(Veli külli vichetün hüve müvellîhe festebikulhayrat eyne mâ tekünü ye’ti bikümüllahu cemîan innellahe alâ külli şey’in kadîr.)
(Bakara-2/148.) “Her birinin bir kıblesi vardır, o yüzünü o kıbleye döndürür. Artık hayırlı işlere koşunuz. Siz her nerede olursanız olunuz Allah Teâlâ hepinizi bir araya getirir. şüphe yok ki Allah Teâlâ her şeye kadirdir.”
------------------------
Görüldüğü gibi bu Âyet-i kerîmede de ifade ne kadar açıktır. Yani insan-ların her birinin yöneldiği bir yön vardır ve orası onun kıblesi yani merkezidir. O halde şeriat mertebesinde ve zâhir âlemde ne kadar insan varsa o kadar merkez vardır hükmü ortaya çıkmaktadır.
------------------------
(Ve vassa bihe İbrâhîmü benîhi ve ya’kubü ya beniyye innellahestafa lekümüddîne felâ temutünne illâ ve entüm müslimun.)
(Bakara-2/132.) “ Ve bunu -dinini- İbrâhîm de oğullarına vasiyette bulundu, Yakup da. -Her biri dedi ki- Oğullarım; şüphe yok ki Allah Teâlâ sizin için İslâm dinini seçti. Binaenaleyh sakın siz ölmeyiniz, ancak müslüman olduğunuz halde ölünüz.”
------------------------
Görüldüğü gibi bu Âyet-i Kerîme de merkez gösterilmiştir. Oğullara hayali merkezlere kapılmasınlar diye, açık olarak gerçek merkez istikameti işaret edilmiştir.
------------------------
Bende şöyle dedim. “Merkez varlığının içinde huzur bulduğu yerdir. Orada aslını bulup kendini tamamlamış olur.” T.B.
------------------------
Dostları ilə paylaş: |