Eylem birliğine ilişkin tartışmalar, bazı çevrelerde, son derece somut, pratik ve güncel bir sorunu soyut kavramsal tartışmalar içinde boğmaya, böylece temel bazı kavramları da uluorta kullanarak dejenere etmeye vesile oldu. Siyasal mücadele sürecinin ısrarla dayattığı ve aslında tabandaki gelişmelerin kendiliğinden zorladığı bir devrimci güç ve eylem birliğinin sorunlarını tartışırken, bunu “cephe” sorunuyla karıştırmak kadar anlamsız bir şey olamaz. Bu dikkatleri somut bir sorundan bugün için tümüyle soyut bir alana, stratejik cephe sorununa çekmekte, bu ise “cephe”nin temelde proletarya önderliğinde bir sınıflar ittifakı olduğu, olması gerektiği üzerine “bilinmez gerçekler”in anlamsız bir biçimde yinelenmesine yol açmaktadır.