Burada tepkiye konu edilen sorunun SHP çatısı tartışması ol(140)duğunu biliyoruz ve nitekim “Sonuç Bildirgesi”nin yeni olarak açıklık getirdiği tek konu da budur: “Sosyal demokrasi anlayışı, unvanı veya çatısı altında, sosyal demokrat bir programla yerel seçimlere katılmanın, halkın örgütlenmesini, aydınlanmasını, kardeşleşmesini ve halkın iktidarının önünü açmasını sağlayacak, halk güçlerini bu yolda ilerletecek hiçbir özelliği ve dayanağı bulunmamaktadır...” Oysa yalnızca iki hafta sonra, burada kesin bir dille reddedilen şey, SHP şahsında “çatı” olarak benimsendi. EMEP de dahil tüm “güçbirliği” partileri yerel seçimlere “sosyal demokrasi anlayışı, unvanı ve çatısı” altında girmeyi benimsediler. Ne uğruna? EMEP başkanına göre, “halka karşı sorumluluk” uğruna! İzlenen çizgiye devrimci cila çekme çabasındaki EMEP başkan yardımcısına (M. Yalçıner) göre; “halkın birliğini gerçekleştirmek, güçlerini oluşturup genişletmek; izledikleri politikalarla tüm burjuva partiler tabanlarıyla kendi aralarındaki mesafeyi açarken, bundan devrimin birikimlerini büyütüp sağlamlaştırmak” uğruna! Bu sonuncu gerekçe doğal olarak pek hoş ve pek devrimci. Aksiliğe bakın ki EMEP Genel Yönetim Kurulu’nun 15 Ocak tarihli “Sonuç Bildirgesi”, tam da aynı ulvi amaç ve kaygılar çerçevesinde, tam tersi bir tutumu savunuyordu. Aynı amaç ve kaygıları, “sosyal demokrasi anlayışı, unvanı veya çatısı”nın kesin olarak reddedilmesi gerektiğine dayanak olarak kullanıyordu.
Dostları ilə paylaş: |