Şüpheli DOĞU PERİNÇEK
Emniyet İfadesinde
Ergün POYRAZ'ı kitaplanndan dolayı tanıdığını, ancak görüşmediklerini,
İşçi Partisi Genel Merkezinde yapılan aramada; Girişin karşısındaki sekreter odasının sağ tarafında bulunan masa üzerinde çok sayıda CD bulunarak el konulmuştur. Bu CD'lerle ilgili yapılan ön incelemede, üzerinde "CD 3 PRINCO" yazılı P420281107130821 seri numaralı CD'nin yapılan incelemesinde;
"Ergin POYRAZ'm - JİTEM'den aldığı para" isimli klasör içersinde (5) adet Word belgesinin olduğu, bu belgeler ayn ayn incelendiğinde Ergin POYRAZ'm değişik tarihlerde ve değişik miktarlarda Jandarma İstihbarat Başkanlığı kasasından paralar aldığına dair tutanaklann olduğu, tutanak içersinde İstihbarat Başkanlığı kasasından .verilen paranın miktan ve tarihinin olduğu, alt kısmında teslim eden, hazır bulunan ve onaylayan Jandarma
görevlilerinin isimlerinin olduğu, ayrıca teslim alan bölümünde Ergün POYRAZ araştırmacı -yazar yazdığı görülmüştür. Belge sorulduğunda;
Ergün POYRAZ'ı gazetelerden tanıdığını, belgeyi görmediğini, doğruluğu hakkında bir şey söyleyemeyeceğini, yayın organlan bulunduğu için her türlü istihbaratın toplandığını, bunlann tasnif edildiğini, doğruluklan gündeme geldiği zaman araştınldığım, bunlann bir kısmının yalan olduğunu, çoğu bilginin kirletici haberler olduğunu, önemli olanın kullanılan bilgiler olduğunu, yaymlamadıklan bilgilerin gerçekliği konusunda bir güvence veremeyeceğini,
Savcılık İfadesinde;
Kemal Kerinçsiz'i tanımadığını, Muzaffer TEKİN'in bir kez ziyaretine geldiğini, Ergün POYRAZ'ı tanımadığını, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ün kışkırtıcı bir ajan olduğunu,
Ergün Poyraz'a para verildiğini gösteren bilgisayar çıktısının, Jandarma Genel Komutanlığından sorulması gerektiğini, İşçi Partisine her türlü belgenin geldiğini, bazen de Jandarmayı, Emniyeti, Savcılığı yıpratmak amaçlı bu tür bellerin geldiğini, sözü edilen CD yi görmediğini, her an her türlü CD'nin değiştirilebileceğini, kopyalanırken içine yeni dosyalar atılabileceğini, üstünde Hayati Özcan tarafından yazdığını, aceleyle ortaya böyle bir iddia sürülmesi hukuka aykın olduğunu,
Elde edilen Deliler
1-Ankara İli Çankaya İlçesi Maltepe Eti Mahallesi Toros Sokak No:9 Sayılı Yerde Faaliyet Gösteren İp Genel Merkezi, Aydınlık Dergisi Genel Merkezi Ve Ulusal Kanal Merkezinde;
Ankara İli Çankaya İlçesi Maltepe Semti Eti Mahallesi Toros Sokak No:9 sayılı adreste faaliyet gösteren İşçi Partisi Genel Merkezinde Genel Başkan Doğu PERİNÇEK'in istirahat ettiği (2) oda ve (2) salondan ibaret dairede;
(1) adet Şüpheli İfade Tutanağı ibaresi ile başlayıp Ergün POYRAZ ile biten (10) sayfadan oluşan bilgisayar çıktısı,
(1) adet Şüpheli İfade Tutanağı ibaresi ile başlayan İfade Sahibi Ergün POYRAZ ile biten (10) sayfadan oluşan bilgisayar çıktısı,
2-Şüpheli DOĞU PERİNÇEK'in Beşiktaş İlçesi Gayrettepe Mahallesi Ayazma Deresi Sokak Çobanoğlu Apartmanı No:17 D:10 sayılı ikametinde yapılan aramada elde edilen dokümanların yapılan incelemesinde;
(50) Sayfa üzerinde Fikret KAZANCI imzalı 27.04.2004 tarihli T.C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına hitaben yazılmış, İşçi Partisinin Ak Partiyi kapatma dilekçesine eklenmek üzere gönderilmiş yazı olduğu, yazıda "Dosyanın Takviyesini Teminen: Ergün POYRAZ'm 28. Mart 2004 seçimlerinden önce yazdığı ve satışa sunduğu Patlak Ampul Kitabından 09-10-11-12-13-78-79 maddelerinin içeriğini teşkil eden sayfaların kitabın kapağının fotokopisi ile birlikte ekte takdim kılıyorum ve ayrıca gazeteci yazar (Cumhuriyet Gazetesi) Sn. İlhan SELÇUK'un 17.07.2007 tarihli köşesindeki yazılarını birlikte sunuyorum" şeklinde yazılann olduğu,
3-Ankara İli Çankaya İlçesi Maltepe Eti Mahallesi Toros Sokak No:9 Sayılı Yerde Faaliyet Gösteren İşçi Partisi Genel Merkezi, Aydınlık Dergisi Genel Merkezi Ve Ulusal Kanal Merkezlerinde elde edilen dokümanların yapılan incelemesinde;
(1) adet Şüpheli İfade Tutanağı ibaresi ile başlayıp Ergün POYRAZ ile biten (10) sayfadan oluşan bilgisayar çıktısı doküman içeriğinde; Ergün POYRAZ isimli şahsın İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde 30.07.2007 tarihinde alman şüpheli ifade tutanağı olduğu, tutanak üzerinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce vurulmuş olan 070744 güvenlik numarasının olduğu,
(1) adet T.C.Yargıtay Başsavcılığı ibaresi ile başlayıp Erkan BUYRUK ibaresi ile son bulan (20) sayfalık bilgisayar çıktısı doküman içeriğinde; Tebliğ name 2006/206179 Yargıtay 9. Ceza Daire Yüksek Başkanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yardımcısı tarafından imzalanmış müşteki Ergün POYRAZ Sanık Fetullah GÜLEN hakkındaki 28.05.2007 tarihli kamu davasının Düşürülmesi talep yazısı olduğu,
Beyoğlu İlçesi Aşmalı Mescit Mahallesi Deva Çıkmazı No:7 sayılı adreste bulunan Ulusal KANAL'da yapılan aramada elde edilen dokümanların yapılan incelemesinde;
Kaynağın özel istihbaratı içeriğinde; AK Parti Milletvekilleri hakkında bazı iddiaların bulunduğu ayrıca Kemal YAVUZ Tuncer KILINÇ'ı etkiliyor başlığı altında, Ergün POYRAZ isimli şahsın Kemal YAVUZ ile sık sık görüştüğünü POYRAZ'm ilişkilerinin ilginç olduğu, hem Fethullah'a karşı kitap yazdığı hem de Nuh Mete YÜKSEL'i otele götüren Ankara Terörle Mücadeleden gizli FethuUahçı Hüseyin AKTAŞ ile çok yakın olduğuna dair bilgilerin bulunduğu
-Şüpheli Emin GÜRSES
Emniyet ifadesinde
Ergün POYRAZ isimli şahsı bir defa Sevgi ERENEROL'un Patrikhanesinde gördüğününü
Muzaffer TEKİN'i Kıbrıs'taki kahramanlığından dolayı vatansever bir asker olarak bildiğini Bıçaklanması olayından sonra Kadıköy'de bir yerde görüştüklerini kendisinde iyi bir izlenim bıraktığını, kendisini Sevgi'nin görevli olduğu Patrikhane'de bir kokteylde Ergün POYRAZ'ı gördüğü gün gördüğünü,
Savcılık ifadesinde:
Ümit SAYIN'm kendisini bir sefer aradığını, Kendisinin ise onu aramadığını, ÜMİT SAYIN ile olan 11.01.2008 tarihli olan görüşmesinin; konunun FATİH ALT AYLI' nın Teketek programına daveti ile ilgili olduğunu, O görüşmede geçen "Muzaffer Yüzbaşı niye içerde, Ergün Poyraz niye içerde, bunlar hep yıldırmak için" şeklindeki sözü mutlaka bana sormuşturda söylemişimdir dediği,
28.01.2008 tarihli (saat 20.59) görüşme, görüştüğü MUSTAFA isimli şahısın Adapazarmda yarbay olduğunu, ancak daha sonra Ankara' ya tayin olduğunu. ŞENER ERUYGUR ile alakalı dosya hazırlandığını basından duyduğunu, ERGÜN POYRAZ' da bulunan belgeler ve arşivlerin Şener Paşanın verdiğini duyduğunu. Bunu da ERGÜN POYRAZ ile SEVGİ' nin kilisesinde tanıştığım zamanda kendinde bazı dosyaların nereden aldığını sorduğumda Jandarmadan aldığını söyledi dediğini,
Tapeler
Tape :1540'de kayıtlı, 11.01.2008 günü saat : 21.51'de Emin GÜRSES ile Ümit SAYIN arasındaki telefon görüşmesinde özetle;
....Emin'in "BAKSANA MEHMET MEHMET GÜLÜ' NİYE ALIYORLAR İÇERİYE. YANİ ADAMLAR YILDIRMAK İÇİN YAPIYORLAR BUNU. ŞİMDİ MUZAFFER YÜZBAŞI NİYE İÇERİDE." Dediği, Ümit'in "Evet evet ya da Ergün Poyraz." "Evet yani bu ben de dahilim o saldırdıkları insanlar grubuna
Tape :1554'de kayıtlı, 22.01.2008 günü saat: 17.25'te Emin GÜRSES ile Erol...? (MÜTERCİMLER) arasındaki telefon görüşmesinde o/etle; „
Bir süre Veli KÜÇÜK ve diğer şahısların yakalanması ile ilgili görüştükten sonra "...Ben Veli küçüğe pek rastlamadım. Ben kilisede Veli KÜÇÜK'e hemen hemen hiç
rastlamadım." "Burda rastladığım insanlar daha ziyade bu şuanda cezaevinde Muzaffer yüzbaşıyla beraber var ya bir çocuk." Dediği, Erol'un "Anladım Ergün
POYRAZ." Dediği, Emin'in "Ergün Poyraz'a rastladım. Ergün Poyraz da zaten Jandarma genel komutanlığından aldığı bilgilerle o kitapları yazıyordu eski komutan." "Sonra bunu teslim ettiler biliyorsun.
Tape :1561'de kayıtlı, 28.01.2008 günü saat : 20.59'da Emin GÜRSES ile Mustafa...? arasındaki telefon görüşmesinde özetle;
....Emin'in "...Öcalan'm bize söylediği Kürtler nasıl tepki verirler. Öcalan içerde bize şöyle önce bir yavaş yavaş itelersin diyor. Baktın tepki yok ha bunlar korkuyorlar üzerine daha çok gidersin. Şimdi aynısı yöntemi bize uyguluyorlar. Diyorlar ki üzerlerine mi gidelim bakalım tepki var mı tepki yoksa daha ileri gideriz. Onun için Jandarma Genel komutanlığına bu haberi ben söyledim. İletsinler diye hem de ilginç yani adam ADD Genel Başkanıya şimdi." "Ha ADD genel başkanı olduğu için ADD genel başkanlığına biz fezleke hazırlıyoruz. Jandarma genel komutanlığı diye hazırlıyor demiycek tabi." "Bu da çetenin içinde çetenin bir ucu şeyde kitap yazmış hapiste. Bu çeteye bu bilgileri sağlayan jandarma eski genel komutanı. Sevgi hanımla bağlantılı. Ergün Poyraz her gün Sevgi hanımın yanında, her gün onunla konuşuyor. Sevgi hanımda Chat den dolayı hapiste olduğu için bu bağlamda Jandarma genel komutanlığına gidiyor diye bir açıklama çıkabilir." "...Yıllardır yani fikir öğrendiğimiz bir insan diyor ki, ya komutan artık emekli paşalar mı ... darbe yapıyor diyor yani herkes tiye alıyor artık yani şeyleri." "Hocam asker yapmayacak. Asker mesela PERİNÇEK'TEN hep uzak durdu. KARDEŞİM PERİNÇEK GİBİ BU KONULARDA PROFESYONEL BİR ADAM BU İŞTE BU ÖRGÜTLENMEDE ... OY VERECEKSİN. Ben niye bu böyle adamları harcayayım. Ben işin içinde olmam ama bu işte önünü açarım. Öyle bir sürü örgütlenmeler var. Türkiye de silah üzerine o tür yemin edenler değil PERİNÇEK gibi Örgütlenmesi güçlü tavrı da sert." "Onların üzerine gelemiyorlar. PERİNÇEK dün meydan okudu. Dedi ki burda İstihbaratçılar var dedi. Onlardan rica ediyorum, bizden birini tutuklasınlar da göreyim dedi. Onlara zindan ederim İstanbul'u diyor, bak böyle konuşuyor."
Şüpheli Habib Ümit SAYIN
Emniyet İfadesinde
Ergün POYRAZ"ı iki yıl kadar önce Çağdaş Eğitim Vakfı Başkanı Gülseren YAŞER'e yazmış olduğu kitaplannı hediye etmek için gittiğinde, bu kitaplardan Ergün POYRAZ'a da hediye edebileceğini söyleyerek Ergün POYRAZ"m telefon numarasını verdiğini, Ergün POYRAZ ile iki buçuk yıl kadar önce Karaköyde bir börekçide on dakika görüşerek kitaplannı hediye ettiğini,
Savcılık İfadesinde
ERGÜN POYRAZ ile her hangi bir tanışıklığının ve irtibatının olmadığını,
Tapeler
Tape : 1540'de kayıtlı, 11.01.2008 günü saat: 21.51'de Emin GÜRSES ile Ümit SAYIN arasındaki telefon görüşmesinde özetle;
Emin'in "BAKSANA MEHMET MEHMET GÜLÜ' NİYE ALIYORLAR İÇERİYE. YANİ ADAMLAR YILDIRMAK İÇİN YAPIYORLAR BUNU. ŞİMDİ MUZAFFER YÜZBAŞI NİYE İÇERİDE." Dediği, Ümit'in "Evet evet ya da Ergün Poyraz." "Evet, yani bu ben de dâhilim o saldırdıklan insanlar grubuna..." Dediği, bir süre daha konuştuktan sonra Ümit'in "VALLA, YANİ BİR DE REİSİN PEŞİNDELER SANIRIM." Dediği, Emin'in "Doğru" diyerek onayladığı, Ümit'in "Reisin peşindeler yani. Gerçeği sa..cıları şeyler bulurlar bu konuda çalışan uzmanlar.,Adli tıp kurumu bir kere
bu konuda şey ama onlar da çok bilgili değil ya söyliyim size bu konuda bilgili değiller."
dediği,
Muammer KARBULUT Emniyet İfadesinde Ergün POYRAZ 2006 yılında Antalya Valiliğinde tanıdığı ve şu an ismini hatırlamadığı Ergün POYRAZ"m eniştesinin kendisine Ergün POYRAZ hakkında bilgi verdiğini, sonrasında Taç Vakfı ile alakalı bir tazminat davası olduğunu, Konu Yargıtay da iken icra geldiğini, Yargıtay da bulunan dosyası ile ilgilenmesi konusunda yardımcı olması için Sevgi ERENEROL"dan Ergün POYRAZ"m telefonunu alarak Ergün POYRAZ"ı aradığını, Konuştuklarını ancak yardımcı olamadığını, Bu konuşmadan 2 ay sonra Ergün POYRAZ"m bir kitabında yolladığı Noel Baba Vakfı ve Taç Vakfı sorunları hakkında yazı yazdığını, Hatta bu yazının bir kitabında ve Kuvvai Milliye"nin internet sitesinde yayınlandığını, Sonra ki dönemde sık sık telefonla görüştüklerini ve dost olduklarını, Birer kez olmak üzere Antalya, İstanbul ve Ankara"da kendisi ile görüştüğünü, Bu görüşmelerinin genelde kendi yazdığı kitaplar ve internet sitesi kullanımı ile alakalı olduğun, Bu görüşmelerinde Ergün POYRAZ"m yazmış olduğu kitapların kaynağı konusunda herhangi bir konuşma geçmediğini, Kendisi ile genelde telefonla olma üzere entelektüel konularda sohbet ettiklerini,
Ayrıca Ergün POYRAZ cezaevine girdikten sonra Kandıra cezaevine giderek 3 kez görüştüğünü, Bu gitmelerim sebebinin dostu olmasından dolayı olduğunu, İlk görüşmesinde de yapmış olduğum ziyaret ile alakalı "Genel Kurmay ve Jandarma istihbaratı Çete mi?" başlıklı bir yazı yazdığını ve internette yayınlandığını, Hatta bu konu ile Genel Kurmay"a yazı yazdığını, Ayrıca bu konu ile alakalı Ergün POYRAZ"m avukatının bir basın açıklaması yayınladığını, Ergün POYRAZ asker tarafından korunan bir şahıs olduğunu, Bu konu ile alakalı www.tepkimiz.net isimli sitede Hakan ARIKAN "30 asker tarafından evi-kendisi korunan Ergün POYRAZ nasıl bir suça karışır" konulu bir yazı yazdığını,
22 Temmuz 2006 yılında Türk Ortodoks Patrikhanesinin üç dört bina ön tarafında yazmış olduğu "Laik Türkiye Cumhuriyeti Devletini Patrikhaneye"mi yıktıracaklar" isimli kitabının kokteyli ve imza günü olduğunu, Bu şahıs ile burada tanıştığını, Herhangi birisinin aracı olmadığını, Bu olaydan ya önce ya da sonrasında Oktay YILDIRIM isimli şahsı Kemal KERİNÇSİZ"in Fatih"te bulunan ofisine gittiğinde gördüğünü, Sohbet ettiklerini, Muhtemelen Kemal KERİNÇSİZ"in de bu şahsı tanıdığını, Bu ortamda o esnada kendisi, Oktay YILDIRIM, Sevgi ERENEROL, Ergün POYRAZ ve avukatlık bürosunda çalışanların bulunduğunu, Aynı gün Kendisi, Kemal KERİNÇSİZ, Sevgi ERENEROL, Ergün POYRAZ ve aileleri ile birlikte yemeğe gittiklerini, Hatta Ortaköy Polis Lokantasına gittiklerini, Savcılık İfadesinde:
Oktay YILDIRIM'ı Sevgi ERENEROL, Ergün POYRAZ ve Kemal KERİNÇSİZ ile
katıldığı bir yemekte gördüğünü, Ergün POYRAZ'ı Sevgi ERENEROL'un tanıştırmasıyla
tanıdığını, Antalya'da Fener Rum Patrikhanesi ile ilişkili olarak faaliyet yürüten TAÇ vakfı hakkındaki beyanlarından dolayı tazminata mahkum edildiğini, Dosyanın Yargıtayda olduğunu, Bu aşamada Sevgi ERENEROL Yargıtay'da birçok davası bulunan Ergün POYRAZ'm telefonunu vererek avukatı aracılığıyla kendisine yardımcı olabileceğini söylediğini, Bundan sonra Ergün POYRAZ ile görüşmelerinin devam ettiğini, Ergün POYRAZ'm Yargıtay'daki davası konusunda bir katkıda bulunmadığını, Ancak mahkumiyet kararının bozulduğunu, Ergün POYRAZ"m daha sonra cezaevine girince arkadaş olarak 3 sefer ziyaret ettiğini, Bu görüşmelerinde kendisine anlattığı şeylerden dolayı "Genel Kurmay ve Jandarma istihbaratı çete mi" şeklinde bir yazı yazdığım, Yazısının tepkimiz.net sitesinde yayınlandığını, Bu konularda bilgi sahibi olmamasına rağmen Ergün POYRAZ'm anlattıklarından yola çıkarak yazı kaleme aldığını,
Tapeler:
Tape :3471'de kayıtlı, 28.08.2007 günü saat: 13.01'de Muammer KARABULUT ile Sevgi ERENEROL arasındaki telefon görüşmesinde özetle;
Yazılan bir yazı - haberle ilgili eksiklikleri konuştukları, Sevgi ERENEROL'un "Okudum yazıyı yalnız sana iki şey soracağım. Soruşturmasın da anlaşılan birincisi demişsin tamam bir soru sormuşsun ikincisi başka sorum yok dedi. Üçüncüsü bu soruya ivedi olarak yanıt verecek ne demek o yani ikincisi başka sorum yok" "İkincisi başka sorum yok diye bitmiş. Nokta konmuş sonra üçüncüsü diye geçmiş" dediği, Muammer KARABULUT'un "Ayrıca Genel Kurmay Başkanlığı konuyu değerlendirerek kendisine bağlı kuruluşların Çete olmadığını da açıklamalıdır" dediği, Sevgi ERENEROL'un "Açıklamalıdır tamam şimdi burda ne demek istiyorsun ayrıca Ergün'ün tutuklanması ile diğer bir kaygısı da yazdığı kitaplar olduğunu söylemesidir" "Ayrıca Ergün'ün tutuklanmasında kaygısı yazdığı kitaplardır. Belki öyle yapmalıydın cümleyi" dediği, Muammer KARABULUT'un "Tamam öyle yapayım cümleyi o zaman yazdığı kitaplardır. Yazdığı kitaplardır. O kitapların başta Musa'nın çocukları olmak üzere ve diğerlerinin Musa'nın gülü ve Mücahitleri ve AKP olduğu biliniyor diyorum" "üçüncüyü kaldırıyoruz kalktı şu anda evet bu soruyu ivedi olarak yanıt verecek T.C.Başbakanlığı olduğunu biliyorum diyorum. Ayrıca Genel Kurmay Başkanlığı kendisine bağlı kuruluşların çete olmadığını açıklayacaktır diyorum. Ayrıca tutuklamasını" dediği, devamında bahsi geçen yazıyla ilgili konuşmaya devam ettikleri,
Şüpheli Muammer KARBULUT Emniyette Alman İfadesinde;
Bu konuşmayı kendisinin yaptığını, Muhtemelen Ergün POYRAZ ile cezaevinde yapmış olduğu görüşme sonrası yaptığını, Rutin sohbet olduğunu, Yazmış olduğu yazı ve internet sitesi ile alakalı olduğunu, Ergün POYRAZ"m tutuklanması ile ilgili sorulara Başbakanlık cevap vermelidir derken, konu ile alakalı cevap verecek resmi kurumun başbakanlık olmasından dolayı böyle bir cümle kullanmış olduğunu,
Tape : 3472'de kayıtlı, 03.09.2007 günü saat: 12.19'de Muammer KARABULUT ile Sevgi ERENEROL arasındaki telefon görüşmesinde özetle;
Ergun POYRAZ'm ceza evinde olması ve yazdığı kitapla ilgili konuştukları, Sevgi ERENEROL'un ".... sana çok çok selam gönderdi" "iyi bol bol kitap okuyorum diyor" "Yazmaya da başlamış zaten ama tabi elle" "Leptop olayını halledebilirse Hüseyin bey" dediği, Muammer KARABULUT'un "Peki edebilecek miymiş" diye sorduğu, Sevgi ERENEROL'un "He onu edebileceğim diyor o şey yapıyor zaten haftada iki kere galibe ona yazmasına müsaade ediyorlarmıymış öyle bir şey dedi" dediği, Muammer KARABULUT'un "Peki şey konuştunuz mu o Protestan kur-an olayını" dediği, Sevgi ERENEROL'un "Konuştum o dedi ki bana gelmesi lazımdı Hüseyin beye değil şimdi Hüseyin bey lede görüştüm dedi bende ben daha okuyamadım cumaya kadar okuyayım şey yaparım dedi muammere gönderirim dedi yok dedi muammere göndermeyeceksin aslında onu Ergün e götürmeniz lazım dedi" dediği,
Tape : 3473'de kayıtlı, 06.09.2007 günü saat: 17.29'de Muammer KARABULUT ile Sevgi ERENEROL arasındaki telefon görüşmesinde özetle;
İnternet sitesinde yayınlanan bir haberden bahsettikleri, Muammer KARABULUT'un "Vallaha iyidir ee şey yazısını koyduk geldi" dediği, Sevgi ERENEROL'un "Geldi mi e şeye siteye girilemiyor paşa açamıyor" dediği, ilerleyen konuşmada, muhtemelen kitap dağıtım şirketi Alfa dan bahsederek Ergun POYRAZ'm kitaplarının dağıtımından bahsettikleri, Sevgi ERENEROL'un "şey Muzaffer beye götürdük ya kitabı" dediği, Muammer KARABULUT'un ".. Kolayı" diye sorduğu, Sevgi ERENEROL'un "Tabi götürdük ee sen bana getirmiştin de ona götürdük ya verdik Ergünle birlikte" "... Ergün e götürmedik Ergün e de büyük ihtimalle Hüseyin bey kitap götürecek çünkü onun istediği bir sürü kitap var çoğunu da Gürkan bulamadı' dedim bulduklarını hiç
olmasa götür şeye ver" dediği, devamında Yeniçağ Televizyonunda Kemal KERINÇSIZ ve Erol BİLBİLİK in yapacağı programdan bahsettikleri,
Tape : 3477'de kayıtlı, 16.12.2007 günü saat: 14.13'de Muammer KARABULUT ile Kemal KERİNÇSİZ arasındaki telefon görüşmesinde özetle;
Kemal KERİNÇSİZ'in "abi.... "Davalarına girmiş çıkmış ki en yakm dostlarından bir tanesi Ergün anlatabildim mi bu Ümraniye operasyonundan dolayı adam tutuklu yani düşüne biliyormusun yani kimler suçlanmaya çalışılıyor o yüzden bizim buna bir müdahale etmemiz lazım"... Muammer KARABULUT'un "Şimdi bende diyorum ki o konuyla ilgili çok temkinli düzgün bir açıklama yapmamız gerekiyor tamam mı" dediği, Kemal KERİNÇSİZ'in "Sen yaz abi bana bi gönder ben bi bakayım huhuki bir sakıncasının olup olmadığına bi bakayım" dediği, Muammer KARABULUT'un.." "Yani şimdi Egun'la HABLEMİTOĞLU'nun ilişkisini bilmiyor mu ondan sonra o öldürülen Deniz Subayı var bitane Petrolle ilgilenen biyorsun biliyorsun değimli onu" "Orda hedef HABLEMİTOGLU'n dan sonda Ergun biliyorsun" ".... Ergun üç Dakka geç çıkmasa o evde onla birlikte o da öldürülecekti" dediği, Kemal KERİNÇSİZ'in "Tabi şuanda örgütlü mücadele yapılamıyor mümkün değil sağlanamıyor ilerde sağlanacak o ayrı daha da sıkışacağız daha çok problem doğacak Türkiye 0 noktasına gelecek dibe vuracağız ondan sonra örgütlenmelerle ayağa kalkacağız şimdi bireysel mücadele hayırlısı Allahtan" dediği,
Şüpheli Muammer KARBULUT Emniyette Alman İfadesinde;
Bu konuşmayı kendisinin yaptığını,
Şüpheli Sevgi ERENEROL
Emniyet İfadesinde;
İşyerinde yapılan aramada ele geçen ve "3. sayfasında Amaç Necip'in bıraktığı yerden onun mücadelesini devam ettiren bağımsız Türkiye için aynı fedakarlık ve cesaretle mücadele eden arkadaşı, dostu, kardeşi ERGÜN POYRAZ'ı da susturmaktır,3 sayfalık el yazması imzasız yazı". İbareleri bulunan doküman ile ilgili olarak;
Bu yazıyı kendisinin yazdığını, içeriğinin 18 Aralık 2007 günü İstanbul Adliyesi önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla yapılan basın açıklaması olduğunu, Ümraniye Soruşturmasının amacının Ergün POYRAZ'ı susturmak olduğunu düşündüğünü, Necip HABLEMİTOĞLU cinayetinin de Oktay YILDIRIM'dan çıkan bombalar ile ilişkîlendirerek Ergün POYRAZ'ın susturulmasını sağlamak için üretilmiş senaryodan bahsetmek için böyle bir ifade kullandığını,
Ulusal Güç Birliği Hareketi hakkında bir bilgisinin olmadığını, kendilerinin Milli Güç Birliği Platformu isimli bir oluşumu olduğunu ve daha sonra bu oluşumu dernekleştirerek Büyük Güç Birliği Derneğini kurduklarını,
Ergün POYRAZ Tanıdığını, aile dostu olduğunu, Necip HABLEMİTOĞLU'nun cenaze töreninde tanıştıklarını, O gün bugündür çok sık görüştüklerini ve kendisini cezaevine ziyarete gittiğini,
Savcılık ifadesinde;
Soruşturma kapsamındaki kişilerden Muzaffer TEKİN ve Ergün POYRAZ'ın aile dostu olduğunu
Ergün POYRAZ' da ele geçirilen "Sevgi ERENEROL Misyonerlik Konferansı" isimli CD' deki görüntülerin kendisine ait olduğunu, metni kendisinin yazdığını, bu konferans
metnini Türkiye' nin bir çok yerinde konferanslarda anlattığını, aynı konferansı Balıkesir ilinde de verdiğini, kendisinin misyonerleri ajanlıkla suçlamasının tarihi ve kültürel gerçekliğe dayandığını, Omanlı Devletinin yıkılmasının, Ermeni meselesinin soykırım olarak dayatılmasmm en önemli sebeplerinden birisinin misyonerlik faaliyetleri olduğunu, bu sebeple konferanslannda misyonerlik faaliyetlerini ajanlık olarak değerlendirdiğini, Afrika'ya giden misyonerlerin oradaki insanların ellerine incil verip topraklarını alması örneğinde olduğu gibi misyonerlik faaliyetlerinin dinsel amaçlı olmadığını seminerlerinde anlattığını,
Üzerinde Jane-John Reel Tekstil ibareleri yazılı bulunan (19) sayfalık el yazısı ile yazılmış not defterinin;
4. sayfasının sol orta kısmında "İmza Kampanyası Ergun POYRAZ" şeklinde yazı, sağ tarafında Hrant DİNK suikastı ile ilgili ABD Dışişleri Bakanı ve Ermenistan Savunma Bakanına ait olan açıklamalar bulunduğu,
Ayasofya Derneği'nin 2007 yılı içersinde yapılan genel kurulu sonucu bildiriminde "Sevgi ERENEROL Başkan, Burak GÜNEŞ, Ergün POYRAZ Cancan ERENEROL, Recep AKKUŞ, Gökhan AYGÜN, Ramazan SELÇUK, Sabri AVCI, Hacı Eyüp GÜLTEK, Necip YENİŞAN, Mehmet DEMİRLER, Turgay TÜFEKÇİOĞLU, Hüseyin Mümtaz BEYAZITOĞLU, Muammer KARABULUT, Erkan AKBULUT ve Erol ŞAHİNGİL'in isimlerinin yazılı olduğu,
Adı geçen şahıslardan, Recep AKKUŞ, Erkan AKBULUT isimli şahısların derneğe müracaat formlarında aynı zamanda Büyük Hukukçular Birliği üyesi oldukları ve derneğe ait tüzüğünde yer aldığı,
Aziz Türk Milleti, Bu gün burada, 18 Aralık 2002 tarihinde evinin önünde kurulan pusuda kahpece katledilen Milli şehidimiz Türk varlığının yılmaz savunucusu, Kemal'in askeri ve öğretmeni rahmetli Necip HABLEMİTOGLU'nun aziz hatırasını yad için ibareleri ile başlayan ve 2. sayfasında Değerli arkadaşlar Rahmetli Dr. Necip HABLEMİTOĞLU Türk milletinin milli şehididir ibareleri ile devam eden ve 3. sayfasında Amaç Necip'in bıraktığı yerden onun mücadelesini devam ettiren bağımsız Türkiye için aynı fedakarlık ve cesaretle mücadele eden arkadaşı, dostu, kardeşi ERGÜN POYRAZ'ıda susturmaktır, Böylelikle bir yiğit Türk evladı daha harcanmaktadır ibareleri ile devam eden ve Türk Ölür Türklük Ebedidir, ibaresi ile son bulan sayfaların arka tarafında Msn Hotmail ibaresi ve küçük yazıların bulunduğu 3 sayfalık el yazması yazı,
Tapeler
Dostları ilə paylaş: |