bulunduğum seviyenin mertebesi olmadığı kesin ama sanıyorum bu mertebede her tür olan şeye rıza mevcut olduğu için raziye mertebesi olabilir diye düşünüyorum.

Efendim Cenâb-ı Hak (C.C) sizlerin rehberliğinde kendi yolunda sağlam bir şekil de yürüyebilmeyi, bizlere vermek istediğiniz bilgileri nefsi benliğimizden ayrı olarak gerçek anlamları ile, anlayabilmeyi ve arzu edilen menzile varabilmeyi bize nasip etsin inşallah.

------------------------

(84) Er… Po…

  Bu yılki tefekkür çalışması bana geldiğinde, liseye giderken arkadaşım necatla yaptığımız sohbetler hatırıma geldi. Gerçi o zamanlar küçük ve câhil olduğumuzdan ne dediğimizin farkında değildik. Sohbetin birinde arkadaşıma dünyanın merkezinde kalmasını sağlayan benim, dedim, oda nasıl deyince, ayağımla bir taşı gösterip, şu taşa vurursam dünyanın dengesi değişir derdim. Oda vur da değişsin dediğinde vurunca da hani değişmedi, her şey olduğu gibi devam ediyor. Bende eğer vurmasaydım değişirdi deyip kendi kendime dengeyi sağladığımı düşünürdüm.

İkinci soruya da ef `al alemi içende değerlendire biliriz. Ef`al âlemi ALLAH`ın isimlerinin zuhur mahalli olduğundan her isim kendi istidadına göre zuhura gelmektedir. Bundan dolayı  merkezinde bırakırdım cevabı bütün ef`al alemi İçinde geçerlidir.

Üçüncü soru enfüsi âlemle ilgili olduğu için bur da emri iradi ve emri teklifi devreye girmektedir. Karar verdiğimiz kötü hadiseleri merkezindedir diyemeyiz. Eğer bunu da bu şekilde değerlendirirsek beni sen azdırdın hadisesine geliriz buda hakka iftira olur.

Dördüncü ve beşinci soruda her şey zıddıyla var olduğundan iyi ve kötü hadise söz konusu olmaz. Bundan dolayı karışımıza çıkan kötü ve iyi  hadiselerde merkezindedir.

Merkez her fiilin ve var oluşun kendi istidadına göre zuhur bulup hareket etmesidir. Hak her noktada aynı derecede zuhur etmektedir onun ilmi her şeyi kuşatmıştır.
 

Merkezinde bırakırdım sözü Uluhiyet mertebesinin sözüdür. Uluhiyet mertebesi her mertebenin hakkını istidanı göre vermektedir.

Selâmlar hoşça kalın Er… Po…

------------------------




Yüklə 1,83 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   256   257   258   259   260   261   262   263   ...   314




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin