***
İblis diye varlık ancak Allahın Ademiyet mertebesindeki nizamı gereği isimlendirmesidir.
Yani İblis mülk aleminin, kesret anlayışı içinde elbise giyerek hevesat tesiratında kendine vücud izafe etmekten başka bir şey değildir. Çünkü Rabbım nizamını tahsis üzere, “liademe/Adem için”, “limuhammed/Muhammed için”, “lillahi/Allah için” şeklinde beyan etmiştir.
İsmi tarif mananın, makamın ispatıdır. Tahsis edilen, irfan olunmaya hizmet ile Muhammedi nurlanmadadır. Tahsis edilme, hedefi, makamı, manayı göstermektedir.
Mülke doğru çekmek ise, gelmiş olduğun yerin dışında kalmak demektir. Bu durumda aslını ve hedefini inkar etmektir. Esasında gayri kalmak da mümkün değildir. Çünkü mesela gayrullah dendiğinde bunun manası, gayr olanın da Allah olduğunu tespittir.
Neticede aliyyül ala’dan esfeli safiline tenezzülün her mertebe görünmesinde Hakk bizzat kendini tevhid üzere tasdik etmektedir.
Yanlış veya doğru, güzel veya çirkin, eksik veya tam şeklindeki ifadeler ancak kesret aleminin gereklilikleridir. Bu alem için de bunun böyle olması gerekir.
Amaiyetinden, Ehadiyetine Samed olarak Vahdaniyetine tenezülündeki zikir, “Sübhanallahi ve bihamdihi” (hu/kendi hamdı ile Allah subhan’dır) zikridir.
Mertebelerin gerek kendi içlerinde, gerekse birbirleri aralarında doğru veya yanlış demeleri dahi doğrudur. Çünkü o doğru ve yanlış demeleri
Kur’anı Kerim’de beyan edilmiştir ki, “bazınızı bazınızla imtihan ederek sabırlı olanlarını tespit içindir.” (ve sizin bazınızı bazısı için fitne/sınama olarak ca’l/kıldık siz sabrediyor musunuz?) (Furkan 25/20)
Dostları ilə paylaş: |