Saipir isimli şahsın pasaportunun vizesinin bittiğini ve Yabancılar Şubesine teslim
edildiğini, Saipir yakalandıkları akşam polislerin yanından kendisini aradığını
söylediğini, yardımcı olmasını istediğini, kendisinin de Yabancılar Şubesinde ve Emniyet'te tanıdığı olmadığını kendilerine yardımcı olamayacağını söylediğini, bu konuda kendisine yardımcı olabilirmisin diyerek sorduğunu, kendisine yardımcı olamayacağını söyleyerek ofisten ayrıldığını, başkaca herhangi bir yerde görüşmediğini,
Saipir DEBZLELVİDZE'yi 2006 yılında Tuncay HACIBEKTAŞOGLU'n dan önce
yine Muzaffer TEKİN 'in Kadıköy'deki bürosunda tanıştığını, bu tanışma esnasında
yaklaşık 6-7 kışı olduğunu, bu şahıslardan Rafet ARSLAN ve kardeşi Ahmet ASLAN'ı
tanıdığını, kendisine Muzaffer TEKİN Saipir . isimli şahsı Kafkasyalı ve Kingbokscu
olduğunu, kendisinin de spor hocası olarak söyleyerek tanıttırdığını, kendisinin yanına parti
/^~\ /i 71l) , _ '"T
çalışmaları esnasında Tuncay HACIBEKTAŞOGLU ile beraber geldiklerini, Romanya'dan et getirme ve Karadeniz Fm konusundan dolayı yanına gelip yardımcı olmasını istediklerini, kendilerinin ortak olarak bu işleri takip ettiklerini izah ettiklerini, kendisinin seçim dönemi olduğunda pek konularla ilgilenemeyeceğini söylediğini,
Zeki Yurdakul ÇAĞMAN'ın 1996-1997 yıllarında Ser Dış Ticarette ortağı olan ve eski milli tekvondocu olan Mustafa GÜLEN'in hemşerisi olması sebebi ile Küçükyalıdaki GÜLEN spor salonunda Mustafa GÜLEN vasıtası ile tanıştığını, 2000-2001 yıllarında Muzaffer TEKIN'in kendisini arayarak "Nerdesin" diye sorduğunu, kendisinin iş yerinde olduğunu söylediğini, "Kadıköy tarafına bir iki saat içinde geçersen ofise uğra bir dostun var" dediğini, kendisinin söylediği zaman dilimi içinde ofisi uğradığında Yurdakul ÇAĞMAN'ı ofiste gördüğünü, Sohbet ettiklerini, Ümraniye Dudulu civarında toptan elektrik malzemeleri sattığını, daha sonra çıkarıp dükkan kart vizitini verdiğini, aynı şekilde kart vizitini verdiğini, zaman zaman telefonla arayarak görüştüğünü, kendisinin daha önceden güreşçi olduğunu bildiğinden manevi bir bağlarının olduğunu, kendisinin iyi bir kişi olduğunu, 2006 yılının Ramazan ayında Muzaffer TEKİN 'in Ataşehir Familiy cafede iftar yemeğinde kendisini gördüğünü, bu iftar yemeğinde yaklaşık 20-25 kişi kadar olduğunu, bu şahıslardın bildiği İsmail PAKER, Oktay YILDIRIM, Zekeriya ÖZTÜRK, Mahmut ÖZTÜRK ve RafetARSLAN olduğunu,
Bu şahıslar ile yukarıda anlattıkları dışında hiçbir ilişkisi olmadığını, her hangi bir devlet büyüğüne veya bir şahısa yönelik suikast türünden bir eylem planı asla olmadığını, burada ismi geçen diğer şahıslardan bir duyumda almadığını, böyle bir eylem planlarının olduğunu bilmediğini, bu şahıslarla her hangi bir teşekkül ve örgütsel bir bağının olmadığını,
Mehmet Zekeriya OZTÜRK'ü 2006 yılında Muzaffer TEKİN Ataşehir Family cafede kendisini gördüğünü, bir süre sonra Muzaffer TEKİN ofisine uğradığında Mehmet Zekeriya OZTURK'te orda olduğunu gördüğünü, Muzaffer TEKİN emekli binbaşı ve şu anda bir dergide köşe yazarlığı yaptığını söyleyerek tanıştırdığını, kendisi ile başka bir görüşmesinin ve konuşmasının olmadığını,
İsmail PAKER'i 2006 yılında Muzaffer TEKİN vermiş olduğu iftar yemeğinde şahsı gördüğünü, aradan bir süre sonra Muzaffer TEKİN 'in ofisine gittiğinde ismail PAKER'i gördüğünü, bu şahsı İsmail hoca olarak tanıştırdığını, Muzaffer TEKİN kendisine hiç merak etmediğini, ne hocasıdır kimdir diye. Bu şahısla başka bir şekilde görüşmesinin olmadığını,
Mahmut ÖZTÜRK u 1998-1999 yılında Muzaffer TEKİN ile birlikte petrol işi ile uğraştığını ofiste öğrendiğini, birkaç kere Nova sağlık ürünleri diye Kadıköy Sahra cedit bulan veteriner kliniğine gelerek birkaç kez görüştüğünü, bir kez de Ümraniye 'de bulunan petrol ofisine gittiğini, bir ödemesinin olduğunu, çek kırdırmak için kendisinin tanıdığı olup olmadığını sorduğunu, Mahmut ÖZTÜRK'te kendisine ver çeki al parayı diyerek kendisinden "bu çeki bir yere kullanırım senin işin görülsün" diyerek ayrıldığını, Ara sırada Muzaffer TEKİN ofisinde kendisini gördüğünü,
Rafet ARSLAN'ı 2006 yılının Muzaffer TEKİN vermiş olduğu iftar yemeğinde kendisi gördüğünü, daha sonra Muzaffer TEKİN 'in ofisine gittiğimde orada gördüğünü, kendisine selam verdiğini, pek öyle bir samimiyetlerinin olmadığını, ancak diğer hususları ifadesinin akışı içerisinde anlattığını,
Sonuç olarak hakkın da mevcut olan suçlamaları kabul etmediğini, kişilik olarak, insanlara yardımcı olmayı seven birisi olduğunu, kapısına gelen herkese mevcut sosyal çevresini kullanarak yasal çerçevede yardımcı olmaya çalıştığını, siyasetle ilgilendiği için bir çok insanın kendisine gelip, sıkıntısını anlattığını, Ay^ft'Y^^SEK'te bu bağlamda gelerek kendisinden yardım talep ettiğini, eski bir polis olmftşıMedeni ile Bmdisine, yardımcı olmak
(yu^%
istediğini, bu meyanda ifadesinin üst kısmında tamamen iyi niyetle yaptığı olayları samimi olarak anlattığını, kesinlikle CD içeriğini bilmediğini, bilmiş olsaydı kesinlikle yardımcı olmayacağını, Suç işleme kastının olmadığını,
b-Savcılık ifadesinde Şüpheli METE YALAZANGİL;
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü' nde vermiş olduğu ifadesinin aynen tekrar ettiğini, uzun yıllardır lisanslı sporcu olduğunu, aynı zamanda fizyoterapist olduğunu, çeşitli spor kulüplerinde sporcu ve fizyoterapist olarak görev yaptığını, Muzaffer TEKİN 'i 15-16 seneden beri tanıdığını, kendisiyle ilk tanışmalarının Göztepe' de Selami Çeşmi Özgürlük Parkında spor yapan vatandaşlara Kadıköy Belediyesinin organizesinde spor yaptırdığı sırada olduğunu, kendisinin emekli subay olduğunu o zaman öğrendiğini, kendisinin de sporcu olduğunu öğrenince birlikte spor yapmayı teklif ettiğini, bu şekilde onların grubuna katıldığını, daha sonra Muzaffer TEKİN' e ait yine Kadıköy' de bulunan Akaryakıt pazarlama işi yapılan Rıza Petrol isimli işyerine ziyaret amaçlı gidip geldiğini, o tarihten bu yana dostluklarının devam ettiğini,
Muzaffer TEKİN 'in ifadesinde geçen Semih Tufan Gülaltay' ı kendisinin aracılığıyla tanımış olduğunun doğru olduğunu, 1978-1988 yıllan arasında 10 yıl süreyle Tekel spor klübünde idarecilik ve antrenörlük yaptığını, o tarihlerde kendisiyle aynı semtte oturan anne ve babasını da tanıdığı Semih Tufan Gülaltay' m, Tekel spor klübünün boks takımının yıldızlan arasında antremana geldiğini, kendisini bu nedenle tanıdığını, 1993 yılında Galatasaray spor klübünde antrenörlük yaptığı yıllarda Semih Tufan Gülaltay ile birlikte Kadıköyde yürürken Muzaffer TEKİN le karşılaştıklarını, ayak üstü sohbet sırasında Semih Tufan' ı, Muzaffer TEKİN' le tanıştırdığını, daha sonra onların Muzaffer TEKİN' in bürosunda görüştüklerini öğrendiğini, çünkü o tarihlerde yabancı uyruklu eşinin sporcu olduğu için kendisiyle birlikte Almanyaya gittiğini, 1997 senesinde tekrar Türkiye' ye döndüğünü, Muzaffer TEKİN ile Semih Tufan Gülaltay' m dostluklannm devam ettiğini ancak, bunun da çay kahve sohbetiyle sınırlı olduğunu bildiğini,
2004-2005 yılından bu yana DYP Kadıköy Genel sekreterliği görevini yürütmekte olduğunu, pek çok vatandaşın kendilerine gelerek sıkıntısını anlatıp yardım istediğini, bir gün eski polis olduğunu söyleyen bir şahsın Küçükçekmece' den geldiğini, ordunun özel kuvvetlerinde görevli olan Muzaffer Şenocak isimli şahsın kendisini 150 000 ytl dolandırdığını söylediğini, yardım istediğini, bunun üzerine kendisinin eski bir emekli subay olduğunu bildiği ve DYP Kadıköy Teşkilatı Bürosuna çok yakın olan Muzaffer TEKİN' e giderek durumu anlatmayı uygun bulduğunu, birlikte Muzaffer TEKİN' in Rıza Petrol isimli bürosuna gittiklerini, 4-5 misafiri ile birlikte bürosunda olduğu halde kendisine Aydın Yüksek' in durumu detaylanyla anlattığını, şikayet edilen kişinin bir ordu mensubu olması sebebiyle Muzaffer TEKİN' in konuya ilgi gösterdiğini, yanlannda birkaç yeri aradığını, tam bir bilgi alınamadığını, bürodan aynldıklannı, daha sonra Aydın Yüksek' in kendisini birkaç kez daha aradığını, Muzaffer Şenocak ile ilgili bilgilerin bulunduğu bir cd'yi kendisine getirdiğini, kendisinin de bunu Muzaffer TEKİN' in bürosuna bıraktığını, daha sonra 2007 yılının haziran ayında Muzaffer TEKİN' in gözaltına alındığını, ifadesinde kendisinden bahsettiğini öğrendiğini, o tarihten bu yana evimde bulunduğunu, herhangi bir yere ayrılmadığını, işine devam ettiğini, Muzaffer TEKİN' in bürosunda ele geçirilen cd ve diğer dokümanlarla ilgili bilgisinin olmadığını,
2000-2001 yıllannda Muzaffer TEKİN' in kendisini telefonundan aradığını, bürosuna davet ettiğini, büroya gittiğinde sonradan isminin Oktay Yıldırım olduğunu öğrendiği uzun boylu, iri yan bir şahısla kendisini tanıştırdığını, gazi olduğunu, Astsubay olduğunu anlattığını, bu şahsın ayaklanndan birisinin alçidjy)lduğunu ve aksadığını, Gata' da tedavi gördüğünü iyileşme olmadığını kendisine aj3İat&klâYım;%çndisinin de Oktay Yıldınm' a alçıyı çıkarmasını, yüzmesini, kaslanm güçlenlfjrecşk sjor yaprfeasını tavsiye ettiğini, kendi
!■• * .'■•*-*/ vn *_ k
el yazısıyla kaslarını güçlendirici bir egzersiz programı yazarak kendisine verdiğini, o tarihten bu yana Oktay Yıldırım' ı birkaç kez daha Muzaffer TEKİN' in bürosunda gördüğünü, anlatmış olduğu görüşmelerinin dışında kendisiyle herhangi bir irtibatının olmadığını,
Birlikte gözaltında bulunduğu kişilerden Zeki Yurdagül Çağman, Tuncay Hacıbektaşoğlu ve Salpir Debzlevidze ile ne şekilde tanıştığını emniyet ifadesinde anlattığını, Emniyet ifadesinde belirttiği gibi yasadışı bir oluşumla suç örgütüyle ilişkisinin bulunmadığını, suçsuz olduğunu beyan etmiştir.
c-Elde edilen deliler
-Mahmut ÖZTÜRK' in kullandığı 05322455605 nolu GSM hattı ile 1 kez görüştüğü,
-Muzaffer TEKİN' in kullandığı 05322919293 nolu GSM hattı ile 54 kez görüştüğü,
-Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK' ün kullandığı 05323412902 nolu GSM hattı ile 2 kez görüştüğü,
-Zeki Yurdakul ÇAĞMAN' m kullandığı 05322201077 nolu GSM hattı ile 29 kez görüştüğü,
-Aydın YÜKSEK' in kullandığı 05394222243 nolu GSM hattı ile 6 kez görüştüp,
d-Hukuki durumunun Değerlendirilmesi
Şüpheli Mete YALAZANGİL'in, ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN ile çok eskiden beri tanıştığı, şüpheli M.Zekeriya ÖZTÜRK, Oktay YILDIRIM, Mahmut ÖZTÜRK ve Zeki Yurdakul ÇAGMAN'la tanıştığı, şüpheli Semih Tufan GULALTAY'ı kendisinin Muzaffer TEKİN ile tanıştırdığı halde daha sonra ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'in talimatları doğrultusunda cezaevine Semih Tufan GULALTAY'ı ziyarete gittiği, yine ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'de ele geçirilen 16 No'lu CD'yi şüpheli Aydın YÜKSEK vasıtasıyla ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'ne götürdüğü, Aydın YÜKSEK'e talimat vererek teslim olmasını sağladığı halde kendisi uzun zaman firar edip bir ihbar üzerine yakalandığı, şüpheli Aydın YÜKSEK'in Muzaffer ŞENOCAK'tan aldığını beyan ettiği gizli bilgiler içeren CD' yi örgütün yöneticilerinden olan ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'e verdiği, savunmalarında bu CD'nin içeriğini bilmediğini beyan etmiş ise de; şüpheli Aydın YÜKSEK kendi konusuyla alakalı olarak yazdığı dilekçeyi şifreli olarak CD'ye kaydedip diğer gizli bilgi ve belgeleri ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'e ulaştırma amacıyla şifresiz olarak verdiği, bu şüphelinin de özel güvenlik şirketi işiyle uğraştığı, etrafındaki diğer şüphelilerin hepsinin ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'i tanıdıkları anlaşılmış olup, şüpheli Semih Tufan GÜLALTAY ve diğer şüpheliler ile irtibatları da göz önüne alındığında,
Şüpheli Mete YALAZANGİL'in ERGENEKON terör örgütünün üyesi olduğu ve devlete ait gizli bilgileri elde edip başkasma vermek suretiyle tahsis olunduğu amaçtan başka surette kullanmak suçunu işlediği anlaşıldığından; üzerine atılı eylemleri nedeniyle, TCK'nun 314/2, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5, TCK'nun 314/3 ve 220/4. maddeleri yollaması ile TCK'nun 326/1 ve 327 maddeleri gereğince cezalandırılması talep edilmiştir.
19-ŞÜPHELİ AYDIN YÜKSEK:
a-Emniyet beyanında;
"1973 yılında Giresunda doğduğunu, ilk orta ve lise tahsilini Giresun ilinde yaptığını, 1992-1993 yılı Florya Polis Okulundan mezun olduğumu, 1993 yılında Nihal
^ "*"
YÜKSEK ile evlendiğini, bu evliliğinden bir çocuğu olduğunu, Diyarbakır-Erzincan ve istanbul illerinde toplam 9 yıl görev yaptığını, istanbul ilinde çalışırken 2001 yılında istifa ettiğini, 2001 yılından beri eşiyle ayrı yaşadığını, 2001 yılında evrakta sahtecilik suçundan dolayı yaklaşık iki ay cezaevinde yattığını, istanbul Küçükköy'de Balık market dükkanı açtığını, 2002 Aralık ayında trafik kazası geçirdiğini, bir yıl hastanede yattığını, hastaneden çıktıktan sonra çeşitli firmalarda bu tarihe kadar çalıştığını, istanbul Bakırköy Emniyet Müdürlüğünden 2001 yılında pasaport aldığını, yurt dışına işçi olarak çıkmak için başvurduğunda sahtecilik suçundan yakalandığını, yurtdışına legal yada illegal yollardan çıkış yapmadığını,
Muzaffer ŞENOCAK'ı yaklaşık 1 yıl önce bu şahısla ticaret yapmak amacı ile istanbul Darıca inşaat Ltd. Faktoring şirketinde Mehmet DARICA ve Murat KALE aracılığı ile tanıştığını, kendileriyle yurtdışı üre (Gübre) hurda ve altın ticareti yapmak üzere beraberliğe başladığını, bu ticaretin yapılabilmesi için gerekli olan finasmanı kendisinin sağlaması gerektiğini, kendisine ait aracını elinde bulunan nakitini çevresindeki yakınlarından edindiği para desteği ile karşıladığını, Muzaffer ŞENOCAK ve beraberindeki Hasan SAĞLIK, Sanna JALL0W(Afrika-Gambia Interpol Polis Müdürü) olarak tanıştırdığını, Muzaffer ŞENOCAK'ı da tanıştığı zamanlarda Özel Kuvvetlerin Personeli olarak tanıştırıldığını, kendisine görüntüsü kültürü bilgisi donanımı gereği itimat etti ve ikna olduğunu, lakin Muzaffer ŞENOCAK, Hasan SAĞLIK Sana JALLOJV isimli şahısların yapmak üzere anlaştıkları ticaret ile ilgili taahütlerinde durmayarak nakti olarak zarara uğramasına neden olduklarını, Muzaffer ŞENOCAK ve Hasan SAĞLIK'in Afrika'dan döndüklerinde kendisine verdikleri maddi zararı bir ay içersinde ödemeye şahitlerin huzurunda söz verdiklerini, ancak sözlerini yerine getirmediklerini, bu arada bu ticaret ile ilgili yakınlarından aldığı borçları ödeyemediğini, ayrıca bu işte kullanılmak üzere Sana JALLOJV isimli şahsa yeğeni Fatih KERTİL adına aldırdığı faturalı cep telefonu ve iki defa Senegal Dakar Havaalanı Gümrükte ödenmesi gereken çeşitli miktarlarda para gönderdiğini, bu ticaret gerçekleşmedikten sonra kendisine söz verdiği uğradığı zararı ödememesi üzerine kendisinden kaçması üzerine telefonla kendisine zaman zaman ulaşamadığını, uzun bir müddet teflonu kapalı kaldığını, telefonda kendisine hakaret ve tehdit etmesi üzerine kendisini görevli olduğunu bildiği kuruma şikayet etmek istediğini, bu askeri kuruma ulaşabilmek için tanıdığı Mete abi diye hitap ettiği şahsa giderek durumumu anlattığını, kendisini dolandıran askeriyenin özel kuvvetlerinde görevli olduğunu bildiği Muzaffer ŞENOCAK'a ait bilgi belge ve resimlerin olduğu cd'yi verdiğini, Muzaffer ŞENOCAK Afrika 'ya gitmeden önce 2006 yaz başında bir aya yakın kendisini Başakşehirde bulunan evinde kaldığı zamanlarda Afrika'ya giderken çeşitli eşyaları kendisine kaldığı, bu eşyalarının içersinde şahsı tanımama yardımcı olabilecek bilgi ve belge aradığını, çünkü şahıstan şüphelenmeye başladığını, şahsa ait bilgi belge ve fotoğraflardan oluşan iki adet cd oluşturduğunu, bu cd'lerden bir tanesini Mete abiye verdiğini, Mete abiye vermiş olduğu cd 'nin bu cd olduğunu, aynı gün Mete abi ile birlikte adını daha sonradan Muzaffer TEKİN olarak öğrendiği emekli subay birçok madalya sahibi şahsın Kadıköy 'de bulunan bürosuna gittiklerini, başından geçen olayları Sayın ahim diyerek Muzaffer TEKİN 'e anlattığını, kendisinden mağduriyetine sebebiyet veren Muzaffer ŞENOCAK'ın çalıştığını bildiği kuruma kendisini ulaştırmasını rica ettiğini, kendiside yardımcı olmaya çalışacağını söylediğini, hayatında ilk ve son kez azami on dakika kendisini gördüğünü, başka da hiçbir irtibatının olmadığını, geçen hafta içi kendisini Mete abisinin aradığını, kendisini ve kendisinin ifade vermek üzere TEM şubeye gitmeleri gerektiğini söylediğini, kendisinin nedenini sorduğunda, Muzaffer TEKİN 'in yakalandığını ve tutuklandığını, kendisinin vermiş olduğu CD'ninde Muzaffer TEKİN 'den ele geçtiğini söylediğini, "tamam abi ifademizi verelim neticede ben polisim kaçmak gibi bir şansım olamaz " deyip telefonu kapattığını, daha sonra önce olayın ciddiyetini anlayamadığını, etrafındaki tanıdığı insanlara danıştığını,
televizyondan avukat olarak bildiği Kemal KERINÇSIZ'in yanına giderek danıştığını, avukat Kemal KERINÇSIZ'e olayı anlattığını, bu ele geçen CD'nin içeriğinin basında söylendiği gibi askeri sırlar olmadığı bu konuda genel kurmayın yazılı açıklama yaptığını dolayısıyla kendisinin de bu konu ile ilişkisinin olmadığını, Beşiktaş istanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gitmesini söylediğini, kendisinin söylemesi üzerine evinde bulunan diğer CD'yi Muzaffer ŞENOCAK ile ilgili irtibatının delilleri olan evrakları alarak savcılığa gittiğini, Savcılıktan Tem şubeden görevliler tarafından yakalandığını, Muzaffer TEKİN 'e bu CD 'yi kendisinin vermediğini, kendisinin Mete abiye verdiğini, CD 'nin içeriğinde ne olduğunu bilmediğini, bu CD içersinde kendisinin Muzaffer ŞENOCAK'in şikayet etmek üzere vereceği dilekçede olduğunu,
Bu konuyu kabul etmediğini, Mehmet ÇETİN'in kendisinin çok eskiden tanıdığı bir esnaf olduğunu, uzun zamandır kendisi ile görüşmediğini, bu şahsın fizik olarak kendisine benzediğini,
Beyoğlu 2.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından aranma sebebinin ifadesinin üst kısmında anlattığı 2001 yılındaki 56 gün cezaevinde yatmış olduğu konu ile ilgili olduğunu, bu davanın vekalet verdiği avukat tarafından takip edildiğini bildiğini, arandığından haberinin olmadığını,
b-Savcılık ifadesinde Şüpheli Aydın YÜKSEK;
İnşaat işleriyle uğraştığını, pazar yeri projesi yaptığını, Bakırköy İncirli' de Darıca İnşaat Faktoring şirketi vasıtasıyla MUZAFFER ŞENOCAK' la, HASAN SAĞLIK ve SANA JALOV isimli şahıslarla tanıştığını, Afrika' dan demir, hurda, gübre ve altın ticareti yapacaklarını, Türkiye' den de medikal malzeme götüreceklerini, bu üç şahsın kendisini dolandırdığını, yaklaşık 100 milyar civarında kendisine masraf açtıklarını ve bu parayı ödemediklerini, kendisine MUZAFFER' i tanıştıran MURAT KALE isimli şahsın kendisine MUZAFFER' in özel kuvvetlerde çalıştığını, Apo' yu Türkiye' ye getiren ekipte olduğunu söylediğini, kendisinin de MUZAFFER' e güvendiğini ve yurtdışı bağlantılarının olduğunu düşünerek iş bağlantıları yapmak için kendilerine para verdiğini, ancak kendisini dolandırdıklarını, MUZAFFER' in iş yapmak amacıyla Güney Afrika' ya gittiğini, Afrika' ya gittiği sırada kendisinin evinde kaldığını, onun çantasmdaki CD ve disketleri kurcaladığında MUZAFFER TEKİN ' de ele geçirilen CD. De deki bilgileri gördüğünü ve bunları CD. halinde yaptığını ve aynca laptopuna da kaydettiğini, MUZAFFER ŞENOCAK' m bir daha dönmeyeceğini kendisine söylediğinde eşyalarını karıştırdığını, daha önceden bakmadığını,
Daha sonra bu CD hakkında alacaklarını almak amacıyla soyadından emin olmadığı KADİR Bey vasıtasıyla tanıdığı METE YALAZANGİL isimli şahısla görüştüğünü, kendisini adamı şikayet etmek üzere MUZAFFER TEKİN' in ofisine götürdüğünü, konuyu kendisinin anlattığını, daha sonra kendi yardımcı olacağını söylediğini, gittikleri adamın MUZAFFER TEKİN olduğunu çıkınca METE ağabisinin söylediğini, kendileri oradayken de çeşitli kişilerin bürosuna girip çıktıklarını, kendisinin gördüğü kişilerin gözaltına alman kişilerden olmadığım,
Bu CD.yi kendisinin hazırladığını ancak, CD. deki bilgilerle MUZAFFER ŞENOCAK' ı şikayet etmeyi düşündüğünü, Orduda görevli olduğunu düşünerek korktuğu için MUZAFFER TEKİN ' e gittiklerini, MUZAFFER' in de özel kuvvetlerden olduğunu bildiğinden komutanlarına ulaşabilir diye düşündüğünü, para konusunu konuşmadıklarını, kendisinin CD.lerin içeriğine daha önceden baktığını, bu konuda da şikayet edeceğini, ancak korktuğu için şikayet edemediğini, CD. leri MUZAFFER ŞENOCAK' m evine bıraktığı eşyalar içerisinde bulduğunu, diğer şahıslan tanımadığını, örgüt üyesi olmadığını, meslekten aynlan bir polis olduğunu beyan etmiştir.
c-Elde edilen deliller
Tahkikat devam ettiği sırada;
18.09.2007 günü saat: 17.00 sıralarında Emniyet Müdürlüğü hizmetlerinde kullanılmakta olan 636 12 15 numaralı telefonu arayan bir erkek şahsın bir ihbarda bulunacağını beyan etmesi üzerine alman ihbarında;
"Ümraniye bombaları ile ilgili yakalanan Aydın YUKSEK'in, yeğeni Fatih isimli şahsa yakalanması halinde ağabeyi Fikret YÜKSEK'e verilmek üzere siyah bir bont çanta bıraktığını, Fikret YUKSEK'in bildiği kadarı ile Fatih'de polis olarak çalıştığını, Aydın YUKSEK'in yakalanmasından sonra bu çantayı Fatih'in Fikret YUKSEK'e bıraktığını, Fikret YÜKSEK ise bu çantayı Okmeydanı Piyale Paşa Mahallesi Ulaş 1 Sokak No: 18 Kat:4 veya 5 sayılı yerde ikamet eden ablasının km İlknur FINDIK'a bıraktığını kendisinin ilknur'un evinde bu çantayı gördüğünü, bu çanta içerisinde tahmini 20 adet CD, 1 veya 2 adet silah 1 adet el bombası ve bazı dokümanları gördüğünü, CD 'lein bir kısmının şifreli olduğunu, Fikret YUKSEK'in bunları açmaya çalıştığını, açamadığını imha ettiğini, ilknur FINDIK'in çevresine bu çantadan bahsetmesine binaen Fikret YUKSEK'in bu çantayı Giresun iline İlknur FINDIK'ın babasına göndermeyi düşündüğünü ancak gönderip göndermediğini bilmediğini, Fikret YUKSEK'in ilknur FINDIK'a bu konular üzerinde konuşmaması yönünde telkinde bulunduğu hatta para verdiğini, korktuğu için kimliğini açıklamak istemediğini" beyan etmesi üzerine.
Arif GEDİK'in, Giresun ili Merkez Kavaklar Mahallesi Kanberli Sokak No:40/A D:3 sayılı adreste bulunan ikametinde 20.09.2007 günü yapılan aramada;
1-adet 7.65 çaplı Browning marka tabanca, tabancaya ait (1) adet şarjör, (4) adet 7.65 çaplı fişek, (1) adet el çantası, çanta içerisinde (2) adet ahşap kaplı şarjör, (6) adet CD, (1) adet Aydın YÜKSEK adına teletel kart, (8) adet çeşitli GSM şirketlerine ait sim kart, (1) adet hafıza kartı, (5) parça eski para,
(1) adet 11.10.2003 tarihinden geçerli, Bayburt ili nüfusuna kayıtlı, İzzet-Zikriye oğlu 1967 doğumlu Talip TOK adına düzenlenmiş, TR-0 No: 162737 seri nolu pasaport,
(1) adet O05No:868935 seri numaralı, Antalya ili Akseki ilçesi Yarpuz nüfusuna kayıtlı, Davut-Emine oğlu 1969 Akseki doğumlu Mehmet ÇETİN adına düzenlenmiş Nüfus Cüzdanı,
(1) adet F607801 seri numaralı, Giresun ili Merkez İncegeriş nüfusuna kayıtlı, Ali-Zehra oğlu 1973 Giresun doğumlu Aydın YÜKSEK adına düzenlenmiş B-Sımf Sürücü Belgesi,
(1) adet N631080 seri numaralı, Antalya-Akseki-Yarpuz nüfusuna kayıtlı, Davut-Emine oğlu 1969 Akseki doğumlu Mehmet ÇETİN adına düzenlenmiş B-Sımfı Sürücü Belgesi ile ayrıca,
(21) adet Definecilikle ilgili olduğu anlaşılan El yazması ve Bilgisayar çıktısı notların elde edildiği,
Dostları ilə paylaş: |