Haber/kupurleriNi acmak iCin internete bagli iken mausunuzun imleci haber basligi uzerindeyken klavyenizdeki Ctrl
ESENYURT’TA 3 MiLYON METREKARELiK REZALET
Yüklə 0,56 Mb.
|
ESENYURT’TA 3 MiLYON METREKARELiK REZALET ESENYURT BELEDiYE BASKANI GOREVDEN ALINMAYACAK MI? - Fatih Altayli http://www.haberturk.com/polemik/haber/778885-esenyurtta-3-milyon-metrekarelik-rezalet BIR sure once sordum ya, “Esenyurt’ta neler oluyor?” diye. Kimseden ses seda cikmadi. Esenyurt Belediyesi’nden ise “tik” bile yok. Madem oyle gelin boyle. Esenyurt’ta “belediyenin yedigi haltlari” ben anlatayim size. Daha once de dedigim gibi Esenyurt’ta tum insaatlar durduruldu. Durduruldu cunku Esenyurt Belediyesi isin “cilkini cikarmisti”. Nasil cikarmisti orneklerle anlatayim. Onumde uzun bir liste var. Esenyurt’taki “belediye onayli imar rezaleti”nin listesi. Hepsini saymaya yerim yetmez. O yuzden en tepedekileri yazayim. Birinci sirada Symbol var. Plandaki imar hakki 36.440 metrekare. Ama belediye 203.941 metrekare insaat ruhsati vermis. 13.99 emsal. Ikinci sirada Newista Rezidans. Plandaki imar hakki 34.215 metrekare. Belediyenin verdigi ruhsat 141.155 metrekare. 12.38 emsal. Lavinya City. Plandaki imar hakki 10.000 metrekare. Belediyenin verdigi ruhsat 49.359 metrekare. Emsal 11.41. Blue Residence. Plandaki imar hakki 12.070 metrekare. Belediyenin verdigi ruhsat 39.268 metrekare. Emsal 10.63. FiSide. Plandaki imar hakki 134.327 metrekare. Belediyenin verdigi ruhsat 366.424 metrekare. Emsal 9.32. Liste boyle uzayip gidiyor. Esenyurt’ta planlara gore en yuksek emsal 3, en dusuk emsal 1.5 ama Esenyurt Belediyesi plan falan takmamis. Vermis ruhsati, vermis ruhsati... Isin cilki, emsal 14’e kadar cikmis. Normalde 2.143.000 metrekare insaat hakki olan projelere, belediye tarafindan 4.942.139 metrekare ruhsat verilmis. Yani yasadisi, kuraldisi 2.799.139 metrekarelik rant belediye tarafindan olusturulmus. Sonunda Istanbul Buyuksehir Belediyesi duruma el koymus ve butun insaatlari durdurmus. Insaatlar durunca olan, bu projelerden ev alan vatandaslara olmus. Cunku para verdikleri evlerinin insaati durmus vaziyette ve yapilacagi da yok. Ama onlar senetlerini tikir tikir odemeye devam ediyorlar. Belediye ile ortak is kotaran muteahhitlerin kimi batacak, kimi kurtaracak. Esenyurt Belediye Baskani gorevden alinmayacak mi? TURKIYE’nin cesitli yerlerinde belediye baskanlari Icisleri Bakanligi tarafindan gorevden alinmislar. Buyuk bolumu BDP’li. Iclerinde CHP’li ve birkac AK Partili de var. Bir de ANAP’li var. Imar yolsuzlugu nedeniyle gorevden alinan Bodrum Belediye Baskani. Ama nasil oluyorsa, bunca rezaletin altinda imzasi olan, binlerce vatandasi magdur eden, Esenyurt’u katleden, inanilmaz buyuklukte bir imar rezaletine imza atan Esenyurt Belediye Baskani hala gorevde. AK Partili Istanbul Buyuksehir Belediyesi uzerine duseni yapiyor ve buradaki rezalete “Dur” diyor. Durduruyor. Iddia o ki, durumu gorup “Durdurun” talimatini veren Basbakan Erdogan‘in bizzat kendisi. Isin ilginci Esenyurt Belediyesi de AK Parti’de. Buraya kadari iyi hos da, o rezaletin en tepesindeki isim, Esenyurt Belediye Baskani Necmi Kadioglu nasil oluyor da hala o koltukta oturabiliyor? Nasil! Millet eglensin diye cepten en az 1 milyar DUN bir gazetede okudum. Bu yil televizyonlarda yayinlanacak dizi ve programlara 4 milyar TL harcanacakmis. Okudum. Inanamadim. Reklamcilar Dernegi Baskani Aytul Ozkan‘in verdigi rakamlara gore Turkiye’de 2011 yilinda toplam reklam harcamalari 4 milyar 320 milyon TL olarak gerceklesmis. Bu yil bu harcamalarin yuzde 10 oraninda artacagini varsayarsak ki, simdilik bu oranda bir buyume gorunmuyor, bu yil reklam harcamalari 4 milyar 750 milyon dolar civarinda olacak. Turkiye’deki reklam pastasindan televizyonlarin aldigi payin bu yil yuzde 60 civarinda olacagini varsayarsak buna gore televizyonlarin alacagi toplam reklam geliri 2 milyar 850 milyon TL olacak. Televizyonlar sadece dizilere ve programlara 4 milyar TL harcayacaklar. Diger masraflar, personel gideri, cari masraflar, RTUK paylari falan buna dahil degil. Tek gelir kalemleri olan reklamdan alacaklari para, program giderlerini bile karsilamaktan cok uzak. Arada 1 milyar TL’yi asan bir eksi bakiye sadece program giderinde var. Benim anlamadigim su: Milleti eglendirmek icin, kimler 1 milyar TL’den fazla parayi cebinden harciyor? Ve tabii niye? BiR GRUP EVRiMCi KiMDiR? Adnan Oktar'a dava acmis ve kendilerini "Bir Grup Evrimci" olarak isimlendiren kisiler birbirlerini internetten taniyan, internette Evrim Teorisi, Yaratiliscilik, Bilim ve Din gibi konularda mevcut cesitli siteleri, forumlari, blog sayfalarini veya Facebook gruplarini takip eden, bu ortamlar vasitasiyla birbiriyle tanismis ve Evrim Teorisi gibi bilimin yapitaslarindan biri olan bir teorinin ulkemizdeki imaji, yanlis bilinmesi ve yanlis aktarilmasindan rahatsiz olan bir grup duyarli vatandastir. Bilim egitimindeki eksIklik ve dinsel propaganda gibi faktorlerin birlesmesi neticesinde ortaya cikan ve ulkemizin cagdaslasmasi ve bilimsellesmesi onunde engel teskil eden cesitli dinsel onyargilarin, toplumun Evrim Teorisi gibi bilimin en temel teorilerinden birine ve bu teorinin dogruluguna inananlara olan yaklasimini ne derece olumsuz etkiledigini ve ulkemizdeki ifade ozgurlugune ne derece zarar verdigini gozleyen "Bir Grup Evrimci", kamuoyunun dikkatini bu konuda son yillarda ulkemizde gozlenen bazi cifte standartlara cekmek icin bir araya gelmis ve bu konuda bir hukuki eyleme girisme karari almistir. Insanlari internette Evrim Teorisini savunan videolar yapiyorlar ve siteler hazirliyorlar diye "Halkin dini duygularini incitmek" ithamiyla dava eden bir grubun ve bu grubun emellerine alet olmus bazi hukukcularimizin cifte standardini gozler onune sermek ve ortadaki terslige ve haksizliklara kamuoyunun dikkatini cekebilmek icin, "Bir Grup Evrimci", bu bahsettigimiz davalari acan grubun liderinin kendi kitaplarini, siteleri ve diger calismalarini incelemis ve bu eserlerde bu kisilerin baskalarini dava ettikleri ifadelerden cok daha agirlarini kullanarak Evrimciler, Materyalistler, Ateistler ve Marksistler gibi kendilerinden farkli dusunen cesitli kesimlere hakaret ettiklerini ve asagiladiklarini tespit etmistir. "Bir Grup Evrimci"nin bu davadaki amaci baskalarinin ifade ozgurlugune saldirmak degil, tam tersi ulkemizde ifade ozgurlugu konusunda gozlenen bir cifte standardi gozler onune sermektir. Bu davayi acarak, dava ettigimiz kisilerin ayibini tekrarlamakta olup olmadigimiz ve yaptigimizin ulkedeki ifade ozgurlugu icin iyi mi yoksa kotu mu oldugu gibi ayrintilar grup icinde cok tartisilmistir. Fakat sonucta, bazi kisilerin yanlis anlama olasiligini da goze alarak yine de bu eyleme girismeye karar verdik, cunku ifade ozgurlugu acisindan son yillarda ulkemizde yasanan bazi hadiselerle ilgili carpikligin, haksizliklarin ve cifte standardin gozler onune serilmesinin ulkedeki ifade ozgurlugunun gelisimi acisindan yine de daha iyi olduguna karar verdik. Ifade ozgurlugunun hangi noktada elestiri sinirlarini asip hakarete ve kisisel haklarin ihlaline girdigi konusu hukuki bir konudur. Biz burada bunun tartismasini yapmiyoruz. Ceza kanunu 216. madde gibi, bu tur davalarda cok kullanilan bir kanun maddesinin ve bunun hukukcularimiz tarafindan yorumlanis seklinin bu caga ve ileri bir demokraside gozlenmesi gereken ifade ozgurlugu duzeyine uygun olup olmadigi ve bu yasa maddesinde ve benzerlerinde hukukcularimizin degisIklikler ve duzenlemeler yapmak isteyip istemeyecekleri kendilerini ve yasa koyucularimizi ilgilendiren tartismalardir. Biz daha cok ortadaki haksizliga ve cifte standarda odaklaniyoruz. Bu kanun maddesinin dogru, hakli ve gecerli bir madde oldugunun dusunulmesi durumunda dahi, gunumuz Turkiye'sinde simdiye kadarki kullanilis sekli itibariyle bu maddenin toplumun her kesimine ayni sekilde uygulanmamis oldugunun altini cizmeye calisiyoruz. Bu maddenin ulkemizde son yillarda kullanilma seklinin, maddenin maksadina ve ruhuna aykiri oldugunu ve ulkemizde aslinda bu maddenin korumasina tabi olmasi gereken kesimlere (Evrimciler, Ateistler vs gibi) bu madde yoluyla saldirildigina inaniyoruz. Bu yasanan ifade ozgurlugune aykiri oldugu gibi, ayni zamanda da bir baski ve sindirme kampanyasidir ve ulkemizdeki son birkac onyilda gozlenen islami siyasetin yukselisinin geldigi noktalara isaret etmektedir. Tum bu noktalari kamuyonun dikkatine sunmak icin internette "Bir Grup Evrimci" olarak bir araya gelmis ve su an itibariyle sayi olarak 23 kisilik grubumuz, uzun suredir bu davanin hazirligi icindedir. 1 yila yakin zaman once baslanmis projenin ilk aylarinda sozkonusu kisilerin kitaplari ve web sayfalari aramizda isbolumu yapilarak taranmistir. Tum eserleri taranmasa da, durumun vehametini bize gosterecek kadar ornek ortaya cikip gozlendikten sonra, bu konuda bir blog sayfasi hazirlanmis ve baglantiya gectigimiz cesitli hukukcular yoluyla bu konuda bir hukuki girisime girme yonunde adimlar atilmistir. Su an itibariyle actigimiz blog sayfasi ( http://adnanhocasucisliyor.blogspot.com/ ) halka acik hale getirildigi gibi, avukatlarimiz yoluyla savciliga da suc duyurusunda bulunulmustur. Bundan sonrasi yuce adaletimize kalmistir. Bir Grup Evrimci
http://tinyurl.com/d3eon4l BIANET'I TWITTER'DAN İZLEYİN! https://twitter.com/#/bianet_org *
3. Bolum - Suyun Gundemi HABERLERi
PERi SUYUNDA 2 YENi KARAKOL Peri Suyunda Dalibahce Koyune Bagli Ger Mezrasinin Bombalanarak Yakilmasindan sonra LIMAK'in 2 yila yakin bir sureden beri giremedigi GER MEZRASI ve Nazimiye-Yukari Doluca Koyune LIMAK tarafindan ozel harekatcilar kontrolunde karakol yapimina baslanmis bulunmakta.Koylulerin imza toplayarak ve karakol santiyesine kadar gidip karsi ciktigi bu karakollar, tum itirazlara ragmen calismalarini surduruyor. Bunlardan Yukari Doluca koyunde yapilan Karakola karsi, koyluler PAS Koprusunde barikat kurarak Limak Araclarinin karakola malzeme goturmesini engelediler. Fakat Limak Sirketi Emrinde olan Guvenlik gucleri icin malzemeyi Elazig Kovancilardan yolundan dolanarak goturmektedir. Peri Suyu koyluleri, Limak tarafindan yapilan bu yeni karakolarin yaptirilmasina karsi mucadelelerini surdurmekte kararli oldugunu belirttiler. http://www.dailymotion.com/video/xtt1lh_periayakta_news PERi SUYUNDA OZEL HAREKATCILAR ve KOBRA HELiKOPTERLER ESLiGiNDE ACiL KAMULASTIRMA Peri Suyu 21 Eylul 2012 sabahi Havadan Kobra Helikopterlerin, karadan da Ozel Harekatcilarin Vadiyi her taraftan ablukaya almasiyla gune basladi. Bu seferki ablukanin nedeni Acele kamulastirmanin yapilmasini saglamakti. Bundan iki hafta once Acele kamulastirma icin Asagi Doluca Koyune gelen gorevlilere, koyluler kendi iradeleri disinda topraklarina zorla el koymalarina izin vermemis ve bu mesru olmayan yasalari dayatmayla vadimizde uygulatmayacagini soyleyerek gorevlileri geri gonedrmislerdi. Koyuler hakkinda acilan davalar nedeniyle, ayni gunde savciliga ifadeye cagirirken, diger taraftanda Acele Kamulastirmayi yapan Hakim ve diger gorevliler Ozel Harekatcilar esliginde Acele kamulastirma yapildi. Yapilan bu Acil kamulastirma aciktan tehtitlere ve baskilara ragmen 2 koy muhtari tarafindan imzalanmadi. SiMDi SEKERBANK'A HES BORUSU EYLEMi iMC TV'DE Solakli'nin katili Sekerbank'in "ekolojik sergisine" karsi gerceklestirilen HES borusu eylemiyle ilgili olarak Kamusal Sanat Laboratuvari ve Trabzon Solakli, KaracamKoknar halkindan temsilciler saat 15:00'te IMC TV Yesil Bulten programinin canli yayinina katilacaklar . IMC TV'yi su linkten de izleyebilirsiniz:
Karadeniz Isyandadir - Ucazuga Ti Ezdums - Stasiazei o Pontos - Sevdzovez Verkuka - Acanyda Savizgva Dereler Gumbur Gumbur Karadeniz Ozgurdur...
Degerli Yasam Savunuculari, Trabzonspor A.S.'nin HES projesine karsi imza kampanyasi baslatan Uzungol'luler desteginizi bekliyor. Su linkten:
Imza metni: Sayin UEFA Yetkilileri, Trabzonspor A.S.'nin beldemizde yapmak istedigi HES (hidroelektrik santrali) projesinin tarafinizdan gonderilecek bir heyetle kontrol edilecegi bilgisini aldik, Soylemek isteriz ki bir doga harikasi olan beldemiz bu santralle tahrip edilecek, dogal guzellikler yok edilecek ve gecimini turizmden saglayan yore halkini ekonomik bir felakete suruklenecektir. Yasam alanlarimizin yok edilmesinin, en dogal yasam hakkimiz olan suyumuzun elimizden alinip satilmasinin sporun dogasina, ahlak anlayisina aykiri oldugunu dusunuyoruz. Bizler Uzungol halki olarak bu projeye karsi oldugumuzu duyurmak, bir farkindalik yaratmak ve sizleri bilgilendirmek adina boylesi bir imza kampanyasi yapma geregini hissetik. Kaygilarimizi dikkate almaniz ve futbolun 'doga katili'olarak anilmasini engelleme yonundeki cabalarimiza destek vermeniz dilegiyle bu imzalari atiyoruz: http://imza.la/serah-gunesi-trabzonspor-uzungole-hes-yapma Tesekkurler, selamlar
*
4. Bolum - Enerji Sorunlari ve Alternatif Enerji HABERLERi
ISTANBUL TOPLANTISI CAGRISI Tarih: 05-06-07 EKiM 2012 Yer: ISMMMO (Istanbul Serbest Muhasebeci Mali Musavirler Odasi) Hizmet ve Kultur Binasi - Ilhan Guven Toplanti Salonu - Kurtulus Cad. No:114 Kurtulus- Sisli/Istanbul 5-6-7 Ekim 2012 TEP (Temiz Enerji Platformu) ve TURCEP (Turkiye Cevre Platformu) Istanbul Toplantisi Cagrisi Tanay Sidki Uyar : 0532.7744525 – 0533.3955839 - tanayuyar@gmail.com Cenap Inaltong : 0532.3147878 - cenapinaltong@msn.com A.Oktay Demirkan : 0536.4600341 odemirkan@superonline.com
Enerjide Uretim-Tuketim Dengesi, Ozellestirmeler, Yerli ve Yenilenebilir Enerji Kaynaklari – OGUZ TURKYILMAZ Tarih: 06 Ekim 2012 Cumartesi Saat: 14.30 Yer: TMMOB Makina Muhendisleri Odasi, Istanbul Subesi Adres: Katip Mustafa Celebi Mahallesi, Ipek Sokak, No: 9, Beyoglu, Istanbul Tel: 252 95 00 - Dahili: 147
Kongrenin Turkce ve Ingilizce simultane cevirisi yapilacaktir TIREC 2012 Turk ve uluslararasi yenilenebilir enerji uzmanlarinin Turkiye’nin yesil enerji endustrisindeki potansiyelini ve gelisimini tartisacaklari 4 gunluk ust duzey bir zirvedir. TIREC 2012’de, alaninda onde giden 100’un uzerinde Turk ve uluslararasi yenilenebilir enerji uzmanlari sunumlar yapacak, Ruzgar Enerjisi, Gunes Enerjisi ve Jeotermal Enerji alanlarinda duzenlenecek 3 farkli konferans ile bu alanlar uzerine ayrintili egitim kurslari duzenlenecektir. 3 farkli enerji koluna odaklanmis konferanslar, ozel oturumlar, ayrintili egitim kurslari ve fuar alaniyla TIREC 2012 katilimcilarina 7 saatin uzerinde is iliskisi ve iletisim imkani saglayan Turkiye’de alanindaki en ust duzey platformdur. 2011 yilinda 35 farkli ulkeden 500’un uzerinde yenilenebilir enerji uzmaninin katildigi Turkiye Uluslararasi Yenilenebilir Enerji Kongresi, 2012’de de kacirilmamasi gereken bir zirve. TIREC 2011’e 35 ulkeden katilim gerceklesti
Son Basvuru Tarihi: 10 Aralik 2012 12. DUNYA RUZGAR ENERJiSi KONFERANS VE SERGiSi iLK DUYURUSU 3-5 Haziran 2013 tarihlerinde Havana Kuba da gerceklestirecegimiz 12. Dunya Ruzgar Enerjisi Konferans ve Sergisinin (WWEC2013) ilk duyurusu Sevgili Ruzgar Enerjisi Dostlari, Dunya Ruzgar Enerjisi Birligi olarak 3-5 Haziran 2013 tarihlerinde Havana Kuba da gerceklestirecegimiz 12. Dunya Ruzgar Enerjisi Konferans ve Sergisinin (WWEC2013) Konferans Baskani Dr Conrado Moreno Figueredo'dan gelen ilk duyurusunu, yasadiginiz kentin enerjide cozumden yana olan belediye baskanlari, ogretim uyeleri ve diger kamu kuruluslari calisanlari ve yoneticileri ile paylasmaniz dilegiyle degerlendirmenize sunarim. Saygilarimla Tanay Sidki Uyar 0532 7744525
Bildirilerin Teslimi: 15 Ocak 2013 Kabul Bildirimi: 28 Subat 2013 Tam metinlerinin teslimi: 31 Mart 2013 Konferansa ilgi duyabilecek tum meslektaslariniza bu daveti iletmekten cekinmeyin. Sizinle tanismak uzere Haziran 2013 ayinda 12. Dunya Ruzgar Enerjisi Konferansi ve Yenilenebilir Enerji Fuari (WWEC 2013)na katilmanizi bekliyoruz. Saygilarimla WWEA( Dunya Ruzgar Enerjisi Birligi) Yonetim Kurulu Uyesi WWEA Karayipler ve Orta Amerika Temsilcisi WWEI Dunya Ruzgar Enerjisi Enstitusu Kurucu Uyesi, Yenilenebilir Enerji Teknolojileri Arastirma Merkezi (ceter) Yuksek Politeknik Enstitusu Jose A. Echeverria (CUJAE) Havana, Kuba Tel +53 7 266 3637 , +53 7 640 5546 , cep +53 5 345 4347 E-posta: conrado@ceter.cujae.edu.cu
*
5. Bolum - Kuresel Tukenis ve Cokus HABERLERi
FiLMLER, SUNUMLAR VE RAPORLARI iNCELESTEYENLER iCiN https://www.dropbox.com/sh/huvyro1bj6wrsiw/WYkq0G8_qT AFET YONETiMi BEKLENiLMEYENi BEKLEMEK, EN KOTUSUNU YONETMEK Prof Dr. Mikdat KADIOGLU - PDF KiTAP - (Bilgisayariniza indirebilirsiniz) http://turkafet.org/upload/dosyalar/Afet_Yonetimi._KADIOGLU_M..pdf ACiL VE AFET TIBBI DERNEGi WEB SAYFASI http://turkafet.org SUREKLi GUNCELLENEN DUNYA AFET HARiTASI (KARMA HARiTA): http://hisz.rsoe.hu/alertmap/index2.php GENEL SAYFA: http://visz.rsoe.hu/alertmap/index.php?lang=eng DUNYA SALGINLARINI iZLEME SiSTEMi HARiTASI http://www.idemc.org/index.php *
6. Bolum - Bilim/Sanat/Kultur ve ArGe HABERLERi
iLK DERS NE OLMALIDIR? - Prof. Dr. Ibrahim Ortas, Cukurova Universitesi, iortas@cu.edu.tr Egitimin gunumuzdeki temel amaci genc insani topluma isine yararli kilacak sekilde yetistirmektir. Ilk Ders Heyecani Ogrencilere Yasatilmalidir Onumuzdeki hafta cogu universitemizde yeni egitim ve ogretim donemi basliyor. Hayirli olsun. Ciddi bilimsel, idari ve ekonomik sorunun yasandigi universitelerde, akademik heyecanin zayiflamasi yaninda universitelerin acilisindaki ilk gun heyecanin yeni gelen ogrencilere yasatmak gelenegi de yavas yavas kaybolmaya basladi. Her yil giderek artan universitelerin sorunlari artik tasinamaz duruma gelmistir. Her taraftan kusatilmislik ve ilgisizlik ogrencilere kadar yansimis durumadir. Yetersiz alt yapi, kisitli butce, ogretim uyelerinin maas yetersizligi, ikili ve parali egitim, parali yuksek lisans, yenilenemeyen arastirma gorevlisi kadrolari, vizyonsuzluk, misyonsuzluk ve politikasizliklar artik universitelerde sevki ve heyecani onemli olcude kirmis durumdadir. Bilindigi gibi heyecanin ve askin bittigi yerde nitelikli, her yonu ile coskulu insanlarin yetismesini (yeni tohumlarin cimlenmesini ve bitkilerin yesermesini) beklememek gerekir. Biz akademisyenler her turlu sorunu yasiyoruz. Ancak vicdanimiz ulkemizin gelecegi olan genclerin universitelere heyecansiz baslamasina razi olmuyor. En azindan yoneticilerin ilk gun yeni gelen ogrencilere universite gibi bilim-sanat ve felsefenin yapildigi ortamda hayata ve gelecege cosku ile sarilmalari ve kendilerini universite ortaminin sundugu olanaklardan yararlanmasini onermesini onemsiyorum. Ilk gunlerde yeni gelen ogrencilere universite geleneklerini yasatmak, genclere yeni bir baslangic yaratmak gerekir. Giderek kaybolmaya baslayan universite geleneklerini surekli canli tutmak, genclerin gelecege guven ile bakmalarini saglamak, ulkelerini ileriye tasimak icin kendilerini de corbada tuzu olan insanlar olarak gormeleri icin motive etmek gerekir. Universitelerin acilacagi bu ilk gunlerde oyle bir ilgi uyandirmak gerekir ki, kisi kendisini zenginlestirecek yeni bir ortamda bulunsun. Ayni zamanda kisi kendisini onemsemeli. Egitildigi ortamin kendisine kazandiracagi, niteliklerle toplumun gelecegine yon verecek sinirli sayida kisiden biri oldugu oz guvenine kavusmalidir. Her seye ragmen ilk derslerde ogrencilere sahip cikmak, onlari sevkle kucaklamak gerekiyor. Hatta ogretim uyeleri olarak universitelilik bilincimiz icinde ogrenme becerilerimizi, ogrendigimiz hayat derslerimizi ve yasamdan beklentilerimizi objektif olculer icinde ilk derslerimizde ogrencilerimiz ile paylasalim. Ogrencileri dusundurmeye yonlendirelim. Ozellikle de okuma aliskanliginin kazandirilmasi icin biraz hayati anlamalari icin bizde teknik gelistirerek ogrencilerimizi universite ortaminin icine cekebiliriz. Egitim cazip hale getirilmelidir. Ders egitimi kadar genel kultur, populer bilim ve yasama dair bilgilerin de verilmesi gerekir. Maalesef bugun universitelerimizde teknik bilgi veriliyor ancak kisinin hayata hazirlanmasi icin mutlaka bilimsel dusunme aliskanligi, okuma aliskanligi ile kulturel alt yapilarini gelistirmeleri gerekir. Sik sIk elestiri konusu olan ders disi yasanan bircok konuda mezunlarin yetersiz bilgiye sahip olmasi gelecegi hedefleyen bir toplum icin ciddi olarak dikkate alinmak zorundadir. Disarida olup bitenin bilinmesi durumdan vazife cikarilmasi ve karsilastigi sorunlara cozum uretebilsin. Egitim bu sureci dikkate alarak kisiye dusunmeyi, hayata hazirlanmayi kazandiracak ortamlar saglamalidir, universitelerin basta sanatsal faaliyetler ve kulturel faaliyetlere agilik vermelidir. Bir sekilde ogrenciler mutlaka hayati her alanda sorgulamayi benimsemelidir. “Nehir yataginda, agac topraginda, demir kalibinda sekillenir” ozdeyisine uygun olarak insanda yetistigi ortamda sekillenir. Mirildanan degil, sebep sonuc iliskisi kurabilen, sorun cozmesini bilen insan yetistirerek yarinlara gelismis insan potansiyeli yetistirmemiz gerekir. Universiteler Itiraz Etmeyi de ogretmelidir Universiteler acilirken ogrencilere yalniz ders calisin, oynayin ziplayin baska da bir seye karismayin demek yerine, tam tersinden gelecegi gorerek ulkenizin sorunlarini da bu siralarda ogrenin, gelecege sahip cikin demeyi de universite ortami ogretmelidir. Yasami Sokrat’in ifadesi ile sorgulamayi ve elestirel bakmayi bilmeli. Universitelinin kritik dusunme, elestirel yaklasimi universitede teknikleri ile ogrenmeli. Yerine gore HAYIR diyebilmeli. Baskasinin semsiyesinin altinda dolasmayi, bir yerlere gelmek icin birilerine yag cekerek kendisine makam, mevki edinmeyi ogrenmenin bedelinin ileride agir olacagini ogrenmelidir. Kendisi olmamis kisiligin her zaman yarar getirmedigini, cogu zaman yalniz kaldigini ve sorunlarin altinda ezildigi anlatilmalidir. Bunu icin universite yoneticilerinin ve biz hocalarin ilk mesajlari onemli. Universite Yarini Ongorerek Ogrencisine Bugunden Sahip Cikmalidir Bugun ulkemizde en cok elestirilen ve hedefteki kurumlarin basinda universiteler gelmektedir. Universiteler hakkinda yapilacak elestiriler hepimizi rahatsiz etmekte ve edecektir. Bugunden yarini gorup, kendimize yakisir bir anlayis ile daha ileri bir universiteyi yaratabiliriz. Eger bunu yapamasak, universiteyi okulun otesine tasiyamasak ileride universiteye olan guven sarsilir, bazi birimler icin ne arastirma yapacak ortam bulabiliriz, ne de okutacak ogrenci bulamayabiliriz. Universiteler kendi yasal sorumluluklari icinde en ulvi gorevi olan ogrencilerini tarihe ve gelecege karsi her yonu ile felsefi boyutta egitmek zorundadir. Bir tur hayat okulu olan universite egitimi ogrencinin universiteye ilk ayak bastigi gunden baslamalidir. Universite yillarinda kendi yol haritasini kendisinin cizmesi gerektigi ve gelecegin sorumlulugunu alabilmeyi ogrenmelidir. Muasir medeniyetler seviyesinde bir Turkiye yaratmanin tek cikis kapisi nitelikli bir universite egitimi vermekten gecmektedir. Bunu yapacak gucte ve iradede oldugumuzu dusunuyorum. Ancak giderek universiteler universite bilincinden ve olgusunda uzaklastigini da unutmayalim. Saygin bir hocamizin ifadesi ile “universitecilik” oynadigimizin farkina vararak bir an once evrensel olcekte universite kavramini ulkemize yeniden kazandiralim. Universitede Ilk Ders Ne Olmalidir? Bu Derslerde Ogrenciler Neyi Ogrenmeli? Universitede ilk ders universite tarihi ogretilmelidir. Universite neden ozerk olmali? Ozgur birey olmanin universite hayati icin onemi nedir? Bilim hangi ortamlarda daha iyi gelisir? Bilim tarihinde bilim ozgurlugu konusunda verilen cabalar nelerdir? Ulkemiz ve universitemizin bilimsel duzeyi nedir? Bilimin bugunku sorunlari nelerdir? Yarinlar icin bilim ne ongoruyor? Insanligin sorunlarinin ustesinden gelmek icin universitelerin ve bilimin yapmasi gerekenler nelerdir? Bizlerin bundaki sorumlulugu nedir? Universite hayatinda sorgulamanin oneminin anlatilmasi yeni ogrencilerin universiteyi benimseme ve yasama sevincini asilamak anlaminda cok yararli olacaktir. Universiteler Kendi Sorunlarini Acik Yureklilikle Gundeme Getirmeli ve Ogrencilerine de Sahip Cikmayi Ogretmelidir. Yoneticilerin cogunlugu universitelerin omuzundaki yukun farkinda diye dusunuyorum. Ancak farkindaligin otesinde universitelerin uzerindeki o gorunmez otoritelerin baskisi nedense universiteleri konusturmamakta ve sorunlara dogrudan deginmeyi frenlemektedir. Gordugum kadari ile ozerk olmayan universiteler sorunlara daha cok ekonomik ve idari yonden ele almaktadirlar. Universitelerin bilimsel sorunlari ve ulkenin sorunlari nedense cesaretle islenmemektedir. Bugun artik yoksulluk sinirindaki maaslarimizin durumunu bile yuksek sesle dile getiremiyoruz. Universiteler dogalari geregi hicbir iktidar ve otoritenin etkisinde kalmadan mevcut durumu analiz etmeleri yaninda yarina da ufuklar cizmeli topluma yol gostermeli ve umutlar yaratmalidirlar. YaklasIk 3 milyon insanin universitelilik bilinci ile aydinlanmasi ve ulkesinin sorunlarina omuz verecek duzeyde egitilmesi en buyuk arzumuzdur. Bu baglamda universitelerin acilisinda ogrencilere verecekleri ilk mesajlar kalici nitelikte olmasi nedeniyle onemsenmektedir. 21 Eylul 2012, Adana Not: Daha once yazdigim “Universiteyi Kazanan Yeni Ogrenciler Kendilerini Yeni Doneme Hazirlamalidir” yaziyi ogrencilerimiz ile paylasabiliriz Yüklə 0,56 Mb. Dostları ilə paylaş:
|