Yukarıdaki cevap gerçekten hiçbir şey ayırmaksızın bütün “ef’âl âlemi içinde” her yönden geçerlimi’dir?
Efal âlemi olan âlemde, sizin sohbetlerinizden öğrendiğimiz kadari ile, Allah u Teâlâ nın isimlerinin efal dünyasındaki zuhuratları olan fiillerin hareketlerini goruyoruz. Her bir esmaul husna nın fiilere düşen izdüşümlerini hayatımızın icinde yaşıyoruz. Bu fiillerde dünya uzerindeki biribirimizle ve etrafımızla olan davranışlarımızı etkisi altına alıyor. Esmaül Hüsnâ nın genelinde isimler arasında biribirlerinin zıtları olduğu gerçeğinden dolayıda, bu efal âlemindeki zuhurat olan fiilerdede zıtlıklar oluşabiliyor. Bu yuzden de anlık durumlarda ve oluşumlarda, bazen “herşey merkezinde” demek o kadarda kolay olamayabiliyor. Ama genel olarak bakılıpda zamana yayıldığında, başımıza gelen fiilin zıttı olan diğer fiil, belkide kısa zamanlı merkezinden kaymış dengeyi hayatımızda tekrar yerine getirebiliyor. Bunların en kolay orneği ise bence hastalıklar. Insanın fiziki beden içerisinde yaşadığı zaman içinde, fiziki vücûdundan kaynaklanan oluşumu sebebi ile, fiziki rahatsizliklari hastalıklari olabiliyor. Virusler mikroplar ara ara bizi ziyarete gelebiliyorlar. Bu mikroplar bizi hasta ettiginde vücûd bir süre onunla savaşıyor, vücûdun fiziki dengesi hastalığa kayiyor. Ama Insanın doğasında hastalik normal bir durum olmadığı icin, ilaçlarında yardımı ile vücûdun direnç sistemi hastalik ile savaşıp iyileştirebilir ise, vücûdu iyileştiriyor. Sonuçda Herşey tekrar merkezine geliyor gibi. Yani, bence efal âleminde, fiiller penceresinden bakıldığında, bazı olaylar merkezden kayıyormuş gibi görünsede, isimler, yani esmâ âleminden bakıldığında, zıtlıklar içinde herşeyin merkezde olduğu veya merkeze döndüğü görünüyor.