Tape:3787 14.03.2008 tarihinde Gülcemal KARAKOÇ ile görüşmesinde özetle; G.KARAKOÇ'un "Sayın rektörüm ben albay Gül cemal KARAKOÇ" dedikten soma tabipler gününü kutladıktan sonra G.KARAKOÇ'un "Bü günlerde bakıyorum çıkan yasalar yasa değil satılan asa değil ey hukuku bozanlar bu hoş manzara değil" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "Doğru çok doğru" dediği,
Tape:3788 14.03.2008 tarihinde Ferid İLSEVER ile görüşmesinde özetle; F.İLSEVER'in "hocam ben şimdi kısa bilgi vereyim müsait misiniz" "Almanya etkinliğiyle ilgili" "Şimdi belki bu akşam sayın cumhur başkanımız şey yapacak konuşuyorlar tekrar şey yaşar ... komutanımız konuşuyor Erdoğan arkadaşımız avukat Erdoğan ÖZER konuşuyor bu akşam beraberler yani Talat paşa komitesinin bir şeyi var etkinliği var İzmir de yemeği var ona beraber katılıyorlar" "İzmir'de İzmir de İzmir de büyük ihtimalle orada ikna edecekler beraber olalım diye şimdi bizim şeydeki örgütler Almanya Atatürkçü düşünme derneği birlik örgütü ile Aşağı Saksonya ADD örgütü en büyük örgüt oluyor bunlann ikisi bir şey düşünmüşler bir plaket düşünmüşler işte bu lozanda ... kimliklerini gerçekleştiren mücadelenin çalışmanın senboli isimleri işte Denktaş cumhur başkanımıza mahkum edilen siyasi yürüyüşü yaptılar Doğu perinçek'e ve size bütün Talat paşa komitesi olarak size aynı zamanda üçünüze bir şey düşünmüşler ödül plaket düşünmüşler aynı zamanda işte 22 temmuzda ya pardon düzeltiyorum hocam mart da 22 mart da hanofelde bir panel ırkçılık değil dostluk başlığıyla bir panel düzenliyorlar orada sizi konuşmacı olarak saplamışlar yani Türkiye'den gelen Alpaslan IŞIKLI hocamız konuşmacı siz gelirse cumhur başkanımız ve doğu bey Doğu PERİNÇEK arkadaşımız tabi Almanya dan Hakkı KESKİN falan yavuz DEBE gibi birkaç kişi daha olabilir öyle bir panel 22 mart cumartesi günü ponoferde akşamleyin yine şer oton otelinde aynı yerde yani bir yemek güçlü bir yemek 500 kişilik falan bir yemek organize ediyorlar erkesi günde pazar günü 23 mart hanburkta bir şiir turu gündüz yaptıktan soma 2 saatlik falan 2-3 saatlik falan bir konferans düzenlemişler orada da amaçlan işte bir gün önceki ırkçılık değil dostluk panellerinde ortaya çıkan fikirler doğrultusunda bütün Türk örgütlerini yeniden örgütlenmesi oraya baya bütün Almanya'daki Türk örgütlerinin temsilcilerini davet ediyorlar bir örgütlenme konferansı gibi bir bakıma aynı zamanda işte bize de söz verecekler konuşmacı olarak akşamda 18 de döneceğiz hamburktan İstanbul a öyle program hocam geldiğimiz nokta bu" dediği,
Tape:3789 14.03.2008 tarihinde Dinçer..? ile görüşmesinde özetle; DİNÇER'in
"Sağ olun 14 mart bayramınız kutlu ve mutlu olsun...." "Toplanamıyoruz hiç" dediği,
K.ALEMDAROĞLU'nun "Evet bir şey yapında toplanalım artık" dediği, DİNÇER'in
"Ben söyleyeyim T aylan beye de" dediği. K.ALEMDAROĞLU'nun "Evet organize edin
de toplanalım" dediği, " -
Tape:3790 17.03.2008 tarihinde Tavlan...? ile görüşmesinde özetle;Taylanin "Hem tıp bayramınızı kutlamak için aradım, tabi geçirdikten soma onun bir faydası yok hemde sondaki haberler açısından çok önelmi bir cuma, bakalım hala sürüyor herşey. Bir hatırınızı sorayım, birde geçmiş olsada tıp bayramınızı kutluyorum" dediği, Kemal'in "Çok teşekür ederim. Tıp bayramına bayram demek zor ama hiç değilse şu yargıtay başsavcısının girişimi gerçikten güzeldi." dediği, Taylanin "İnanılmaz güzel oldu mı yani" dediği, Kemal'in "Yani cezayı çeker. Yani ben %61 oyla seçilmiştim hukuk dediler beni görevden aldılar değil mi" "Aynı şekilde yani seçen insanın oyu kadar hukuk da önemli demek ki" dediği, Taylanin "Bence hayır birbaşka nokta daha var, bence çok daha önemli diye düşündüğüm. Sadece asker diyorduk ama başka cumhuriyet kurumlan da görevleri açısından çok güzel bir cevap oldu bakalım nereye vancak iş ama" dediği, Kemalin "Halende adamlar hiç pervasızca sonuna kadar gideceğiz diyorlar ya ölene kadar gidecez diyor kadın erkek konuşuyorlar" dediği, Taylanin "Onlar olabilir ama şuanda el bombasının fitili şeyi pimini çekip eline verdiler" "Uğraşsın dursun. Karşılaşınca daha uzun konuşuruz" dediği,
Tape:3791 17.03.2008 tarihinde Ahmet ALT1NEL ile görüşmesinde özetle; A.ALTINEL'in "Ne oldu ortalıkta bir tozduman oldu yargıtay savcısı bir açtı diye" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "Çok güzel oluyor çok güzel" "Yani daha önceki kararlar aynı bağlantıda dolayısıyla yani laiklik aykırı eylemlerin odağı olması demek partinin kapatılması demektir" dediği, A.ALTINEL'in "Yani ozaman bunu red etmeyecek anayasa mahkemesi götürecek o zaman" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "Bence red edemezler hayır red edemezler o zaman kendilerini inkar ederler" dediği,
Tape:3793 18.03.2008 tarihinde Güngör..? ile görüşmesinde özetle; GÜNGÖR'ün "Şey var mı, Taksim toplantısı ne zaman belli mi" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "3 Nisan da, kundaklanan Türk-Alman ilişkileri, Pof. Faruk Şen" "Faruk Şen, Türkiye araştırmalar merkezi başkanı Köln'de, yıllardır Almanya da" "Bu Almanların Türkleri öldürme olayları nedeniyle Türkiye de" dediği, GÜNGÖR'ün "Çok güzel çok güzel, 3 Nisan değil mi" "Perşembe tamam inşallah geliriz..." dediği,
(TAPE NUMARASI YOKYTape: 18.03.2008 tarihinde Ferid İLSE VER ile
görüşmesinde özetle;Ferid'in "Hocam ben aldım mesajınızı, Nur hanımda söyledi. Ogün cumartesi günü ben karşıdan gelecem ben sizi alnım hocam öyle şey olamaz, ben sizi geçerken alınm arabayla" "Yani hocam ben zaten öyle düşünmüştüm öyle planlamıştım ben size saati bildirecem, derim yann şu saatte.." dediği, Kemal'in "Yann saat iki gibi veya daha erken onüç otuz" dediği, Ferid'in "İyi olur hocam onüç otuzda teşrif edin lütfen hem yemek yeriz burada" dediği,
Tape:3795 18.03.2008 tarihinde Hacer...? ile görüşmesinde özetle;Hacer'in "Ha şey hocam ııı bi gelişmelerden bi kısa size bilgi vermek istedim. I benim benim dilekçemi okumuş muydunuz?" "Ha şey bi ııı eksiklik bir şey gördünüz müydü acaba" diye sorduğu, Kemal'in ise "Hayır bence gayet güzel gayet başanlı dilekçeler yani YÖKe gönderdiğiniz" dediği, Hacer'in "O suç duyurusunda bulunduğunuz İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına ııı sindi bugünde YÖK len görüştüm hocam ııı YÖK'te bu soruşturma işlerini" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "soruşturma da ne oldu" "Bittimi o işler" dediği, HACER'in "Ha yok soruşturma bitmedi hocam sizinle görüştüğümde üniversiteye görüş alınması için gönderilmişti Rektörün görüşü daha rektör görüşünü bildirmeden ben o sizinle görüştükten sonra YÖK başkanına tekrar bir yazı yazdım kendisine dedim ki bu ııı sizin bu şekilde yaptığınız işlemle rektörlük yönetimini delilleri yok etme suçunu örtme yoluna gideceği diye kuvvetle muhtemel olduğundan direkt bu tip savcılık kanalı ile YÖK e intikal eden ııı suç duyurulannda direkt işlem yapılması kişilerin görüşüne gerek duyulmadan işlem yapılması talep eden bir yazı yazdım ve ııı YÖK başkamda bupa 'duyarlılık gösterdi şimdi bundan sonra hiç üniversiteye bir şey göndermeden bir komisyon -arda oluşturdu ıııı" "Şeyde yök te evet
evet öğretim üyelerinden oluşan bir komisyon oluşturup direkt komisyona gönderecek soruşturma açılmama hani inceleme mi direkt soruşturma mı hemen bakıp hemen karara bağlayacak ve YÖK başkanına sunacak YÖK başkanı da ııı ona göre soruşturma yapacak" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "O komisyon oluştu mu" dediği, HACER'in "Evet evet oluştu hocam isimlerini almadım hocam ama ııı şey fazlada sıkıştırmak istemedim ordaki arkadaşı da hatta dedi ki aaa Hacer hanım dedi ben dedi o Hacer'in o dilekçeler sahibi sizin olduğunuzu bilmiyordum dedi sizmisiniz dedi evet dedim yani bende biraz kıyıma uğradım falan dedim bir hocam bu ara bu veteriner fakültesinde bir diğer şeylerde Cerrahpaşa'da da Turgut hocanm orda da aynı şekil olmuş akadamik kadroya atamalarda usulsüzlükler yaşanıyor onları da hep şahıslari bilgilendirdim onlarda şimdi suç duyurusunda bulunacaklar ııı bu ııı bide veteriner fakültesinde parazitoloji ana bilim dalı başkanı Müfit hocanın günü bitmiş tekrar seçim yapamamış bi başka birini atanmışlar bi başka birinin yapılması için dilekçe vermişler rektöre tekrar vermişler ııı işte somada ııı bu sefer seçim yapılıp yine müfit hoca tekrar seçilmiş m yani bu görevi suyistimale giriyor yani ııı yani yasaya göre işlem yapılmadı hocam buna göre siz suç duyurusunda bulunursanız çok iyi olur zaten bunlann görev süresi bitiyor ııı dedi ki siz dedi Hacer hanım dedi hazırlaya bilirmisiniz dedi siz ne hazırlarsanız ben dedi şuç duyurusunda bulunacağım dedi ııı birde aynı bölümde başka bir doçent doçentide profösör kadrosu için başvuruda bulunmuş 2007 Temmuz ayında oda ona da şey Jürilere gördermiş 5 te 0 yani hepsi olumlu olmasına rağmen ee bu sefer üniversite yönetiminde başka bir gerekçe ııı şey dekan söz alıyor bi şey ııı bir neden bularak tekrar jürilere göndermesini sağlıyor bu tekrar jürilere gidiyor tekrar geliyor bi daha gönderiyorlar bi daha geliyor yani bu 4 kere jürilere gidiyor netice itiban ile bu kişiyi atamıyorlar ben dedim ki bu bilgi edinme yasasına göre hemen bir dilekçe verelim dedim geçen hafta Cuma günü dilekçeyi verdirdim Perşembe hazırlayıp eline verdirmiştim siz onlan alın dedim elinize ona göre dedim hem dava açanz dedim" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "İdari yargıya hemen idari yargıya" dediği, HACER'in "Tabi tabi hem dedim hemen dava açanz hem de dedim suç duyurusunda bulunursanız sizin dedim suç duyurusunda bulunduğunuz zaman dedim ııı işleminiz dedim olumlu hale gelir dedim çünkü çekinirler dedim zaten yaşıyorlar şuanda sıkıntı dedim ııı oda o hocada öyle yapacak aynca YÖK'ten de bu gün dediler ki ıı Hacer hanım o kadar çok dilekçe geliyor ki İstanbul Üniversitesinden artık bıktık arka arkaya dilekçeler gelmeye başladı ııı dedim yani olumsuzluk bu YÖK başkanına her kes güverniyorda ondan gönderiyor dedim bende hiç merak etmeyin dedi o hanım bana şey gereken yapılacak hiç burda en ufak bir usulsüzlük aksaksızlık söz konusu değil merak etmeyin dediler ııı bir bilgilendireyim dedim yine bu arada ııı Cenahpaşa'da hastane müdürü Şakir bey vardı onun da görevlendirmesi vardı onunda yürütmeyi durdurma ret geldi yürütmeyi oda üniversitenin yaptığı savunmaya cevap vermemiş onun hakkında da ııı işte basit konular bulup ceza verme durumuna gitmişlerdi ondan dolayı mahkeme yürütmeyi durdurma ret vermiş şimdi dedim sen merak etme sen ben itiraz dilekçeni hazırlanm bu ara dedim mahkemeden aldı getirdi onlan bana verdi m bide aynca hocam Sinan AKTESfOK'da suç duyurusunda bulundu ııı bu ara artık çok sıkıştırmalar sonucu lütfen gitti oda suç duyurusunda bulundu tazminat davası da açtı rektör beye o da iyi oldu bu ara çok sıkıştılar hocam çok sıkıştınyoruz hiç merak etmeyin hocam herkese söylüyorum herkese de yardımcı oluyorum" "Bunu hocam şey en kısa zamanda bunun görevden alınmasını sağlıyacağız İnşallah hocam elbirliği ile yani o kardar çok o kadar çok yani yasadışı olumsuz işlemleri ve her konuda ııı akademik ve idari personelin her konumsundan olumsuz işlemler var. Bunlann hepsinin her kes hocam suç duyurusunun ne olduğunu da bilmiyor ııı ondan dolayı böyle bu şekilde aydınlatmalar da da buluyorum ııı yani geçmişte ki size yapılanı hiçbir şekilde hazmedemiyorum kendime yapılsa bu kadar üzülmezdim hocam hakkaten öyle üzülüyorum ki yani böyle bir bunlarla ne yapabilirim diye hep gec^gündüz onları düşünüyorum hocam" "...yok hani yaptığım elimden fazkvbir şey de ge^hjfypr fazlâ^Jm*şey gelse daha da ileri
boyutta gideceğim ııı İnşallah yani görevleri bitmeden görevden el çektirirler böyle yani umutla onu bekliyorum hocam ııı bi emriniz var mı hocam" dediği,
e)-Diğer şüphelilerle örgütsel irtibatları;
Örgüt yöneticilerinden Doğu PERİNÇEK ile Danıştay' daki davası ve diğer konularla ilgili olarak irtibatlı olduğu, Habib Ümit SAYIN ile irtibatlı olduğu, kendisi ile genellikle Türkiye' de yaşanan son siyasi gelişmeler neticesinde darbe ortamının oluştuğu ve darbe yapılması gerektiği ile ilgili telefon görüşmelerinin bulunduğu, Danıştay ve Antalya ilindeki davalarında yargıyı etkilemek amacıyla girişimlerinin bulunduğu, Danıştay' daki davası ile ilgili heyette yer alan hakimler hakkında bilgi toplayarak bu kişilere ulaşmak istediği ve davanın lehine sonuçlanması için girişimlerinin bulunduğu, bu konuda Fatma Nur SERTER ile telefon görüşmelerinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Habib Ümit SAYIN' dan Antalya'daki davası ile alakalı YÖK'teki Soruşturma komisyonu ile alakalı yardım istediği, kendisinin de bunun üzerine Kemal ALEMDAROĞLU' na bilgilendirme yaptığı,
05323570781 numaralı telefonunun Mehmet Adnan AKFIRAT' m ve Ümit SAYIN' ın kullandığı telefon sim kartlarında kayıtlı olduğu,
İlhan SELÇUK' ve Doğu PERİNÇEK'in ile irtibatlarının bulunduğu, Ferid İLSEVER ile talatpaşa komitesi faaliyetlerini birlikte yürüttükleri.
f)-Diğer şüpheli ve tanık beyanları;
İlhan SELÇUK; Kemal ALEMDAROĞLU' nu rektörlüğünden tanıdığını, İstanbul Üniversitesinde olduğu dönemden tanıştıklarını, rektör olarak gazeteye geldiğini, gazete temsilcileri olarak İstanbul Üniversitesine gittiklerin de görüştüklerini, rektörlüğü döneminden soma da mesafeli de olsa dostluklarının devam ettiğini, Kemal ALEMDAROĞLU' nun Doğu PERİNÇEK ve Mehmet HABERAL ile arasının iyi olduğunu bildiğini, Cumhuriyet Televizyonu kurma aşamasında kendilerine yardımcı olacağını vaat ettiğini,
Doğu PERİNÇEK; Kemal Yalçın ALEMDAROLĞU' nun Eski İstanbul Üniversitesi rektörü olduğunu, çok değer verdiğini, Türkiye Cumhurbaşkanı olacak nitelikte bir bilim adamı ve aydınımız olduğunu,
Habib Ümit SAYIN; Kemal ALEMDAROĞLU' nu Üniversiteden tanıdığını ve Rektörlüğü zamanında kendisine kadro veren rektör olduğunu ve onu sevdiğini,
Habip Ümit SAYIN ek beyanından anlaşılacağı gibi , Kemal ALEMDAROĞLU'nun taksim toplantıları adı altında gizli toplantılar yaptığı, ve burada ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN amaçlan doğrultusunda konuşmalar yapmak suretiyle uzun süredir örgütsel irtibatlannı devam ettirdiği.
İbrahim BENLİ; Kemal ALEMDAROĞLU' nu tanıdığını, 2005 yılında Talat Paşa Komitesi faaliyetleri çerçevesinde Lozan seyahatinde aynı uçakta ve aynı sırada tesadüfen yan yana oturduklannı, Kemal ALEMDAROĞLU ile Talat Paşa Komitesi faaliyetleri çerçevesi dışında başka bir ilişkilerinin olmadığını, çiftliğinde zaman zaman dostlannı davet ederek mangal partisi ve müzik dinletisi düzenlediğini, bu davetlerin birine Doğu PERİNÇEK, Kemal ALEMDAROĞLU ve bunlannda yanında 80 civarında kişileri davet ettiğini,
Adnan AKFIRAT; Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU' nu basından tanıdığım, bir kez kendisi ile röportaj yaptığını, 2005 yılında Ermeni Soykınmı ile alakalı İsviçre'nin Lozan kentinde düzenlenen etkinliğe beraber katıldıklanm, Talat Paşa Komitesi'nin düzenlediği etkinliğe birlikte katıldıklannı,
Ferid İLSE VER; Kemal ALEMDAROĞLU' nun eski İstanbul Üniversitesi Rektörü olduğunu, birlikte Talat Paşa Komitesi yürütme kurulunda yer aldıklarını,
Tape:3753 03.02.2008 tarihinde Mustafa...? ile görüşmesinde özetle; MUSTAFA'nın "Haberini aldım da yanımda şimdi Fatih de var ilmioğlu" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "İyiyim sağ ol sizin bu başarılarınızı görünce bende çok ee mutlu oluyorum" dediği, MUSTAFA'nın "Eee siz bizim taktik ağabeylerimizsiniz (gülerek) yani" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "He yani bu işin bu işe baş koymuş kişileriz ...." "Ben ben bu işin bir yerden döneceğine bu şekilde gitmeyeceğine inanıyorum" "yani onun için sizin yaptıklarınızla bu iş dönerse döner" dediği, MUSTAFA'nın "Bizimkilerde son çabalar ya ya dönecek ya dönecek başka yolu yok yani" dediği, K.ALEMDAROĞLU'nun "Tabi ...o Yök başkanı denilen hayvana da çok iyi yaptın" dediği,
g)-Hukuki durumunun değerlendirilmesi;
Şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU dosya hakkında bilgisinin olmadığını, herhangi bir suç işlemediğini, örgüt üyesi olmadığını, dava dosyası hakkında bilgi sahibi oldukları zaman bu konuda ayrıntılı beyanlarda bulunacağım ifade etmiş ise de ,
Şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nun profesör olduğu, rektörlük yaptığı, telefon konuşmalarından da anlaşılacağı gibi dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Ahmet Necdet SEZER tarafından görevden alındığı ve bu konu ile alakalı hakkında birçok davaların açıldığı ve şüphelinin bu davaları takip edip yargı sürecinde kendi lehine kararlar almak için bir çok girişimde bulunduğu, hatta İşçi Partisi genel başkanı olan şüpheli Doğu PERİNÇEK'ten de yargı sürecine müdahele etmesi için talepte bulunduğu Doğu PERINÇEK'in de "Tamam. Biz görevi aldık, yerine getiriyoruz" şeklinde yargı sürecine müdahale edeceği ve bunun bir görev olduğunu belirtmekle, olayın sadece yargı süreci boyutu değil örgütsel boyutundan bakılıp görev olarak algılandığı, bu konuyla alakalı bazı tapelere aşağıda kısaca yer verilmiştir. Yine aynı şüphelinin örgüt üyelerinden Habip Ümit SAYIN, Ferid İLSEVER ve Doğu PERİNÇEK ile bizzat darbe yapılması ile alakalı görüşmeler yaptığı gibi, darbe yapılması gerektiği konusundaki görüşlerini üst düzey askeri görevlerde bulunmuş emekli Paşalardan, ünversitelerin üst düzey yöneticileriyle birlikte aynı tür görüşmeleri yaptıkları, yine şüpheli Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nun üniversiteler arası kurulla alakalı seçimlerde etkili olduğu ve kendi görüşündeki insanları bu kurula seçtirmeye çalıştığı, bazı rektörleri yönlendirip meclise ve siyasi partilere baskı yaptırtmak için Fatih HİLMİOĞLU isimli kişiyi yönlendirdiği anlaşılmaktadır.
Darbe için zemin hazırlamak ve Ülkede Kaos Ortamı Oluşturulmasıyla alakalı yaptığı görüşmeler,
08.12.2007 tarihinde H. Ümit SAYIN ile görüşmesinde özetle;
Ümit'in "Yarında gaz alma operasyonu var Tandoğan'da T... Ö...", Kemal'in "O nedir T... Ö... mı yapıyor" "Türkiye Barolar Birliğimi yapıyor", Ümit'in "Onlarla koordineler Şener Paşaya ulaşamadım Şener Paşa ile buluşacaktım herhalde oda Ankara'da ee yani şey bir keşmekeştir devam edip gidiyor ne olduğu belli değil alo" "Hiçbir şey olmuyor hocam Asker satıyor Ülkeyi" "Hiçbir şey olmuyor Asker satıyor Ülkeyi hocam" "biz yapacağımızı yaptık siz de ben_dg. yapacağımızı yaptık" diyerek mitingleri kendi Ergenekon terör örgütünün amaçları:» doğrulusunda planladıklan ve amaçlanna ulaşmak için gayret sarfettikleri, / a ğ + \ ',
10.12.2007 tarihinde H.Ümit SAYIN ile yaptığı görüşmesinde özetle; "YÖK bitti Üniversitede bitti Mesut PARLAK'ta bitti" "Evet bu arada A.. E., denilen bir başka işbirlikçi de" "Bu iş bu iş Milli Demokratik Devrimle biter", "Açık açık şey diyormuş Devrim diyormuş", "Sonra üst taraftan olmayacak bu iş alt taraftan olacak" diyerek mevcut anayasal düzene aykırı olarak hükümetin ve meclisin darbe ile düşürülmesiyle alakalı ve bir askeri darbe beklentisi içinde olduğu ve bu darbeyi desteklediği,
21.12.2007 tarihinde H... K.... ile görüşmesinde özetle; Antalya'daki arsa ve bina yapılması konusuyla ilgili görüştükleri, görüşmenin sonlarına doğru, Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU' nun "Ama birşey söyleyim mi komutanım bu iş bu demokrasi oyunuyla bir yere varılamaz" "OLACAK SA OLSUN BİR ŞEY" "Hepimiz bilelim ne olduğunu" "Bu bu artık elime silah alıp dağa mı çıkacağım yani" beyanlarından darbe yapılmasının kendisi için kaçınılmaz olduğunu belirttiği,
22.12.2007 tarihinde Celal...? ile görüşmesinde özetle; Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU' nun"...bir taraftan bütün gazeteler televizyonlar bana bindirirken senin o şekilde yazman birçok kişiyi mutlu etmiş tabi", "...biraz yazarsan çok sevinirim" beyanlarıyla Celal' den medya desteği sağlamaya çalıştığı,
27.12.2007 tarihinde Habib Ümit SAYIN ile görüşmesinde özetle;
Ü.SAYIN'ın "hiç bir şey anlamıyoruz biz de. Yani, paşa ııı... emekli paşalarla konuşuyoruz, onlar da anlamıyorlar." demesi üzerine
Kemal Yalçın ALEMDAROĞLU'nun "Evet, evet artık, artık bu iş ııı... onlan aştı bence; burdan bişey çıkmaz." diyerek rütbeli askeri personelden darbe beklentisinde olduklan, Ü.SAYIN' m yukanda bütün 4 yıldızlı 3 yıldızlılan pasifıze ettiler." "YANİ ALTTAN BİRİLERİ BİŞEY YAPAR BARİ" "Türk Silahlı Kuvvetleri bu kadar zavallı hale gelirmiydi şaşırarak izliyorum"diyerek bunu desteklediği,
07.01.2008 tarihinde Habib Ümit SAYIN ile görüşmesinde özetle;
Ü.SAYIN' ın "Alt yapısı bu Kürdistan Devleti için bunu organize eden uçaklara bindiren Kürtçe tercümanlığını yapan adam bu M.. Ş...'miş" demesine karşılık,
K.ALEMDAROĞLU'nun "Buna karşıda zinde güçler zinde güçler sesini çıkarmıyorsa yuh olsun" diyerek yine darbe beklentisini dile getirdiği,
Ü.SAYIN'ın "...AMA ŞEY HİÇ BELLİ OLMAZ ALTTAN BİR ŞEY GELEBİLİR" diyerek askeriyeden müdahale gelebileceğini belirttiğinde,
K.ALEMDAROĞLU'nun "EVET YANİ BÜYÜK OLASILIKLA DA ÖYLE OLACAK BU İŞ" diyerek askerin müdahale etmesinden bahsettiği,
11.01.2008 tarihinde Ferid İLSEVER ile görüşmesinde özetle; K. Y.
ALEMDAROĞLU'nun "Evet olabilir. Ben gerçi her ortamda söylüyorum ya artık herhalde bu iş bu demokrasiyle olmaz. Bu olacaksa bir DEVRİMDİR. Bu da "ULUSAL BİR DEVRİM" olmalıdır" diyerek kesinlikle darbe istediği, mevcut düzenin değişmesi gerektiğini ve bunun da darbe ile olması gerektiğini,
02.02.2008 tarihinde X Bayan ile görüşmesinde özetle;
K.ALEMDAROĞLU'nun "...ee şeye mi MecJjsa.sd.Qgru yürüyüş mü yaptılar",
diyerek bilgi aldığı,
X BAYANIN "Şimdi yapmışlar ama engellenmiş yolu değiştirmiş polis ben çünkü ordan çıktıktan sonra Mamak'a gittim", bilgisini alması üzerine,
K.ALEMDAROĞLU'nun "Ee ben şöyle bir şey düşündüm bugün ee işte acaba ADD" "Rektörleri Ankara'da bir toplantıya çağırıp" "Aa ADD Çarşamba veya Cuma meclise yürüttürebilirmi onları" diyerek yapılan eylemleri planladığı, eylemlere destek verdiği ve perde gerisinden bu tür provakatif eylemleri yönettiği,
22.02.2008 tarihinde Ahmet ALTIN EL ile görüşmesinde özetle; K.ALEMDAROĞLU' nun "yani bunlar bunlar eee Türkiye'yi karıştırdılar ama kardeşim karşı taraftada doğru dürüst bi uğraş yok ki darmadağınık" "ulan bi araya gelin bir şemsiye altında birleşin" "birlikte eylemler yapm herkes kendi başına bu işe çalışıyo"
diyerek Türkiye' yi iki kutuplu kabul ettiği, bunlar olarak bahsettiği T.C. Hükümeti karşısında kendisinin de arasında bulunduğu grubun mevcut düzeni değiştirmek amacıyla provakatif eylemleri desteklediği, hatta bizzat yönettiği,
03.02.2008 tarihinde F... H... ile görüşmesinde özetle;
K.ALEMDAROĞLU'nun "bunlar bunlar kafalarına koydular bitiriyorlar" "efendim 199 kişiymiş o Dengir Mir Mehmet Fırat denen i." "ha şimdi bence bence sizin ne bileyim Ankara üniversiteleri rektörleri sizleri bi toplamalı Ankaraya ve olarak meclise gitmeli" "görüşmeden önce veya görüşme günü gidip AKP grubuyla da CHP MHP grubuyla da yani topluca bir baskıda orda göstermekte fayda var" dediği,
F.HİLMİOĞLU'nun "çünkü onlar da bırakmayacak hocam mecbur yani onlarda
bağıracak bu sefer Anayasa Mahkemesini değiştirmeye üst düzey kritik makamlar bizde
ama buna rağmen biz bunu değiştiremiyoruz diye acayip şekilde tabi içerliyecekler bu sefer belki Anayasa Mahkemesine dönecekler AKP'ye dönecekler başbakan dönecekler her halükarda bir şey olacak bir şey yaşanacak ama bizim aleyhimize verdiği zaman Türkiye karışır iç savaşa kadar yani" "... böyle bişey olmaz yani Anayasa Mahkemesi kararını verdikten soma burası hukuk devleti deyip çıkmak lazım hepimiz yargıya saygılı olmak lazım deyip çıkmak lazım" "Meclisten bir çıksın Anayasa Mahkemesine gitsin o süreçte belki gene bir toplanıp olağanüstü ortak karar bunu teklif edecem yani ben orda kritik yani orası hocam" "orda bir defa izin verdiğin zaman geri bunları dışarı yasaklamak kadar zor bir şey yok ya bela bişey hocam ya" dediği,
Dostları ilə paylaş: |