Bu sözlerden yansıyan, sayısız çelişkinin yanısıra korkunç boyutlarda bir samimiyetsizliktir. İşte bu sözlerdeki samimiyetsizliği kendiliğinden açığa vuracak birkaç sıradan soru: Hedefleriniz bu denli devrimciydi de, bu hedeflere ulaşmada imkan olmak bir yana ancak handikap olacak olanlarla işiniz neydi peki? “Parlamenter alıklığa” böylesine karşıydınız da, kimliği ve yönelimi tümüyle bu olanların kapısını bir bir niye çaldınız? “Parlamenter alıklığa meydan okuyaca”ğınızı söylüyorsunuz da, salt liste anlaşmazlığını nasıl oluyor da öteki bakımlardan oluşmuş bir ittifakı terketmenizin biricik nedeni haline getirebiliyorsunuz? “ESP’nin parlamentarizm ve yasalcılıkla gözleri kararmış muhatapları”ndan sözediyorsunuz da, tutup böyleleriyle (üstelik “seçim eksenli ve meclis hedefli” bir ittifak yoluyla!) “daha güçlü bir antifaşist dalganın yaratılma”sını ciddi ciddi nasıl umabililyorsunuz?