Daha 1970’li yılların ikinci yarısında Hıristiyan Demokrat Andreotti hükümetinin sanayi bakanı idi. Bunu en önemli devlet tekellerinde uzun yıllar süren birinci derecede yöneticilik izledi. Hıristiyan Demokrat kökenli bir politikacı olarak 1996-98 yılında Zeytin Dalı hareketinin başbakanı oldu ve bunu beş yıl sürecek Avrupa Komisyonu Başkanlığı (AB oluşumundaki en önemli görev, sayın ki AB devlet başkanlığı!) izledi. AB bünyesinde emekçilerin kazanılmış haklarına yaygın saldırılar tam da onun döneminde hayata geçirildi. Burada İtalyan emperyalizminin yanısıra AB emperyalizminin kollektif çıkarlarına da sadakatle hizmette kusur etmedi. Berlusconi’ye karşı kıl payı olsun seçimi kazanınca, buna en çok da AB’nin ekseni durumundaki Fransa ve Almanya egemenlerinin sevinmesi kuşkusuz boşuna değildi.