Günü saat: 22. 27'de X şahısla yaptığı telefon görüşmesindeki; Ali'nin "Akşam paşam arıyo, ben seni biliyorum tamam mı normalden arıyorsun zannediyordum bülbül gibi ötüyorum, bu Faruk'u dövdüm" dediği, X şahsın "Kalabalık gitseydiniz"


Tape:540, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasında



Yüklə 3,45 Mb.
səhifə50/59
tarix30.11.2017
ölçüsü3,45 Mb.
#33405
1   ...   46   47   48   49   50   51   52   53   ...   59

Tape:540, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasında ; "Olacak Reis hepsi olacak.Maddi manevi çok büyüyecek güçleneceğiz. Hayal bile edemeyeceğin kadar. Yeter ki beklenen gün gelsin. Dedim ya bir kıvılcım çıksın yeter" yazdığı,

Tape:550/551, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasında ; Erzurum'un Oltu ilçesindeki seçilmelerle ilgili (l.SMS) "Yakında muhtarlık seçimi var. İnşallah orda patlak verecek. Bekle ve gör. Kim gözü kara ise o işi götürür ama kanlı çatışma da olabilir, emin ol şimdiden muhtarlık senaryoları hazırlanıyor." yazdığı,

Tape:552, 04.11.2007 tarihinde Ayhan ÇELİK ile mesajlaşmasında ; "Sen hiç yorum yapma, o muabbetlere karışma bile. Köyü boşver,büyük düşün. Savaş çıksın neler yapacağız. Her istediğimize sahip olacağiz.Savaşta güçlü olan kazanır." yazdığı,

Tape:804, 12.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Aralannda merhabalaştıktan soma Muhammet: " Senin defterin bata gine numaralannı değiştin a..na koyayim hepsini ariyrim kapalı he?", Selim:, "Olur mu komutanım Avea yı çaldırdın ya." dediği, devamında Okmeydanında buluşmak için randevulaştıklan tespit edilmiştir.

Tape:808, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Aralannda bir süre konuştuktan soma, Selim: "He iyiyim bende ne edeyim ya işler nasıl?", Muhammet YÜCE'nin "Şey et ha iyi ben görüştüm a şimdi o senin numaranı istedi şimdi yine aradı veriyorum ha bu numarayı diyor bi onla görüşecem.", Selim:, "Şey mi", Muhammet: "Ha Fikri Karadağ." dediği, Selimin bunun üzerine "He tamam da isim soy isim söyleme." Diyerek telefonda Mehmet Fikri KARADAĞ'm ismini söylememesini istediği, görüşmenin devamında, Muhammet: "He yo. Diyor onla bi görüşeyim Bİ VAR DİYOR tamam mı" diyerek Mehmet Fikri KARADAĞ'm Selim AKKURT ile görüşmek istediğini belirttiği,

Tape:809, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Bir

önceki görüşmenin hemen ardından Muhammet YÜCE'nin Mehmet Fikri KARADAĞ'ı kastederek, "Aradı" diye sorduğu, Selimin olumsuz cevap vermesinin ardından, Muhammet: "Numaranı verdim ha bu numarayı arayacak. Bak bakayım hele ne diyor a..na koyayım.", Selim: "Tamam sen bişey konuşmadın mı", Muhammet YÜCE'nin ise "Yok telefonla konuşamadım da. Dedi bana o lazım dedi onla görüşmem lazım dedi HERALDE BİR İŞ Mİ VARDIR nedir bilmiyorum ki. Tamam dedi o bana lazım dedi numarasını ver dedi onla görüşecem dedi yüzyüze görüşülmesi lazım dedi nasıl edek dedi.", Selim: "Tamam giderim ben ya." Dedikten soma Muhammet: "Ama yinede dikkat et. Bu aynlmış ordan ha. Bırakmış orayı ha." Diyerek dikkatli olması konusunda uyardığı,



Tape:810, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile Coşkun ÇALIK arasındaki görüşmede özetle ; Muhammet: Coşkuna nerede olduğunu ve ne iş yaptığını sorduktan sonra,"Tamam şuan Halil (Selim Akkurt ) görüşmeyi yapıyor. Görüşüyorlar. Toplantıdalar şuan eğer dediğim iş olursa bu akşam olacak tamam. Ya yarın ya da öbür gün gideceğiz, hazırlan.", Coşkun.'un "Tamam ben hazınm ya." Şeklinde cevap verdiği, Muhammet: "Vallah diyorum şuan görüşüyorlar para konusunda. Yarın öbür gün gidebiliriz a..na koyayım var var yok yok.", Coşkun'nun "Bekliyorum bekliyorum . Ben hazınm her türlü ya." Dediği,

Tape:811, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle;
Aralannda bir süre birbirlerine telefondan görüşememelerinden bahsettikten soma Muhammet:
"He şey et aradımı seni Albay" diye sorduğu, Selim: "Yok işte kapandı ondan sonra
telefonum da aramadı.",
Muhammet YÜCE'nin Mehmet Fikri KARADĞ'ın kendisine
ulaşmaya çalışıtığmı belirttikten sonra "Şu an şcydeymiş Harbiye oteli nerde. Orda
bekliyor muş seni."
dediği, görüşmenin devamında Mehmet Fikri KARADAĞ'm Selimi
Harbiye Oteline beklediğini ancak Selimin Mehmet Fikri'.KARADAĞ ile bir gün soma
görüşmek istediğinden bahsettikleri, %-İl^Ç'-

Tape:814, 13.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet YÜCE'nin Selim'e Mehmet Fikri KARADAĞ ile görüşüp görüşmediğini sorduğu, Selim: "Yok o şeyden arar beni ankesörlüden arar o yüzden." dedikten soma kendi numarasının Mehmet Fikri KARADAĞ'a verilip verilmediğini sorduğu , Muhammet: "Bi iş var dedi de konuşamadım bende." dediği , devamında da Mehmet Fikri KARADAĞ'ın Selim ile görüşmek istediğinden bahsettikten soma "Diğer o şerefsizler sahte peygamber olmuş çıkmışlar diyor deki orayı ele alak deki tekrar get deki orayı deki alak deki a..na koyayım. Deki sen gerekeni yapak deki sen şeyi yap deki sen hallet bizi deki deki biz orayı alınk deki geri. Hele bak ne diyor yada başka bir iştir heraldeki tamam." dedikten soma Selim: "Tamam" diyerek telefonu kapattığı,

Tape:946, 16.11.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'ye gönderdiği mesajda ; Selim AKKURT'un " Halaoğlu suan Balıkesir'deyim ne yaptin Albayla görüştün mü, kontorum yk Mesud'un numarasini msj at." Yazdığı,tespit edilmiştir



c)-Diğer şüpheli ve tanık beyanları;

Muhammet YÜCE; Selim AKKURT' un hemşerisi olduğunu, İstanbul'da Kemal ATA isimli bir fabrikatörün yanında çalıştığını, cinayetten dolayı yakalandığını Erzurum Cezaevinde olduğunu bildiğini, kendisini Erzurum'dan tanıdığını, ancak istanbul'da çalıştığını bildiği için kendisi ile burada görüştüğünü, Selim AKKURT ile Fikri Albay' m birbirini tanıdığını, kendisinin tanıştırdığını, birbirlerine telefon numaralarını verdiğini, Fikri Albay' m kendisinden dört dörtlük delikanlı bir adam istemesi üzerine, Fikri Albay' a Selim AKKURT' un telefonunu verdiğini, Fikre Albay' m İstanbul'da bir otel söyleyerek orada buluşmak için çağırdığını. Kendisinin gelemeyeceğini söylediğini, Selim AKKURT' a da ulaşamadığını söylediğini, kendisine "sen ulaşabiliyorsan akşam yediye kadar orda olsun" dediğini,

Mehmet Fikri KARADAĞ' m kendisinden dört dörtlük bir adam istediğinde ne amaçla istediğini neden böyle bir adam istediğini bilmediği için kendisini söylemediğini, Selim AKKURT' u İstanbul' da olduğu için tavsiye ettiğini, Erzurum Oltu' da Selim AKKURT ve ağabeylerinin karıştığı bir silahlı çatışmanın olduğunu, Selim AKKURT tarafından ölenlerin olduğunu, bu olaydan bir yıl soma karşı taraftan bir kişinin öldürüldüğünü bildiğini ancak Selim AKKURT' un bu olaydan dolayı aranıp aranmadığını bilmediğini,Orhan PAMUK' u tanıdığını, herhangi bir husumetinin olmadığını, Orhan PAMUK' u kaldırma konusunda Selim AKKURT ile aralannda konuştuklanm, ancak herhangi bir şey yapmadıklanm, aralannda geçen bazı mesajlan birbirlerine şaka olsun diye gönderdiklerini, mesajlarda geçen Halil isimli kişinin gerçekte Selim AKKURT olduğunu,

Coşkun ÇALIK; Selim AKKURT ile aynı ilçeden olduklannı, işlediği suçlardan dolayı ismini çok duyduğunu, ancak Selim AKKURT' u hiç görmediğini, telefon dinlemelerinde hedef şaşırtmak amacıyla Selim AKKURT' a Halil diye hitap ettiklerini, gerçekleştirmeyi planladıklan eylemlere Selim AKKURT' un da katılacağını,

Orhan PAMUK' a silahlı saldın konusunda, Muhammet YÜCE' nin kendisine Orhan PAMUK' u öldürme teklifinde bulunduğunu, Orhan PAMUK' u yurt dışından döndüğünde kurban bayramının üçüncü günü İstanbul' da gerçekleşecek bir konferansa geldiği zaman öldürmeyi planladıklanm, bu eylemde kendisinin Ayhan ÇELİK ile birlikte gözetleyici olacağını, tetiği Selim AKKURT' un çekeceğini, Muhammet YÜCE' nin şoför olacağını,

Aynca Balıkesir'de fabrikası olan bir iş adamının öldürülmesi konusunda Muhammet YÜCE' nin kendisine teklif yaptığını, bu eylemi Selim AKKURT ve Muhammet YÜCE ile birlikte gerçekleştirmeyi planladıklanm, daha soma vazgeçtiklerini, Muhammet YÜCE' nin kendisine bu eylemi azmettirenler ile Selim AKKURT' un görüşmeye gideceğini söylediğini, kendisinin azmettiren şahıslan tanımadığını, Selim AKKURfr.un bu kişiler ile görüşmeye gideceğini Muhammet YÜCE' den duyduğunu, bu kişinin «S'^dat PEKER olup olmadığı



konusunda bilgi sahibi olmadığını, Selim AKKURT ile hemşeri olduğunu, Sebahattin ÇAKIR isimli kişinin akrabalarının Selim AKKURT' un akrabalarını öldürdüğünü bildiğini, bu nedenle Selim AKKURT' un Sebahattin ÇAKIR' ı araştırmış olabileceğini beyan etmiştir.

Mehmet Fikri KARADAĞ; Selim AKKURT' u tanımadığını, Muhammet YÜCE ile bir akrabasının cenazesine geldiğinde bir defa yüzyüze yanında bir veya iki akrabasının olduğu halde görüştüğünü, bir defa da dernek genel merkezine geldiğinde görüştüklerini. Selim AKKURT' u kesinlikle tanımadığını, Çamlıca' da görüşmek için yanında getirdiği akrabalarından birisi olabileceğini, Selim AKKURT' u görse bile tanımayacağım,Muhammet YÜCE' nin kendisine bir akrabasının olduğundan bahsettiğini, kendisine bu kişinin telefonunu verdiğini, bu numarayı aramış olabileceğini, ancak görüştüğünü hatırlamadığını, Muhammet YÜCE' den bu telefon numarasını aldıktan bir süre soma Muhammet YÜCE' nin cinayetten aranan akrabasının yakalandığını söylediğini, ancak yakalanan şahsın Muhammet YÜCE' den numarasını aldığı şahıs olup olmadığını bilmediğini,

13.11.2007 günü saat 18.57 ve 19.08'de Selim AKKURT' un telefonunun iki ayrı (0 212 224 14 43 - 0 212 296 14 61) ankesörlü telefondan arandığının, daha soma saat 19.20'de Muhammet YÜCE' nin aradığı ancak Selim AKKURT' a ulaşılamaması üzerine, aynı gün saat 19.25' te Muhammet YÜCE ile telefon görüşmesi yaptığının hatırlatılması üzerine; Aradığı kişinin Selim AKKURT olduğunu bilmediğini, şahsı Muhammet' in akrabası olarak bildiğini, akrabasının cinayet suçundan arandığını veya cinayet işlediğini kendisine söylemiş olabileceğini,bahsedilen kişinin Selim AKKURT olduğunu kesinlikle bilmediğini, Muhammet YÜCE' nin sadık ve güvenilir bir akrabası olarak bildiğini,

13.11.2007 günü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince yapılan fiziki takipte ısrarla ankesörlü telefon aradığı ve daha soma bu ankesörlü telefondan bir yerleri aradığının kendisine hatırlatılarak neden ısrarlı Selim AKKURT' u ankesörlü telefondan aradığı ile ilgili olarak da herhangi bir art niyetinin olmadığını bu değerlendirmelerin telefon görüşmelerinden çıkarıldığını beyan etmiştir.

Ayhan ÇELİK; Selim AKKURT' un akrabası olduğunu, 5-6 yıl kadar önce TSE'de çalışırken gördüğünü, Selim AKKURT' un bazen kendisini telefonla aradığını, Selim AKKURT' un şuan cezaevinde bulunduğunu, Selim AKKURT' a aile içersinde Doğukan olarak hitap ettiklerini, kesinlikle Halil ismiyle hitap edenin olmadığını, Selim AKKURT' la ara sıra görüştüğünü, Coşkun ÇALIK' m kendileriyle ilgili ifadesinde iddia ettiği hususları kabul etmediğini,

Selim AKKURT ile yaptığı telefon görüşmeleri için çoğunun gır gır amaçlı görüşmeler olduğunu, aralannda şaka amaçlı bu tür görüşmeleri yaptıklannı,beyan etmiştir.

d)-Hukuki durumunun değerlendirilmesi;

Şüpheli Selim AKKURT'un Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu , Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı "Sivil Unsurlann" kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı "Lobi" adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyannca kurulan Ergenekon Terör Örgütüne bağlı "Lobi Yapılanmasının" karan ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşlan alanındaki faaliyet şekil ve esaslannı belirlemek için hazırladığı "Dinamik" adı verilen örgüt dokümanında gösterilen "Kuvayı Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllannda kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür" hedefinin uygulamaya konulması amacı ile kurulan Kuvayı Milliye Derneğinde mafya tarzı eylemler ile örgüte gelir temin etme ve provakatif terör eylemlerinde tetikçilik yapma faaliyetleri ile görevlendirildiği, Ergenekon Terör Örgütünün provakatif bir terör eylemi olarak Kuvayı Milliye Derneğindeki yapılanmasına havale ettiği Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK,Osman BAYDEMİR veya Sebahat^TUNCEL'in öldürülmeleri eylemlerine ilişkin hazırlık hareketleri aşamasında yer aldığı iddjf edilmektedir.



Şüpheli, yakınlarının Erzurum Oltu ilçesinde bir silahlı çatışmada öldürüldüğünü, bu nedenle ilçeyi terk edip İstanbul'a geldiğini, daha soma bu silahlı çatışmanın karşı tarafından olan bir kişinin öldürülmesi olayı ile ilgili olarak kendisi hakkında yakalama emri çıkarıldığını, ancak kendisinin teslim olmayarak İstanbul ilinde kaçak olarak yaşamaya devam ettiğini,diğer şüphelilerden Muhammet YÜCE, Ayhan ÇELİK ve Coşkun ÇALIK'ı akrabası ve yakınları olmalarından dolayı tanıdığını, Mehmet Fikri KARADAĞ dahil olmak üzere diğer şüphelileri tanımadığını, Ergenekon Terör Örgütü veya Kuvayı Milliye Derneği ile ilgisi bulunmadığmı,arkadaş çevresinde kendisine Halil dendiğini duyduğunu ancak bu isim ile hitap edilmediğini,herhangi bir eylem hazırlığı içerisinde yer almadığını savunmuştur.

Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK,Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'in öldürülmesine ilişkin eylem hazırlıklarının var olduğuna ilişkin deliller yukanda Mehmet Fikri KARADAĞ , Muhammet YÜCE ve Kuvayı Milliye Derneği kısmındaki genel açıklamalarda geniş olarak anlatıldığından aşağıda özet olarak konuya ilişkin birkaç telefon görüşmesi,Coşkun ÇALIK'ın ifadesinin ilgili kısmı ve fiziki takip tutanağı anlatılacaktır.

Tape:218, 15.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle;M.YÜCE' nin S.AKKURT' a "İyi o Albayla da görüştüm ben az önce yine", Selim: "Ne diyor o a.. .cık", Muhammet: "A..na koyum onun da ben şu an tatildeyim diyor, komutan diyorum olursa olsun diyorum., biz her türlü vanz, İndirilecek Adam Varsa İndirelim, her türlü arkanızdayım dedim" "Bu Yeni ŞAFAK gazetesinde Fehmi KORU mu ne var ya bir tane gazeteci" "O kafaya takmış, tamam dedim, o bizden dedim, sen sadece yeri ayarla dedim,., sen bizi başkasına yönlendir dedim" "Yani yapacağımız varsa yapalım bize destek olsun dedim" O Gazeteciyle dedim Sabahat TUNCEL'i biz indirelim dedim, senin için indirelim ama dedim, sende bize yap dedim", S.AKKURT' un "Gazeteci kolay ya gazeteci erkek değil mi?", Muhammet: "Erkek Fehmi KORU var ya a..na koyum" diyerek gazeteci FEHMİ KORU' nun yazdığı Yenişafak gazetesinin Fikri KARADAĞ ile çok uğraştığından bahsederek "Komutan Onu Biz İndiririz Dedim, Sabahat TUNCEL'i de indirelim dedim, zaten Sabahat TUNCEL'i İndireceğiz Dedim, ikisini de indirelim dedim, Siz gerisine karışmayın dedim, siz sadece bize yolu gösterin dedim", Selim: "Baydemir'le O Olabilir", Muhammet: "Sabahat TUNCELİ dedim, O Da Tamam Diyor, tamam da a..na koyum önce bir mekan lazım bize, para lazım dedim...", dediği,

Tape:227, 29.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE ile görüşmesinde özetle; Muhammet: "..Ben şimdi bizim Fikri Abayla görüştüm de, beni aradı, bu Ankara'da Sebahat var ya o cezaevinden çıkan Tunceli' li" , "Şimdi bi Hakim varmış, bi Avukat varmış, onlannan da beni görüştürecek", "Bi tene de biri varmış İstanbul'da , o da maddi destek sağlayacak, diyor gidin ona diyor, nasıl edek" "... Başımızı ağntır ama Selim: "Yav başımız ağrımaz da koyum a..na da", Muhammet: "A..na koyum oğlum içeri girersek y...ğı

yeriz", Selim: "... Koyam a..na girek ne olacak, sanki böyle çok mu iyi yaşıyoruz" " Bu



adamlara yanlış yapılmaz", Muhammet: "Yanlış nasıl edek a..na koyum, ... ceza savcısı varmış, ... ceza savcısı, birde hakim varmış, baş hakim midir nedir, diyor onlarla da görüştürecem sizi, onlar da arkanızda, ama onlann bize ne faydası olacak ki a..na koyum", Selim' in Osman BAYDEMİR'i kastederek "O Belediye Başkanına ona yönlendirsene sen", Muhammet'in Sebahat TUNCEL'e eylem yapabileceklerinden, Osman BAYDEMİR'e yapamayacaklanndan bahsettiği, Selim'in ise Osman BAYDEMİR' in İstanbul' a gelip gittiği sırada eylem yapılabileceğinden bahsettiği,2-3 Milyar para bulmaya çalışması ile ilgili konuştukları, Muhammet'in nasıl yapacaklanm düşündüğünü, konuyu Fuçi lakaplı arkadaşına da söylemek istediğinden bahsederek "O da gelsin bayramdan sonra bi gidek o Albayın yanma konuşak diyek bize biraz nakit ver,kendimizi hazırlıyak diyek Selim: "Yav Osman Olur, Öbürü Türk Olur", Muhammet: "A..na koyam ken diyorum bunlardan desteği alak girağ a..na koyim yolda kendimizi ihbar edek a..na .keyâyırri-gitmeden işte giderken yakalandılar misali" "Valla bu büyük te bilmenm artık .nasıl edek\a.-'.na-koyam yani sonunu düşüneceğuk büyük bu diyor kesin yapın diye", Selim' in ise kendisine bir ay müsaade verilmesini, Sebahattin ÇAKIR' ı kastederek önce bu işi halletmesi gerektiğinden bahsettiği, Muhammet'in eylem sonunda işin patlayabileceğinden bahsettikten soma "O kesin o yüzde yüz a..na koyam Türkiye çalkalanacak onda o kesin yani sonu kesin kötü de onun artık herşeyi göze alacağık artık kaç yıl yatank bilmerim a..na koyam", Selim'in "Yüzümüzün akıyla çıkarım he", Muhammet'in Sebahattin ÇAKIR eyleminin de öğrenilmesi durumunda işinin zor olacağından bahsederek "Bir işe benzesin birde içerde bakacak bir para olsun a..na koyduğum" "Ya bilmiyorum işte bir paranın a..na koyam da işte bizim arkamızda durur millet işte yani kaç yılda çıkank a..na koyayım", Selim: "Sizin arkanızda o zaman herkes durur" , "...hiç aklına gelmeyecek insanlar durur da", "... orada kral olsan da orası ora işte ..." dedikten soma ailelerini unutmaları gerektiğini, eylem somasında ailelerine PKK' nın zarar verebileceğini konuştuktan soma Muhammet : "Devlet zaten bizi si...mez de" "Ancak o büyüklerden koruyanlardan olursa olur korur yoksa dışardan öyle devlet mevlet bizi de s..er a..na koyam, adam diyecek devletin askeri var polisi var size mi kamış a..na koyam" "He iyice bizi vatan haini ederler de", Selim: "He Ağca gibi oluruz ha", Muhammet: "Başka bişey dediğin Orhan PAMUK'u diyek a..na koyam" , Selim'in isim söylememesi konusunda uyanda bulunduğu, daha soma DİNK cinayeti ile ilgili gazete de çıkan haberlerden bahsederek Muhammet: "Ogün'ün hesabında trilyon varmış", Muhammet: "Ya işte ben şeyden korkanm işte bu a..na koyduğum Ahmet Mehmet'leri onlardan korkanm çevre var ya", Selim: "Ya onlan da PKK şey yapar yani başkası diyecek ki Ahmet'in kardeşi mi gelecek onlar hiç bir ya.. .mı yiyemez ama PKK nın adamı sonuçta onlar", Muhammet: "Ya a..na koyam bunlar DİNK İ HALLETTİLER hiçbir si..m olmadı, ne akrabalan ne çevreleri hepsi kahraman oldu çıktı a..na koyam, Biz ona diyek ki gelin biz Orhan'ı dökek", Selim: "Yo Orhan'ın da şu an hiç sesi soluğu çıkmıyor a..na koydum adam oldu biliyor musun şu an Şükrü Engin'i o Emmet" "Emmet' le Osman da işte Osman'a yanaşamazık a..na koyam", Muhammet: "Ya ona yanaşamazık Ahmet'e de yanaşamazık ki", Selim: "Ahmed'e de yanaşamazık Ahmet 40 kişiyle gezer", Muhammet: "Ya onun a..na koyayım ben onu göze aldıktan soma ben onun her türlü a..na koyanm da ta meclisin içine girerim", Selim: "Girer Bombayla Patlatınm kendimi de onu da", Muhammet: "Onun a..na koyanm Meclisin Nizamiye De Duran Uzman Çavuş Bizim Ol... li" " .. bizim 01...H meclisin nizamiyesinde o bizi her türlü içeri alır da sorunsuz içeri giderim de işte sorun sonu", Selim: "Neyse siktir et bunlan konuşmayak telefonda da gelirsin konuşuruz" "Kaç kontörün var" "Az yolla ha ben yann değiştirecem 5 tane olsa yeter bana" dediği,

Tape:229/230, 30.09.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'm telefonuna gönderdiği mesajda; "Halaoğlu Gazeteci Orhan Pamuğu Halledecez Ben Sen Halil Fucı Varmış In Toplam 2 Tnlyon Alacaz Varmışın Kurban Byrammdan Soma Hazırol" yazdığı,

Tape:231, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK ile görüşmesinde özetle; Görüşmenin başında hal hatır soruduktan soma MUHAMAMET'in "Mesajı aldın", Coşkun: "Yok", Muhammet: "Senin telsime mesaj gönderdim" "Bir bak hele gelir" "Eyvallah tamam ona göre karannı ver ha" dediği,

02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda; "Gazeteci Orhan Pamuk Var Onu Halledecez 2 Tnlyon Alacaz Hazırlıklan Yapacaz Hrant Dmkı Vuranlarlada Halil Gorusmus Sedat Peker Alaattin Çakıcı Arkamızdalar ... Emniyet Muduru Ve ... Savcıylada Bu Hafta Gorusecez Ben Sen Halil Fucı Hazırlıklı OP'yazdığı,

02.10.2007 tarihinde Coşkun ÇALIK'ın Muhammet YECE'ye gönderdiği mesajda ; "Her Türlü Hazınm Halaoğlu Yeterkı Haber Venn" yazdığı,

Tape:233/234/235/236/237, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'ın telefonuna gönderdiği mesajda; "Kuvayi -Milliye. Demeyi Başkam Fıkn Albay Hazırlıklan Yapıyo DTP Genel Başkanı Ahmet Turkje Diyarbakır Belediye Başkanı Osman

Baydemın Söylediler Biz Onlan Kbl Etmedik Onlar Bizim Basımızı Ağırtır Pkk Sülaleyi Rahat Bırakmaz Diye Biz Olmaz Dedik Onlarda Orhan Pamuğu Dediler" şeklinde mesaj gönderdiği,

Tape:238/239/240/241/242/243, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda ; "Allah izm ederse Orhan PAMUK'un kurban bayramından soma ıstanbulda konferansı varmış, gece 2 gibi toplantı çıkısı halledecez, ilk basta 2 tnlyon alacaz, ısı bitirdikten soma da 5 tnlyon, bir tane villa, bir tane de benzin istasyonu alacaz, bunlar İstanbul'da, ama sonuçta kesm yakalanacaz, bunu bil Hrant Dınk'i vuranlar gibi tüm Türkiye bizim peşimizde olacak habenn olsun" yazdığı, _

Tape:244/245/246/247, 02.10.2007 tarihinde Muhammet YÜCE'nin Coşkun ÇALIK'a gönderdiği mesajda ; "Öylede Yk Boylede Enazmdan Hayatımızı Kurtannz Babalar Gibi Yatar Cıkanz Zaten Sedat Peker Yakalanınca Bızı Kendi Koğuşuna Aldıracakmıs En Buyuk Biz Olacaz Paranmda Herseymde Emyısım Yapacaz Halaoğlu Bu Saatten Soma Bize Bu Gider"

Şeklindeki telefon görüşme ve mesajlannın da , adı geçen kişilere yönelik eylem planlan ile ilgili bulunduğu anlaşılmaktadır.

13.11.2007 günlü fiziki takip tutanağında ; saat: 16.05 sıralannda Mehmet Fikri KARADAĞ ile Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in Kadıköy ilçesi Beşiktaş İDO iskelesi önünde buluştuklan, yaklaşık 10 dakika soma Beşiktaş feribotuna bindikleri, saat: 17.15 sıralannda Halasgargazi Caddesi Unsal Çarşısı No:300/73-84 sayılı adreste bulunan Şişli 35. Noterin ofisi olarak kullandığı yazıhaneye girdikleri ve burada Mahmut KUZ ile buluştuklan, saat: 18.40 sıralannda üç şahsın da noterden ayrıldıktan, yaklaşık 5 dakika soma Mahmut KUZ'un diğer şahıslardan aynldığı, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in Mecidiyeköy istikametine yöneldikleri, Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR'in burada İETT otobüsüne binerek Mehmet Fikri KARADAĞ'dan aynldığı, M. Fikir KARADAĞ'ın ise yaya olarak Şişli Osmanbey metro girişine yürüdüğü ve saat: 18.57 sıralannda 0212 224 14 13 numaralı ankesörlü telefon ile bir yeri aradığı, daha soma yine saat: 19.07 sıralannda yaya olarak Şişli Harbiye - Vali konağı kavşağına gelip 0212 296 14 61 numaralı ankesörlü telefondan bir yeri aradığı ve somasında Harbiye ordu evine girdiği ve burada yaklaşık 30 dakika kaldıktan soma Beşiktaş - Kadıköy iskelesine gelerek Kadıköy feribotuna bindiği, belirtilmiştir.

Mehmet Fikri KARADAĞ'ın ankesörlü telefondan Selim AKKURT'un kullanımında bulunan 0545 251 66 25 numaralı cep telefonunu aradığı, ancak ulaşamadığı tespit edilmiş, Selim AKKURT belirtilen cep telefonunun kendisine ait olduğunu, ancak bu tarihte Mehmet Fikri KARADAĞ' ın neden kendisine ulaşmak istediğini bilmediğini söylemiş, Mehmet Fikri KARADAĞ ise Muhammet YÜCE'nin kendisine bir akrabası olduğundan bahsettiğini, kendisinin de telefon numarasını istediğini,vermiş olduğu numarayı aramış olabileceğini, ancak görüştüğünü hatırlamadığını beyan etmiştir.

Coşkun ÇALIK ise ; Muhammet YÜCE' nin kendisine Orhan PAMUK' u öldürmeyi teklif ettiğini,bu eylemi planladıklannı,eylemde tetiği Selim AKKURT' un çekeceğini, kendisi ile Ayhan ÇELİK' in gözetleyici olacağını, Muhammet YÜCE' nin de şoför olacağını, Muhammet YÜCE ile aralanndaki mesajlarda Fuci olarak geçen kişinin Ayhan ÇELİK olduğunu ve bu kişiyi Selim AKKURT' un akrabası olarak bildiğini beyan etmiştir.

Selim AKKURT, 13.11.2007 günü saat 18.57 ve 19.08 sıralannda Mehmet Fikri KARADAĞ ın 0212 224 14 43 numaralı ankesörlü telefondan kendisinin kullanımında bulunan 0545 251 66 25 numaralı cep telefonuna ısrarla ulaşmak istediği ancak ulaşamadığının tespit edildiği,tüm bu eylem planlannın konuşulduğu bir dönemde Mehmet Fikri KARADAĞ' m kendisine ısrarla ulaşmak isteme sebebinin-sorulması üzerine; Belirtilen cep telefonunun kendisine ait olduğunu, ancak bu tarihte Mehmet Fikri KARADAĞ' m neden kendisine ulaşmak istediğini bilmediğini, bu hususun Fikri JS.aradâğ'^a sorulmasını istediğini,

Mehmet Fikri KARADAĞ ile hiç görüşmediğini, kendisini neden aradığını bilmediğini, kendisinin böyle bir eylem planının içerisinde olmadığını, bu tür eylemlerle de bir ilgisinin bulunmadığını beyan etmiştir.

Muhammet YÜCE; Selim AKKURT ile Mehmet Fikri KARADAĞ'ı kendisinin tanıştırdığını, birbirlerine telefon numaralannı verdiğini,Fikri Albay'ın kendisinden dört dörtlük delikanlı bir adam istediğini,kendisinin de Selim'in telefonunu verdiğini,Fikri albayın İstanbul'da bir otel söyleyerek buluşmak için çağırdığını,kendisinin gelemeyeceğini söylediğini, Selim'e de ulaşamadığını söylediğini,sonra da "sen ulaşabiliyorsan akşam yediye kadar orda olsun" dediğini, ne amaçla çağırdığını neden böyle bir adam istediğini de bilmediğini,Selim AKKURT'u İstanbul'da olduğu için tavsiye ettiğini, Selim'in Erzurum Oltu'da ağabeylerinin kanştığı bir silahlı çatışma olduğunu, bu olayda iki kişi öldüğünü, 3-4 kişinin de yaralandığmı,ölü ve yaralılann hepsinin Selim AKKURT'un ailesinden olduğunu, bu olaydan bir yıl soma karşı taraftan bir kişinin öldürüldüğünüzü olaydan Selim'in dört yakınının tutuklandığmı,Selim'in bu olaydan aranıp aranmadığını bilmediğini, Orhan PAMUK ile herhangi bir husumeti olmadığını, Orhan PAMUK'u kaldırma konusunda Selim AKKURT ile aralannda konuştuklannı,ancak herhangi bir şey yapmadıklannı, telefon görüşmelerinde geçen Halil isimli kişinin Selim AKKURT olduğunu beyan etmiştir.

"Lobi" adı verilen örgüt belgesinde "Eleman Profili" alt başlığında yazılı " .... gereğinde her tür eleman profilinden yararlanılmasından kaçınılmamalıdır. Özellikle sistemle banşık olmayan, aradığını bulamamış yapıdaki kişilikler seçilmelidir...." hedefine uygun olarak, Mehmet Fikri KARADAĞ'm daha önce örgüte kazandırdığı, profili yukanda kısaca açıklanan Muhammet YÜCE'den söz konusu provakatif terör eylemleri için adam temin etmesini istediği, Muhammet YÜCE'nin temin ettiği iki ayn kasten öldürme suçundan aranan, aynca işleyeceği bir cinayet için prakitle daha fazla ceza yatmayacak şüpheli Selim AKKURT'un bu eylemler için en uygun kişi olduğunu değerlendirerek bağlantı kurmaya çalıştığı, şüphelilerin görüşmelerinde haklannda suikast planlan yapılanlann etnik,siyasi,yazar ve gazeteci kişilik ve kimlikleri ile uluslar arası düzeyde dahi tanınan ve dile getirdikleri bazı söylemleri nedeni ile de yandaşlan olduğu kadar halkın bir kısmının tepkisini de çeken kişiler olduğu,maddi menfaat karşılığı bu eylemlerin havale edileceği yukanda yazılı kişilerden ayn,neredeyse gönüllü olarak bu eylemleri gerçekleştirebilecek pek çok kişinin bulunduğu, kamuoyundaki bu algılama nedeni ile olası bir suikastin Ergenekon Terör Örgütünce takdim edileceği görünürdeki sebeplerinin kamuoyunca doğru olarak algılanmasına yol açacağı gibi,eylemlerin asıl amacına uygun şekilde halkın bir kısmının tepkisini sağlayacak nitelikte olduklan değerlendirilmiştir.

Yukanda geniş olarak özetlenen telefon görüşmeleri ve ifade içeriklerinden de ; Kuvayı Milliye Derneğinin tüzüğünde gösterilen görünür yasal amacı ile ilgisi olmayan, esasen maddi çıkar karşılığında aralannda herhangi bir husumet bulunmayan kişileri de öldürmeyi de göze alabilecek yapıda olduğu anlaşılan Selim AKKURT'un, kendi konuşmalan içeriğinden edinilen dernekteki illegal yapılanmayı devletin bazı kurumlannın desteklediği , bu durumu kullanarak yapacağı illegal işler ile maddi çıkar elde edebileceği düşüncesi ile Muhammet YÜCE aracılığı ile Kuvayı Milliye Derneği ve Mehmet Fikri KARADAĞ ile bağlantı kurduğu, Mehmet Fikri KARADAĞ'm yukanda sözü edilen provakatif terör eylemleri için Muhammet YÜCE'den eleman temin etmesini istemesi üzerine bu eylemlerde tetikçilik yapmak için Mehmet Fikri KARADAĞ ile tanıştınldığı, Mehmet Fikri KARADAĞ ve Selim AKKURT'un yüz yüze de görüşerek eylemler karşılığı verilecek maddi menfaati konuştuklan, bu aşamadan soma telefonlanmn dinlendiği yönündeki kuvvetli şüphesi nedeni ile Mehmet Fikri KARADAĞ'm Muhammet YÜCE ile yaptığı konuşmalarda eylemlere onay vermediği anlamı çıkanlacak sözlerjsöylediği, Muhammet YÜCE'nin ilk başta bu durumu anlamadığı ve Mehmet Fikri KARADAĞ'm eylem yaptırmaktan vazgeçtiğini'".düşünüp Veli KÜÇÜK ile bağlantı kurmaya çalıştığı, ancak gerçekte Mehmet Fikri KARADAG'in eylemlerden vazgeçmediği, bu

aşamadan soma ve olabildiğince dikkatli şekilde tekrar Selim AKKURT ile bağlantı kurduğu, en son da iki ayn ankesörlü telefondan Selim AKKURT'un kullanımındaki cep telefonunu aradığı ancak ulaşamadığının belirlendiği, bu aşamadan soma planlanan eylemler için yapılan görüşme ve faaliyetlerin arttığı, hedefteki kişiler için göze alınamayacak derecede tehlikeli boyuta vardığı düşüncesi ile zaten yakalama emri ile aranan Selim AKKURT'un yakalandığı, yakalamadan soma da Muhammet YÜCE'nin Mehmet Fikri KARADAĞ ve Oğuz Alpaslan ABDÜLKADİR ile bağlantı kurarak Selim AKKURT'a yardımcı olmalanm istediği anlaşılmaktadır.

Yukanda yazılı telefon görüşmeleri içeriğinden, şüpheli Muhammet YÜCE'nin Ergenekon Terör Örgütünün Kuvayi Milliye Derneğindeki illegal yapılanmasında yer aldığını bildiği, yukanda geniş olarak özetlenen telefon görüşmeleri genelinin bu yapılanma hiyerarşisinde Muhammet YÜCE ile bağlantılı olduğunu gösterdiği anlaşılmaktadır.
Kuvayi Milliye Derneğindeki yapılanmanın Orhan PAMUK,Fehmi KORU,Ahmet TÜRK,Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'in öldürülmesi konusunda plan yaptığının yukanda yazılı deliller ile sabit olduğu ve gerçekleşmesi halinde terör eylemi niteliğinde bulunacağının yukanda açıklandığı, Coşkun ÇALIK'ın bu eylem planının var olduğunu söyleyerek eyleme katılacak olan Halil lakaplı kişinin Selim AKKURT olduğunu beyan ettiği, Muhammet YÜCE'nin ise Halil lakaplı kişinin Selim AKKURT olduğunu, bu eylemleri aralannda konuştuklannı,kimseden talimat almadıklannı ve kendiliklerinden vazgeçtiklerini beyan ettiği, şüphelinin de aralarında bulunduğu bu eylemleri icra etmesi düşünülen kişilerin Orhan PAMUK ve adı geçen diğer kişiler ile şahsi bir husumetlerinin bulunmadığı,tüm delillerin değerlendirilmesinden anlaşılacağı gibi bu eylemin provakatif bir terör eylemi olacağını bildikleri, maddi menfaat ve eylemden soma korunup kollanma vaadi ile eylemi kabul ettikleri, yakalanmayı başından itibaren göze aldıklan, şüphelinin de bu eylemde tetikçi, tetiği çeken kişi olarak suça katılacağı anlaşılmaktadır.

Tüm bu açıklamalar ile şüphelinin Ergenekon Terör Örgütüne üye olduğu yönünde hakkında kamu davası açılmasını haklı kılacak derecede şüphe oluşturan delillerin bulunduğu anlaşıldığından,



Yüklə 3,45 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   46   47   48   49   50   51   52   53   ...   59




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin