Güç ve eylem birliği nesnel ve zorunlu bir ihtiyaçtır
İç parçalanmışlık ya da çok parçalılık dün olduğu gibi bugün de devrimci hareketimizin bir gerçeğidir. Bunun nesnel-toplumsal mantığı ile, bunu mantıksal temellerin ötesinde bir zaaf derecesine vardıran öznel nedenler ne olursa olsun, burada bizim için asıl önemli olan, siyasal mücadele sahnesinde bir dizi farklı devrimci parti ve örgütün bugünkü nesnel varlığıdır. Bu nesnel durum ise, bu parti ve örgütler arasında bir güç ve eylem birliğini her zaman için mücadelenin nesnel bir ihtiyacı olarak ortaya çıkarır. Zira bu farklı parti ve örgütlerin elindeki güç ve olanaklar devrimin güç ve olanaklarıdır. Bunlar mümkün sınırlar içinde ortak devrimci amaçlar çerçevesinde birleşik devrimci mücadele için biraraya getirilmek durumundadırlar. Bunun bugüne kadar yapılamamış veya gereğince yapılamamış olması, devrimci parti ve örgütlerin yeterli bir devrimci sorumluluk ve olgunlukla hareket edememelerinin bir sonucudur. Anlaşılması hayli güç bu açık kusurun mücadele içindeki kitlelerde tepki ve güvensizliğe yolaçtığı ise iyi bilinmektedir.