“Yenilgi öncesi dönemde ulusal hareketin ‘barış' talepli eylem(221)leri devrimci bir rol oynamıştır. Bugün ise etkisi azalsa da ilerici, antifaşist bir niteliğe sahiptir. Kürt emekçi yığınlarının ulusal taleplerini yansıtması ve sömürgecilik karşısında eylemli bir hattı ifade etmesi bakımından objektif olarak devrimci olanaklar yaratmaktadır.” (“Politik Rapor”, Partinin Sesi, sayı: 36, s.112-113, vurgu orijinal metinde)
Oportünist kıvraklığın kuyrukçu çizgiyi süreklileştirmeye yönelik çabasının bütün bir özü yansıyor bu pasajda. Dün “devrimci” olan gerçi bugün artık “antifaşist” hale gelmiştir; ama düne göre “etkisi azalsa da” o hala Kürt emekçilerinin “ulusal taleplerini yansıtmaktadır” ve izlediği “eylemli” hat sayesinde “objektif olarak devrimci olanaklar yaratmaktadır.” Sonuç? Sonuç, KADEK-HADEP çizgisinde kuyrukçuluğa devam! Sözde Kürt emekçilerinin “ulusal talepleri” adına, gerçekte ise Kürt burjuvazisinin ulusal soruna çözüm çizgisi ekseninde!