Dönüp düne bakmak yanlızca akımın aynılığını ve eğilimin artık süreklilik kazanmış halini görmek için gereklidir. Bunun ötesinde buna gerek yoktur; zira yerelde kendini belediye sosyalizmi olarak gösteren şeyin geneldeki parlamenter çehresi, bizzat yerel seçim açıklamaları ve pratiği üzerinden tüm görkemiyle zaten duruyor karşımızda. Örneğin EMEP başkanı Levent Tüzel, “yerel seçimlerde sağlanacak bir başarının, ülkenin demokratikleşmesi ve halkçı bir iktidarın kurulmasının yolunu açacağını” söylerken bunu yeterli bir açıklıkta ortaya koyuyordu. “Güçbirliği” deklarasyonu ise “bugün için yerellerde, yarın ise genelde iktidar olmak” for(123)mülüyle bunun bize kulağa da hoş gelen veciz bir ifadesini sunuyordu.