Günü saat: 22. 27'de X şahısla yaptığı telefon görüşmesindeki; Ali'nin "Akşam paşam arıyo, ben seni biliyorum tamam mı normalden arıyorsun zannediyordum bülbül gibi ötüyorum, bu Faruk'u dövdüm" dediği, X şahsın "Kalabalık gitseydiniz"


g)-Hukuki durumunun değerlendirilmesi



Yüklə 3,45 Mb.
səhifə29/59
tarix30.11.2017
ölçüsü3,45 Mb.
#33405
1   ...   25   26   27   28   29   30   31   32   ...   59

g)-Hukuki durumunun değerlendirilmesi;

Şüpheli Kahraman ŞAHİN'in Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu , Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı "Sivil Unsurların" kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı "Lobi" adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyarınca kurulan Ergenekon Terör Örgütüne bağlı "Lobi Yapılanmasının" karan ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşlan alanındaki faaliyet şekil ve esaslannı belirlemek için hazırladığı "Dinamik" adı verilen örgüt dokümanında gösterilen "Kuvayı Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllannda kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür" hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kurulan Kuvayı Milliye Derneğinin faaliyetlerinde etkin rol oynadığı, Ergenekon Terör Örgütünün amaçlan doğrultusunda yönetilmesine yardımcı olması için gençlik kollanndan sorumlu teşkilat başkan yardımcısı olarak görevlendirildiği , bu görevi kapsamında da örgüte eleman kazandırdığı, örgüte kazandırdığı elemanlann profillerinden de yararlanıp mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, yine örgüte kazandırdığı elemanlar aracılığı ile örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat topladığı, legal faaliyetleri çerçevesinde sivil demokratik tepki görüntüsü ve kamuoyu oluşturmak amacı ile yönetim aleyhine olan sivil toplum hareketlerini organize ettiği veya içerisinde yer aldığı iddia edilmektedir.

Şüpheli özetle ; kendisinin devletle veya herhangi bir gizli oluşumla ilgisi olmadığını, derneğin maaşlı bir çalışanı olduğunu,7-8 aydır maaşını alamadığını, telefon konuşmalarının çoğunun derneğe gelen,vatan sevgisi olan heycanlı insanlarla yaptığı ve bir çoğu şaka mahiyetinde olan görüşmeler olduğunu savunmuş ise de,

Yukanda tape şeklinde özetlenen telefon görüşmeleri genelinden de anlaşıldığı gibi 07.08.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesinde söylediği "Sen bizim babamız değil misin baba ya" "Sen bizi öldürsen, dövsen dahi biz sana kötülük düşünebilir miyiz baba, her şeyimiz sensin bizim" , "..senin evladın var, biliyor musun, her türlü her şekilde, her şeyle çarpışacak bi askerin var", "Baba, senin emrindeyiz tamam mı, öl dediğin an, o sahtekarlar gibi değil" sözlerinden de Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden , aynı zamanda örgütün Kuvayı Milliye Derneği yapılanması sorumlusu olan Mehmet Fikri KARADAĞ'a sadakatle bağlı olduğu anlaşılmaktadır.

Telefon görüşmeleri genelinden şüpheli Kahraman ŞAHİN'in Ergenekon Terör
Örgütünün Kuvayı Milliye Derneği yapılanmasında etkin rol oynadığı, Mehmet Fikri
KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM'ün hiyerarşisinde faaliyette bulunduğu, kendisinin
Komutan ve Binbaşı gibi askeri sıfatlar kullandığı, örgüte adam kazandırdığı, örgüte
kazandırdığı adamlann profillerinden de faydalanıp bizzat veya bu kişileri azmettirerek
admam kaçırma, korumalık yapma, çek senet tahsilatı ve benzeri mafya tarzı faaliyetler ile
örgüte temin ettiği, örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat topladığı, Kuvayı Milliye
yapılanmasına iletilen taleplerin kendisi tarafından alındığı veya kendisine yönlendirildiği, bu
talepleri kendisine bağlı olan örgüt üyeleri Erol ÖLMEZ,Abdullah ARAPOĞULLARI,Erdal
İRTEN,Raif GÖRÜM ve Yusuf GÖRÜM gibi örgüt üyelerini yönlendirerek karşıladığı,
kısım eylemlerde ise bizzat kendisinin de yer aldığı, kendisine bağlı örgüt üyelerinin
faaliyetleri hakkında şüpheliye bilgi verdikleri, onay istedikleri veya yardımını talep ettikleri,
Her ne kadar, örgütsel gizlilik prensibi gereği dikkatli konuşmaya özen gösterip
muhataplannı da uyarsa da telefon görüşmelerinin yukanda yapı lan/değerlendirmeyi doğrular
açıklıkta olduğu anlaşılmıştır. / ' „•„,"'"

Şüpheli Kahraman ŞAHİN'in örgüte adam kazandırma çalışmalarında 04.10.2007 günlü telefon görüşmesinde "Gerek yok o tip adamlara, öyle şey fazla sorgu soru adama gerek yok şimdi bu öyle zaten basit bişey değil anlıyor musun" "Sen neysen bende oyum yani hiç fark etmez anladın mı" söylediği gibi, bu yapılanmaya dahil edilecek kişilerin söylenilenleri sorgulamadan kabul edecek nitelikte olmasını aradığı görülmektedir.

Kuvayı Milliye Derneğinin illegal yapılanmasında Özel Kuvvetler (Sözde) Komutanlığı isminde bir birim kurulduğu yukanda Mehmet Fikri KARADAĞ'a ait bölümde açıklanmıştır. Şüphelinin askeri üniforma benzeri bir elbise giyerek fotoğraf çektirdiği, telefon görüşmelerinde kendisine Komutan,Binbaşı şeklinde hitap edildiği hususu , Gizli Tanık 17'nin ".. .Kahraman ŞAHİN'in binbaşı lakabı kullandığı" , diğer bir kısım şüphelilerin de benzer beyanlan içeriği dikkate alındığında , şüphelinin Kuvayı Milliye Derneğinin illegal yapılanmasının "Özel Kuvveter (Sözde) Komutanlığı" biriminde görevli bulunduğu anlaşılmıştır.

18.08.2007 günlü telefon görüşmesindeki Abdullah ARAPOĞULLARI'nın "ya ben işi hallettim de hani ben sana dedim ya ekip kurdum falan" "onlarda hazır çok güzel ekip, tespit ettiğim yerlerde var, haraç değil de yardım amaçlı gidecez otellere elli milyar, yüz milyar alacağımız yerler var onun için görüşecektim ben seninle o ekiple gelecektim yanma. İstersen eve gelelim senin araba var altımızda"

17.09.2007 günlü telefon görüşmesindeki Erol ÖLMEZ' in "Taksime geçiyorum, ordan da Çarşamba'ya geçcem" "İftardan sonra akşam 8, sabah 8 nöbete devam yani...","Biz de mollalann arasına takıldık girdik işte ne yapalım, soktunuz bizi o taraf Çarşamba'ya" "... ben hoca adamım biliyorsun sakal bıraktım haberin yok galiba" "molla oldum ben de" , Kahraman'ın "Ya hayırlısı olsun be kardeşim ya, görevini tam yerine getir de"

Şeklindeki konuşmalar, şüpheli Kahraman ŞAHİN'in örgüt adına gelir temin etme ve Örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat toplama faaliyetlerini gösterir en açık telefon görüşmelerine örnektir.

Diğer şüphelilerden Erkut ERSOY'un bilgisayanndaki bir E-posta mesajı incelendiğinde ; Özel Büro tarafından gruba gönderilen bir mesaj olduğu görülmüştür. Mesajda Özel Büroya gönderilen bir mesaja karşılık olarak Kuvayı Milliye Grubunun tüm Türkiye'yi hatta dünyadaki tüm Türk Milliyetçilerini kapsayan bir grup olduğu, kendilerinin Kuvayı Milliye olarak tüm Türkiye'de çok hızlı ve kapsamlı bir biçimde örgütlendikleri, üyelik konusunda Özel Büro üyesi olunduğu söylenerek Kuvayı Milliye derneğinden Kahraman Bey ile görüşülebileceğinin belirtildiği görülmüş, bu husus da şüphelinin Kuvayı Milleye Derneği yapılanmasındaki etkin konumunu gösterir bir husus olarak değerlendirilmiştir.

Aynca,


Raif GÖRÜM ile yaptığı 07.11.2007 ve 08.11.2007 günlü telefon görüşmelerinin açıkça silah ticaretine ilişkin olduğu değerlendirilmiş, nitekim Raif GÖRÜM ifadesinde "..silah ticareti yapmaya kalkıştığını ancak beceremediğini, telefon görüşmelerinin bu konuya ilişkin olduğunu" beyan etmiştir.

Ilmira KANDEMİR ile yaptığı 03.12.2007 (üç adet) ve 10.12.2007 (iki adet), Raif GÖRÜM ile yaptığı 19.10.2007 ve 14.12.2007 ve Cenk isimli kişi ile yaptığı 26.12.2007 günlü telefon görüşmelerinin açıkça uyuşturucu ticaretine ilişkin olduğu değerlendirilmiştir.

Abdullah ARAPOĞULLARI'nın kendisi hakkındaki ; derneğe gelirken arkadaşlanm de getirmesini istediği ve kendilerine Kuvayı Milliye Derneğinin Askeri bir kuruluş olduğunu, buranın Paşalar tarafından yönetildiğini söylediği,kendisine derneğin Bağcılar Şubesini açmak ve yardımda bulunabilecek kişileri tespit etmek için görev verdiği,

Ayşe Ceylan GEÇYOL (KIYAK)'un ; kendisi hakkındaki derneğin miting gibi faaliyetlerine diğer dernek yöneticileri ile birlikte katıldığınrgördüğü,






Erdal İRTEN'in kendisi hakkındaki; bir telefon görüşmesinde Kahraman ŞAHIN kendisine "ekibi oluştur" deyince kendisinin böyle bir hareketin içinde bulunmayacağını belirttiği,

Erol ÖLMEZ'in kendisi hakkındaki, dernekte bulunduğu sırada Muhammet YÜCE'nin derneğe geldiği ve Kahraman ŞAHİN ile görüştüğünü gördüğü, deprem afetleri sırasında Özel Kuvvetlerin afet ve deprem kısmından sorumlu olduğunu söyleyerek üzerinde Özel Kuvvetler yazılı Kuvayi Milliye Derneğinin kimlik kartını verdiği, Kahraman ŞAHİN'in bu ismi taktığından kendisini "Kıdemli Binbaşı Erolhan EJDEROĞLU" olarak tanıttığı, kendisinin bazı telefon görüşmelerinde Kahraman ŞAHİN'e Binbaşı olarak hitap ettiği,

Recep Gökhan SİPAHİOĞLU'nun kendisi hakkındaki ; Kuvayi Milliye Derneğine üye olduktan somaki bir tarihte Hüseyin GÖRÜM, Kahraman ŞAHİN ve Ali KUTLU'nun kendisini Mehmet Fikri KARADAĞ' ın odasına götürdükleri,burada yapılan konuşmadan soma Hüseyin GÖRÜM ve Kahraman ŞAHİN'in yönetim kurulu karan hazırladıklan,ancak orada hazır bulunmayan üyelerin yerine de kendilerinin imza attıklan, daha soma kendisini dernekte esrar içerken gördüğü,sonra Kahraman ŞAHİN tarafından 2007 senesindeki Genel Seçimlerde dernek olarak destek verileceğini söyledikleri Kadıköy' den Bağımsız Milletvekili adayı olan Ertuğrul OĞUZ isimli kişi hakkında seçim çalışmalan için derneğe çağrıldığı,

Şeklindeki beyanlan içeriğine göre de, şüphelinin savunması gibi Kuvayi Milliye Derneği ve içindeki illegal yapılanma ile ilgisinin sadece bu derneğin bir çalışanı olmakla sınırlı olmadığı açıkça anlaşılmaktadır.

Muhammet YÜCE ve Kahraman ŞAHİN'in karşılıklı birbirlerini tanımadıklan şeklindeki beyanlanna karşın , yukanda yazılı 10.07.2007 tarihinde Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşmesindeki Mehmet Fikri'nin "Oğulcum şimdi Bursa'dan Muhammet (Muhammet YÜCE) diye bir çocuk geliyor" "Bizim derneğin önde gelmiş olduklanndan" "Arabasıyla geliyormuş, onu alın görüşün, Hüseyin abinlede görüşsün, bende çıktım geliyorum" "Muhammet diye bir çocuk uzman çavuşmuş" sözleri, diğer şüphelilerden Erol ÖLMEZ'in ; kendisinin dernekte bulunduğu sırada Muhammet YÜCE'nin derneğe geldiğini ve Kahraman ŞAHİN ile görüştüğü şeklindeki beyanı içeriğine göre , gerek Muhammet YÜCE gerekse Kahraman ŞAHİN'in aksi yöndeki beyanlanna itibar edilmemiştir.

Şüphelinin evinde yapılan aramada, Bayrampaşa Kapalı Cezaevinden Deniz YILDIRIM isimli cinayet hükümlüsünün gönderdiği mektuplar ele geçmiştir. Deniz YILDIRIM'm cezaevinden Kuvayi Milliye Derneğinin Kadıköy'deki adresini yazarak Kahraman ŞAHİN ve Hüseyin GÖRÜM'e gönderdiği mektup içeriklerinde "Gönlümden geçen tek hareket Darbeyle içimizdeki dış güçlere hizmet eden şerefsizleri infaz etmek" , "Paşama,Hüseyin Abi'ye,Soran herkese selam olsun,Yolumuz açık olsun", "Tam aktif zamanımızda başımıza bu iş geldi, lanet olsun", "İçerde de olsak dışanda da olsak fark etmez, her türlü yaşam şartına alışkımz„ben savaşımı burada veriyorum", "Ben silahımı ülkenin bölünmez bütünlüğünü bölmeye çalışana çalışanlara çekmeye and içtim, bizler bu ülkenin direnişçileriyiz" , "Toplu giydirme zamanı yaklaşıyor ! , farkındayım, beni unutmayın buralarda.Bizler bu millet için topraklar için vanz,zırhımızı giymeden sokağa çıkmak yok" , sözlerinin yazılı bulunduğu anlaşılmıştır.

Bu mektuplann da , şüphelinin örgütün Kuvayi Milliye yapılanmasmdaki bütün üyeleri ile birlikte diğer kişilere, vatanın elden gittiği , Kuvayi Milliye derneğinin vatanın kurtanlması davasım yürüttüğü, bu kapsamda askeri bir darbenin zemininin hazırlanarak hain olan kişilerin infaz edilmesi gerektiği şeklindeki örgüt propagandası yaptığını gösterdiği, esasen Ergenekon Terör Örgütünün yönetici konumunda bulunan üyelerinden, bu mektuplan kaleme alan cezaevinde cinayet suçundan tutuklu olarak yatan bir ilgilisine kadar bir askeri müdahale söyleminin bulunduğu soruşturma evrakı genelinden de anlaşılmaktadır.

Tüm bu açıklamalar ile ; şüpheli Kahraman ŞAHİN'in Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu , Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı. "Sivil Unsurlann" kurulması ve











örgütlenmesi amacı ile hazırladığı "Lobi" adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyarınca kurulan Ergenekon Terör Örgütüne bağlı "Lobi Yapılanmasının" karan ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşlan alanındaki faaliyet şekil ve esaslanm belirlemek için hazırladığı "Dinamik" adı verilen örgüt dokümanında gösterilen "Kuvayi Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllannda kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür" hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kurulan Kuvayi Milliye Derneğinin Ergenekon Terör Örgütünün amaçlan doğrultusunda yönetilmesine yardımcı olması için teşkilattan sorumlu başkan yardımcısı olarak görevlendirildiği , bu görevi kapsamında da örgüte eleman kazandırdığı, örgüte kazandırdığı elemanlann profillerinden de yararlanıp mafya tarzı faaliyetlerde bulunarak örgüte gelir temin ettiği, yine örgüte kazandırdığı elemanlar aracılığı ile örgüt amaçlan doğrultusunda istihbarat topladığı yönünde hakkında kamu davası açılmasını haklı kılacak derecede şüphe oluşturan delillerin bulunduğu anlaşıldığından,

Şüpheli Kahraman ŞAHİN'in eylemine uyan TCK'nun 314/2 ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5. maddeleri uyarmca cezalandırılması talep edilmiştir.

Bunlann dışında ; yukanda yazılı bazı telefon görüşmelerinin , bağlantılı olduğu Raif GÖRÜM'ün telefon görüşmeleri ile birlikte değerlendirilmesinden ; şüphelinin uyuşturucu madde, yasadışı silah ve porno CD ticareti faaliyeti içerisinde bulunduğu yönünde şüphe duyulmuş ise de, kendisinden uyuşturucu madde ve silah ele geçmemiş olması, kendisinden çok miktarda porno CD ele geçirilmiş ise de suç delili olan telefon görüşmesinin CMK 138/2 kapsamında tesadüfen elde edilen delillerden olup TCK'nun 226//3 maddesine uyan bu suçun CMK'nun 135/6 maddesinde sayılan katalog suçlardan olmaması nedeni ile bu suçlar hakkında soruşturma yapılmasına yeterli delil ve imkan olmadığı değerlendirilmiştir.

Şüphelinin TCK'nun 191 maddesine uyan uyuşturucu madde kullanmak suçunu da işlediği yönünde ilişkin deliller bulunduğu anlaşılmış ise de , bu suç hakkındaki evrak aynimi ştır.

69-ŞÜPHELİ EROL ÖLMEZ a)- Emniyet ifadesinde özetle;

2006 yılı Ekim ayında Kuvayi Milliye Derneğinin önünden geçerken bayrağı dikkatini çektiğinden binaya girdiğini, dernekte Hüseyin GÖRÜM'le tanışarak iş aradığını söylediğini, Hüseyin GÖRÜM'ün dernekte çalışacak elemena ihtiyaç olduğunu söylemesi üzerine aynı gün işe girerek dernekte kalmaya başladığını, dernekte çay, yemek ve temizlik işleri yaptığını, dernek yöneticilerinin Mehmet Fikri KARADAĞ, Hüseyin GÖRÜM, Kahraman ŞAHİN ve Feraye SES olduğunu, dernekte çalıştığı zaman içersinde Muhammet YÜCE'nin derneğe gelerek Kahraman ŞAHİN ile görüştüğünü gördüğünü, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Hüseyin GÖRÜM'ün kendisine kötü davranmalan,Hüseyin GÖRÜM'ün sürekli olarak Kur'an'dan bahsetmesi ve "Mehdi buradan doğacak" şeklinde konuşmalanndan dolayı dernekten yazılı olarak istifa ettiğini,

Hüseyin GÖRÜM'ün kendisine motorize ekip kurarak insanlara yardım etmeyi, aynca akut benzeri depremde yardımcı olabilecek, insanlann yaranna olacak örgütlenmelerden bahsettiğini, Kahraman ŞAHİN'in kendisine deprem afetleri sırasında "Özel Kuvvetlerin afet ve deprem kısmından sorumlu" olduğunu söyleyerek Özel Kuvvetler yazılı bir kimlik verdiğini,

İstihbarat toplama ile ilgili görüşmeleri hatırlamadığını,

Fatih ilçesi Çarşamba semtinde Murat isimli bir arkadaşının yanında kaldığım, Fatih
semtinde çarşaflı cübbeli şahıslann çok olmasından dolayı mollaların arasında kaldığını
söylediğini, Kahraman ŞAHİN'in görevini yerine getir, görevine dçvam et dediğini, Fatih
semtinde istihbarat toplamak amaçlı bulunmadığını, . 'V".

Aynca; tahsilat, adam takip etme, istihbarat toplama tarzında yaptığı telefon görüşmelerini hatırlamadığını, görüşmelerde emanet diye bahsettiğinin kuvvet macunu olduğunu,

13.10.2007 tarihinde Kahraman ŞAHİN ile yaptığı telefon görüşmesi sorulduğunda;Ukraynalı olan şahsın Kahraman ŞAHİN'in arkadaşı olduğunu, bu şahsın çimento almak istediğini, Kahraman ŞAHİN kendisine tanıdık çimento fabrikası sahibi olup olmadığını sorduğunu, kendisinin de bir arkadaşının tanıdığının olduğunu söylediğini, görüşmenin bununla ilgili bir görüşme olduğunu,

15.07.2007 tarihli Yusuf KARLIOĞLU ile yaptığı telefon görüşmesi sorulduğunda; Kendisini askeri personel olarak tanıtmasında herhangi bir amacının olmadığını, Hüseyin GÖRÜM isimli şahsın kendisine; Başbakan Recep Tayip ERDOĞAN'm Kuvvai Milliye derneği ile uğraştığını söylediğini ve Başbakanın vatana ihanet ettiği şeklinde konuştuğunu, kendisinin bundan dolayı bu şekilde konuştuğunu, ancak bu konulardan bilgisinin olmadığını,Yusuf isimli şahsın ne iş yaptığını bilmediğini, Yusuf un Kuvvai milliye derneğine üye olduğunu, görüşmenin içeriğinde geçen diğer konulan hatırlamadığını, "Koştuğum zaman beni indirirler" sözü ile neyi kast ettiğini bilmediğini,

28.06.2007 tarihinde Halil isimli şahıs ile yaptığı telefon görüşmesi sorulduğunda; Görüşmeyi hatırlamadığını,"ancak kendisinin şirketinin olmadığını, görüşmede geçen "80 tane Fransa var" sözü ile neyin kast edildiğini bilmediğini, kendisinin Vodafone hattından 10 adet kullanmak amacı ile aldığını, ancak hatlann daha sonra kaybolduğunu, bu kadar hat almasının özel bir nedeninin olmadığını,

13.08.2007 günü saat:12.17'deki Kahraman ŞAHİN isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesi sorulduğunda;Kendisinin Nebil' den Kuvvai Milliye adı altında para almadığını, ancak bu şahsın kendisine parça parça yardımda bulunmak amaçlı 100 YTL para verdiğini, Kahraman ŞAHİN'in de kendisiyle dalga geçmek için bu şekilde konuştuğunu, hiçbir şekilde Kuvayı Milliyenin adını kullanarak para tahsil etmediklerini, Nebil'in kendisini Hüseyin GÖRÜM'e neden şikayet ettiğini bilmediğini,

29.09.2007 tarihinde Hikmet isimli şahısla yaptığı telefon görüşmesi sorulduğunda; Görüşmeyi hatırlamadığını, herhangi bir şekilde koruma yapma gibi bir durumun olmadığını, kendisinden koruma amaçlı kimsenin bir talepte bulunmadığını,

Aynı görüşmenin devamı sorulduğunda;Görüşmeyi kabul ettiğini, Hikmet'in kendisine bu şekilde Cezaevinden bir şahsın çıkacağını, bu şahsın her türlü işlerine yarayacağını, istediklerinin ayağına, kafasına sıkacağını, bundan dolayı şahsa bir silah gerektiği şeklinde kendisinden talepte bulunduğunu, kendisinin de Hikmet isimli şahsa bakacağını söylediğini, ancak Hikmet'i dikkate almadığını, kendisini işlettiğini düşündüğü için şahsa herhangi bir şekilde silah temin etmediğini, kimseye silah satışı yapmadığını, kendisinin de silahının olmadığını,

Abdullah ARAPOGLLARI'm tanımadığım,ismini ilk defa duyduğunu söylemiş,
kendisine 03.11.2007 günü saat 15:10 sıralannda Kahraman ŞAHİN ile birlikte bu kişinin
Güngören semtindeki Karadeniz Odun Ekmeği isimli fınnına giderek görüşme yaptıklanna
dair fiziki takip tutanağı bulunduğu hatırlatılması üzerine ise ; belirtilen tarihte Kahraman
ŞAHİN ile birlikte Güngören semtinde bir fınna gittiklerini, buranın Abdullah
ARAPOĞULLARI'na ait olduğunu şimdi öğrendiğini,Kahraman ŞAHİN'in kendisine fınnda
yatmaya yer olduğunu, burada hem çalışıp hemde yatabileceğim, kendisinin de fınna un
bulabileceğini söylemiş olduğunu,birlikte ekmek fınnına gittiklerini,içeride Kahraman
ŞAHİN'in ile fınncı konuştuğunu, daha sonra tekrar görüşmek üzere fınndan
aynldıklannı,ancak tekrar fınna gidip konuşmadıklannı,kendisinjn bu konuyu Kahraman
ŞAHİN'e sormuş ise de yanıt alamadığını, *.

Kendisine sorulan diğer telefon görüşmelerini hatırlamadığını beyan etmiştir.






b)- Savcılık İfadesinde özetle;

Kolluk ifadesini tekrarladığını, Kuvva-i Milliye Derneğinde çay ve temizlik işleri yaptığım,kalacak yeri olmadığı için burada hem çalıştığını hemde kaldığmı,kendisine verilen işleri yaptığmı,kendisinin İsmailağa semtinde her hangi bir istihbarat toplama çalışmasında bulunmadığını,Kahraman ŞAHİN ile bu konularda yaptığı görüşmelerin şuursuzca olduğunu, kendisinin bir önceki yıl dernekten kovulduğunu, Kuvayi Milliye Derneğinde iken kendisine verilen kimlik kartının görev bölümünde "özel kuvvetler" yazdığinı,ancak kendisinin bunu afet ve kurtarma bölümü olarak bildiğini, özel kuvvetlerin ne olduğunu bilmediğini,bir önceki yıl sözlü ve yazılı olarak istifasını verdiğini,

Kahraman ŞAHİN ile yaptığı ve "Vatandaşlara ulaştım, kadrolarla ilgili harekete geçiyorum", "Sen kendi ekibini kur, hazır adam tut kendinde" şeklindeki konuşmaların geçtiği görüşmeleri hatırlamadığını,

Kendisinin dernekte her hangi bir görevinin olmadığmı,Kahraman ŞAHİN ile sık görüşmediğini, telefonda görüştüğü ve yukanda anlatılan konunun derneğin özel faaliyetleri ile ilgisi olmadığını,

Kahraman ŞAHİN binbaşı olmadığı halde kendisine Binbaşım şeklinde hitap ettiklerini,diğer insanlara karşı böyle bir tabir kullanmadıklannı,ancak kendi aralannda binbaşı, özel istihbaratçı gibi sözler kullandıklanm,

Ekip kurması için talimat verdiğine ilişkin telefon görüşmesindeki konunun gerçek olmadığını,kimseye ekip kurması için talimat vermediğini,ancak aralannda bu tür şeylerin konuşulduğunu,

Kimse hakkında istihbari bilgi toplamadığmı,DEHAP'a yapılan saldınlara katılmadığmı,eline çakı bıçağı dahi almadığım,telefon görüşmelerindeki konuşmalann espiri mahiyetinde olduğunu,

Kendisinin fakir bir insan olduğunu, şirkette yatıp kaltığinı,pişman olduğunu beyan etmiştir.



c)-ŞüpheIinin, yeniden ifade vermek istediğine dair cezaevinden gönderdiği dilekçeler üzerine alman ek ifadelerinde özetle ;

Cezaevinden dilekçe verdiğini,ancak şu anda bir şey anlatmak istemediğini, bir şey de bilmediğini,

Bazı telefon görüşmelerinde bahsi geçen konu ile ilgili olarak kendi el yazısı ile hazırladığı notlan ibraz ettiğini,bunlann değerlendirilmesini istediğini beyan etmiş, yazdığı notlar alınarak evrakına eklenilmiştir.

Kendisinden önce ifadesi alınan Mahmut ÖZTÜRK' ün ifadesinde geçen, kendisinin de tanık olarak gösterildiği Mahmut ÖZTÜRK ile Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK arasındaki tartışmanın sorulması üzerine ; bu kişilerle aynı cezaevinde kalır iken Mahmut ÖZTÜRK'ün Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK' e "ben Muzaffer TEKİN' in kendisini yaraladığı bıçağı sana polislere ver diye veriyorum, sen neden vermiyorsun" dedigini,bunun üzerine Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ün "Sen ne demek istiyorsun" dediğini, birbirlerinin üzerine yürümeye kalktıklannı,ancak kendisi dahil olmak üzere orada bulunanlann araya girerek kavga etmelerini önlediklerini,daha soma bu kişilerin banştıklannı,kendisinin bu tartışmalanm cezaevi pisikolojisine bağladığını beyan etmiştir.



d)- Aramalarda elde edilen deliller;

Şüphelinin işyerinde yapılan aramada; ,'









,03




-(1) adet Toshiba marka 126072735WSS12000100NTEB seri numaralı dizüstü bilgisayarı, bilgisayara takılı vaziyette Messopeın A Bottle ibareleri bulunan CD, -(1) adet Durmuş ARİF adına tanzimli Cl 1 Seri no 622738 nüfus cüzdanı, -(30) adet 1 'den 30'a kadar numaralandmlmış CD, -(1) adet Career ajans ibareli CD, -(1) adet Maxell ibareli disket, -(1) adet Kingston Datatraveler ibareli flash bellek, -(1) adet P/N 2090-00/26 ibareli omcu marka hafıza kartı,

-(1) adet Nokia marka 1112 model 353648/01/867532/1 İMEİ numaralı cep telefonu, bu telefona takılı vaziyette 05383657258 GSM numaralı 0706010242984 ibareli sim kart,

-(1) adet 926573023098118586 seri numaralı Telsim sim kart bulunarak el konulmuştur.

-TOSHIBAFUJITSU marka, seri numarası NW18T6128DVJ olan dizüstü bilgisayar hard diski üzerinde yapılan incelemede "Gelen Kutusu.dbx" isimli bir resim dosyalan tespit edilmiş, resim dosyalan incelendiğinde silahlı poz verdikleri, birbirlerine silah doğrulttuklan görülmüş,resmi elbiseli polislerin bulunduğu ancak sivil kıyafetli ve polis yeleği giyenlerin polis olup olmadığı tam olarak anlaşılamamıştır.



Yüklə 3,45 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   25   26   27   28   29   30   31   32   ...   59




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin