Günü saat: 22. 41 sıralarında şüpheli Mehmet Fikri karadağ ile M. V. D.'nün yaptıkları telefon görüşmesinde özetle



Yüklə 7,96 Mb.
səhifə33/48
tarix18.03.2018
ölçüsü7,96 Mb.
#46068
1   ...   29   30   31   32   33   34   35   36   ...   48

7. Sayfa doküman içeriğinin: '...98 yılında o dönem o bölgede görev yapan mit başkanı 4 tane Irak'lı kadını Türkiye' de zevk için kullanmak amacıyla Türkiye' ye kayıtsız getirmişti...'

9. Sayfa doküman içeriğinin: '...Adam kaçırma hadiselerinde şirketlere ve sigorta
şirketleri için çalışıyorlar. Genellikle %80 suikastlar ev/ofis e 500 metre mesafe içinde
olurmuş, her zaman korunacak kişiden daha önce orada olunacak hazırlıklar yapılacak.
Korunan bu kişileri görmeyecek fark etmeyecek bile ama hissedecek...'

10. Sayfa doküman içeriğinin: '...Bunun için de sadece yakın koruma değil,
dinlenmeye karşı önlemler (ek ekipman pahalı sonra her yerde kullanılıyor, özel havlar..)
yazışmalann emniyeti, özel kalemin neyi söyleyip neyi söylememesi gibi şeyler (mesela
bizim programlan herkese maille yollamamız intihar!), gidilecek her yere önce adamlanmız
gitmiş olmalı ve iş yumuşak ve gösterişsiz olmalı, gösteriş sadece gerektiği bazı yerlerde
(belki güneydoğu anadolu gibi:) bilhassa yapılmaslı... tahminen şayet eğitimli bir grup varsa
en fazla 3-3,5 hafta ve herhalde 2 belki 3 kişi olacak, önümüzdeki hafta başı ilk partiye ek
dersek anlaşma yapar haftası için zaman yapabiliriz. Bu arada 10 tane de özel korumayı bizim
seçmemiz lazım ki aralarından hepsinin veya bir kısmını çıkarsınlar diye...' şeklinde ibareler
içeren yazılarla alakalı olarak.

"Ben halihazırda ÇUJVALL isimli bir kitap hazırlıyordum. Bu kitap ile alakalı ismini vermek istemediğim bir şahıs benim yanıma ismini vermek istemediğim birilerinin aracılığı ile yanıma gelerek bu anlatımları yaptı. Bu şahıs o bölgede görev almış asker bir şahıstır. Bu şahıs bana anlattı bende bana söylediklerini kendi sesimden kasete aldım. Çünkü anlatan şahıs kendi sesini deşifre etmek istemedi. Bir bakıma bu yazı ismini vermek istemediğim asker şahsın anlatımlarıdır ben bu iddiaları teyit ettiremediğim için herhangi bir yerde yayınlamadım. Gazeteci tabiri ile izlemeye aldım, iddiaların doğruluğu veya yanlışlığı hakkında bir bilgim yoktur. Bu şifai anlatımın herhangi bir belge niteliği yoktur. Bu iddiaları yayınlayan sorumludur."

13-17 numara arası doküman içeriğinin: Hayrullah Mahrnud imzalı yazının, ÇUWALL- Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ü istifa ettirme projesi başlığı altında Süleymaniye olayı ve bazı konularda çeşitli iddialann bulunduğu,

17 numaralı doküman içeriğinin: El yazması, 'Araçlar' başlığı altında 1- Sesar internet sitesi 2- e-mail 3- Jeo kritik 4-Postacı 5-İş Dünyası Kulisleri 6-GP internet sitesi (CCU Söyleşi) 7-Rapor şeklinde not bulunduğu,

17 numaralı doküman içeriğinin: El yazması, 'Hançer Operasyonu' başlı altında,

1-DD ile banş...3-14 Şubat'a dönüş İş Dünyası Operasyonu, Bürokrasi Operasyonu,

Medya Operasyonu şeklinde not bulunduğu, görülmüştür .BU DOKÜMANLAR HAKKINDA DETAYLI BİLGİSİ SORULDUĞUNDA;

"İMAM, FIRILDAK ve ÇUJVALL isimli yazıların 2004 yılında hazırladığı kitaplar olduğunu, O dönemde hiçbir yayınevinin Başbakan Recep Tayip ERDOĞAN ve Melih GÖKÇEK'ten korktukları için yayınlamadıklarını, ancak şu an yayınlanmak için Alfa Yayınevinde beklediğini, ÇUJVALL isimli kitabı ise beklettiğini,

17 Numaralı Dokümanın ise BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ tarafından 2003 yılında Cem UZAN'a verildiğini, Cem UZAN'a Türkiye'de sorun çözme taktiğine dair bir yol haritası olduğunu, bunun içeriğinin Nedim ŞENER'in "Korku İmparatorluğu" isimli kitabında

^P^~ fy£U%1 V3^^p

yayınlandığını, bu kitabın Uzanlar Hakkında olduğunu, bu dokümanın Cem UZAN'a yapılan teklifinin müsvettesi olduğunu,

POSTACFnm, SESAR'ın yayınladığı bir bülten olduğunu, HANÇER

OPERASYONU'nu espiri olsun diye soymini hatırlayamadığı "Mesut ağabeye" taktığı

lakap olduğunu, espiri olsun diye kağıdın başına yazıldığını, CCU'nun Cem Cengiz UZAN olduğunu, DD'nin ne olduğunu bilmediğini,



2003 yılında Star'in temsilcisi iken SESAR'ın başkanı BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ ile tanıştığını, sonrasında BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ ile olan dostluğunun arttığını, Sonraki dönemlerde Fahri ve ücretsiz SESAR'a medya konusunda danışmanlık yaptığını, Hatta BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ'ın, kendiisni onura etmek için Başdanışman olarak kart bastırdığını, yazılarının internette e-mail zincirlerinde yer aldığını ve SESAR'ın da kendi düşüncelerine uygun olan yazılarını kendisini onore etmek için yayınladığını, SESAR ve herhangi bir internet sitesinde yazı yazmadığını,

Kendisine sorulan şahıslardan Ergün POYRAZ dışındaki şahısları tanımadığını, Ergün POYRAZ ile 2006 Nisan Mayıs aylarında bir lokantada buluştuklarını, internet ortamında Emin ÇOLAŞAN aleyhine yazılar yazdığını, Ergün POYRAZ'm da Emin ÇÖLAŞAN'ın samimi arkadaşı olduğunu, Emin ÇÖLAŞAN'ın, muhtemelen Ergün POYRAZ'ı bir bakıma aralarını bulmak amacıyla kendisine gönderdiğini, Ergün POYRAZ ile buluşmalarında "Medya, YAŞ, vb." konularda konuştuklarını ve ayrıldıklarını, bu konuşmanın detaylarını internette yayınladığını, Bir daha ne telefonla, nede yüz yüze görüşmediklerini,

Kendisine sorulan şahıslardan ismail YILDIZ ve Behiç GÜRCIHAN isimli şahıslar dışında kalanları tanımadığını, BÜLENT (kod) ismail YILDIZ isimli şahıs ile 2003 yılında tanıştığını, ismail YILDIZ 'in SESAR 'in başkanı olduğunu, dostluklarıjnın olduğunu, özellikle son iki yıldır çok sık görüştüklerini, yazılarından bir çoğunun SESAR 'in internet ortamında yayınlandığını, yazılarının SESAR 'da yayınlanmasından herhangi bir sıkıntısının olmadığını, SESAR başkanı ismail YILDIZ'ın yazılarından seçtiklerini bu internet sitesinde yayınladığını, ismail YILDIZ'ın her hangi bir yasadışı oluşum içerisinde yer almayan bir kişi olduğunu, vatanını seven, işini iyi yapan mesleki yeteneklerine saygı duyduğu biri olduğunu,

Behiç GÜRCIHAN ile de 2003 yılında ismail YILDIZ vasıtasıyla tanıştığını, Behiç GÜRCIHAN'ın kendisini SESAR bakan yardımcısı olarak tanıttığını, fakat kendisi ile 3 yıldır konuşmadığını, Behiç 'in üslubunu sevmediğini, hiç samimiyetinin olmadığını,

b-savcılık beyanında;

Şüpheli Hayrullah Mahmut ÖZGÜR savcılık beyanında;

Şüphelilerden BEHİÇ GÜRCIHAN ve İSMAİL YILDIZ 'ı tandığını, ERGÜN POYRAZ ile bir defa yüzyüze görüştüğünü, Ankara' da EMİN ÇÖLAŞAN ile ilgili bir konu hakkında görüştüklerini, "Ultra Türkler Derin Devlet Tartışmaları ve Yine Milliyetçilik Tartışmaları" isimli bir kitap yayınlamak üzere taslak hazırladığını ve şu anda Alfa Yayınevinde yayınlanmak üzere bu taslağın beklediğini, kendisine bu konularda gelen iddialar ve yazılan bir kitapta topladığını, Ultra Türkler kelimesini Amerikalıların kullandığını, BOP' da ortaya çıkan engellere karşı da Ultra İran ultra Gürci şeklinde tabirler kullandıklarını, bunun bir örgüt olmadığını, Türk devletinin kendisi olduğunu, Ankara' ya gittiğinde almış olduğu brifinglerden çıkardığı sonuca göre de Ergenekon efsanelerinin değil Türk devletinin kendi yapısı olduğunu anladığını,

Belirttiği brifingi o dönem Jandarma Genel Komutanı olan ŞENER ERUYGUR ile ve genel kurmay istihbarat daire başkanı ASLAN PAŞA isimli şahıslardan özel olarak aldığını, edindiği bilgilerle Türk devletinin zayıf olmadığı ve her alanda güçlü olduğunu anladığını, bu yazıyı da derin devlet tartışmalarını başlatmak için yazdığını, bu konuda MİT


n:'-~'sp*


müsteşarı ŞENKAL ATASAGUN ve Emniyet Genel Müdürü GÖKHAN AYDINER ile de 2003 yılında görüştüğünü,

"İmam" başlıklı Musevi Alonriyel' in Türk Siyasetine armağan ettiği Potomyalı Recep Tayyip Erdoğan ile başlayan yazı ve "Fırıldak" başlıklı Melih Gökçek ile ilgili kitap,"çuval" başlıklı TSK' yi tasviye operasyonu, "Genel Kurmay Başkanı Hilmi Özkök'ü istifa ettirme projesi" başlıklı yazıların sorulması üzerine; bunların kitap çalışmalarının önsözleri, kapaklan ve benzeri çalışmaları olduğunu, bunların CD' lerinin Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde bulunduğunu, ancak Alfa Yayınevinde yayınlamak için sıra beklediğini,

"1994 Ağustos ayında gizli emirle GK K.Irakta gayri nizamiyel faaliyetlerinin başlatılması özel kuvvetler komutanlığına verilmişti" başlıklı yazının sorulması üzerine; yazıyı kendisine orada görev yapmış bir şahsın anlattığı bilgilerden yazdığını, burada Türkiye' nin Kuzey Irakta yapmış olduğu faaliyetleri anlattığını, çatışmalarda bir kısım şahıslann devlet tarafından öldürüldüğünün iddia edildiğini ve yine oradaki bazı hadiseleri kendisine anlattığını, ancak bu önemli bilgiler içeren konuyu teyid ettiremediğinden sadece izlemeye aldığını, "Aponun yakalanması" başlıklı yazı ve devamındaki yazıların içeriğinin de aynı kişinin anlattığı olaylar olduğunu, bunlan hiç bir yerde kullanmadığını, bu kişinin özel kuvvetlerde görevli olduğunu, ancak ismini bilmediğini,

"2 Nisan 2002 Londra notlan" başlıklı yazının Erdoğan' m kendisini Zapsu aracılığı ile İngiliz salt komandolanna korutmak istediği konusunda yazılmış bir yazı olduğunu,

Sesar Araştırma ve Geliştirme Merkezinde baş danışman olarak çalışmadığını, ancak İSMAİL YILDIZ' m kendisini onure etmek için böyle bir kart bastırdığını, bu karta da baş danışman olarak kendi ismini yazdığını, zaman zaman İsmail YILDIZ' a bazı konularda bilgiler verdiğini, kendisi ile 2003 yılından beri Sesar' da tanıştığını, Haber Türk' deki yazılan yazdığı dönemde tamştıklannı, daha sonra fikir alış verişinde bulunduklanm, ancak aralannda paraya bağlı bir iş alış verişi olmadığını, yazılan yazıp gönderdiğini, İsmail YILDIZ' m beğendiği yazılan sitesinde Sesar ismi ile yayınladığını, daha önce Star Gazetesi başyazan olduğunu, Tayyip Erdoğan' m BOP projesini desteklemesinden ötürü kendisine mualif yazılar yazdığını ve AKP' nin yolsuzluklannı anlatan yazılan sebebi ile basın kuruluşlannda işe girmesine engel olduğunu, bu sebeple Tayyip ERDOĞAN ile aralarında bir husumet bulunduğunu, bu sebeplerle Ak partiye mualif olduğunu, AKP' nin kendisine zulmettiğini, kendisinin de bunu her platformda dile getirdiğini, Özel Kuvvetler mensubunun anlattığı Hilmi Özkök' e suikast yapılması ve Aziz Yıldınm' m şirketinin ihale edilmesi konulannda araştırmalar yaptığını, ancak sonuca ulaşamadığı için bunlan yayınlamadığını, Aziz Yıldınm' m konusu olan ihale ile alakalı olarak da ifadenin alındığı tarihli Yeni Şafak gazetesinde "VKGB' nin askeri ihalelere giren üyesi BALABAN ile silah tüccan BOZDAĞ' m Fenerbahçe başkanı YILDIRIM' m aldığı ihaleyi başkasına verme pazarlığı ortaya çıktı" başlıklı haber yayınlandığı, kendisine anlatılan konulannda bir kısmının medyaya yansıdığını,

BEHİÇ GÜRCİHAN' ı zaman zaman Star Gazetesinde İSMAİL YILDIZ' dan aldığı fikirleri yazması ile tanıdığını, kendisi ile bir samimiyetinin bulunmadığını, zaman zaman fikir çatışmalannm olduğunu, diğer şüphelilerden hiç kimseyi tanımadığını beyan etmiştir.

c-Elde edilen deliler.

Şüpheli Hayrullah Mahmut ÖZGÜR ün İlimiz Beşiktaş ilçesi Abbasağa Mahallesi Bekçi Sokak No: 4/11 adresinde yapılan aramada el konulan dokümanlar üzerinde yapılan incelemelerde;



A) l'den 10'a kadar numaralandırılmış 10 sayfa doküman içeriğinde: 1. Sayfa doküman içeriğinin : '...Bir operasyonda, alman 5 leş, 25 leş olarak Ankara' ya bildiriliyordu...'

5. Sayfa doküman içeriğinin: '...Bu olay siyasilerin .Gen. Kur'u yıpratması için Amerika ile ortak planladığı bir faaliyettir. Gen.Kur başkanı Hilmi Özkök hem Tayyip Erdoğan ile hem de



Amerika ile son derece yakın ilişkilere sahiptir. Bir yandan da halen Gen.Kur'da konuşulan ve Erdoğan'ın Özkök'e Cumhurbaşkanlığı teklif ettiği ve onun için Tayyip Erdoğan'ın politikasına ses çıkarmıyor....'

6. Sayfa doküman içeriğinin: '...Burada amaç ordunun yönetimini eline alacak Hilmi
Özkök'e yıpranmış ve basan elde edemeyecek bir birim bırakmıştı, Kara Kuvvetleri
Komutanı iken Siirt'te öldürülmeye çalışılan Hilmi Özkök'ün başarılı olması istenmiyordu.
Kıvnkoğlu ve ekibinin emri ile Siirt'te birlik denetlemeleri sırasında Helikopterine bir gün
öncesinden parça sökülerek sabotaj yapılan ancak sabah teknisyen kontrolünde ortaya
çıkmayan olay fakat bu olayı takip eden özel kuvvetler personeli Hilmi Özkök gibi ordu
içerisinde para yemeyen ve temiz bir komutanın varlığının istenmesi sebebi ile kendi bilgisi
dışında bu birim tarafından korumaya alınmıştır. Başına bu işler geleceği bilindiğinden dolayı
bu personel görevli olmadıklan halde bu yakın korumayı sağlıyorlardı. Bu koruma sırasında
da helikoptere yapılan sabotajı tim personeli tespit etti ve sabah Özkök' ün helikoptere
bineceği sırada bu tim personeli komutanı çekerek diğer helikoptere binmesini sağladı.
Sabotaj yapılan helikopter kalkması sonrasında iki dakika sonra yere acil iniş yaptı ve Özkök'
ün bindiği helikopter ise sorunsuz Diyarbakır' a gitti

7. Sayfa doküman içeriğinin: '...98 yılında o dönem o bölgede görev yapan mit başkanı 4
tane Irak'lı kadını Türkiye' de zevk için kullanmak amacıyla Türkiye' ye kayıtsız
getirmişti...'

9. Sayfa doküman içeriğinin: '...Adam kaçırma hadiselerinde şirketlere ve sigorta şirketleri
için çalışıyorlar. Genellikle %80 suikastlar ev/ofis e 500 metre mesafe içinde olurmuş, her
zaman korunacak kişiden daha önce orada olunacak hazırlıklar yapılacak. Korunan bu kişileri
görmeyecek fark etmeyecek bile ama hissedecek...'

10. Sayfa doküman içeriğinin: '...Bunun için de sadece yakın koruma değil, dinlenmeye
karşı önlemler (ek ekipman pahalı sonra her yerde kullanılıyor, özel havlar..) yazışmalann
emniyeti, özel kalemin neyi söyleyip neyi söylememesi gibi şeyler (mesela bizim programlan
herkese maille yollamamız intihar!), gidilecek her yere önce adamlanmız gitmiş olmalı ve iş
yumuşak ve gösterişsiz olmalı, gösteriş sadece gerektiği bazı yerlerde (belki güneydoğu
anadolu gibi:) bilhassa yapılmash... tahminen şayet eğitimli bir grup varsa en fazla 3 - 3,5
hafta ve herhalde 2 belki 3 kişi olacak, önümüzdeki hafta başı ilk partiye ek dersek anlaşma
yapar haftası için zaman yapabiliriz. Bu arada 10 tane de özel korumayı bizim seçmemiz
lazım ki aralanndan hepsinin veya bir kısmını çıkarsınlar diye...' şeklinde ibareler içeren yazı
olduğu,

B) Vden 22'ye kadar numaralandırılmış 11 sayfa doküman:

1-9 numara arası doküman içeriğinin: Hayrullah Mahmud imzalı yazının, İMAM başlığı

altında Başbakan R.Tayyip ERDOĞAN'm resmi ile başladığı, Başbakan R.Tayyip

ERDOGAN'm İmam ismi ile özdeşleştirilerek çeşitli konularda sorular yöneltildiği,

9-13 numara arası doküman içeriğinin: Hayrullah Mahmud imzalı yazının, FIRILDAK

başlığı altında, bir fınldak üzerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih GÖKÇEK

Başbakan resmi ile başladığı, Melih GÖKÇEK'e hitaben yazıldığı değerlendirilen iddialann

bulunduğu,



13-17 numara arası doküman içeriğinin: Hayrullah Mahmud imzalı yazının, ÇUWALL-

Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ü istifa ettirme projesi başlığı altında Süleymaniye olayı

ve bazı konularda çeşitli iddialann bulunduğu,

17 numaralı doküman içeriğinin: El yazması, 'Araçlar' başlığı altında 1- Sesar internet

sitesi 2- e-mail 3- Jeo kritik 4-Postacı 5-İş Dünyası Kulisleri 6-GP internet sitesi (CCU

Söyleşi) 7-Rapor şeklinde not bulunduğu,

17 numaralı doküman içeriğinin: El yazması, 'Hançer Operasyonu' başlı altında, 1-DD ile

banş...3-14 Şubat'a dönüş İş Dünyası Operasyonu. Bürokrasi Operasyonu, Medya

Operasyonu şeklinde not bulunduğu, görülmüş olup diğer sayfalarda herhangi bir suç ve suç unsuruna rastlanılmadığına dair;

d-Hukuki durumunun Değerlendirilmesi,

Şüpheli Hayrullah Mahmud ÖZGÜR'ün gerek beyanları gerekse şüpheliler BÜLENT (Kod) İsmail YILDIZ, Ergün POYRAZ, Halil Behiç GÜRCİHAN'la olan ilişkileri, yazdığı yazılar diğer şüphelilerle örgütsel talimatlar sonucu yazılan çuval olayı, Ergenekon ve Ultra Türkler başlıklı yazılan gerekse de örgütsel içerikli belgeleri özel kuvvetlerde çalışan şahıslardan aldığı hususları göz önüne alınarak, şüphelinin Ergenekon terör örgütünün üyesi olduğu, örgütün medyatik anlamda savunulması ve propagandasının yapılmak suretiyle örgütün eylem ve faaliyetlerinin sanki legal eylem ve faaliyetlermiş gibi gösterildiği, ayrıca çeşitli askeri şahıslardan alındığını iddia ettiği röportaj notlarında konuşan kişi olarak adlandırdığı kişinin beyanları göz önüne alınarak, şüphelinin kendi rızasıyla ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜ legal bir kurum gibi göstermeye çalışıp propagandasını yaptığı, Özel şahıslarca kendisine ERGENEKON terör örgütü hakkında birifing verilip bu birifingten sonra ERGENEKON terör örgütü hakkında övücü yazılar yazması ve bu örgete üye olanların büyük ve ulaşılmaz konumdaki insanlar olarak şüpheli tarafından kaleme alman yazılarda lanse edilmesi hususları göz önüne alındığında şüphelinin örgüt ile organik bir bağ kurduğu anlaşılmıştır.

ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN LOBİ isimli dokümanında:

7/7). İLETİŞİM VE PROPAGANDA başlığı altında;

İletişim ve Propaganda departmanı bir başkan ve beş yardımcıdan oluşmaktadır. Bu departmanın görevi amaçlara uygun olarak medya kuruluşlarını bilgilendirmek, yönlendirmek ve bu yolla kontrol altında tutmaktır. Ayrıca, faaliyetlerde amaçlara uygun kamuoyu oluşturulması ve kamuoyunun desteğinin sağlanması çalışmalarını yürütür.

Bunların yamsıra, organizasyonun ilişki kurmayı tasarladığı kişi, kurum ve kuruluşlar üzerinde etkileme çalışmaları gerçekleştirerek, sağlıklı ilişkiler kurulabilmesinin alt yapısını hazırlar. Şeklinde olduğu, şüpheli Hayrullah Mahmud ÖZGÜR'ün de Ergenekon terör örgütünün İLETİŞİM VE PROPAGANDA bölümünde görevli üyesi olduğu ve yazdığı yazılan bizzat ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN faaliyetlerinde kamuoyu oluşturulmasına yönelik örgüt tarafından verilen talimatlarla yazdığı, şüpheli İsmail YILDIZ'a bağlı olarak çalıştığı anlaşıldığından,

Şüpheli Hayrullah Mahmud ÖZGÜR'ün ERGENEKON terör örgütünün üyesi olmak eylemi nedeniyle, TCK'nun 314/2 ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5. maddesi gereğince cezalandırılması talep edilmiştir.

14-ŞÜPHELİ ERGÜN POYRAZ : a-Şüpheli emniyet beyanında

Kendisinin (içinde gizli bilgi ve belgeler bulunan) CD.' lerin içeriklerini hatırlamadığını, bu CD.' lerin kendisinde olmaması gerektiğini ve bir anlam veremediğini, CD. içerisindeki verileri hatırlamadığını, nereden aldığını hatırlamadığını, kendisi ile alakasının olmadığını, kendisine ait laptop bilgisayardaki bu bilgilerin bilgisayanna nasıl girdiğini bilmediğini ve kimseye kopya vermediğini, Mülkiye Baş Müfettişliği tarafından hazırlanan raporu Mehmet BÖLÜK isimli rapor arkadaşından aldığını ve "Patlak Ampul" isimli kitabında yer verdiğini, Nesim MALKİ soruşturması ile alakalı bilgileri de yine Mehmet BÖLÜK' den aldığını, Oktay YILDIRIM ile bir- yıl önce Ankara' da Oktay YILDIRIM ' m yazacağı kitap ile alakalı olarak görüştüğü ve bilgi alış verişinde bulunduğu,

kendisinin 19 mayıs adlı internet sitesindeki yazılarının kuvvaimilliye sitesinde yayınlanması sebebi ile Oktay YILDIRIM ile yine görüştüğünü ve bu yazılan kaldırttırdığını, el bombalan ile alakasının olmadığını, BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ' ı sesar adlı siteden tanıdığını, Tayyip ERDOĞAN' m masonluğu ile alakalı yazdığı yazıdan ötürü kendisi ile telefonla ve yüz yüze görüştüğünü ve bu yazıyı da kendi kitabına aldığını, bir daha da kendisi ile hiç görüşmediğini, ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN ' i tanımadığını, hiçbir şekilde kendisi ile görüşmediğini, MİLLİ IRGAT(KOD) Kuddusi OKKIR' ı da tanımadığını, Ergenekon belgesi ile her hangi bir alakasının olmadığını, Halil Behiç GÜRCİHAN' ı, Sevgi ERENEROL' u basın sözcüsü olduğu Hıristiyanlar için özel bir günde kilisedeki davette kalabalık bir ortamda tanıdığı, kendi sitesinde yazı yazmasını teklif ettiğini, kendisinin kabul etmediğini, Halil Behiç GÜRCİHAN' m kendi tanıdığı yayınevinde kitabını bastırabileceğini söylediği, kitabının ismi "Tarikat, Siyaset, Ticaret ve Cinayet" olduğu, o günden beri kendisi ile görüşmediğini beyan etmiş,

b-Şüpheli Ergün POYRAZ savcılık beyanında;

Hastaneden isteği ile ayrıldığını bu sebeple hastaneden çıkarken rapor verildiğinden ötürü darp cebir raporunu aldırtmadığım, kendisine Emniyette herhangi bir işkence ve darp ve cebir olmadığım,

Emniyet ifadesini tekrar ettiğini, şüphelilerden OKTAY YILDIRIM, ve İSMAİL YILDIZ'I tanıdığını, ZAFER (KOD) MUZAFFER TEKİN ve diğerlerini tanımadığını, evinde çıkan dokümanlann araştırmacı yazar olduğundan ötürü zamanla biriktirmiş olduğu arşivi olduğunu, kendisinde bulunan bazı bilgi ve belgelerin Ankara' da ki Fethullah Gülen ve örgütü davasında delil olarak kullanıldığını, hatta o davada müdahillik talebinde bulunduğunu, tanık olarak ifade verdiğini, ve dosyayı da temyiz edenin kendisi olduğunu,

Diğer şüphelilerden KEMAL ŞAHİN, REFİK NUHOĞLU ve MURAT YÜCEL'İ tanımadığını, arama tutanağındaki dokümanlar, bilgisayar ve diğer cd lerin kendi evinden alındığını, ancak bu bilgilerin bilgisayanna nasıl girdiğini bilmediğini, yazar olduğu için birçok bilgi ve belgenin tarafına çeşitli zamanlarda geldiğini, bunlann nasıl ve ne zaman geldiklerini hatırlamasının mümkün olmadığını, ancak kendisinden elde edildiği belirtilen cd deki bilgilerin güncelliğini yitirmiş daha önce patlak ampul kitabındaki bilgilerden daha değersiz bilgiler olduğunu, bunlann daha ağırlannı daha gelişmişlerini kitabında yazdığını, ancak bu cd lerin kendisine geldiğini, içindeki bilgileri önemsemediği veya bakmadığı için kendisinde kalmış olabileceğini, Genel Kurmay' a ait gizlilik ibareli belge ve pover point formatmdaki dosyalann bilgisayanna nasıl geldiklerini hatırlamadığını, incelemek amacıyla bilgisayanna yükleyip daha sonrada bakamayıp veya silmeyi unuttuğu bilgiler olabileceğini, bu bilgilerin gizlilik içeren belgeler olmadığını, bir çoğunun da aleniyet kazandığının ortada olduğunu, bilgisayannda çıktığı belirtilen ERCÜMENT başlıklı trafik ve hava limanı müdürlüğü yapan şahsın özel hayatına ilişkin bilgilerin ve daha başka birçok şahsa ait özel hayatlanna ilişkin bilgilerin bilgisayanna nasıl geldiğini bilmediğini, İSMAİL YILDIZ ile birbuçuk senedir görüşmediğini, OKTAY YILDIRIM ile yaklaşık bir senedir görüşmediğini, İSMAİL YILDIZ ' m Merkez Valisi olarak kendisini tanıttığını bilmediğini, aynca Devletin yeniden yapılandınlması belgesi ile ve diğer şüpheliler de ele geçirilen dokümanlarla alakasının olmadığını, içeriklerini kabul etmediğini, suçlamalan kabul etmediğini, beyan etmiştir.

b-2 24/04/2008 tarihli ek ifadesinde

30.07.2007 tarihinde savcılıkta ifade verdiğini, O ifadesinin doğru olduğunu ve tekrar ettiğini,

Halil Behiç GÜRCİHAN' da bulunan itaf bölümünde "Kemal'in askerleri, Dr. Necip HABLEMİTOĞLU ve binbaşı İhsan GÜVEN' e" diye başlayan ve içinde Hablemitoğlunun

şehit edilmesi ve ihsan GÜVEN cinayetine ilişkin kitabın kendisine ait olduğunu, daha öne yayınlandığını, Kitabının adının "Tarikat, Siyaset,Ticaret ve Cinayet" olduğunu,

Halil Behiç GÜRCİHAN'ı tanıdığını, Bir iki kez telefonda görüştüklerini, Her hangi bir kitap çalışmasının Behiç GÜRCİHA'a vermediğini, kendisine ait olan bu kitabın word belgesi olarak Halil Behiç GÜRCİHAN' a nasıl gittiğini bilmediğini,

Kitabında yayınladığı tarikatlarla alakalı bölümün CD ile geldiğini, Beşiktaş'dan postalandığını ancak kimin postaladığını bilmediğini, bunun Genel Kurmay Başkanlığı arşivinde bulunan irtica örgütlerin iç tehdit değerlendirmesi olduğunu bilmediğini, O dönem bunların birçok gazete ve kitaplara konu olduğunu,

Atilla UĞUR sorulduğunda; Necip HABLEMİTOĞLU şehit edildikten sonra jandarma bölgesinde oturduğundan ötürü koruma talebinde bulunduğunu, Atilla UĞUR ile koruma temini için görüştüklerini, bunun dışında her hangi bir görüşme ve ilişkisinin olmadığını,

Levent ERSÖZ sorulduğunda; Levent ERSÖZ ile de koruma konusu ile alakalı olarak görüştüğünü, Levent ERSÖZ ile daha sonra görüşüp görüşmediğini hatırlamadığım,

Şüpheli avukatının bahsettiği kitabın temin edilmesi üzerine incelenmiş, kitabın 291. sayfasında Genel Kurmay Belgelerinde Nurculuk başlıklı 24 Mayıs 2002 tarihinde "Genel Kurmay İstihbarat Başkanlığı", "İrticai Örgütlerin Tehdit Değerlendirmesi" başlığı altında irticai unsurların Mayıs 2001 tarihinden Mayıs 2002 tarihine kadar olan dönemlerdeki faaliyetlerini de kapsayacak şekilde "İrticai Örgütlerin Tehdit Değerlendirmesi adı ile kapsamlı bir doküman hazırlıyor, bu hazırladığı belge ve bilgileri tüm birimlerine gönderiyordu" ile başlayan yazıda 1. Genel: A. Tarihi Gelişimi diye başlayan yazıların dosyada mevcut yazılara benzer içerikli tarikatlarla alakalı yazının olduğu anlaşıldığı, kitap delil olması için dosyasına konulduğu.

Genel Kurmay Başkanlığı Askeri Savcılığının 04.12.2007 tarihli yazısı ekinde bulunan,

Bl bölümünde bulunan Ergün POYRAZ 49 nolu CD. başlıklı listede bulunan "yıkıcı bölücü faaliyetler konferansı 2003" isimli klasörün içerisindeki bilgilerden haberinim olmadığını, CD nin kendisine ait olmadığını,

Bilgsayarmda bulunan "Notlar" isimli 7 sayfalık doküman sorulduğunda; notlann ana hatları ile kendisine ait olduğunu ama kelimesi kelimesine hatırlayamadığını, Son bölümdeki Levent ERSÖZ ile alakalı notlan hatırlamadığını,

Oğuzcan HANLI diye birini tanımadığını, Oğuzhan ŞANLI diye bir korumasının olduğunu, Belki soyismini yanlış hatırlamış olabileceğini,

Notlar bölümünde geçen "Ercüment Mitçi" başlıklı İhsan GÜVEN cinayeti ile alakalı olan "İ.Güven Oğuzcan Hanlı' nm telkinleri ile öldürüldü. Erken dönmeseydim ben de İ. Güven ile birlikte öldürülecektim. Ankara' da beni tuvalete bile yalnız göndermeyen korumalar Tuzla' da yanıma gelmemek için binbir numara çektiler." Şeklindeki bölümün kendisine ait olmadığını, gerçekleri kitabında yazdığını, gerçek olsaydı kitabına yazacağını,

Notlar' m 7. sayfasında bulunan "Levent ERSÖZ Jandarma İstihbarat Başkanı emekliliğinin ardmdan Kayseri grubu AKP'liler ile diyaloga giriyor, MİT müsteşarlığı için tavasutta bulunmalarını istiyordu. Öyleki emekli olur olmaz bana söz verdiği kitap yazım işini unuttuğu gibi uzun bir süre telefonlarada çıkmıyordu. 2007 Ocağında piyasaya çıkıyor, daha önce Aslan Bulut ve Emin Şirin " verdiği bunlar tarafından açıkça yazılamayan Aksu'nun Ermenilik belgesini yazmamı istiyordu.Celal Yarbay ve ekibinin İhsan GÜVEN' in öldürülmesi olayında beni de satmalarının ardındaki sırda aralanıyordu" şeklindeki not sorulduğunda; Celal Yarbay! soyadı olmadığı için bilemediğini,

İhsan GÜVEN ile çeşitli tarihlerde görüştüğünü,

İhsan GÜVEN ile yaptığım görüşmeleri kayda alıp Atilla Albaya götürmediğini, İhsan GÜVEN' in konuşmalarını kitapta yayınlanan MKG genel sekreterinin o tarihte sanırsa emekli olduğunu, Ancak nereden aldığını söylemek zorunda olmadığını,

Koruma notlan gösterildiğinde; gösterilen koruma notlarının fotokopisinin yazarının ve içeriğinin belli olmadığını, ne olduğu belirsiz, terör örgütleri de hiç bir ilgisi olmayan saçma sapan kağıtlar manzumesi olduğunu, Bu fotokopi kağıtları ile hiç bir ilgisinin olmadığını,

Tutanaklardaki imzalı bölüm okunup o bölümde bulunan 09.02.2003 tarihli Aydın Turizm biletinin fotokopisinin üstünde teslim eden Tuncay KAHRAMAN, Oğuzcan HANLI, teslim alan Ergün DEMİRCİ, Mümtaz ARIKAN, Mustafa YILDIZ isimli askeri şahısların imzalannm bulunduğu bölüm sorulduğunda; 5 sene önceki bir olayı hatırlamasının mümkün olmadığını Ancak tutanakta ismi geçen Tuncay KAHRAMAN ve Oğuzcan HANLI'nın kendisinin korumalığını yaptıklannı, Tutanaktan hariç diğer tarihler ve saatlere göre yazılmış şeyleri kabul etmediğini, Onların da tutanak ile alakasının olmadığını,

İhsan GÜVEN ile fırsat buldukça her zaman görüştüğünü, Ancak kendisinden her hangi bir bilgi belge almadığını, İhsan GÜVEN'in kendisine bazı konularda anlattığı şeyler olduğunu, Onun dışında her hangi bir belge vermediğini, bilgisayarında çıkan İhsan GÜVEN ile alakalı belgelerin ölümünden sonra tanıyan biri tarafından kendisine verildiğini, verinin ismini açıklamak zorunda olmadığını,

Nusret SENEM' den elde edilen CD içerisinde bulunan tutanaklar gösterildiğinde; bu tutanaklarla alakasının olmadığını, Bu tutanaklann word belgesi olduğunu, Bunlarda hiç bir imzanın olmadığını, Bilinen birer fotokopi kağıttan olduğunu, Bunlarla ilgili konuşmanın zaten abesle iştigal olacağını ve Bu belgeleri kabul etmediğini,

Emniyet ifadesi okunduğunda doğru olduğunu ve aynen tekrar ettiğini,

Sevgi ERENEROL' u rahmetli Necip HABLEMİTOĞLU vasıtası ile tanıdığını, Seminer ve toplantılanna katılmadığını, Böyle bir konudan da haberinin olmadığını, Sadece bir kere kokteyle katıldığını, Onun dışında da Sevgi Hanım ile karşılaştığında konuşup ve görüştüklerini, Sevgi Hanım ile kitabının yazılması ve basılmasına dair bilgi alış verişi yaptığını hatırlamadığını,

Vedat YENERER'i tanımadığını,



Yüklə 7,96 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   29   30   31   32   33   34   35   36   ...   48




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin